Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/25 E. 2022/99 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/25
KARAR NO : 2022/99

DAVA : Haksız Rekabetin Tespiti
DAVA TARİHİ : 18/05/2017
KARAR TARİHİ : 31/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 04/04/2022

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin dünya çapında enerji içeceği üretimi ve pazarlaması sektöründe faaliyet gösteren ve yine bu alanda Avrupa’da tanınan “…….” markasının sahibi olduğunu, “…….” markasının müvekkili şirket tarafından uluslararası marka başvurusu ile koruma altına alınmasının yanı sıra, müvekkili şirket tarafından TPMK nezdinde de yapılmış bulunan bir başvurusunun mevcut olduğunu, müvekkili şirketin Türkiye distribütörlüğünün verilmesi için davalı şirket ile görüşmelerde bulunduğunu, davalının ileride kurulması muhtemel distribütörlük ilişkisine dayanarak http://www……com.tr alan adını kendi adına tescil ettirdiğini, ancak davalı ile müvekkili arasında gerçekleşen görüşmelerin akabinde distribütörlük ilişkisinin kurulamadığını, bu durum sonrası müvekkilinin kendi rızası dışında davalı tarafından alınan alan adının silinmesine ilişkin talepte bulunulduğunu, ancak davalının bu talebe sıcak bakmadığını ve reddettiğini, davalı adına tescilli bu alan adının müvekkili şirket markasını tanıtıp ferdileştirdiğini, müvekkili şirketin tanıtma ve reklam fonksiyonunun davalı tarafça iyi bilindiğini ve davalının bu alan adının devrini istememesinin haksız rekabete sebebiyet verdiğini iddia ederek, davalının alan adı tescilinin haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitini ve davalı adına olan powerhorse.com.tr alan adının iptalini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkili şirketin ilaç ve kimya alanında ticari hayatını sürdürdüğünü, müvekkili firmanın Türkiye genelinde tanınan bir firma olduğunu, müvekkili şirketin tescilini almış olduğu “…….com.tr” alan adını davacı tarafın ticari faaliyetinden farklı bir alanda kullanma hazırlığında olduğunu, müvekkilinin davacı tarafın markasının ticari alanıyla tamamen farklı bir alanda ticari hayatını sürdürdüğünden, iki taraf arasındaki ayırt ediciliğin bu nedenle ortada olduğunu, müvekkili şirketin alan adı almasının kendisine verdiği hakkı kullandığını, yasal olmayan hiçbir davranış sergilemediğini ve bu nedenle de haksız rekabetin doğmasının mümkün olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 11/12/2018 Tarih, ……. Esas ve …… Karar sayılı kararı ile, “Davacının davasının kabulüne, davalının eyleminin haksız rekabet oluşturduğunun tespitine, davalı adına olan (…) olan http://www…….com.tr alan adlarının iptaline, davacı şirket adına tesciline, karar kesinleştiğinde bir suretinin ÖDTÜ’ye gönderilmesine,” dair verilen karar, davalı vekilinin istinaf talebi üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin 23/12/2021 Tarih, …… Esas ve ….. Karar sayılı ilamı ile, “Davacı vekilinin dava dilekçesinde davalıyı “……. Kimya San.ve Dış Tic. Ltd.Şti (…)” olarak gösterdiği, UYAP tevzi formunda, dava açılış bilgilerinde tek davalı bulunduğu ve davalı şirkete dava dilekçesinin tebliğ edildiği, yargılama sırasında da davalı şirket vekilinin yargılamaya katıldığı, davalı şirket vekilinin huzurunda yargılamaya devam edildiği, vekilin vekaletnamesinde şirket yetkilisi olan …’ı vekil sıfatıyla temsil yetkisinin olmadığı anlaşılmıştır. Davalı şirket bir ticaret şirketi olup tek bir kurucu ortağı olsa dahi, şirket ortağından bağımsız bir tüzel kişiliktir. Gerekçeli karar başlığında …’ın davada taraf olmamasına rağmen davalı olarak gösterilmesi, kararın gerekçesinde; “davalı …’ın davalı şirketin tek ortağı ve yetkilisi olduğu, dolayısı ile kullanımın davalı şirket ve davalı gerçek kişi tarafından gerçekleştirildiğinin kabulü ile her ikisine husumet düştüğünün kabulü gerektiği” ve hükümde; “Davacının davasının kabulüne, Davalının eyleminin haksız rekabet oluşturduğunun tespitine, davalı adına olan (…) olan http://www…….com.tr alan adlarının iptaline, davacı şirket adına tesciline, karar kesinleştiğinde bir suretinin ÖDTÜ’ ye gönderilmesine” denilerek taraf olmayan gerçek kişi hakkında hüküm kurulması yerinde olmamıştır. Taraf sıfatı kamu düzeni ile ilgili olmakla Dairemizce dosya kapsamında resen yapılan incelemede; davacı vekilinin 23/07/2018 tarihli dilekçesi ile HMK 124/3 maddesi gereğince davalı firmanın dava dosyasından çıkarılarak, davalı … yönünden davaya devam edilmesini talep ettiği görülmüştür. Mahkemece her ne kadar 23/10/2018 tarihli 2 numaralı ara kararı ile “…’ın şirket yetkilisi olması nedeniyle HMK 124. Madde uygulamasına yer olmadığına” karar verilmişse de, ara kararın yerinde olmadığı, davacı tarafça dosyaya sunulan cevabi ihtarnameden, davalı şirket vekilinin internet sitesinin domainlerinin kendilerine ait olduğunu ve davacının alan adı devri talebini kabul etmediklerini bildirdiği, cevap dilekçelerinde dahi alan adının şirket ortağına ait olduğundan bahsedilmediği görülmekle, davacı tarafın yanılmasının dürüstlük kuralına aykırı olmadığı ve kabul edilebilir yanılgıya dayandığı kanaatiyle, mahkemenin taraf değişikliğine izin vererek davayı …’a yönelterek onun huzurunda yargılamaya devam etmesi gerekirken, alan adı sahibi olmayan davalı şirket huzurunda yargılamaya devam edilmesi yerinde görülmemiş, davalı vekilinin esasa yönelik istinaf sebepleri incelenmeksizin, istinaf başvurusunun kabulü ile, mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın HMK 124/3 maddesi gereğince taraf değişikliğinden sonra yargılamaya devam edilmek üzere mahkemesine gönderilmesine, davalı vekilinin, esasa yönelik istinaf sebepleri incelenmeksizin, istinaf başvurusunun kabulüne, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-4 maddesi gereğince, Mahkememizin 11/12/2018 tarihli …… E. ve ……. K. Sayılı kararının kaldırılmasına” karar verilerek dosya Mahkememize iade edilmiş olup, Mahkememizce Bölge Adliye Mahkemesi ilamı doğrultusunda yargılamaya devam olunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı doğrultusunda davacının HMK 124/3 maddesi uyarınca taraf değişikliği talebinin kabulüne karar verilerek, dava dilekçesi ve davacı vekilince verilen 23/07/2018 tarihli dilekçenin duruşma günü ile birlikte husumet yöneltilen …’a tebliğ edilmiş, ancak … davaya cevap vermemiştir.
Dava, davacı adına marka olarak tescilli ve aynı zamanda davacı ticaret unvanı olan ……. ibaresinin davalı tarafça alan adı olarak kullanılması nedeni ile oluşan markaya tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti ve önlenmesine ilişkindir. Davacı adına olan marka tesciline ilişkin belgeler yine davalı adına olan alan adı tesciline ilişkin belgeler getirtilerek incelenmiştir. Tüm dosya kapsamındaki deliller değerlendirildiğinde; davacı şirketin Türkiye’de faaliyet göstermekte olup “……. ” markasını 20.07.1999 tarihinden beri davacı şirket adına kayıtlı olup yenilenmek suretiyle geçerliliğinin devam ettiği, ….. Üniversitesince yazılan yazıya verilen cevaba göre “……comtr alan adının 09.09.2015 tarihinde davalı … adına yapılan başvuru sonrası tahsis edildiği bu tahsis başvurusu sırasında davacı adına olan marka evrakının kullanmak suretiyle tahsisin yapıldığı anlaşılmıştır. Davalının bu eylemi SMK. 29/1 maddesinin atfıyla aynı kanunun 7/3-d maddesi uyarınca ” işareti kullanan kişinin, işaretin kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bağlantısı olmaması şartıyla işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimlerde kullanılması.
” davacının markadan doğan haklarına tecavüz teşkil ettiği gibi aynı zamanda TTK. 54 ve devamı maddesi uyarınca haksız rekabet teşkil ettiğinden davacının davalı …’a yönelik iddiasının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HMK.’nın 124/3 maddesi uyarınca davacının taraf değişikliği talebi kabul edilebilir yanılgıya dayalı olduğundan dolayı kabul edildiğinden başlangıçta hasım gösterilen ……. Kimya Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin HMK 124 maddesi gereği davadan taraf olmaktan çıkarılmasına, karar vermek gerekmiştir. Davalı şirketin cevabı ihtarname ile alan adı üzerinde hak iddia etmesi karşısında aleyhine dava açılmasına sebebiyet verdiğinden lehine yargılama gideri ve avukatlık ücreti hükmedilmemiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Başlangıçta davalı gösterilen ……. Kimya Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin HMK 124 maddesi gereği davadan taraf olmaktan çıkarılmasına,
2-Davacının davalı …’a yönelik davasının KABULÜNE, bu davalının davacı adına tescilli …… tescil nolu marka ve ticari unvanının ayırt edici unsuru olan “…….” ibaresini alan adı olarak tescil edip kullanmasının haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, davalı adına olan “……com.tr” alan adının iptaline, davacı adına alan adı tescili mümkün olmadığından tescile yer olmadığına, karar kesinleştiğinde karardan bir örneğinin gereği için …… Üniversitesi Alan Adları Yönetimi’ne bildirilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 80,70 TL ilam harcından, 31,40 TL peşin harcın mahsubu ile, 49,30 TL bakiye karar harcının, davalı …’dan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davalı …’dan alınarak, davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 62,80 TL dava ilk masrafı ve 326,95 TL tebligat – tezkere masrafı olmak üzere toplam 389,75 TL yargılama giderinin, davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
7-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup usulen anlatıldı. 31/03/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır