Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/4 E. 2021/224 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/4
KARAR NO : 2021/224

DAVA : Tasarıma ve Faydalı Modele Tecavüzün Tespiti, Men’i, Önlenmesi
DAVA TARİHİ : 06/01/2021
KARAR TARİHİ : 26/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 26/10/2021
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesi ile, davalının müvekkilinin iş mahsulü olan tescilsiz tasarım ve ürünlerini (…… isimli ürünün) 2015 yılından bu yana, davaya konu profilleri içeren ………. isimli ürünü ise 2017 yılı Kasım ayından bu yana ülkemizde ve dünyada satış ve tanıtımını yaptığı ürününün bire bir aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerlerini kullandığını, dava yanın bu kullanımların müvekkiline ait …….. kod numaralı endüstriyel tasarıma ve ……… kod numaralı ve ……. kod numaralı faydalı model belgelerine tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini ve bu durumun Mahkememizin ……. D.İş sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporu ile de sabit olduğunu iddia ederek, müvekkiline ait tasarım ve faydalı model belgesine yönelik tecavüz ve haksız rekabetin tespitini, men’ini, giderilmesini, taklit ürünlerin bulunduğu yerlerden toplatılarak imhasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, huzurdaki davanın müvekkili şirkete yöneltilmesinin mümkün olmadığını, müvekkilinin alüminyum, tent pergola ve inşaat sektörünün ihtiyacına göre özel alüminyum profiller üreterek ticari faaliyetlerini sürdüren, sektörün öncü ve yaratıcı firmalarından biri olduğunu, müvekkilinin taleplere göre fason üretim yaptığını, kendi üretimlerinin yanında fason üretimi de ticari hayatının büyük bir kısmını oluşturduğunu, davacı firmanın fason üretim yaptırdığını, müvekkilinin kendisinden fason üretimi talep edilen ürünlerin haklarının kime ait olduğunun bilmesi ya da sorgulamasının mümkün olmadığını, böyle bir sorgulama yapılmasının da beklenemeyeceğini, bu nedenle davacının müvekkili aleyhine yöneltilen iddialarında haksız ve mesnetsiz olduğu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraf vekillerinin UYAP sistemi üzerinden ibraz etmiş oldukları dilekçe ile, tarafların sulh olduklarını, aralarında oluşturdukları sulh protokolünde belirtilen koşullarda karşılıklı olarak herhangi bir vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını belirterek, sunmuş oldukları sulh protokolü çerçevesinde karar verilmesini talep etmişlerdir.
Mahkememizin 26/10/2021 tarihli duruşmasında davacı vekili beyanları ile, yargılamanın devamında tarafların sulh olduğunu, sulh nedeniyle davanın konusuz kaldığını, karşılıklı olarak yargılama gideri ve avukatlık ücreti istemediklerini beyan etmiştir. Davalı vekili de duruşma beyanları ile, davacı vekilinin beyanlarına aynen katıldığını, tarafların haricen sulh olduğunu, davanın konusuz kaldığını, kendilerinin de yargılama gideri ve avukatlık ücreti istemediklerini beyan etmiş olup, taraf vekillerinin bu beyanları, imzaları ile onaylanmıştır. Vekaletnamelerden taraf vekillerinin sulhe yetkilerinin bulunduğu ve talebin davayı sonlandırır nitelikte olduğu anlaşılmakla, taraflarca tanzim ve ibraz olunan 03/052021 tarihli sulh nedeniyle taraf vekillerinin talepleri gözetilerek HMK 315/1 maddesi uyarınca dava konusuz kaldığından ayrıca esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar vermek gerekmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Tarafların sulh olması nedeniyle dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Harcın yeterliliğine, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Her bir tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraf vekilleri vazgeçtiklerinden vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Karar kesinleştiğinde harcanmayan avansın yatırana iadesine,
6-Talep halinde kararın taraflara tebliğe çıkarılmasına,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/10/2021

Katip ……
e-imzalıdır

Hakim …….
e-imzalıdır