Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/33 E. 2022/258 K. 08.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/33
KARAR NO : 2022/258

DAVA : Tasarıma Tecavüzün Tespiti, Ref’i, Tazminat
DAVA TARİHİ : 04/02/2022
KARAR TARİHİ : 08/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/12/2022
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin Türkiye’de faaliyet gösterdiği sektörlerin öncü ve tanınmış şirketlerinden biri olduğunu, müvekkili şirket tarafından satışa sunulan ürünlerle ilgili olarak kurum nezdinde ilgili tescil işlemlerinin yapıldığını, ancak hal böyle iken, müvekkili şirket tarafından yapılan kontroller neticesinde bazı butikler tarafından …. hesaplarında tasarımı müvekkili şirkete ait olan ve ürün adları “… – ….” ve “… -….” olarak ilk kez müvekkili şirket tarafından Türkiye’de kamuya sunulan tasarımların kopyalanarak iltibas oluşturacak şekilde kullanıldığının tespit edildiğini, davalının müvekkili şirketin tüketici kitlesi bakımından ayırt edicilik kazanmış tasarımlarına benzetmek suretiyle gerçekleştirdiği eylemler sonucu müvekkili şirketin tanınmışlığından ve emeğinden haksız ve kötü niyetli olarak yararlandığını iddia ederek, müvekkili tarafından ilk kez kamuya sunulduğu iddia edilen tasarıma yönelik tecavüzün tespitini, ref’ini, şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminat ile 20.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile verilecek hüküm özetinin ilanını talep ve dava etmiştir.
CEVAP ; Davalı vekili cevap dilekçesi ile, dava konusu tasarıma konu ürünlerin ve benzerlerinin yıllardır dünyaca ünlü markalar da dahil olmak üzere birçok firma ve marka tarafından üretildiğini, ilk kez yurt dışında kamuya sunulan tasarımların, tescilsiz tasarım korumasından yararlanamayacağını, davacı ürünlerinin kanunun aradığı unsurları taşımadığını ve tescilsiz tasarım olarak nitelendirilmeyeceğini, müvekkiline ait olan ürünler ile davacının dava konusu ettiği ürünlerin aynı olmadığını, davacının ürünlerine ilişkin olarak tescilsiz tasarım ve haksız rekabete dayalı tanzim etmiş olduğu davasının, yasanın aradığı şartları taşımadığını ve davacı iddialarının haksız ve dayanaksız olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davacı tarafından ilk kez kamuya sunulduğu iddia edilen tasarıma yönelik tecavüzün tespiti, ref’i, maddi ve manevi tazminat ile hüküm özetinin ilanı taleplidir.
6769 Sayılı SMK’nın 55 maddesi uyarınca “Tasarım, ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk, malzeme veya yüzey dokusu gibi özelliklerinden kaynaklanan görünümüdür. Ürün, bilgisayar programları hariç olmak üzere, endüstriyel yolla veya elle üretilen herhangi bir nesnenin yanı sıra birleşik bir ürün veya bu ürünü oluşturan parçaları, ambalaj gibi nesneleri, birden çok nesnenin bir arada algılanan sunumlarını, grafik sembolleri ve tipografik karakterleri ifade eder. Birleşik ürün, sökülüp takılma yoluyla değiştirilebilen veya yenilenebilen parçalardan oluşan üründür. Tasarım; bu Kanun hükümleri uyarınca tescil edilmiş olması hâlinde tescilli tasarım, ilk kez Türkiye’de kamuya sunulmuş olması hâlinde ise tescilsiz tasarım olarak korunur.”
Aynı kanunun 81/1. Maddesi ile, tasarım sahibinin izni olmaksızın bu kanun hükümlerine göre koruma kapsamındaki bir tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün aynısını veya genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzerini üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme yapmak için öneride bulunmak, ticari amaçla kullanmak veya bu amaçlarla bulundurmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, tasarım sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek, tasarım hakkını gasp etmenin tasarım hakkına tecavüz sayılan fiiller gösterilmiştir. Yine aynı maddenin devamında ise, başvuru, 65 inci maddeye göre tescil edilerek yayımlandığı takdirde, tescil sahibi, tasarım hakkına yönelik olarak bu maddede sayılan tecavüzlerden dolayı hukuk davası açma hakkına sahip olduğu, tecavüz eden, başvurudan ve kapsamından haberdar edilmişse başvurunun yayımlanmış olmasına bakılmayacağı, tecavüz edenin kötüniyetli olduğuna mahkeme tarafından hükmolunursa yayımdan önce de tecavüzün varlığı kabul edileceği ve koruma kapsamındaki tasarımın tescilli olduğuna ilişkin kaydın ürün, ambalaj veya fatura üzerine konulmamış olması, bu maddede sayılan fiilleri tasarım hakkına tecavüz olmaktan çıkarmayacağı belirtilmiştir.
Dosya kapsamı, deliller, taraf iddia ve savunmaları, bildirilen internet adresleri ve görseller değerlendirilmek suretiyle, dava dilekçesinde belirtilen “…” ve “….” tescilsiz elbise tasarımlarının ilk defa Türkiye’de davacı tarafça kamuya sunulup sunulmadığı, sunulduysa ne zaman sunulduğu, davacının tescilsiz tasarım korumasından yararlanmasının mümkün olup olmadığı, davacının tasarımlardan doğan davacı haklarına tecavüzünün olup olmadığı, maddi ve manevi tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı ve miktarına ilişkin dosyada bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, dosyanın tevdi olunduğu bilirkişi heyeti hazırlamış oldukları 28/09/2022 havale tarihli raporda sonuç olarak, davacı firmaya ait @…. isimli …. hesabından yapılan
https://www… adresli 22 Haziran 2022 tarihli paylaşım ile dava
dilekçesinde davalı kullanımına delil olarak sunulan …. isimli alışveriş sitesinin
https://.. com/….. linkindeki dava dışı …. isimli firmaya davalı tarafından satıldığı belirtilen
modeller karşılaştırıldığında; işbu tasarımlarının bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim
açısından aynı olduğu, davalı tarafından ortalama algıdaki tüketici kitlesince iltibasa yol açacak
şekilde davacı tescilsiz tasarım görsellerinin aynısının üretilmesi ile piyasaya sunulduğu,
davacı firmaya ait “….” kullanıcı adlı …. sosyal medya hesabından yapılan https://www…..com/… adresli 18.04.2020 tarihli paylaşılan görseller ile davalı firmaya ait https://www…..com/.. adresli “….” isimli …
hesabı tarafından yüklenen 4 Haziran 2021 tarihli görseldeki model karşılaştırıldığında; işbu
tasarımlarının bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim açısından aynı olduğu, davalı
tarafından ortalama algıdaki tüketici kitlesince iltibasa yol açacak şekilde davacı tescilsiz tasarım
görsellerinin aynısının üretilmesi ile piyasaya sunulduğu,
davacı firmaya ait @… isimli …. hesabından yapılan
https://www…..com/… adresli 22 Haziran 2022 tarihli paylaşım ve
https://www….com/…. adresli 18.04.2020 tarihli paylaşım ile, davalı tarafından işbu dava konusu modelin davacıdan önce başka firmalar tarafından kullanıldığı iddiasında yer alan
https://www…..com…. adresli ve 8 Mart 2019 tarihli “…” isimli
… sosyal medya hesabında paylaşılan model, https://www….com/…
adresli ve 13 Ağustos 2019 tarihli “…” isimli … sosyal medya hesabında paylaşılan
model, https://…com/…. adresinde satışa
sunulan model, https://www….
adresinde yaklaşık 3 yıl önce (Eylül 2019) yayınlandığı belirtilen model,
https://www……com/…. adresli ve 14 Haziran
2019 tarihli “….” isimli … sosyal medya hesabında paylaşılan model, https://www….com/…. adresli ve 26 Mart 2020 tarihli “…” isimli …. sosyal medya hesabında paylaşılan model karşılaştırıldığında,
işbu tasarımlarının bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim açısından aynı oldukları,
davacının, kendisi için reklam amaçlı çekildiğini ve telif hakkının dava dışı ….’na
ve diğer mankenlere ait olduğunu belirttiği görsellerin dava dışı butiklere davalı tarafından
gönderilerek bu görsellerin kullanılmasının sağlandığı yönündeki iddiasının mahkemenin takdirinde
olduğu belirtilmiştir.
Dosya kapsamı deliller ve aldırılan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; bilirkişi raporunda açıklandığı üzere, davacının hak talebinde bulunduğu elbise modelinin davacıdan çok önce başkalarınca kamuya sunulduğu, tescilsiz tasarımdan bahsetmek için gerekli olan Türkiye’de ilk defa kamuya sunma koşulunun gerçekleşmediği, davacının hak talebinde bulunduğu dava dışı ….na ait fotoğrafların ise davalı tarafından kullanıldığı veya kendisi ile ilgili firmalara yayınlanmak üzere gönderildiği hususu ispatlanamadığı gibi, bu fotoğrafa ait telif haklarının davacıya ait olduğuna dair bir delil de bulunmadığı anlaşılmakla, subut bulmayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 358,63 TL harçtan, 80,70 TL ilam harcının mahsubu ile, 275,93 TL fazla harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince reddedilen tecavüz davası nedeniyle hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesinin 13/2 maddesi gereğince, reddedilen maddi tazminat davası nedeniyle hesaplanan 1.000,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince reddedilen manevi tazminat davası nedeniyle hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
8-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup usulen anlatıldı.08/12/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır