Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/690 E. 2018/343 K. 04.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/690 Esas
KARAR NO : 2018/343

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 09/11/2007
KARAR TARİHİ : 04/04/2018
G.KARAR YAZIM TARİHİ : 10/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 2005 yılında davalı …’ı 850.00 TL.sı aylık ile “…” isimli işyerinde çalışmak üzere işe aldığını ve duyduğu güven nedeniyle işyerinin işletmesini davalıya bırakarak daha önceden yapmakta bulunduğu kamyon üzerinde zeytin pazarlamasına devam ettiğini, 2007 yılı Temmuz ayı başında muhasebecisi tarafından firmaya 500.000.00 TL.sından fazla mal girişi olmasına rağmen satılan mal mevcudunun çok cüzi miktarda kaldığını belirtmesi üzerine, yasal defter incelemesi ve mal sayımı yapıldığında, firmanın zarara uğradığı hatta iflas ettiğini tespit etmeleri üzerine, davalıdan defter, fatura, yaptığı tahsilat ve ödemelerin ibrazını istemeleri üzerine, davalının işyeri anahtarlarını teslim etmeksizin işe gelmediğini, markette yapılan kontrolde, davalı tarafından müvekkili imzası taklit edilmek suretiyle davalı bankadan … başlangıç seri nolu çek karnesi aldığı ve yine sahte imzalar ile piyasada çeşitli firmalara çek keşide etmek suretiyle müvekkilini borçlandırdığı, keşide etmiş bulunduğu çekler nedeniyle gelen ödeme emirleri ve haciz tutanaklarını teslim aldığını tespit ettiklerini, müvekkilinin bilgisi ve izni olmaksızın davalı …’a yasal sorumluluğu gereğince gerekli dikkat ve özeni göstermeksizin çek karnesi veren ve bu suretle davacının zarara uğratılmasına sebep olan davalı bankanın söz konusu zarar ve ziyandan sorumlu olduğunu, Davalı … tarafından davalı bankadan temin edilmiş … seri no.lu çek karnesinden müvekkilinin imzası taklit edilmek suretiyle piyasaya sunulmuş, 21.02.2007 keşide tarihli … no.lu 7.895.00, 05.03.2007 keşide tarihli … no.lu 8.500.00, 09.03.2007 keşide tarihli … no.lu 8.500.00, 13.03.2007 keşide tarihli … no.lu 9.763.00, 08.03.2007 keşide tarihli … no.lu 16.225.00, 16.02.2007 keşide tarihli … no.lu 7.895.00, 17.02.2007 keşide tarihli … no.lu 5.000.00, 01.04.2007 keşide tarihli … no.lu 2.500.00,66.278.00 TL bedelli çeklerden ilk dört sıradakiler için ….A.Ş tarafından İstanbul …. İcra Müdürlüğünün …E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, 5. Sıradaki çek için …. icra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, 8. Sıradaki çek hamili …’a ödenmek suretiyle çekin geri alınmış olduğunu, Ayrıca, 15.04.2007 keşide tarihli … no.lu 2.215.00 TLlık, 06.02.2007 keşide tarihli … no.lu 3.000.00 TL.lık çek bedelleri olmak üzere toplam 5.215.00 TL.sı ödenmek suretiyle geri alınmış olduğunu, yapılan icra takibi ve ödeme emirleri davalı … tarafından teslim alınarak gizlenmiş olduğunu tespit ettiklerini ve davalı bankanın … Şubesi çalışanları tarafından görev ihmali ve kimlik kontrolü yapmamak suretiyle dava dilekçesi ekinde sunulu talimatlar ile; 16.08.2006 tarihli sahte imzalı talimat ile … 1.000.00, 22.08.2006 tarihli sahte imzalı talimat ile … 2.050.00, 23.08.2006 tarihli sahte imzalı talimat ile … 1.000.00, 28.08.2006 tarihli sahte imzalı talimat ile … 1.850.00, 01.09.2006 tarihli sahte imzalı talimat ile … 500.00, 12.09.2006 tarihli sahte imzalı talimat ile … 300.00, 28.09.2006 tarihli sahte imzalı talimat ile … 800.00, 29.09.2006 tarihli sahte imzalı talimat ile … 700.00-TL olmak üzere yapılan ödemeler nedeniyle toplam 8.700.00 TLlik bir zararın doğmasına neden olunduğunu, davacının uğramış bulunduğu mevcut zararının şu an itibariyle ne kadar olduğunun bilinmediğini, yukarıda liste halinde yazılı çekler haricinde başkaca çeklerinde davalı … tarafından keşide edilerek piyasaya verildiğinden endişe edildiğini, bu nedenle bu dilekçede yazılı olan çeklerin dışında başka çeklerde keşide edilerek piyasaya sürülmüş ise bu çeklerle ilgili yasal hakları ve bu olaylar nedeniyle müvekkilinin uğramış olduğu manevi ve munzam zararlarla ilgili yasal haklarını saklı tuttuklarını beyanla şimdilik 80.193.00 TL zararın dava tarihinden itibaren işleyecek kambiyo faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
CEVAP; Davalı Banka vekili davaya cevap dilekçesinde özetle, Davanın açılmış bulunduğu Küçükçekmece …. Asliye Hukuk Mahkemesinin işbu davaya yetkili olmadığından İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesi gerektiğini, davanın zaman aşımından reddinin gerektiğini, müvekkili bankanın davacının talimatları doğrultusunda ve bilgisi dahilinde hesaplarında işlem yaptığından müvekkili Banka’ya husumet yöneltilemeyeceğini, davacının müvekkili bankadan …-… seri no.larını taşıyan çek karnesini bizzat teslim almış olduğunu, davacının müvekkilinden teslim aldığı çek karnesini saklamak ve korumakla yükümlü olduğunu, davacının diğer davalının çekleri rızası ve bilgisi dışında keşide ettiği iddiasında ise bu durumun çek karnesini saklamakla ve korumakta gereken dikkat ve özeni göstermediğini ortaya koyduğunu, yine davacı tarafından … ve … no.lu toplam 5.215.00-TL tutarında iki çek keşide ettiğini beyan etmekte olduğundan davacının gerekli özeni göstermemesi nedeniyle davalının çek karnesini ele geçirmesine sebebiyet verdiğini açıkça ikrar etmekte olduğunu, davacı yanında çalışan … vasıtasıyla ve müvekkili bankaya verdiği talimatlar doğrultusunda hesaplarında işlem yapılmış ve talimatlar için işlemi yapan görevli tarafından teyitlerin alınmış olduğunu, eğer davacının iddiası olduğu şekilde bir zarar doğmuş ise bu zararından dolayı sorumluluğun kendisine ait olduğunu, davacının dava konusu hesabı bu ödemeler sonrasında da kullanmaya devam ettiğini ve davalı … tarafından bu hesaba çeşitli tarihlerde para yatırma işlemlerinin yapıldığını, davacı hesabına para yatıran ve davacının hesabından talimatı gereği para çeken diğer davalının işlemlerinden dolayı müvekkili bankaya yüklenecek bir kusur ve sorumluluk bulunmadığını, davacını çalıştıran sıfatı ile sorumluluğunun bulunduğunu beyanla haksız ve dayanaksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; talimat olmaksızın yetkisiz kişi tarafından çek karinesi alınması ve bir kısım çeklerin kullanılmasından kaynaklanan zarar nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Dosya arasına celp olunan İstanbul Anadolu …. ASCM’nin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı … hakkında karşılıksız çek keşide etmek suçundan açılan davada sanığın beraatine karar verildiği, bu dosyada alınan grafoloji uzmanı raporunda dava konusu 4 adet çekteki imzanın …’un eli ürünü olduğu yönünde görüş beyan edildiği anlaşılmıştır.
Dosya arasına sureti sunulan Küçükçekmece …. ASCM’nin … Esas sayılı dosyasında sanık … hakkında hizmet nedeniyle görevi kötüye kullanma resmi belgede sahtecilik suçundan kamu davası açıldığı, bu dosyada ki …’un beyanında çek karinesinin davacının talimatı doğrultusunda kendisi tarafından alındığını, doldurulan çek karinelerinin de davacının bilgisi ve talimatı doğrultusunda davacının ticari ilişkisi kapsamında kendisi tarafından doldurulduğu belirtilmiştir.
Mahkememizce dava konusu çekler, çek karine teslim makbuzları, ödeme talimatlarındaki imzaların davacıya ait olup olmadığı hususunda Adli Tıp Kurumu’ndan rapor alınması cihetine gidilmiş, ATK’nın 11/06/2015 tarihli rapor ve 18/08/2016 tarihli iki ayrı raporda, davacı … adına atılan imzaların davacıya ait olup olmadığı hususunun tespit edilemediğini beyan etmişlerdir.
Davacının ticari ilişkisi ödeme ve talimatlarının tespiti için davalı bankaya müzekkere yazılarak bilgiler dosya arasına sunulmuştur. Gelen bilgiler ve tüm dosya kapsamına göre aralarında ticari ilişkinin bulunup bulunmadığı, bu çeklerin davacının ticari ilişkisi kapsamında kullanılıp kullanılmadığı hususunda bankacı bilirkişi tayin edilerek rapor alınması cihetine gidilmiş, davacı ticari defter ve belgelerin ibraz etmemiş, bu şekilde dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu bilirkişi ibraz etmiş olduğu raporunda, dava konusu çek karinesi ve çeklerin davacının talimatı ile alınıp alınmadığının kesin olmadığını, davalı … tarafından imzanın davacının imzası taklit edilerek atıldığının kabul edildiğini, alınan bilirkişi raporu ile de imzanın davacıya ait olup olmadığının tespit edilememiş olması nedeniyle davacı banka çalışanlarının talimatın olup olmadığı ve imzanın davacıya ait olup olmadığı hususunda inceleme yükümlülüklerini ihmal ettiklerinin söylenemeyeceğini, ancak talimatın bulunup bulunmadığının teyidinin belli olmadığını, bu sebeple davalı bankaya kusur ve sorumluluk izafe edilemeyeceğini, ancak tersi düşünülmesi halinde davalı bankanın % 20 kusurlu kabul edilebileceğini, davacının ise bu çek karinesinin verilmesinden önce ve sonrasında davalı … tarafından para yatırılması ve çekilmesi yönündeki işlemler bulunduğu dikkate alındığında gerekli kontrolü yapmaması nedeniyle % 20 kusurlu olduğunu, davalı …’ın ise, % 100 kusurlu olduğunu, davacı tarafın zarar iddiası ile ilgili 77.863,00-TL nin bu kusur oranlarına göre sorumlu tutulabileceğini beyan etmiştir.
Davaya konu çeklerin davacının ticari ilişkisinde kullanılıp kullanılmadığı, davanın neticesine doğrudan etkili bulunduğundan bu hususta ticari defter ve belgeleri ibraz edilerek bilirkişi incelemesi yapılması için davacı tarafa kesin süre verilmiş, davacı vekili kesin sürede bilirkişi ücretini yatırmadığı gibi 04/04/2018 tarihli beyanında da defterlerini ibraz etmeyeceğini beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamından; davacı taraf kendisi adına imzası taklit edilerek davalı … tarafından diğer davalı bankadan çek karinesi alındığını, bu karinedeki bir kısım çeklerinde yine kendi imzası taklit edilerek kullanıldığını, kullanılan bir kısım çeklerin ödenmek zorunda kaldığını, belirterek davalı bankanın gerekli dikkat ve özeni göstermediğinden diğer davalının da sahtecilik yoluyla kendisini zarara uğrattığından doldurulan çek bedellerinin davalılardan tazminini talep etmiş, davalı …Bankası ise davacının talimatı ile çek karinelerinin verildiğini, bu karinenin verilmesinden öncesinde ve sonrasında davacının hesabına davalı … tarafından para yatırılması ve çekilmesinin söz konusu olduğunu, talimat nedeniyle işlem yapıldığından sorumlu bulunmadığını beyan etmiş olup, aralarındaki uyuşmazlık davacının imzası taklit edilerek alınan çek karinesi ve kullanılan çekler nedeniyle zarar doğup doğmadığı, davalıların sorumlu olup olmayacakları hususlarındadır.
Davalı … hakkında Küçükçekmece …. ASCM’nin … Esas sayılı dosyasında alınan beyanında çeklerin davacının talimatı doğrultusunda kendisi tarafından doldurulduğunu ve çek karinesinin alınması ile ilgili talimatın da davacının imzasını taklit ederek attığı yönündeki beyanı dikkate alındığında ceza davasının neticelenmesinin sonuca etkili olmayacağından beklenilmesine gerek duyulmamıştır.
Davalı … … beyanı ve ATK’dan alınan raporlar dikkate alındığında, dava konusu çekler ve bankaya hitaben yazılan talimat ve teslim makbuzlarındaki imzaların davacının imzaları taklit edilerek atıldığı ve gerçeğine çok yakın olduğundan ayırt edilemeyecek derecede bir yakınlık bulunduğu anlaşılmıştır.
Davaya konu çek tevdi makbuzları, teslim yazıları ve çeklerdeki imzaların davacıya ait olmadığı mahkememizce kabul edilmekle birlikte imzaların gerçeğine yakın olarak taklit edildiği dikkate alınarak davalı bankanın sorumluluğu ve davacının zararının bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir. Çekler ve çek tevdi makbuzlarındaki imzaların davacıya ait olmasa da zararının tazmininin talep edilebilmesi için bu çeklerin davacının ticari ilişkisinde kullanılmaması gerekmektedir. Bankadan gelen yazı cevabında gönderilen belgelerden anlaşıldığı üzere davalı … … tarafından bu çek karnesinin verilmesinden öncesinde ve sonrasında davacı adına davalı bankada bulunan hesaba para yatırıldığı ve bu hesaptan da para çekildiği anlaşılmaktadır. Yani bu çek karinesi verilmesinden önce ve sonrasında da davacının hesabına para yatırılması ve çekilmesi şeklinde davacının talimatı ile davalı tarafından işlem yapıldığı anlaşılmaktadır. Bankadan gelen yazı cevabındaki belgelerde çek karinesi alınmasına ilişkin talep ve teslim makbuzlarında davacının imzası bulunmakta ve talimat üzerinde davacı aranarak teyit alındığı yönünde notlarda bulunmaktadır. Bu hususlar ve çek karinesi verildikten sonra da davacının banka hesabından davalı … tarafından para çekilmesi ve yatırılması gibi işlemlerin sürekli yapıldığı dikkate alındığında artık imzaların davacıya ait olup olmadığının bir önemi kalmamaktadır. Davada çözümlenmesi gereken husus bu çeklerin davacının ticari ilişkisinde kullanılıp kullanılmadığı hususudur. Bu hususta da ispat külfeti davacıya aittir. Davacı bu çeklerin kendi ticari ilişkisinde kullanılmadığı yönünde dosyaya herhangi bir delil ibraz etmediği gibi bu çeklerin verilmesinden öncesinde ve sonrasında davacı tarafından davalı bankaya talimat yolu ile işlem yaptırılıp yaptırılmadığı, yaptırılmış ise ne şekilde ve kim tarafından yapıldığı ve dava konusu çeklerin davacının ticari ilişkisinde kullanılıp kullanılmadığının tespiti için ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş, bu hususta davacıya verilen kesin sürede bilirkişi ücreti yatırılmadığı gibi davacı vekili 04/04/2018 tarihli celsede defter ibraz etmeyeceklerini, dosyanın bu hali ile karara çıkartılmasını talep etmiştir. Mevcut dosya kapsamına göre de dava konusu çeklerin kendi talimatı dışında kullanıldığı, ticari ilişkisinde kullanılmadığı iddiası ispat edilemediğinden davasının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90-TL harçtan, peşin alınan 1.082,70-TL harç ile ıslah harcı olan 94,60-TL nin mahsubu ile bakiye 1.141,40-TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
5-Davalı … Bankası A.Ş kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden bu davalı yararına takdir olunan 9.670,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …Bankası A.Ş’ye verilmesine,
Dair, davacı vekili ve davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 04/04/2018

Katip …
¸

Hakim …
¸