Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/100 E. 2019/1177 K. 04.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/100 Esas
KARAR NO : 2019/1177

DAVA : Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/02/2015
KARAR TARİHİ : 04/11/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 28/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkiline ….. Mah. …. Sok. No…. Bağcılar/İst. adresindeki okul olarak kullanılan yerinde taraflarca imzalanan 15.09.2014 tarihli sözleşme gereğince iş yapma taahhüdünde bulunduğunu, sözleşme bedelinin 265.000,00 TL, tarihinin 15.09.2014 ve süresinin 10 gün olduğunu, müvekkilinin sözleşme gereği yükümlülüklerini tam ve eksiksiz olarak yerine getirdiğini, 15.09.2014 tarihinde 55.000,00 TL ve 25.000,00 TL peşinat yatırılmış olduğunu, 22.09.2014 tarihinde ise 106.000,00 TL ikinci ödeme yapılmış olduğunu, toplam 186.000,00 TL ödeme yapıldığını, sözleşmenin belirtilen sürede tam ve eksisiz olarak yerine getirilmediği için son ödemenin yerine getirilmemiş olduğunu, müvekkili firmanın dava konusu yerde okul işletmekte olduğunu, bu nedenle mağduriyetinin eğitim ve öğretimin devam ediyor olması nedeniyle halen devam ettiğini, Bakırköy …. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.iş dosyasından tespit yaptırıldığını, yapılan tespitle işlerin süresinde ve tam olarak yerine getirilmediğinin de ispatlanmış olduğunu, davalı tarafından davacıya karşı önce ihtarname gönderildiğini, ancak ihtarnamede bir kısım faturalardan bahsetse de ekinde fatura gelmediğini, davacı taraf olarak faturalara icra takibi ile vakıf olunduğunu beyanla; öncelikle Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasının makul bir teminat karşılığında geri bırakılmasına, sözleşmenin tasfiyesine, menfi tespit, istirdat ve maddi tazminat taleplerinin kabulüne, sözleşme hükümleri gereğince davacı lehine 50.000,00 TL cezai şarta hükmedilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulünce tebligat yapıldığı, ancak davaya cevap verilmediği görülmüştür.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, taraflar arasında yapılan 15/09/2014 tarihli sözleşme uyarınca davalının yapmış olduğu inşaat ve tadilat işlerine ilişkin olarak davalıya yapılan ödeme ve sözleşmeye göre işlerin eksik yapıldığından ve zamanında yapılmadığından dolayı menfi tespit, istirdat ve tazminat talebine ilişkindir.
Dosyanın bir inşaatçı ve bir borçlar hukukçusuna tevdi edilerek eksik işler ve cezai şart sözleşmede belirlenen sürede bitirilip bitirilmediği ve taraflar arasında yapılan sözleşme uyarınca tarafların doğrultusunda inceleme yaptırılmasına karar verilmiş olup; İnşaat Mühendisi bilirkişi …… ve Hukuk bilirkişisi ….. 04.10.2016 tarihli raporlarında özetle; dosya içinde mevcut Bakırköy ….. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …. D.iş sayılı dosya içindeki 12.09.2014 tarihli inşaat sözleşmesinin incelendiğini, davalının sözleşmede yazılı işleri 03.05.2007 tarihli tarafların müşterek imzalarını taşıyan sözleşmenin görüldüğünü, sözleşmede iş kalemleri için herhangi bir birim fiyat belirlenmemiş olduğunu, işlerin tamamı için 265.000,00 TL + KDV fiyat tespit edildiğini, Bakırköy ….. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …… D.iş sayılı dosya içindeki yerinde yapılan tespit neticesi hazırlanan 15.12.2014 tarihli Bilirkişi Raporunun görüldüğünü, keşif mahallinde yapılan inceleme neticesi hazırlanan bilirkişi raporunda işlerin süresi içinde tam ve eksiksiz olarak yapılmamış olduğu eksik hata ve ayıpların bulunduğu ancak bu eksik ve hatalar için herhangi bir değer tespiti yapılmadığının görüldüğünü, yapılan imalatların keşif tarihi itibariyle mevcut durumlarının fotoğraflarla gösterilmiş olduğunu sonuç olarak; sözleşmede görülen işlerin 15.12.2014 tarihli bilirkişi raporu ile yapılan tespitteki değerlendirmeler ile yapılan işlerin fotoğrafları birlikte değerlendirildiğinde; işin kaba bir hesapla %30 eksik ve noksanı ve ayıplı olarak ikmal edilmiş olduğunu, eksik noksan ve ayıpları ile …… için en az %30 luk bir bedel eksiltmesi yapılması gerektiği görüş ve kanaatine varıldığını, yani yapılan işin değeri = 265.000,00 TL x (1-0,30) = 185.500,00 TL’dir. Sözleşmenin 15. Maddesinde işin süresi içinde yapılmaması halinde 50.000,00 TL kesileceği hükmü bulunduğunu, buna göre; davacının davalıya herhangi bir borcunun kalmadığını, davacının menfi tespit talebi bakımından; davalının davacıdan, takip tarihi itibariyle 218.890 TL alacağı bulunduğu; davacının ise bu alacağa istinaden 186.000,00 TL ödeme yaptığı; bu durumda davalının davacıdan takip tarihi itibariyle bakiye 32.890,00 TL alacağı bulunduğu; dolayısıyla davacının davalıya 32.890,00 TL borcu bulunduğunu; bu nedenle menfi tespit talebinin 32.890,00 TL’lik borç tutarı bakımından yerinde olmadığı; davacının ceza şart talebi bakımından; işbu dava tarihi itibariyle davacının davalıdan, 50.000,00 TL tutarında cezai şart alacağının bulunduğu görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
Heyet mimar bilirkişi eklenmek suretiyle yerinde inceleme yetkisi verilerek dosya kapsamı, dosyada mevcut belge ve deliller, mahallinde yapılacak tespitler ve sözleşme birlikte değerlendirilerek işin tam ve eksiksiz teslim edilip edilmediği, tarafların sözleşme gereği yükümlülüklerini yerine getirip getirmediği, eksik işler ve bedelinin tespiti ile ek rapor tanziminin istenilmesine karar verilmiş olup; Mimar bilirkişi …… ve İnşaat Mühendisi bilirkişi …. 16/03/2018 tarihli raporlarında özetle; işveren sıfatıyla davacı ve işi yapacak firma sıfatıyla davalı şirket tarafından imzalanan 15.09.2014 başlangıç tarihli Okul Binası İş Sözleşmesi belgesinde davalı şirket tarafından yapılacak olan işlerin metrajları ve birim fiyatlarının belirtilmeden ana başlıklar halinde sıralanmış olduğunun görüldüğünü, konu olan sözleşmede tadilat işinin 15.09.2014 tarihinde başlayacak olduğunu, bu tadilatların 10 gün içinde bitirilecek olduğunu ve bu sürede bitirilmediği takdirde 50.000,00 TL’nin davalı alacağından kesilecek olduğunun belirtilmekte olduğunu, sözleşmede ana başlıklar halinde sıralanan işlerin toplam tutarının 265.000,00 TL olduğunu, bu tutarın %30 unun kapora olarak peşin ödeneceğini, 1 hafta sonra %40 ödeneceğini ve kalan %30 un iş bitiminde ödeneceğinin belirtilmekte olduğunu, dava dosyasına sunulan Dekont belgelerinden; davacının sözleşmede belirtildiği şekilde sözleşme tutarı olan 265.000,00 TL’nin %30 una karşılık gelen 80.000,00 TL’nin iş başlangıç tarihi olan 15.09.2014 tarihinde davalıya ödemiş olduğunu ve yine sözleşmede belirtildiği şekilde sözleşme tutarı olan 265.000,00 TL’nin %40 ına karşılık gelen 106.000,00 TL’nin iş başlangıç tarihinden 1 hafta sonra 22.09.2014 tarihinde davalıya ödemiş olduğunu, bir başka deyişle davacının sözleşmede belirtilen ödemelerden işin bitiminde ödenmesi kararlaştırılan %30 haricindeki ödemeleri davalıya ödemiş olduğunun anlaşılmakta olduğunu, icra dosyası içerisinde bulunan ve davalı şirket tarafından davacı şirkete kesildiği anlaşılan 01.10.2014 tarihli faturada; “15.09.2014 tarihinde yapılan sözleşmenin inşaat tadilatı” açıklaması ile sözleşmede belirtilen 265.000,00 TL tutarlı faturanın kesilmiş olduğunu ve bundan başka olarak da 02.10.2014 tarihli faturada; “15.09.2014 tarihli yapılan sözleşme haricinde yapılan ekstra tadilat işi” açıklaması ile 37.700,00 TL tutarlı faturanın kesilmiş olduğunun görüldüğünü, icra takibinde de bu iki faturanın KDV dahil toplamları olan 357.186,00 TL bedelden davacının yapmış olduğu toplam ödeme olan 186.000,00 TL düşülerek, 171.186,00 TL asıl alacak için ödeme emir çıkarılmış olduğunun anlaşıldığını, bilirkişi heyeti olarak dava konusu okulda 13.03.2018 tarihinde yerinde yapılan incelemelerde; 15.12.2014 tarihli bilirkişi raporunda inşaat mühendisi bilirkişi tarafından dava konusu okulda sıralanan eksik ve ayıplı imalatların davacı şirket tarafından dava dışı üçüncü kişilere tamamlatılmış olduğunu ve okulun komple kullanımda olduğu tespitlerinin yapılmış olduğunu sonuç olarak; sözleşme konusu işin tam ve eksiksiz olarak teslim edilmemiş olduğunu, davacı şirketin sözleşme gereği yükümlülüklerini yerine getirmiş olduğunu, ancak davalı şirketin sözleşme gereği yükümlülüklerini yerine getirmemiş olduğunu, sözleşme konusu tadilat işlerinde eksik ve ayıplı imalatların bulunmakta olduğunu, söz konusu eksik ve ayıplı imalatların toplam giderim bedelinin 53.000,00 TL kadar hesaplanabileceğini bildirmişlerdir.
Tüm raporlar değerlendirilerek icra dosyasına yapılan ödeme, öncesinde davalı tarafa yapılan ödemeler tespiti, makbuzlar, raporlardaki oranlamalar, tüm raporlar değerlendirilerek tertipli oranlama yapılarak öedmelerin tespiti yönünden dosyanın hesap bilirkişisine gönderilmesine karar verilmiş olup; Mali Müşavir bilirkişi …… 3/05/2019 tarihli raporunda özetle; taraflar arasındaki sözleşmeye göre yapılan işlerin eksik olup olmadığı hususunda davacı tarafından Bakırköy …. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …. D.İş dosyası kapsamında bilirkişiye tespit yaptırıldığı, bilirkişi raporunda eksik ve kusurlu imalatların sıralı liste halinde gösterildiği ve ayrıca resimleri de çekilmek suretiyle dosyaya eklendiğinin görülmüş olduğunu, bu raporda yapılan işlerin sözleşmesine göre eksik ve kusurlu olduğu belirtilmesine rağmen herhangi bir oran veya parasal hesaplama yapılmamış olduğunu, Mahkemece iki ayrı bilirkişi heyetine rapor düzenlettirilmiş olduğunu, 04.10.2016 tarihli raporda eksiklik oranı %30 olarak, 15.03.2018 tarihli raporda ise bu oran %20 olarak gösterilmiş olduğunu, her iki eksiklik oranı dikkate alınmak suretiyle yapılan hesaplamalar göre; yapılan işin sözleşmeye göre %30 eksik yapıldığı kabul edilmesi halinde davacı tarafından davalıya yapılan fazla ödeme tutarının 174.161,68 TL olarak hesaplanmış olduğunu, yapılan işin sözleşmeye göre %20 eksik yapıldığı kabul edilmesi halinde davacı tarafından davalıya yapılan fazla ödeme tutarı 142.891,68 TL olarak hesaplanmış olduğunu, 50.000,00 TL ceza şartı konusunda borçlu hukuku bilirkişisinin kanaatini beyan etmiş olduğunu bildirmiştir.
Davacı vekili 05/07/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile; 50.000,00 TL cezai müeyyide talepli olarak açılan davayı ıslah ederek toplam 224.161,68 TL’nin davalıdan alınarak davacı müvekkiline ödenmesine, müddeabih değerinin 50.000,00 TL’sine dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, ıslah edilen tutar olan 174.161,68 TL’ye ıslah tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, dava masrafları ile vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller, bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasında, 03.05.2007 tarihli inşaat sözleşmesi imzalandığı, sözleşmede iş kalemleri için herhangi bir birim fiyat belirlenmemiş olduğu, işlerin tamamı için 265.000,00 TL + KDV fiyat tespit edildiği, davalının belirtilen işleri eksik ve ayıplı yaptığı iddiası nedeniyle ve fazla ödeme gerekçesi ile davanın açıldığı görülmüştür. Dosya eksik ve ayıplı işlerinin tespiti için bilirkişiye gönderilmiş olup, bilirkişiler tarafından hazırlanan ilk raporda ayıp ve eksik iş miktarı %30 olarak tespit edilmiş, raporda mimar bilirkişi bulunmadığı ve mimar bilirkişinin de eklenmesi gerektiği kanaatiyle yeniden bilirkişiye gönderilmiş, ikinci raporda eksik ve ayıplı iş miktarı %20 oranında tespit edilmiş, davacı tarafça 15/03/2018 tarihli rapora itirazın bulunmaması, bu tarihli rapora göre davanın kabul edilmesine yönelik beyanının bulunması ve açıklayıcı olması nedeniyle ikinci rapordaki oranın esas alınması kanaaatine varılmıştır. % 20 oranına göre ve davacının yatırmış olduğu bedeller dikkate alınarak, davacı tarafça ödenmesi gerekli miktarın ne olduğu, yapılan fazla ödemenin bulunup bulunmadığı yönünde dosya hesap bilirkişisine gönderilmiş ve hesap bilirkişisi tarafından hazınlanan raporda, yapılan işin sözleşmeye göre %20 eksik yapıldığı kabul edilmesi halinde davacı tarafından davalıya yapılan fazla ödeme tutarı 142.891,68 TL olarak hesaplandığı, hesaplamanın doğru olduğu, denetime elverişli olduğu ve taraflar arasında yapılan sözleşmenin 15. Maddesine göre eksik iş yapıldığının tespit edildiği, bu nedenle davacının cezai şart alacağına hak kazandığı, davacının %30 eksik iş oranına göre davasını ıslah ettiği ancak %20 eksik iş oranının gerekçisi açıklandığı üzere kabul edilmesi gerektiği kanaatine varılmakla davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE davacının davalıya borçlu olmadığının TESPİTİ İLE davacı tarafça fazla yapılan ödeme olan 142.891,62 TL ile 50.000,00 TL cezai şarttan ibaret toplam 192.891,62 TL’nin 50.000,00 TL’sinin dava tarihinden, 142.891,62 TL’sinin ıslah tarihi olan 05/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Alınması gereken 13.176,43 TL harçtan peşin alınan 853,88 TL harç ile 2.975,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 9.347,55 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan ilk dava açılış harç gideri ve ıslah harcı olan 3.856,58 TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan bilirkişi, tebligat ve posta masrafı olan 2.591,20 TL yargılama giderinin kabul oranı (%86,05) ret oranı (%13,95) dikkate alınarak hesaplanan 2.229,73TL’sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 17.523,50TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE ,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda 35 sayılı Kanunun geçici 2’inci maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20/07/2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ıncı madde hükümleri uyarınca, karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veye istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/11/2019

Katip ….
¸

Hakim …
¸

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır