Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/688 E. 2019/534 K. 17.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/688
KARAR NO : 2019/534

DAVA : Kooperatif Üyeliğinin Tesbiti
DAVA TARİHİ : 15/08/2006
KARAR TARİHİ : 17/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan Kooperatif Üyeliğinin Tesbiti davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA
Davacı vekili tarafından dav sözleşmesinin iptali ile müvekkilinin üyeliğinin devam ettiğinin tespitine ve tesciline, olmazsa dairenin bitmiş rayiç değerinin 100.000,00 TL’den az olmamak şartı ile faizi ile fazlayı talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tazminine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davalı kooperatif vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Davacının sadece kooperatifi dava ettiğini, sahte evrak kullanılarak dairesinin devreden ya da devralan hiç kimseyi dava etmediğini, bu durumun gerek hukuk tekniğine, gerekse hayatın normal akışına uygun düşmediğini, kaldı ki davacının 2005 yılının 1. ayında daireyi devraldığını, o günden beri hiçbir şekilde ne kooperatife bir ödeme yaptığını, ne de kooperatifle hiçbir ilişkiye girmediğini, bu nedenlerle sahtecilik iddiasında bulunulması hasebiyle davanın hukuki değil cezai dava olması nedeni ile reddini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; davacının 09/01/2005 tarihinde devir sözleşmesi ile ….. deki 210 m2’lik dubleks daireyi davalı kooperatiften bedelini ödeyerek…..’dan devraldığını, aynı dairenin davacının imzası taklit edilerek sahte imzalar ve belgelerle 2005 yılı mayıs ayında …’ye devredildiğini, daha sonra bu kişinin bu yeri 06/05/2005 tarihinde …’a onun da 26/05/2005 tarihinde …’na devrettiğini, üye olan davacının dairesinin bu şahısta gözüktüğünü, davacının haberi ve iradesi olmadan imzası kullanılarak kooperatif hissesinin sahte evrakla devredilmesinin yok hükmünde olduğunu, hukuken geçerli olmadığını, sahte devir işlemini yapan kooperatif hakkında Büyükçekmece C. Savcılığına suç duyurusunda bulunduklarını, aynı zamanda İstanbul …….ATM’nin ….. Esas sayılı dosyası ile kooperatif hakkında dava açıldığını, her iki davanın birleştirilmesini, kooperatif tarafında üyelik karşılığı davacıya düşen ….. teki 210 m2 dubleks dairenin sahte imzalarla devredildiğinin tespitine, sahte devir sözleşmesinin iptaline, davacı üyeliğinin devam ettiğinin tespit ve tesciline, dairenin bitmiş rayiç bedelinin 100.000,00 TL den az olmamak şartı ile faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı tutulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Kooperatifler Kanuna göre açılan davanın mahiyeti gereği müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, davanın bu nedenle reddi gerektiğini, müvekkilinin söz konusu dairenin kooperatif dairesi olduğunu öğrenmesi üzerine kooperatif üyeliğini devralmak istediğini belirterek … üzerine kayıtlı olan daireyi bir borcunun bulunmadığını da öğrendikten sonra satın aldığını, daire için müvekkilinin 83.000,00 YTL üyelik bedeli, 200,00 YTL komisyon parası ödeyerek üye olarak kaydının yapıldığını, bundan sonra da müvekkilinin toplamda 28.90,00 YTL daha ödeme yaptığını, müvekkilinin tüm araştırmaları yaparak daireyi satın aldığını, her türlü özeni gösterdiğini, bir kusurunun bulunmadığını, … ve … arasında yapılan devir işleminden bir bilgisinin olmadığını, bu şahısları da tanımadığını, davanın süresinde açılmadığını belirterek davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin söz konusu dairenin bedelini hisse sahibi …’ye ödemek suretiyle satın aldığını, müvekkilinin iyiniyetli olduğunu, kooperatif kayıtlarına güvenerek kooperatifin onayı ve bilgisi dahilinde söz konusu daireyi satın aldığını, müvekkilinin de yaklaşık 1 ay sonra hissesini …’na devrettiğini, sahte kimlik ve imza ile devir yapıldığı iddiasını kabul etmediğini, kooperatifin gerekli dikkat ve özeni göstermekle yükümlü olduğunu belirterek davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı … tarafından dava açılmış olup … tarafından müddeabih temlik alınarak adı geçen kişi açılan davada davacı sıfatını almıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık …’nun davalı kooperatiften 09.01.2005 tarihinde aynı tarihli devir sözleşmesiyle bedelini ödeyerek…..’dan devraldığı ……’teki 210 m2’lik dubleks dairenin davacının imzası taklit edilerek sahte imzalar ve belgelerle devredilip devredilmediği, böyle bir devrin hukuken geçerli olup olmadığı, devir sözleşmesinin iptalinin gerekip gerekmediği, üyeliğin devam edip etmediği, söz konusu bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilinin, bu mümkün değilse dairenin rayiç bedelinin faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilinin mümkün olup olmadığı, davalıların yapılan devir işleminden ötürü iyiniyetli olup olmadığı, bu nedenle sorumlu tutulup tulamayacağı hususlarına ilişkindir.
Dosya bilirkişiye gönderilmiş olup bilirkişi raporunda özetle; dava konusu meskenin bulunduğu semt ve mevkii, büyüklüğü, plan tarzı, yapısal özellikleri, binanın yeri ve konumu, binanın fiziki durumu, kullanılan malzemelerin cinsi ve kalitesi, işçilik derecesi, yıpranma payı, ana yollara ve şehir merkezine mesafesi, sosyal ihtiyaçların karşılanabileceği çarşı pazar okul gibi yerlere yakınlığı gibi faktörler dikkate alındığında dava konusu meskenin gerçek değerinin 170.000,00 TL olarak hesap ve tespit edildiği, dava konusu meskenin ….. Blok, ….. ve…… Bloklar ……. nolu bağımsız bölüm Hoşdere-Başakşehir adresinde olduğu, davacının kooperatif ortaklık hissesinin devrine ilişkin belgenin sahte olduğunun tespit edilmesi halinde sahte belgeyle yapılan devrin geçersiz sayılıp davacının kooperatif üyeliğinin mevcudiyetinin kabul edilmesi gerektiği kanaatinde olduğu, dava konusu meskenin dava (12.02.2006) tarihindeki gerçek değerinin 170.000,00 TL olarak hesap ve tespit edildiği anlaşılmıştır.
Dosyada ek rapor hazırlanması için tekrar bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler ek raporunda özetle; davalı kooperatif ticari defter kayıtları, karar defteri ve SGK ilişik kesme beyanları karşılaştırmasında davalı kooperatifin üyelerine ‘inşaat kabasından’ teslimat yaptığı, buna göre 2006 Haziran itibariyle dava konusu TEFE’ye göre değerlemesinin 25.746,00 TL olduğu, davacı ödemesi toplam tutarı 21.325,00 TL’nin TEFE’ye göre değerlemesinin 24.056,00 TL olduğu, kaba inşaattan teslim edilen taşınmazın kaba inşaat oranının taşınmazın bitmiş haline oranı ile hesaplanacak değerinin dava tarihi itibariyle belirlenen rayiç değere uygulanması ile davacı lehine hesaplanabilecek tazminat tutarının belirlenebileceği, tamamlanmış bir taşınmazın kaba inşaat oranının %40, ince inşaat oranının %60 olduğu dikkate alınarak, %40 kaba inşaat ödemesi TEFE oranına göre 24.056,00 TL olan yapının, %60 ince işçilik 36.084,00 TL ile tamamının maliyetinin 60.140,00 TL olabileceği, maliyeti 60.140,00 TL olarak hesaplanmış dava konusu taşınmaz için davacı tarafın katlanması gereken maliyetin 2005 Haziran -2006 Haziran dönemi itibariyle ince işçilik maliyetini oluşturan 36.084,00 TL olduğu bu tutarın da 2006 haziran döneminden, dava tarihi 15/08/2006 tarihine kadar TEFE hesaplaması ile maliyet oluşan tarihten dava tarihine kadar TEFE hesaplamasına konu sürenin 1 yıl 3 ay olduğunu, toplam değişim yüzdesinin %10,56, ilk yılın TEFE’sinin 116,81, son yıl TEFE’sinin 129,15 olduğu, dava tarihi 2006 Ağustos itibariyle değerinin 39.896,00 TL olduğu, davacı tarafın katlanması gereken tamamlanma maliyetinin 39.896,00 TL olduğu, tamamlanma maliyeti ödenmiş olsa idi, davacı taraf için taşınmazın toplam maliyetinin 24.056,00 TL+39.896,00 TL=63.952,00 TL olacağı, taşınmaz için dava tarihi itibariyle 170.000,00 TL rayiç bedel tespit ve hesap edilmiş olduğu, bu tutardan davacı tarafın katlanması gereken tamamlanma maliyetinin tenzili ile davacı taraf lehine rayiç bedelin 170.000,00 TL olduğu, davacının katlanması gereken tamamlanma maliyetinin 39.896,00 TL olduğu, davacı lehine tazmin edilmesi gereken tutarın 130.104,00 TL olduğu anlaşılmıştır.
Müştekinin …, sanıkların…… ve ….. olduğu Büyükçekmece ….. Asliye Ceza Mahkemesinin ……. Esas …… Karar sayılı kamu davasında kooperatif başkan ve görevlisi olan sanıkların müştekiye ait hisseyi ondan habersiz olarak bir başkasına devrettikleri, hisse devrine dair evrakları sahte olarak düzenledikleri iddia olunarak cezalandırılmaları talep edilmiş ise de her iki sanık hakkında da açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle ayrı ayrı düşürülmesine karar verildiği, kararın ise onama üzerine 15/10/2015 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Dava konusu bağımsız bölümün 01/05/2005 tarihli devir ve ibra tutanağı ile….. tarafından …’na devredildiği, daha sonra aynı yerin sahte olduğu iddia edilen devir ve ibra tutanağı ile … tarafından …’ye devredildiği, daha sonra aynı yerin yine sahte olduğu iddia edilen 06/05/2005 tarihli devir ve ibra tutanağı ile … tarafından …’a devredildiği, son olarak ise aynı yerin yine sahte olduğu iddia edilen 26/05/2005 tarihli devir ve ibra tutanağı ile … tarafından …’na devredildiği, devir ve ibra tutanaklarında kooperatif kaşesi ile imzasının bulunduğu, dava konusu uyuşmazlıkla ilgili devir belgesindeki imzanın davacıya ait olup olmadığı hususunda grafoloji uzmanından alınan raporda inceleme konusu belgede … ismine atfen atılan imzanın adı geçenin eli ürünü olmadığının kabulünün ileri derecede güçlü olasılık seviyesinde görüldüğünün, belgenin aslının mevcut olaması sebebiyle kesin ifade kullanılmadığının tespit edildiği, aldırılan bilirkişi raporuna göre dava konusu taşınmazın dava tarihi itibariyle rayiç bedeli 170.000,00 TL olarak tespit edilmiş olup bu tutardan davacı tarafın katlanması gereken tamamlanma maliyetinin ise 39.896,00 TL olduğu ve buna göre davacı lehine tazmin edilmesi gereken tutarın 130.104,00 TL olduğu tespitinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Davanın yasal süresinde açıldığı anlaşılmakla Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde aşağıdaki sonuç ve kanaate varılmıştır.
Dava konusu bağımsız bölümün 01/05/2005 tarihli devir ve ibra tutanağı ile dava dışı….. tarafından …’na devredildiği, daha sonra aynı yerin sahte olduğu iddia edilen devir ve ibra tutanağı ile … tarafından …’ye devredildiği, daha sonra aynı yerin yine sahte olduğu iddia edilen 06/05/2005 tarihli devir ve ibra tutanağı ile … tarafından …’a devredildiği, son olarak ise aynı yerin yine sahte olduğu iddia edilen 26/05/2005 tarihli devir ve ibra tutanağı ile … tarafından …’na devredildiği, devir ve ibra tutanaklarında kooperatif kaşesi ile imzasının bulunduğu anlaşılmakla davalı kooperatif tarafından gerekli inceleme ve araştırma yapılması halinde diğer devirler açısından olmasa da … ve … arasında yapılan devir işleminin usulsüz olduğunun anlaşılabileceği, devir tutanağında ismi ve imzası bulunsa da …’nun aslında bu işlemin tarafı olmadığı, söz konusu devir işleminin onun adına sahte imza atılmak suretiyle gerçekleştirildiği, belge aslı olmasa da yapılan imza incelemesinde de bu durumun ortaya konulduğu, usulsüz devir tutanağında kooperatif kaşe ve imzasının bulunmasına rağmen davalı kooperatifin üzerine düşen araştırma ve inceleme yükümlülüğünü yerine getirmediği, oysa ki davalı kooperatifin kaşe ve imzasının da bulunduğu böyle bir durumda devir tutanağının usulüne uygun olup olmadığını, devreden ve devralanların gerçekte o kişiler olup olmadığını, imzaların adı geçen kişiler tarafından atılıp atılmadığını denetlemesi gerektiği, bunun yapılması halinde devreden ve devralan şahısların usulsüz devir işlemi yaptığının anlaşılabileceği, bunu yapmayan davalı kooperatifin usulsüz devir işleminden sorumlu tutulması gerektiğinin Mahkememizce değerlendirildiği, sahte olduğu iddia edilen hisse devrine ilişkin belgenin aslının ibrazı için HMK. 220 maddesi uyarınca asıl ve birleşen dava davalılarına 2 hafta kesin süre verilmiş olup verilen süre içerisinde belgenin ibraz edilmemesi ve aynı sürede delilleriyle birlikte ibraz edilmemesi hakkında kabul edilebilir bir mazeret gösterilmemesi ya da belgenin elinde bulunduğunu inkâr edip teklif edilen yemini kabul veya icra etmemesi halinde Mahkememizce duruma göre belgenin içeriği konusunda diğer tarafın beyanının kabul edilebileceğinin ihtar edilmesine rağmen belge aslının da sunulmadığı, bu haliyle söz konusu belgenin içeriği konusunda davalıların, davacının beyanını kabul etmiş sayılacağının kabulü gerektiği, birleşen dava davalıları arasında yapılan devir işlemlerinin de … ve … arasında yapılan devir işleminin usulsüz olması sebebiyle geçerli olmadığı, … ve … arasında yapılan devir işleminin usulsüz olması sebebiyle tapuda yapılan tescilin de yolsuz olduğu, yolsuz tescile dayanılarak bir hak talep etmenin mümkün olmadığı, birleşen dava davalılarının da yapılan usulsüz devir işlemini gerekli dikkat ve özeni göstermiş olsalardı bilebilecek durumda olduğu, buna göre onlarında da yapılan bu usulsüz devir işlemi sebebiyle sorumlu olduklarının kabulü gerektiği, davacı tarafın katlanması gereken tamamlanma maliyetinin 39.896,00 TL olduğu, buna göre davacının ortaklık borcunun bulunduğunun anlaşıldığı, dava konusu taşınmazın dava tarihi itibariyle rayiç bedelinin 170.000,00 TL olarak tespit edildiği, bu tutardan davacı tarafın katlanması gereken tamamlanma maliyeti olan 39.896,00 TL tenzil edildiğinde davacı lehine tazmin edilmesi gereken tutarın 130.104,00 TL olduğunun anlaşıldığı, ancak davacı davasını ıslah etmediğinden dava dilekçesindeki talep gibi asıl ve birleşen davanın kabulü ile 100.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Asıl ve birleşen davanın KABULÜ ile;
1-100.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
Bu sırada davalı … …. vekili Av. …’ın geldiği görüldü.
2-Alınması gereken 6.831,00 TL harçtan davacı tarafından asıl dava dosyasında peşin olarak yatırılan 12,20 TL’nin ve birleşen dava yönünden yatırılmış olan 1.350,00 TL’lik harcın toplamından oluşan 1.362,20 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 5.468,80 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Birleşen davada davacı tarafça sarf edilen 1.350,00 TL’lik peşin harç, 13,10 TL başvurma harcı, 40,50 TL tebligat gideri olmak üzere toplamda 1.403,60 TL ile asıl davada davacı tarafça sarf edilen 12,20 TL başvurma harcı, 12,20 TL peşin harç, 696,80 TL tebligat ve müzekkere gideri, 3.700,00 TL bilirkişi sarf gideri, 195,40 TL peşin harç olmak üzere toplam 4.616,60 TL’nin toplamından oluşan 6.020,20 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 10.750,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dair davacı vekilinin ve davalı kooperatif vekilinin ve davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı 17/05/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır