Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/161 E. 2022/130 K. 26.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/161
KARAR NO : 2022/130

DAVA : Tasarıma Tecavüz ve Haksız Rekabet Tespiti, Men’i ve Tazminat
DAVA TARİHİ : 14/04/2011
– BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN 2011/168 ESAS SAYILI DOSYASI –

DAVA : Tasarıma Tecavüz ve Haksız Rekabet Tespiti, Men’i ve Tazminat
DAVA TARİHİ : 14/04/2011
– BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN 2011/384 ESAS SAYILI DOSYASI –

DAVA : Tasarımın Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 14/04/2011
KARAR TARİHİ : 26/05/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/06/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan davanın yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili üzerinde hak sahibi olduğu “…….” konulu tasarımın TPE nezdinde 18/04/2002 tarih ve ……… sayı ile tescil edildiğini, davalının hem kendisi için hem de başka firmalara fason olarak tescilli tasarım ile birebir aynı ürünleri ürettiğini, bu durumun Gaziosmanpaşa …….. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ………. D.İş sayılı dosyası ve Büyükçekmece ………. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …….. D.İş sayılı dosyasında tespit edildiğini, davalının tecavüz ve bununla birlikte haksız rekabet teşkil eden fiillerinin her iki keşif sonucu alınan bilirkişi raporu ve her iki delil tespiti dosyası ile sabit olduğunu, davalının bütün ticari faaliyetini müvekkiline ait tasarımı tescilli ürünleri gerek kendi adına gerekse fason olarak başka firmalar adına üretmek ve satmak üzerine yoğunlaştığını, davalıya keşide edilen ihtarnamenin üzerinden aylar geçtikten sonra yapılan delil tespiti sırasında bile davalının işyerinde müvekkiline ait ürünün birebir aynısı olan taklit ürünlerin bulunmasının davalının haksız ve hukuka aykırı fiillerine devam ettiğini, davalının işbu davanın ikamesi tarihi itibariyle halen tecavüz teşkil eden fiillerine devam ettiğini, müvekkilinin maddi kaybının boyutlarının büyük olduğunu, davalının müvekkiline ait ürünün birebir aynısını piyasaya sürmesi, müvekkili ile özdeşleşmiş bir ürünü kendi ürünüymüş gibi satmasının müvekkilinin kazanç kaybı yaşamasına neden olduğunu iddia ederek, davalının haksız rekabet ve 554 sayılı KHK anlamında tasarıma tecavüz teşkil eden fiillerinin önlenmesine ve ortadan kaldırılmasına, bu çerçevede davalının gerek kendi adına ve gerekse başka firmalar adına fason olarak ürettiği, satışını gerçekleştirdiği bütün taklit ürünlere bulundukları her yerde el konularak imhalarına, tecavüz konusu malların üretiminde doğrudan doğruya kullanılan araçlara ve vasıtalara Türkiye sınırları içinde ve gümrük ve serbest liman ve bölge gibi alnalar dahil bulundukları her yerde el konulmasına ve bunlar üzerinde taraflarına mülkiyet hakkı tanınmasına, tecavüz konusu taklit ürünlerin görsellerinin davalıya ait broşür ve tüm tanıtıcı belge ve evraklar, ticari iş evrakı ve her türlü tanıtım ve reklam vasıtaları üzerinde kullanılmasının yasaklanmasına ve engellenmesine, bu görseller kullanılarak hazırlanmış davalıya ait tanıtım ve reklam vasıtalarının imhalarına, müvekkilinin uğramış olduğu fiili zararla birlikte yoksun kaldığı kazancın ve kaybettiği pazar payı ile manevi zararlarının giderilebilmesi için fazlaya ilişkin tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50.000,00 TL maddi ve 100.000,00 TL manevi tazminatın tecavüzün vuku bulduğu tarihten itibaren işletilecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, kararın ilanına, Gaziosmanpaşa …….. Sulh Hukuk Mahkemesinin ……… D.İş sayılı delil dosyasında yapılanlar da dahil olmak üzere yargılama harç ve giderleriyle vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA : Birleşen Mahkememizin …….. esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesi ile, üzerinde hak sahibi olduğu “……..” konulu tasarımın TPE nezdinde 18/04/2002 tarih ve ……… sayı ile tescil edildiğini, davalı ……….. Gıda’nın tescilli tasarım ile birebir aynı ürünleri ……… firmasına fason olarak ürettirdiğini, bu durumun Büyükçekmece ……. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ……… D.İş dosyasında tespit edildiğini iddia ederek, haksız rekabet ve tecavüzün önlenmesini, ortadan kaldırılmasına, bu çerçevede davalının gerek kendi adına, gerekse başka firmalar adına fason olarak ürettiği ve satışını gerçekleştirdiği bütün taklit ürünlere bulundukları her yerde el konularak imhasını, tecavüz konusu malların üretiminde doğrudan doğruya kullanılan araçlara ve vasıtalara Türkiye sınırları içinde ve gümrük ve serbest liman ve bölge gibi alnalar dahil bulundukları her yerde el konulmasına ve bunlar üzerinde taraflarına mülkiyet hakkı tanınmasına, tecavüz konusu taklit ürünlerin görsellerinin davalıya ait broşür ve tüm tanıtıcı belge ve evraklar, ticari iş evrakı ve her türlü tanıtım ve reklam vasıtaları üzerinde kullanılmasının yasaklanmasına ve engellenmesine, bu görseller kullanılarak hazırlanmış davalıya ait tanıtım ve reklam vasıtalarının imhalarına, müvekkilinin uğramış olduğu fiili zararla birlikte yoksun kaldığı kazancın ve kaybettiği pazar payı ile manevi zararlarının giderilebilmesi için fazlaya ilişkin tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50.000,00 TL maddi ve 100.000,00 TL manevi tazminatın, tecavüzün vuku bulduğu tarihten itibaren işletilecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesini, kararın ilanını ve Büyükçekmece …… Sulh Hukuk Mahkemesinin …… D.İş sayılı delil dosyasında yapılanlar da dahil olmak üzere yargılama harç ve giderleriyle vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ANA DOSYA 2011/167 ESAS SAYILI DOSYA VE BİRLEŞEN 2011/168 ESAS SAYILI DOSYADA CEVAP : Davalılar vekili cevap dilekçesi ile, davacıya ait ürünün anonim olduğunu, yaklaşık 150 yıldır şeker emzik çeşitlerinin tüketicilerin kullanımında olduğunu, davacıya ait tasarım olarak geliştirdiği ürünün iddia ettiği gibi ayırt edici özellik taşımadığını, bir tasarımın ayırt edici niteliğine sahip olması, bu tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenim ile (KHK 7/son) ikinci fıkrada belirtilen herhangi bir tasarımın böyle bir kullanıcıda yarattığı genel izlenim arasında belirgin bir farklılık olması gerektiğini, oysa davacı ürününde anonim ürünlerden hiçbir fark içermediğini söylediğini, davacının tasarımının emzik şeker olarak kayıtlı olduğunu ancak ürünün tüketiciye ambalaj içinde sunulduğunu ve ambalajlar üzerinde her üreticinin kendi adı, logosu ve renklerinin kullanıldığını, bu sebeple davacı ile müvekkili ürünlerinin karıştırılma ihtimalinin de olmadığını, davacıya ait üründe ince bir bilezik ve daire şeklinde bir plastik tabanın üzerinde oturmuş koni şeklinde plastik bir çıkıntı olduğunu, müvekkilinin ürününde ise yayvan ray şeklinde bir çember ve bu çemberin üzerine şeker kaplaması ile yapışmış emzik ucu görünümlü şeker bulunduğunu, ayrıca davacının iddia ettiği gibi ……….. Gıda A.Ş.ye fason mal üretimi iddialarını kabul etmediklerini, ……….. Gıda A.Ş.’nin yaptırdığı üründe bilezik değil, üzerinde dikdörtgen parça bulunan künye mevcut olduğunu, davacının davasından önce 19/12/2010 tarihinde müvekkili şirkete faks çekmek sureti ile dava konusu şekerleri satma teklifinde bulunduğunu, davacının kötüniyetli olduğunu, davacının açmış olduğu davanın reddine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir. .
BİRLEŞEN DAVA : Birleşen Mahkememizin 2011/384 esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirketlerin uzun yıllardan bu yana gıda ve şekerleme sektöründe hizmet veren tanınmış ve yüksek itibara sahip köklü bir firma olduğunu, davalının kamuya mal olmuş anonim bir tasarımı ……. tescil numarası ile tescil ettirdiğini, müvekkilinin ticaretini sekteye uğratacak işlemlere giriştiğini, Bakırköy Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde ……. esas sayılı dosya ile müvekkilleri aleyhine tedbir talepli tasarıma tecavüzün önlenmesi ve tazminat davası ikame ettiğini, davalı adına tescilli dava konusu olan tasarımın yenilik ve ayırt edicilik vasfı bulunmadığını, 554 sayılı KHK’nin 5 ve 7.maddelerinde öngörülen anlamda o tasarımın yeni (özgün) ve dünyanın herhangi bir yerinde daha önce kamuya sunulmamış olmasının gerektiğini, davalının endüstriyel tasarım olarak geliştirdiğini iddia ettiği ve korunmasını talep ettiği ürünün anonim olduğunu, davalının müvekkilinin müşterilerine uyarı mektupları yollamak ya da uyarı telefonları açmak sureti ile hukuka aykırı ve haksız rekabet oluşturacak eylemler içine girdiğini, müvekkilinden mal satın alanlara hukuki yaptırımlar uygulanacağı baskısı kurduğunu, davalı hakkında bu konulardaki talep ve dava haklarını saklı tuttuklarını iddia ederek, davaya konu ……. tescil numaralı tasarımın hükümsüzlüğünü, sicilden terkinini ve verilecek hüküm özetinin ilanını talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN CEVAP : Birleşen mahkememizin 2011/384 esas sayılı dosyasında davalı vekili ile, müvekkilinin ……. tescil numaralı tasarımın tek sahibi olduğunu, söz konusu tasarım ile ilgili olarak uzun yıllar mesai harcadığını ve emzik şekeri geliştirerek “……..” adı altında yeni bir ürün meydana getirdiğini, davacı yanın müvekkilinin tescilli tasarımının yeni ve ayırt edici özellik taşımadığı yönündeki iddialarının gerçeklikten uzak olduğunu, davacıların dava dilekçelerindeki iddialarının aksine gerek dava dışı müvekkili ……..’ın gerekse davalı müvekkili şirketin hiçbir zaman “emzik şeklinde bir şeker icat ettik” şeklinde bir beyanları ya da iddialarının olmadığını, müvekkilinin o zamana kadar bilinen alelade emzik şekerde değişiklikler yapıp, o zamana kadar piyasada bilinen ve üretilen klasik emzik şekeri emsali bulunmayan şekilde tamamen değiştirdiğini, davacıların müvekkilinin tasarımının anonim olduğu iddiasının gerçek dışı olduğunu, açıklanan nedenlerle davacıların açmış olduğu haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddine, yargılama harç ve giderlerinin davacıların üzerinde bırakılarak vekalet ücretinin davacı taraflara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN 2011/385 ESAS SAYILI DOSYADA DAVA : Mahkememizin 2011/385 esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin uzun yıllardan bu yana gıda ve şekerleme sektöründe hizmet veren tanınmış ve yüksek itibara sahip köklü bir firma olduğunu, davalının kamuya mal olmuş anonim bir tasarımı …… tescil numarası ile tescil ettirdiğini, müvekkilinin ticaretini sekteye uğratacak işlemlere giriştiğini, Bakırköy Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde ……… esas sayılı dosya ile müvekkilleri aleyhine tedbir talepli tasarıma tecavüzün önlenmesi ve tazminat davası ikame ettiğini, davalı adına tescilli dava konusu olan tasarımın yenilik ve ayırt edicilik vasfı bulunmadığını, 554 sayılı KHK’nin 5 ve 7.maddelerinde öngörülen anlamda o tasarımın yeni (özgün) ve dünyanın herhangi bir yerinde daha önce kamuya sunulmamış olmasının gerektiğini, davalının endüstriyel tasarım olarak geliştirdiğini iddia ettiği ve korunmasını talep ettiği ürünün anonim olduğunu, davalının müvekkilinin müşterilerine uyarı mektupları yollamak ya da uyarı telefonları açmak sureti ile hukuka aykırı ve haksız rekabet oluşturacak eylemler içine girdiğini, müvekkilinden mal satın alanlara hukuki yaptırımlar uygulanacağı baskısı kurduğunu, davalı hakkında bu konulardaki talep ve dava haklarını saklı tuttuklarını, bu nedenle davaya konu …….. tescil numaralı tasarımın hükümsüzlüğüne karar verilerek tescil kaydının sicilden terkinine, hükmü gazetede ilanına, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN CEVAP : Birleşen mahkememizin 2011/385 esas sayılı dosyasında davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin …….. tescil numaralı tasarımın tek sahibi olduğunu, söz konusu tasarım ile ilgili olarak uzun yıllar mesai harcadığını ve emzik şekeri geliştirerek “…….” adı altında yeni bir ürün meydana getirdiğini, davacı yanın müvekkilinin tescilli tasarımının yeni ve ayırt edici özellik taşımadığı yönündeki iddialarının gerçeklikten uzak olduğunu, davacının dava dilekçesindeki iddialarının aksine gerek dava dışı müvekkili ……..’ın gerekse davalı müvekkili şirketin hiçbir zaman “……” şeklinde bir beyanları ya da iddialarının olmadığını, müvekkilinin o zamana kadar bilinen alelade emzik şekerde değişiklikler yapıp, o zamana kadar piyasada bilinen ve üretilen klasik emzik şekeri emsali bulunmayan şekilde tamamen değiştirdiğini, davacının müvekkilinin tasarımının anonim olduğu iddiasının gerçek dışı olduğunu, açıklanan nedenlerle davacıların açmış olduğu haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddine, yargılama harç ve giderlerinin davacı üzerinde bırakılarak vekalet ücretinin davacı taraflara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 15/01/2021 Tarih, …….. Esas ve ……… Karar sayılı kararı ile, “ANA DOSYADA( ……. ) davacının davasının KISMEN KABULÜ ile; davalının davacıya ait ……. tescil numaralı tasarımından doğan haklarına tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespiti ile bu tecavüz ve haksız rekabetin önlenmesine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, bu kapsamda; -Tecavüz oluşturan davalı yana ait Gaziosmanpaşa ……. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …….. D.İş sayılı dosyasında bulunan rapor ile tespiti yapılan ürünlere ve bu ürünler ile ayniyet teşkil eden davalı uhdesindeki ürünlere el konulmasına, hüküm kesinleştiğinde imhasına, 27.11.2012 tarihinde gerçekleştirilen tespit de tecavüze konu bilezik kısmının davalı tarafça üretilmeyip satın alındığı ve elle montajının yapılarak tüketime hazır hale getirildiği anlaşıldığından üretim araçlarına el konularak davacı yana mülkiyet hakkı tanınmasına yönelik talebin reddine, tecavüz oluşturan ürün görsellerinin yer aldığı davalı yana ait tüm tanıtım ve ticaret evraklarına ve tanıtım ve reklam vasıtalarına el konularak hüküm kesinleştiğinde imhasına, Borçlar Kanunu 50-51. Maddeleri nazara alınarak 50.000,00 TL maddi, 25.000,00 TL manevi tazminatın 17.03.2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine, Masrafı davalı taraftan karşılanmak suretiyle hüküm özetinin ulusal çapta yayın yapan tirajı en yüksek 3 gazeteden birinde ilanına,
birleşen mahkememize ait ……. esas sayılı dosyada;
-davacının davasının KISMEN KABULÜ ile, davalının davacıya ait …….. tescil numaralı tasarımından doğan haklarına tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespiti ile bu tecavüz ve haksız rekabetin önlenmesine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına bu kapsamda;
-Tecavüz oluşturan davalı yana ait Büyükçekmece …….. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ……… D.iş sayılı dosyasında bulunan rapor ile tespiti yapılan ürünlere ve bu ürünler ile ayniyet teşkil eden davalı uhdesindeki ürünlere el konulmasına, hüküm kesinleştiğinde imhasına,
Büyükçekmece …….. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ……… D.İş sayılı dosyası ile yapılan keşifte davalının üretici olmadığı ve imalat yapmadığı anlaşıldığından üretim araçlarına el konularak davacı yana mülkiyet hakkı tanınmasına yönelik talebin reddine,
tecavüz oluşturan ürün görsellerinin yer aldığı davalı yana ait tüm tanıtım ve ticaret evraklarına ve tanıtım ve reklam vasıtalarına el konularak hüküm kesinleştiğinde imhasına,
Borçlar Kanunu 50-51. Maddeleri de nazara alınarak 50.000,00 TL maddi, 25.000,00 TL manevi tazminatın 18.03.2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, birleşen mahkememize ait 2011/384 esas sayılı dosyada;
davacıların davasının reddine, birleşen mahkememize ait 2011/385 esas sayılı dosyada;
davacının davasının reddine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı sadece ……… esas sayılı dosyada davalı ve …… esas sayılı dosyada davacı ….. Gıda Ve İhtiyaç Mad San Ve Tic A.ş vekili istinaf kanun yoluna başvurmuş, katılma yoluyla da davacı ile birleşen davalı …….. Şeker Ve Şeker Mam.gıda San.Tic.Ltd.Şti. vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Diğer davacı ve davalılar istinaf yoluna başvurmamıştır.
Bu istinaf başvuruları üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …….. Hukuk Dairesi’nin 21/05/2021 Tarih, ……. Esas ve ……… Karar sayılı ilamı ile, “İstinaf başvurusuna konu edilen mahkemenin …….. Esas sayılı ana davası ile birleştirilen, ………. Esas sayılı davada ise; davacı ….. Gıda Şirketi tarafından, davalı …….. Şeker ve Şeker mamulleri Gıda Sanayi Şirketi adına tescilli ………. sayılı “……” tasarımının yenilik ve ayırt edicilik niteliği bulunmadığından hükümsüzlüğü talep edilmiş, mahkemece hükümsüzlük davasının reddine karar verilmiştir. Davalı vekilinin istinaf dilekçesinde, davacı tasarımının anonim olduğu, maddi ve manevi tazminata hükmedilemeyeceği, mahkemece alınan bilirkişi raporunda, müvekkilinin davacının tasarımını kullanmakla elde ettiği kazancın 3.608,75 TL olarak hesaplanmasına rağmen, hükmedilen 50.000 TL maddi ve 25.000 TL manevi tazminat miktarının fahiş olduğu, hükümsüzlük davası yönünden ise davalının tasarımının anonim olduğu ileri sürülmüştür. Davacı vekili ise katılma yoluyla istinaf başvurusunda, manevi tazminat taleplerinin tümüyle kabulüne karar verilmesini ve üretim araçlarına el konulması taleplerinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür. Mahkemece alınan 14/04/2014 tarihli bilirkişi raporunu hazırlayan bilirkişi heyetinin hukukçu, grafik uzmanı ve mali müşavir bilirkişilerden oluştuğu, hükümsüzlük davası yönünden uzmanlık alanlarının yeterli olmadığı ve hükme esas alınamayacağı, daha önce alınan ilk bilirkişi raporu ve ek raporunda ise ” ürünlerin anonim karakterli olduğunun” açıklandığı, 06/06/2014 tarihli bilirkişi heyet raporunda ise; ” ………. no ile tescilli tasarımının kendine özgü bir tasarım dili olduğu ve bu tescilli tasarımda harcıalem olarak nitelendirilebilecek biçim ve form tespit edilemediği” beyan edilmiştir. Dosya kapsamında bulunan ve taraflar arasında görülen davada verilen, Ankara …….. FSHHM’nin 20/10/2016 tarihli …… esas-……. Karar sayılı 23/06/2020 tarihinde kesinleşen kararda; ” Emziğin genel yapısı incelendiğinde, bebeklerin ve küçük çocukların ağız ve damak yapısına uygun şekilde tasarlanmış tüm dünyada kullanılan standart bir yapı olduğu herkes tarafından bilinmektedir. Bu sebeple, ağza sokulan emzik kısmının genel şekli teknik bir zorunluluktur ve bu kısmın yeni ve ayırt edici olarak değerlendirilmesinin söz konusu olamayacağı… Davaya konu emzik şekerlerde, mutad özellik olan emziğin genel formunun şeker olarak sunulmasının taraflara hak sağlayacağının iddia edilmesinin mümkün olmayacağı, ancak şeker formunda yapılan belirgin eklemeler ve sair unsurlar bakımından tasarım koruması anlamında bir hak elde edilmesinin mümkün olabileceğinin düşünüldüğü” açıklanmıştır. Bu durumda somut olayda, dosya kapsamında birbiri ile çelişen raporların da bulunduğu gözetilerek, tasarım konusunda uzman bilirkişilerden oluşturulacak yeni bir heyetten çelişkileri giderecek şekilde, davalı tasarım tesciline konu tasarımın, 554 Sayılı KHK 10/1 maddesi gözetilerek “teknik fonksiyonunun gerçekleştirilmesinde, tasarımcıya, tasarıma ilişkin özellik ve unsurlarda hiçbir seçenek özgürlüğü bırakmayan” kısımları da gözetilerek, yenilik ve ayırt edicilik özelliğinin bulunup bulunmadığı, anonim olup olmadığı konusunda rapor alınarak sonuca gidilmesi gerekirken çelişkili raporlarla sonuca gidilmesi yerinde olmamıştır. Mahkemenin kabulüne göre de; tasarıma tecavüzden kaynaklanan maddi tazminat davasında, davacı vekilinin, 13/10/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile, maddi tazminatın, münhasıran lisans sözleşmesine göre hesap yapılması talebinin değerlendirilmesi, bu hususta 554 Sayılı KHK 52/son maddesinin dikkate alınarak, tasarımın ekonomik önemi, tasarımdan doğan haklara tecavüz edildiği anda geçerlilik süresi ve tecavüz sırasında davacı tarafça tasarıma ilişkin lisans verilip verilmediğinin tespiti, ihlal süresi gibi etkenler de göz önünde tutularak, işin uzmanı bilirkişilerden rapor alınarak karar verilmesi gerekirken, davacı tarafça emsal lisans sözleşmesinin sunulmaması ve Ticaret Odasından emsal bedel sorularak olumsuz cevap verilmesi ile yetinilerek, TBK 50. Maddeye göre ve somut etkenler açıklanmadan yazılı şekilde karar verilmesi de yerinde görülmemiştir. Mahkemenin istinaf başvurusuna konu her iki davada da eksik inceleme ile karar verdiği kanaatine varılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın Dairemizin kararında işaret edilen hususlarda yargılamaya devam edilmesine karar verilmiş, davacı vekilinin katılma yoluyla ileri sürdüğü istinaf sebeplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına” şeklinde karar verilerek dosya Mahkememize iade edilmiş olmakla, Mahkememizce Bölge Adliye Mahkemesi ilamı doğrultusunda yargılamaya devam olunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi kararında işaret edildiği gibi dosya önceki raporlar da değerlendirilmek suretiyle, çelişkileri giderir dava konusu tasarımın 554 Sayılı KHK’nın 10/1 maddesi ve teknik fonksiyonun gerçekleştirilmesinde tasarımcıya, tasarıma ilişkin özellik ve unsurlar da hiçbir seçenek özgürlüğü bırakmayan kısımları da gözetilerek, yenilik ve ayırt edicilik özelliğinin bulunup bulunmadığının, anonim olup olmadığının ve sonuç olarak tescil başvuru tarihi itibariyle yeni ve ayırt edici nitelikte ve hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş olup, heyet tarafından hazırlanan 04/01/2022
havale tarihli raporda sonuç olarak, ….. (1) numaralı tasarım tescilinin başvuru tarihi olan 18.04.2002 tarihi itibariyle
koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olmadığı belirtilmiştir.
Davacı vekilinin bilirkişi raporuna itirazı üzerine dosya, davacı vekilinin itirazlarını karşılar ve özellikle önceki raporlara katılmama nedenlerini belirtir ve önceki ara karar doğrultusunda gerekli inceleme de yapılarak önceki bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyet tarafından hazırlanan 04/04/2022 havale tarihli raporda sonuç olarak,
tasarımcının seçenek özgürlüğü kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda, hükümsüzlüğü talep edilen 18.04.2002 başvuru tarihli …… (1) numaralı tasarım tescili ile resen
yapılan araştırmalar sonucunda, tespit edilen geçmiş tarihli görselleri arasında bilgilenmiş
kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer
olarak algılandıkları, …… (1) numaralı tasarım tescilinin başvuru tarihi olan 18.04.2002 tarihi itibariyle
koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olmadığı belirtilmiştir.
Yukarıda belirtildiği üzere önceki karara karşı sadece …… esas sayılı dosyada davalı ve …….. esas sayılı dosyada davacı ……….. Gıda Ve İhtiyaç Mad San Ve Tic A.ş vekili istinaf kanun yoluna başvurmuş, katılma yoluyla da davacı ile birleşen davalı …….. Şeker Ve Şeker Mam.gıda San.Tic.Ltd.Şti. vekili istinaf kanun yoluna başvurmuş olmakla; Asıl dosya mahkememizin ……. esas (yeni ……. esas) sayılı dosyayı yönünden mahkememizce verilen 15/01/2021 tarih ve …… Esas – ……..karar sayılı kararı taraflarca istinaf edilmeksizin kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, yine Birleşen mahkememizin 2011/385 esas sayılı dosyayı yönünden mahkememizce verilen 15/01/2021 tarih ve …….. Esas – ……… karar sayılı kararı taraflarca istinaf edilmeksizin kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, yine Birleşen mahkememizin ……. esas sayılı dosyasında davacı …….. Gıda Şekerleme Sanayi Ticari İmalat İthalat ve İhracat Limited Şirketi yönünden mahkememizce verilen 15/01/2021 tarih ve …… Esas – …… karar sayılı kararı taraflarca istinaf edilmeksizin kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Birleşen mahkememizin 2011/384 esas sayılı dosyasında davacı …… Gıda ve İhtiyaç Maddeleri Sanayi Ticaret Anonim Şirketinin hükümsüzlüğe ilişkin davası yönünden yapılan değerlendirmede; Bölge Adliye Mahkemesi kararı üzerinde aldırılan rapor ve ek rapora göre dava konusu davalı adına tescilli ………. (1) nolu endüstriyel tasarımın yeni ve ayırt edici nitelikte olmadığı, davalı karşı davacı vekilinin itirazlarında belirttiği emziğin kulp kısmının çıkarılabilir olmasının ürünün fonksiyonuna ilişkin olup ürün fonksiyonun tasarıma ayırt edicilik kazandırmayacağı, tasarımda korunanın ürünün dış görünümü olduğu, tasarımın yeni ve ayırt edici olmayıp eskiden beri kullanılan ayni nitelikte olduğu anlaşılmakla davanın kabulüyle davalı adına tescilli ….. (1) nolu endüstriyel tasarımın yeni ve ayırt edici nitelikte olmadığından hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine karar vermek gerekmiştir.
Birleşen mahkememizin 2011/168 Esas sayılı dosyası yönünden yapılan değerlendirmede ise; davaya dayanak tasarım tescili hükümsüz kılınmakla ve hükümsüzlük baştan beri sonuç doğuracağından, hükümsüz kılınan tasarım tesciline dayalı davacının davasının reddine karar vermek gerekmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl dosya mahkememizin 2011/167 esas (yeni 2021/161 esas) sayılı dosyayı yönünden mahkememizce verilen 15/01/2021 tarih ve 2011/167 Esas – 2021/9 karar sayılı kararı taraflarca istinaf edilmeksizin kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına,
2-Birleşen mahkememizin 2011/385 esas sayılı dosyayı yönünden mahkememizce verilen 15/01/2021 tarih ve 2011/167 Esas – 2021/9 karar sayılı kararı taraflarca istinaf edilmeksizin kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına,
3-Birleşen mahkememizin 2011/384 esas sayılı dosyasında davacı …….. Gıda Şekerleme Sanayi Ticari İmalat İthalat ve İhracat Limited Şirketi yönünden mahkememizce verilen 15/01/2021 tarih ve 2011/167 Esas – 2021/9 karar sayılı kararı taraflarca istinaf edilmeksizin kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına,
4-Birleşen mahkememizin 2011/384 esas sayılı dosyasında davacı …… Gıda ve İhtiyaç Maddeleri Sanayi Ticaret Anonim Şirketinin davasının KABULÜNE,
a- Davalı adına tescilli ……. (1) nolu endüstriyel tasarımın yeni ve ayırt edici nitelikte olmadığından hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine,
b-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 80,70 TL ilam harcından, 18,40 TL peşin harcın mahsubu ile, 62,30 TL bakiye karar harcının, davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
c-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
d-Davacı tarafından yapılan 36,80 TL dava ilk masrafı, 3. 750,00 TL bilirkişi ücreti ve 141,00 TL tebligat – tezkere masrafı olmak üzere toplam 3.927,80 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Birleşen mahkememizin 2011/168 Esas sayılı dosyasında davacının davasının REDDİNE,
a-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 2.227,50 TL harçtan, 80,70 TL ilam harcının mahsubu ile, 2.146,80 TL fazla harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
b-Karar tarihinde yürürlükte bulunan asgari ücret tarifesi gereğince reddedilen tecavüz ve haksız rekabet davası nedeniyle hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,

c-Karar tarihinde yürürlükte bulunan asgari ücret tarifesi gereğince reddedilen maddi tazminat davası nedeniyle hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
d-Karar tarihinde yürürlükte bulunan asgari ücret tarifesi gereğince reddedilen manevi tazminat davası nedeniyle hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
e-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Karar kesinleştiğine kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
7-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup usulen anlatıldı.26/05/2022

Katip……
e-imzalıdır

Hakim …….
e-imzalıdır