Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/342 E. 2022/57 K. 03.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/342
KARAR NO : 2022/57

DAVA : Markanın Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 14/12/2020
KARAR TARİHİ : 03/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/03/2022

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile,
müvekkilinin, …… tescil numaralı “…… ” esas unsurlu markaların sahibi
olduğunu, “…….” markasının hem Türkiye’de hem de yurt dışında bilinen ve çok satılan ısıtıcı ve
vantilatörlerin markası olduğunu, “…….” markasının (…….) Türk Patent ve Marka Kurumu’nun 29.03.2011 tarihli yazısı ile tanınmış marka statüsü (….. sayı)
kazandığını, hal böyle iken davalının, “…….” markaları ile ayırt edilemeyecek derecede benzer
“……” markalarını aynı mal ve hizmet sınıfları için tescil ettirdiğini, ilgili
müşteri çevresinin davalı markalarını ilk gördüğünde sahip olduğu izlenimde markaları
müvekkiline ait “…….” markası sanmasının ya da piyasada farklı şekil ve sunum biçimleri ile
kullanılan müvekkilinin ……. markalarının yeni bir versiyonu olduğunu düşünmesinin kuvvetli
bir ihtimal olduğunu, tüketici zihninde bağlantı kurulacağını, birebir aynı olduğu zannı uyanmasa bile, seri marka izleniminin oluşacağını, “…….” markasının tanınmış marka olması sebebiyle markanın sonuna sadece ayırt ediciliği olmayan hece-harf eklenerek oluşturulmuş bu markaların, tescili kapsamında yer alan tüm sınıflar bakımından işlemden kaldırılması gerektiğini,
müvekkilinin markasının aynısı ya da benzeri bir markanın farklı alanda tescil edilmiş olsa dahi, bu sefer tüketicinin tanınmış “…….” markasının başka sektörde de iş yaptığını zannedeceğini,
davalı
markalarının tesadüfen seçilmediğini ve haksız rekabet anlamında da iltibasa mahal verildiğini
iddia ederek, davalı adına tescilli ….. tescil numaralı markaların hükümsüzlüğü ve sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.

CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkili markalarının 4 ve 35. sınıflarda tescilli olduğunu, davacı markalarının faaliyet alanı-sınıfları ile hiçbir alakasının olmadığını, müvekkili
markaları ile davacı markalarının benzemediğini, markalar arasında karıştırılma ve bağlantı
kurulma ihtimali bulunmadığını, bunun için seri marka algısının oluşmasının da mümkün
olmadığını, müvekkilinin markasında baskın unsurun ilk hece olan “…….” ibaresi olmadığını, baskınlığın tek söyleyişte üzerinde toplandığı “……” ibaresinde olduğunu, “…..” deyince akla,
“…….” değil, direk “… ” ibaresinin geldiğini, müvekkilinin odun-kömür sektöründe faaliyet
gösterdiğini, davacının ise elektrikli ısıtıcı sektöründe faaliyet gösterdiğini, tarafların hitap ettikleri
ortalama tüketici kesiminin farklı olduğunu, müvekkili kömürle ısınmayı savunduğundan,
elektrikle ısınmayı savunan bir şirketin sloganından ya da markasından haksız bir şekilde
faydalanmayı düşünmeyeceğini, yerel bir işletme olan müvekkilinin kömür işiyle ilgili yaptığı
tescilin, davacı markasının itibarını zedelemesinin hayatın olağan akışına uygun düşmeyeceğini,
özellikle faaliyet alanının birbirinden çok farklı olması ve halk nezdinde iltibasa yol açacak bir
durum bulunmaması sebebiyle, davacı markasının ayırt edicilik özelliğine verilen bir zararın da
bulunmadığını savunarak,
davanın reddini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davalı adına tescilli …. tescil numaralı markaların hükümsüzlüğü ve sicilden terkini taleplidir.
Taraf vekillerince deliller sunulduktan ve resen celbi gereken deliller de toplandıktan sonra dosyada bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, dosyanın tevdi olunduğu bilirkişi hazırlamış olduğu 25/11/2021 havale tarihli raporda sonuç olarak, davalıya ait …… tescil nolu “…..” lafzi markasının, 35. sınıfta tescilli olduğu
“Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların
organizasyonu hizmetleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet
sitesi) sağlama hizmetleri. Büro hizmetleri; sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme hizmetleri,
istatistiklerin derlenmesi, büro makinelerinin kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili
danışmanlık, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi,
personel temini hizmetleri, ithalat-ihracat acente hizmetleri, geçici personel görevlendirme (başkası adına
fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve
gerçekleştirilmesi hizmetleri” bakımından davacının önceki tarihli ….. ve …. tescil
nolu markaları ile bağlantı kurulma ihtimali dahil karıştırılma ihtimaline (iltibasa) sebep olacağı,
bu sebeple SMK m.6/f.1 ve SMK m.25/f.1 gereği davalıya ait bu markanın kısmi hükümsüzlüğü
yönünde gerekli şartların oluştuğu, davalının ….. tescil nolu markasının yukarıda belirtilen hizmetler dışında tescilli olduğu sınıflarda (emtia ve hizmetlerde) iltibasa sebep olmadığı, davalının diğer….. ve …. tescil nolu markalarının davacıya ait önceki tarihli
tescilli markalar ile iltibasa sebep olmadığı belirtilmiştir.
Davacı vekilinin bilirkişi raporuna itirazı üzerine, aynı bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi tarafından hazırlanan 24/01/2022 havale tarihli ek raporda sonuç olarak, davacı tarafın 17.11.2021 tarihli kök rapora karşı itirazların incelendiğini ve kök raporda yer verilen
tespit ve değerlendirmelerden dönülmesini gerektiren bir durum olmadığı belirtilmiştir.

Tüm dosya kapsamı deliller bilirkişi raporu ve ek raporu birlikte değerlendirildiğinde; Davacının, davalı markalarından önce koruma altına alınmış olan ……. asli/yegane ibareli
markalarının tescilleri kapsamında 7, 8, 9, 11 ve 21. emtia sınıfları ile 35, 38 ve 42. hizmet sınıfları
bulunmaktadır.
Davacının …. no.lu markası 35. sınıfta gösterilen hizmetlerde tescillidir. Davacının …. no.lu “ufomarketim” lafzi markası ise 38. sınıfta “Haberleşme hizmetleri
(İnternet servisi sağlama hizmetleri dahil)” hizmetinde ve 42. sınıfta “Bu sınıfa dahil olup
mühendislik, mimarlık, bilgisayar hizmetleri kapsamına girmeyen her türlü tasarım hizmetleri,
grafik sanat tasarım hizmetleri”nde de tescillidir.
Davalıya ait markalardan ….. no.lu markası 35. sınıfta “Reklamcılık, pazarlama
ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri,
reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri.
Büro hizmetleri; sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro
makinelerinin kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili danışmanlık, muhasebe ve mali
müşavirlik hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, ithalat-
ihracat acente hizmetleri, geçici personel görevlendirme (başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik
işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri”nde
tescillidir.
Buna göre, davalıya ait …. tescil no.lu ……. markası, 35. sınıfta yukarıda
belirtilen hizmetler yönünden davacının önceki tarihli …. tescil no.lu
markaları ile -karıştırılma ihtimaline (iltibasa) dayalı hükümsüzlüğü düzenleyen- SMK m.6/f.1
anlamında aynı/benzer hizmetlerdir. Davalının bu markası …… şeklinde bir …… marka
olup, davacının ……. ibaresini vurgulayıcı unsur olarak içeren 2006 ve 2007 tarihli söz konusu
markaları ile aynı (…….) ibareyi ilk hece olarak içermekle, markalar (işaretler) arasında benzerlik
olduğu da görülmektedir. Markalar ve tescilli oldukları hizmetler bakımından mevcut olan
benzerliğin bağlantı kurulma ihtimali dahil karıştırılma ihtimaline sebep olacak mahiyette olduğu,
bu itibarla SMK m.6/f.1 ve SMK m.25/f.1 anlamında davalıya ait …… tescil no.lu markanın
kısmi hükümsüzlüğü yönünde gerekli şartların oluştuğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.

35. sınıfta aynı/benzer olduğu anlaşılan hizmetler haricinde, davacının dayanak gösterdiği
markaların tescilli olduğu diğer sınıflar (emtia ve hizmetler) ile davalıya ait marka tescilleri
arasında emtia ve hizmet benzerliği kurulamamaktadır. Bu sebeple SMK m.6/f.1 anlamında
iltibasın mevcut olmadığı sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.
Davacı, ……. markasının tanınmış marka olduğunu, bu sebeple genişletici korumaya sahip
olacağını, davalı markalarının kendisine ait tanınmış ……. markasının sulanmasına- ayırt
ediciliğinin zedelenmesine ve ününden haksız yararlanılmasına neden olacağını belirterek, davalı
markalarının SMK m.6/f.5 (ve SMK m.25/f.1) gereği de hükümsüzlüğünü talep etmektedir. Tanınmışlık düzeyine ulaşan
önceki bir tarihte tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markadan, tanınmışlık düzeyi
nedeniyle haksız bir yarar sağlayabilecek veya markanın itibarına zarar verebilecek ya da
markanın ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabilecek durumlarda, sonraki başvuru,
farklı mal ve hizmetlerde kullanılacak olsa bile reddedilecektir. Mevcut olayın niteliğine göre söz
konusu koşulların iddia eden (davacı) tarafça ispatlanması gerekir. İddia sahibinin markasının
tanınmışlık derecesi, işaretler arasındaki benzerlik derecesi, işaretlerin kapsadığı mal ve
hizmetlerin birbiri ile olan bağlantısı, iddia sahibinin markasının hangi mal ve hizmetler açısından
tanınmışlık düzeyine ulaşmış olduğu gibi hususlar, SMK m.6/f.5’teki şartların sağlanıp
sağlanmadığının tespitinde ölçü olarak kullanılmaktadır. Bu etkenler her olayın dinamiklerinde
kendi içinde ayrı ayrı değerlendirilir.
Önemle vurgulanması gereken, SMK m.6/f.5’te, markanın tanınmış olmasına, farklı sınıf mal ve
hizmetler bakımından doğrudan -otomatik olarak- bir koruma tanınmamış olmasıdır. Bir markanın TPMK tarafından tutulan tanınmış markalar
sicilinde kayıtlı olması o markanın tanınmışlığının tespiti konusunda bağlayıcı nitelikte değildir.
Sunulan delillerin, WIPO ve TPMK kriterleri doğrultusunda değerlendirildiğinde tanınmışlığı
ispat etmesi aranır. Son tarihli Yargıtay kararlarından birinde de açıkça işaret edildiği üzere,
TPMK kanunen tanınmış marka sicili oluşturma yetkisine sahip olmayıp, tanınmışlık sabit bir olgu
olmadığından her somut olayda ilgili markanın tanınmış olup olmadığının ve tanınmışlığını
sürdürüp sürdürmediğinin münferiden ispatı gerekir (11. HD., 05.02.2020 tarih ve E. 2019/2980, K.
2020/991 sayılı karar).
Olayda davacı, ……. markasının elektrikli ısıtıcı ve vantilatör emtiaları yönünden tanınmış marka
olduğunu, markanın TPMK’nın 29.03.2011 tarih ve …… sayılı yazısı ile de
tanınmış marka statüsü (….. sayı) kazandığını beyan etmiştir. TPMK kayıtlarından “…….” markası ….. tescil nolu markanın mal ve hizmet sınıfı belirtilmeden 29/04/2016 tarihi itibariyle tescillidir. Marka tescil evrakında “marka uzmanları tarafından sınıflandırma yapıldığında, mal ve hizmet sınıfları talep ettiğiniz şekilde görülecektir.” ibaresi belirtilerek mal ve hizmetler gösterilmemiştir. Bu itibarla TPMK nezdinde tanınmışlığın hangi alan(lar)da
kabul edildiği tespit edilememiştir. Yüksek Yargıtay tarafından kabul edilen
ve bilirkişi raporunda ayrıntılı olarak belirtilen tanınmışlık kriterleri doğrultusunda olay ele alındığında, mevcut delil durumu itibarıyla davacı
markasının davalı markalarının koruma tarihi ve öncesinde tanınmış marka statüsüne kavuşmuş
olduğuna dair bir sonuca ulaşılamamıştır. Bu nedenle de davalı markalarının SMK m.6/f.5 (ve
SMK m.25/f.1) gereği hükümsüz kılınmaları koşulları oluşmamıştır.
Davacı taraf, davalı markalarının kötü niyetle tescil ettirildiğini de
ileri sürmektedir. Kötü niyet başlı başına bir hükümsüzlük sebebi olup (SMK m.6/f.9 ve SMK
m.25/f.1), kötü niyetin varlığında markanın tescilli olduğu tüm sınıflarda hükümsüzlüğü yönünde
karar tesis edilebilir. Davalının marka tescilinde kötü niyetli olduğuna dair bir olguya rastlanmamıştır. Bu itibarla davacının kötü niyetli tescil nedeniyle hükümsüzlüğe dair talebi yerinde görülmemiştir.
Buna göre, davalıya ait … tescil no.lu …… markasının, 35. sınıfta tescilli olduğu
“Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların
organizasyonu hizmetleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet
sitesi) sağlama hizmetleri. Büro hizmetleri; sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme hizmetleri,
istatistiklerin derlenmesi, büro makinelerinin kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin
sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili
danışmanlık, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi,
personel temini hizmetleri, ithalat-ihracat acente hizmetleri, geçici personel görevlendirme (başkası adına
fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve
gerçekleştirilmesi hizmetleri” bakımından davacının önceki tarihli …. ve …… tescil
no.lu markaları ile bağlantı kurulma ihtimali dahil karıştırılma ihtimaline (iltibasa) sebep olacağı,
bu sebeple SMK m.6/f.1 ve SMK m.25/f.1 gereği davalıya ait bu markanın kısmi hükümsüzlüğü
yönünde gerekli şartların oluştuğu kanaatine ulaşılmıştır. Davalının …… tescil no.lu markasının hemen yukarıda (2 no.lu sonuçta)
belirtilen hizmetler dışında tescilli olduğu sınıflarda (emtia ve hizmetlerde) iltibasa sebep olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Davalının diğer (…..) markalarının farklı emtia ve hizmet sınıflarında tescilli olmaları sebebiyle davacıya ait önceki tarihli
tescilli markalar ile iltibasa sebep olmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır. Bu itibarla davanın kısmen kabulüne dair hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE, davalı adına tescilli …… tescil nolu markanın tescilli olduğu 35.sınıftaki “Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların
organizasyonu hizmetleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet
sitesi) sağlama hizmetleri. Büro hizmetleri; sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme hizmetleri,
istatistiklerin derlenmesi, büro makinelerinin kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin
sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili
danışmanlık, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi,
personel temini hizmetleri, ithalat-ihracat acente hizmetleri, geçici personel görevlendirme (başkası adına
fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve
gerçekleştirilmesi hizmetleri” bakımından HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE, SİCİLDEN TERKİNİNE, sair emtialar yönünden talebin REDDİNE,
Yine davacının dava konusu …. ve ……. tescil nolu markalar yönünden davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 80,70 TL ilam harcından, 54,40 TL peşin harcın mahsubu ile, 26,30 TL bakiye karar harcının, davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,

3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince kabul edilen hükümsüzlük davası nedeniyle hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince reddedilen hükümsüzlük davası nedeniyle hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 108,80 TL harç giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 137,00 TL tebligat – tezkere masrafı ve 1.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.137,00 TL yargılama giderinin, davanın kabul-red oranına göre 375,21 TL’sinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin üzerinde bırakılmasına,
7-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
8-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı.03/03/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır