Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/270 E. 2022/180 K. 15.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/270
KARAR NO : 2022/180

DAVA : Markanın Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 18/11/2021
KARAR TARİHİ : 15/09/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/09/2022

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, davalı tarafın 19.06.2019 tarihinde “…..” ibareli marka bakımından 38. Sınıfta marka başvurusunda bulunduğunu ve davalı yanın başvurusunun 17/01/2020 tarihinde tesciline karar verildiğini, dava konusu “……” markası ile müvekkilinin “……” ve “……” markalarının birebir benzer olduğunu, müvekkilinin “…..” ibaresi bakımından gerçek hak sahibi olduğunu ve 1993 yılından bu yana ilgili ibareyi kullandığını, müvekkiline ait markaların asli ve ayırt edici unsurunun “……” ibaresi olduğunu, müvekkili markasının tanınmış marka olduğunu, müvekkiline ait RTÜK yayın lisansı göz önüne alındığında, davalı markasının tescilli olduğu sınıfta hizmet veremeyeceğini, davalı tarafın müvekkiline ait markanın bilinirliğinden yararlanmak amaçlı dava konusu markayı kötü niyetli olarak tescil ettirdiğini iddia ederek, davalı adına ….. sayı ile tescilli markanın tescilli olduğu tüm sınıflar yönünden hükümsüzlüğü ile sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı cevap dilekçesi ile, 28 yıldır sanat camiasında “……” mahlası ile tanındığını, davacının geçmiş zamanda …. Belediye Başkanı olarak görev yapmış olmasının ve bürokratik bir çevreye sahip olmasının işlerini zora soktuğunu, her yönüyle uydudan yayın yapmaya hazır olan …… logolu televizyonunun RTÜK’ten alınan lisansıyla beraber 2.000.000,00 TL sermaye konularak kurulmuş bir tesis olduğunu, davacı tarafından hedef alınanın bir tek kendisi olmadığını, davacının art niyetli olduğunu, davacının daha evvel kullanmış olduğu “www…….com” adlı haber sitesine bakıldığında, yıllık yenileme yapılmadığından bu alan adının başka kişilerce alındığını, davacının Türksat ya da dijital yayın yapma yetkileri ve lisansının olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davalı yana ait ……. tescil numaralı markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini taleplidir.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen kayıtlardan, …… tescil numaralı markanın, 19/06/2019 tarihinden itibaren 10 yıl müddetle davalı adına tescilli olduğu anlaşılmıştır.
6769 Sayılı SMK’nın 25. Maddesinde hükümsüzlük koşulları belirtilmiş olup, belirtilen madde ile, 5. veya 6. maddede sayılan hallerden birinin mevcut olması halinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verilir. Menfaati olanlar, Cumhuriyet Savcıları veya ilgili kamu kurum ve kuruluşları markanın hükümsüzlüğünü mahkemeden isteyebilir. Marka hükümsüzlük davası, dava tarihinde sicilde marka sahibi olarak kayıtlı kişilere veya hukuki haleflerine karşı açılır. Markanın hükümsüzlüğü davalarında Kurum taraf gösterilmez. Aynı kanunun 6/9 maddesi uyarınca kötü niyetle yapılan marka başvuruları itiraz üzerine reddedilir.
Taraf vekillerince deliller sunulduktan ve resen celbi gereken deliller de toplandıktan sonra dosyada bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, dosyanın tevdi olunduğu bilirkişi hazırlamış olduğu 06/05/2022 havale tarihli raporda sonuç olarak, asli unsurları birebir mahiyette olan davacıya ait marka ile davalı yana ait markanın, nihai tüketici nezdinde karıştırılmaya sebebiyet verecek derecede benzerliğin bulunduğu ve karşılaştırmaya tabi markalar benzer oldukları gibi tescilli oldukları sınıfların da benzer olduğu, bu çerçevede çifte benzerlik kaidesinin gerçekleştiği ve davalı yana ait dava konusu ….. tescil nolu markanın SMK’nın 6/1, 6/3, 6/6, 6/9 hükümleri kapsamında tümden hükümsüzlüğü koşullarının oluştuğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı deliller, TPMK kayıtları ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; önceki tarihli …….tescil nolu “……” ibareli markanın 38. Sınıfta “radyo ve televizyon yayın hizmetleri. Haberleşme hizmetleri(internet servis hizmetleri dahil.) . Haber ajansı hizmetleri.” sınıfında davacı adına tescilli olduğu, sonraki tarihli …… tescil numaralı “……. ” ibareli markanın aynı emtia sınıfında davalı adına tescilli olduğu, davacı tarafça delil olarak sunulan ve bilirkişi raporunun 4-5 maddelerinde değerlendirilen davalının marka başvurusundan çok önceki davacı kullanımını gösteren belgeye göre, davacı tarafın “…… ” ibaresini radyo televizyon yayıncılığı konusunda markasal olarak kullandığı ve söz konusu delillerin marufiyet şartını sağlamaya yeterli olduğu, bu nedenle davacının “…….” asli unsurlu ibare bakımından 38. Sınıfta gerçek hak sahibi olduğu, bu çerçevede SMK 6/3 maddesi kapsamında davalı markasının hükümsüzlük koşullarının oluştuğu sonuç ve kanaatine varılmıştır. Yine SMK 6/1 maddesi kapsamında yapılan değerlendirmede her iki taraf markasının asli unsurunun “…….” ibaresi olup, markalar arasında görsel işitsel ve anlamsal benzerlik bulunduğu gibi tescil sınıfları da aynıdır. Bu itibarla SMK 6/1 maddesi anlamında da hükümsüzlük koşulları oluşmuştur. Yine, “…..com.tr” uzantılı alan adı 18/10/2010 yılından itibaren davacı adına tescilli olup, SMK 6/6 maddesi çerçevesinde davalı adına tescilli dava konusu markanın davacı tarafça birebir unsur mahiyetinde alan adı olarak tescil edilmesi ve kullanılması karşısında dokuz yıl sonraki davalı marka başvurusu yönünden hükümsüzlük koşullarının oluştuğunun sonuç ve kanaatine varılmıştır. Davacının SMK 6/9 maddesi kapsamındaki iddiası yönünden yapılan değerlendirmede, taraf beyanlarından da kabul edildiği üzere davalının davacı tarafın 1993 yılından bu yana “……” asli unsuru ile yayın faaliyeti yaptığını bildiği veya bilmesi gerektiği, kamuya yayın yapan organları işletme iradesinde olan davalının davacının yayın yaptığı marka ile iltibasa sebebiyet verecek kadar benzer marka tercihinin kötü niyetli olarak değerlendirilebileceği sonuç ve kanaatine varılmıştır. Bu itibarla davanın kabulü ile davalı markasının hükümsüzlüğüne karar vermek gerekmiştir.
HÜ K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kabulüne, davalı adına tescilli ….. tescil nolu markanın hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 80,70 TL ilam harcından, 59,30 TL peşin harcın mahsubu ile, 21,40 TL bakiye karar harcının, davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 118,60 TL dava ilk masrafı, 178,60 TL tebligat-tezkere masrafı ve 1.500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.797,20 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
6-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
Davacı vekili ve davalı asilin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı.15/09/2022

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır