Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/280 E. 2022/110 K. 26.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/280
KARAR NO : 2022/110

DAVA : Patente Tecavüzün Önlenmesi, Durdurulması
DAVA TARİHİ : 30/11/2021
KARAR TARİHİ : 26/04/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 27/04/2022
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin uzun yıllar kimsayal ürünler üzerinde çalışmış ve yaklaşık yedi yıl boyunca yem ürünleri üreten işletmelerde Ar-Ge Müdürü – Fabrika Müdürü olarak göre yaptığını, yem aroması konusunda yaptığı buluşları TPMK nezdinde …. tescil numaraları ile tescilinin talep edildiğini, davalı …’in bir dönem ortağı ve müdürü olduğu ….. Kimya Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine müvekkili tarafından danışmanlık hizmeti verilerek müvekkilinin yaptığı buluşların 2016 yılından bu yana ……. Kimya şirketinde üretildiğini ve satıldığını, bunlar karşılığında müvekkiline kar payı ve danışmanlık ücreti ödendiğini, davalı …’in yaklaşık iki yıldır şirketin faaliyetlerini önemsemeden hareket etmesi neticesinde şirketin tüm yükümlülüğünün müvekkiline ve eşine kaldığını, bunun üzerine davalı ile yapılan görüşmede ……. Kimya şirketinde olan ortaklık payının devir sözleşmesi ile müvekkilinin eşi ……’a devredildiğini, pay devir işleminden sonra davalı tarafından ……. Kimya ve San.Tic.Ltd.Şti.’nin kurulduğunu, ……. Kimya firmasına ait müşterilere, müvekkili tarafından tescili talep edilen formüller kastedilerek “aynı formül bende de var” iddiasıyla teklifte bulunduğunu, bu eylemlere ilişkin olarak davalı şirket tarafından tedarik edilen ürünlerin formülasyonundan anlaşılacağı üzere, üretilen ürünlerin belirtilen formül aralıklarında ve aynı malzemelerin tamamına yakını kullanılarak oluşturulduğunun tespit edildiğini ve davalının bu yöndeki eylemlerinin müvekkilinin patentten doğan haklarını ihlal ettiğini iddia ederek, müvekkilinin patentten doğan haklarına tecavüzün önlenmesini ve durdurulmasını, tecavüz teşkil eden ürünlere el konulmasını, el konulan ürünler üzerinde müvekkiline mülkiyet hakkı tanınmasını ve verilecek hüküm özetinin ilanını talep ve dava etmiştir.
CEVAP ; Davalı vekili cevap dilekçesi ile, davacının dava konusu formüllere ilişkin TPMK nezdinde yapmış olduğu patent başvurularının reddedildiğini, patent tescili gerçekleşmeden patent hakkına tecavüz edildiğine ilişkin bir iddia sürülemeyeceğini, davacı tarafından sunulan noter evrakında davacının danışmanlık hizmeti vereceğine ve davaya konu formüllere ya da bu formüllerin davacı tarafından oluşturulduğuna ilişkin hiçbir bilgi bulunmadığını, söz konusu evrakın, formüllerin davacıya ait olduğunu ve davacının ……. Kimya şirketinde danışmanlık hizmeti verdiğini kanıtlamadığını, müvekkilinin davacı ile ortaklığını sonlandırdıktan sonraki dönemde kurmuş olduğu yeni şirketinde ticaret hayatına devam ettiğini, ancak iddia olunduğu üzere hiçbir zaman aşağı bir fiyat teklifinde bulunmadığını, davacının ürünün sektörde hayvan ve yem aroması açısından ilk ve tek, ayrıca da davacının tanınmışlık düzeyine ulaştırdığı iddiasının tamamen soyut ve mesnetsiz olduğunu, bu sebeplerle müvekkilinin herhangi bir tecavüz eylemi içerisinde bulunmadığını savunarak, öncelikle davanın usulden reddini, aksi halde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, patentten doğan haklara tecavüzün önlenmesi, durdurulması, tecavüz teşkil eden ürünlere el konulması, el konulan ürünler üzerinde davacıya mülkiyet hakkı tanınması ve hüküm özetinin ilanı taleplidir.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen kayıtlardan, …. sayılı patent başvurularının, şekli eksikliklerinin süresi içinde giderilmemesi nedeniyle reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Dava, patent tescil başvurusundan doğan haklara tecavüzün önlenmesi ve durdurulmasına ilişkindir. SMK’nın 141. Maddesinde patent hakkına tecavüz eden fiiller belirtilmiştir. Yine SMK ‘nın 141/3 maddesi uyarınca patent başvurusunun veya faydalı model başvurusunun 97 nci maddeye göre yayımlandığı tarihten itibaren, patent başvurusu veya faydalı model başvurusu sahibi, buluşa vaki tecavüzlerden dolayı dava açmaya yetkilidir. Tecavüz eden, başvurudan veya kapsamından haberdar edilmiş ise başvurunun yayımlanmış olmasına bakılmaz. Tecavüz edenin kötüniyetli olduğuna mahkeme tarafından hükmolunursa, yayımdan önce de tecavüzün varlığı kabul edilir.
Buna göre, davacı tarafça patent başvurusu yapılmış ise de TPMK tarafından gönderilen cevabı yazıda patent başvurularının şekli eksikliklerinin süresi içerisinde giderilmedikleri ve bu sebeple reddedilmiş oldukları, SMK’nın 97. Maddesi uyarınca başvuruya ilişkin yayın yapılmadığı gibi, patente ilişkin davalı tarafa herhangi bir ihtarname de çekilmediği, böylece dava tarihi itibarıyla geçerli bir patent veya patent başvurusu bulunmadığı anlaşılmakla bu aşamada açılan davanın aktif husumet yokluğu sebebiyle usulden reddine karar vermek gerekmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 80,70 TL ilam harcından, 59,30 TL peşin harcın mahsubu ile, 21,40 TL bakiye karar harcının, davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
5-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
6-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup usulen anlatıldı.26/04/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır