Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1085 E. 2018/316 K. 30.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1085 Esas
KARAR NO : 2018/316

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/11/2015
KARAR TARİHİ : 30/03/2018
G.KARAR YAZIM TARİHİ : 06/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkili ile davalı arasında kurulan sözleşme gereğince müvekkilinin davalılardan elektrik enerjisi satın aldığını, faturalarda haksız olarak kayıp kaçak bedeli tahsil edildiğini, kayıp kaçak bedeli alınmasının bilimsel kriterlere dayanmadığını, kendilerinden tahsil edilmesinin de iyiniyetli olmadığını, hiçbir hizmet karşılığı olmadığını belirterek fazlaya ilişkin istemi saklı olmak üzere her bir davalı yönünden satın alınan elektrik nedeniyle kesilen faturalardaki kayıp kaçak bedeli, sayaç okuma bedeli, perakende satış hizmet bedeli, iletim bedeli ve dağıtım bedellerinin tespit edilerek ödeme tarihlerinden itibaren avans faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP:Davalı … vekilleri cevap dilekçesinde özetle; müvekkillerinin EPDK mevzuatı gereğince tahsilatı yaptığını, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, EPDK kararlarına göre tahsilat yapıldığından haksız bir durum bulunmadığını, Enerji Piyasası Düzenleme Kanununun 4 ve 12 maddeleri gereğince yasal dayanağının bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı, husumet, görev, hak düşürücü süre yönünden davanın usulden reddi gerektiğini, görevli mahkemenin Danıştay olduğunu husumetin de müvekkiline yöneltilemeyeceğini, müvekkilinin EPDK mevzuatı gereğince kadrolar düzenlediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; elektrik abonesi olarak davalıdan tahsil edilen kayıp kaçak, sayaç okuma bedeli, perakende satış hizmet bedeli, iletim bedeli ve dağıtım bedellerinin istirdadı istemine ilişkindir.
Taraflar dayanmış oldukları delillerini ibraz etmişlerdir.
Dava devam ederken çıkarılan 6719 Sayılı Yasa gereğince dava konusu faturalardan hesaplama yapılıp yapılmadığı konusunda bilirkişiden rapor alınması cihetine gidilmiş, bilirkişi ibraz etmiş olduğu 19/02/2018 tarihli raporunda özetle; davalı tarafından düzenlenen faturalardan tahsil edilen kayıp kaçak bedelinin EPDK’nın düzenleyici işlemlere uygun olduğunu, 6719 sayılı yasadaki sınır ve oranlara uygun olarak faturalarda düzenlenmiş olduğunu, faturaların … tarafından düzenlenmiş olduğunu beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamından; davacı kendisinden haksız olarak alındığını belirttiği kayıp kaçak bedelinin istirdadını talep etmiştir. Davalı taraf ise mevzuata uygun olarak tahsilat yapıldığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Dava açıldıktan sonra yürürlüğe giren 6719 sayılı yasanın 26. Maddesi ile 6446 sayılı EPK’ya eklenen geçici 19. Maddesinde ” bu maddeyi ihtas eden kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve kurul kararlarının bu kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olduğu hükmünün yer aldığı, yine aynı yasaya eklenen geçici 20. Maddede kurul kararlarına uygun şekilde taahhuk ettirilmiş, dağıtım, sayaç okuma, parakende satış hizmeti, iletim ve kayıp kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17. Madde hükümleri uygulanır” hükmü yer almıştır. Yine EPK’nın 17. Maddesi değiştirilmiş, bu maddeye eklenen 10. Bent ile ” kurul tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalardan; Tüketici Hakem Heyetleri ve mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin, kurumun düzenleyici işlemlerinin uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır” hükmü getirilmiştir. Getirilen bu düzenlemeler ile mahkememizin bu konularda açılacak davalarda inceleme ve araştırma yetkisi alınan kayıp kaçak bedelinin, kurumun düzenleyici işlemlerinin uygunluğunun denetimi ile sınırlanmıştır.
Yukarıda belirtilen ve dava açıldıktan sonra getirilen yasal düzenleme gereğince alınan kayıp kaçak bedelinin EPDK nın düzenleyici işlemlerine uygun olup olmadığı hususunda bilirkişi heyeti oluşturularak rapor alınmış, alınan raporda tahsil edilen kayıp kaçak bedeli ve diğer bedellerin EPDK tedbirlerine uygun olduğu bildirilmiştir.
Tüm bu hususlar dikkate alındığında getirilen yasal düzenleme ve alınan rapora göre tahsil edilen kayıp kaçak bedellerinin EPDK’nın düzenleyici işlemlerine uygun olduğu anlaşıldığından açılan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar açılan dava davanın reddine karar verilmiş ise de; davanın açıldığı tarihte davacının haklı olduğu, yargılama devam ederken çıkan yasa değişikliği nedeniyle davanın reddine karar verildiği, dava açıldığı tarihte davacının haksız sayılamayacağı anlaşıldığından davacı lehine, davalılar …aleyhine maktu vekalet ücreti tayin edilmesine ve yapmış olduğu yargılama giderlerinin bu davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90-TLnin davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça sarf edilen tebligat ve müzekkere gideri 700,00-TL bilirkişi ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça sarf edilen tebligat ve müzekkere gideri 247,00-TL ile bilirkişi sarf gideri 700,00-TL olmak üzere toplam 747,00-TL nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına takdir edilen 1.500,00-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı ve bir kısım davalılar vekillerinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 30/03/2018

Katip …

Hakim …