Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/37 E. 2022/200 K. 11.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/37
KARAR NO : 2022/200

DAVA : Markanın Kullanmama Nedeniyle İptali
DAVA TARİHİ : 10/02/2022
KARAR TARİHİ : 11/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/10/2022

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin yıllardır teknoloji sektöründe satış ve servis hizmetleri yürüten, dünya çapında tanınan ve Almanya yasaları uyarınca kurulu ve faaliyette bulunan, … şirketler grubuna bağlı bir şirket olduğunu, müvekkilinin “……” ibareli markasını nice sınıflandırması uyarınca 9. sınıf kapsamında yer alan mallar üzerinde kullanmak amacıyla Türkiye dahil birçok ülkede marka tescil başvurusunda bulunduğunu, davalının TPMK nezdinde ……. sayı ile tescilli “…” ibareli markanın 9. ve 35. sınıf kapsamındaki mal ve hizmetler için tescil ettirdiğini, müvekkilinin dünya çapında kullandığı “….” markasını Türkiye’de tescil ettirmek ve “….” markalı ürünlerini piyasaya sürmek istediğini, ancak müvekkilinin 9. sınıfı kapsayan ….. sayılı marka başvurusunun, davalı markası gerekçe gösterilerek kurum tarafından reddedildiğini, davalının dava konusu “….” ibareli markayı “…… ” dışındaki mal ve hizmetlerde hiçbir zaman ve de özellikle yasada öngörülen beş yıllık süre içinde Türkiye’de kullanmadığını iddia ederek, davalı adına ….. sayı ile tescilli “…” ibareli markanın, davalının markayı son 5 yıl içinde kullanmadığı tüm mal ve hizmetler bakımından kısmi olarak iptalini talep ve dava etmiştir.
CEVAP ; Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin Türkiye’de faaliyet gösteren kobi vasıflarında plastik enjeksiyon kalıp ve imalatı yapan bir şahıs firması olduğunu, birçok Avrupa ülkesine plastik enjeksiyon kalıbı ihracatı yaptığını, yine kendi imalatı olan koruyucu gözlük ve baret alanında ve inşaat sektöründe Türkiye çapında bilinen ve kabul gören “…” markasının sahibi olduğunu, müvekkilinin sahip olduğu “…” markası altında mağara dalış takımlarının ve baretler üzerinde sabit led aydınlatma sistemi üzerinde … çalışmalarına devam ettiğini, müvekkilinin sahip olduğu marka ismini seçmesinin nedeninin, Sinop ilinin adının kaynağı olan …. … geldiğini, “…” isminin müvekkili için sadece bir isim değil, aynı zamanda tarihi geçmişi yaşatma arzusu olduğunu, müvekkilinin tescilli markasını 9 ve 35. sınıflarda tescil ettirdiğini ve davacı iddialarının aksine 10 yıldır aktif olarak kullandığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Ayrıca yetki itirazında bulunmuştur. Cevap dilekçesinde herhangi bir delil bildirmemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davalı adına … sayı ile tescilli “…” ibareli markanın, davalının markayı son 5 yıl içinde kullanmadığı tüm mal ve hizmetler bakımından kısmi olarak iptali taleplidir.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen kayıtlardan, …. tescil numaralı “…” ibareli markanın, 9 ve 35. sınıflarda ilk defa 25/07/2012 tarihinde davalı adına tescil edildiği ve 24/07/2012 tarihinden itibaren 10 yıl müddetle davalı adına yenilendiği anlaşılmıştır.
Davalı vekili yetki itirazında bulunmuş ise de, davalı tarafın yerleşim yeri mahkememiz yargı çevresinde olup, SMK’nun 156 maddesi kapsamında mahkememiz yetkili olduğundan davalının yetki itirazı reddedilmiştir.

6769 Sayılı SMK’nın 9. Maddesi uyarınca, tescil tarihinden itibaren 5 yıl içinde haklı bir sebep olmadan tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından marka sahibi tarafından Türkiye’de ciddi biçimde kullanılmayan ya da kullanımına 5 yıl kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verilir. Aynı kanunun 26/2 maddesi uyarınca ilgili kişiler iptal talep edebilir. Davacı şirket aynı ibareli marka olarak kullanmak için kuruma başvurduğundan ve davalının markası mesnet tutularak tescil başvuru reddedildiğinden ilgili kişi sıfatıyla dava açmakta sıfatı ve hukuki yararı mevcuttur. Yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre markanın tescil tarihinden dava tarihine kadar kullanıldığı hususundaki ispat külfeti marka sahibi davalıya aittir. Davalı taraf markanın tescilli olduğu her bir emtia yönünden kullanıma dair hiçbir delil bildirmemiştir. Bu durumda, davalının kullanım hususunu ispatlayamadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır. Davacı vekili dilekçesinde davalının markanın tescilli olduğu 9.sınıftaki “…… ” emtiası yönünden kullanımı olduğunu kabul etmiş ve bu emtia yönünden iptal talep etmemiş olmakla davanın kabulü ile davalı adına tescilli…. tescil nolu markanın tescilli olduğu 9.sınıftaki “…….” emtiası dışındaki bütün emtialar yönünden iptaline karar vermek gerekmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacının davasının KABULÜNE, davalı adına tescilli….. tescil nolu markanın tescilli olduğu 9.sınıftaki “…….” emtiası dışındaki bütün emtialar yönünden iptaline,
2-Peşin alınan harcın yeterliliğine, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 161,40 TL dava ilk masrafı ve 92,00 TL tebligat – tezkere masrafı olmak üzere toplam 253,40 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
6-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup usulen anlatıldı.11/10/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır