Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/284 E. 2022/127 K. 26.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/284
KARAR NO : 2022/127

DAVA : Tasarıma Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti, Durdurulması,
Tazminat
DAVA TARİHİ : 27/10/2020

– BİRLEŞEN BAKIRKÖY …… FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ’NİN
…… ESAS SAYILI DOSYASI –

DAVA : Tasarım Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 02/03/2021
KARAR TARİHİ : 26/05/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/06/2022

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin kendi buluş ve tasarımı olan “…….” tasarımını TPMK nezdinde ……. sayı ile tescil ettirdiğini, müvekkili adına tescilli tasarımın ayırt edici özelliğine sahip olduğunu, ancak hal böyle iken, davalı tarafından müvekkili adına tescilli olan tasarımın kopyalandığını, üretiminin ve satışının yapıldığını ve halen de yapmakta olduğunu, davalının müvekkiline ait tasarım tesciline konu ürünün birebir taklit ederek, piyasaya sürmesi sonucu müvekkilinin ticari itibarını zedelediğini, davalının bu yolla haksız kazanç sağladığını ve davalının söz konusu eylemlerinin müvekkilinin tasarımdan doğan haklarını ihlal ettiğini iddia ederek, müvekkili adına olan tescilli tasarıma yönelik tecavüz ve haksız rekabetin tespitini, durdurulmasını, tecavüz teşkil eden taklit ürünlere ve makinelere el konularak, imhasını, şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminat ile 20.000,00 TL manevi tazminatın, dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile tahsilini ve verilecek hüküm özetinin ilanını talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, dava konusu olan “……. ” tasarımının uzun bir süredir dünyanın her yerinde kullanılan ve hiçbir kimsenin tekeline verilemeyecek bir ürün olduğunu, davacı adına ……. sayı ile tescili olan “…….” tasarımının yenilik ve ayırt edicilik vasıflarından uzak olduğunu, tasarıma konu bu ürünlerin yıllardan beridir kullanıldığını, bir ürünün tasarım olabilmesi için yeni olması gerektiğini, davacı ile öncesinde ticari ilişkileri bulunduğunu, davacının ödemelerini zamanında yapmaması üzerine kendilerine ürün satmadıklarını ve hukuki yolla ödemelerini aldıklarını, bu sebeple de davacının müvekkiline zarar vermek amacıyla işbu davayı açtığını ve müvekkilinin tecavüz ve haksız rekabet teşkil edecek bir eyleminin bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA : Birleşen Bakırköy ……. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin …… Esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesi ile, davalının Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde 16/01/2015 tarihinde ……. başvuru numarasıyla tasarım tescil başvurusunda bulunduğunu, söz konusu tasarım tescil başvurusunun 06/11/2015 tarihinde tescillendiğini, Türk tasarım hukukunda tasarımların korunmasında mutlak yenilik kriterinin benimsendiğini, söz konusu tasarımın dünya çapında daha önce kamuya sunulmamış olması gerektiğini, dava konusu olan çaydanlık emziklerinin uzun süredir dünyanın her yerinde kullanılan ve hiçbir kimsenin tekeline verilemeyecek bir ürün olduğunu, davacı tarafın ……. tescil numaralı çaydanlık emzikleri tasarımlarının yenilik vasfından uzak olduğunu, davalı firmanın hukuka aykırı bir şekilde tasarımları tescillemeleri sebebiyle müvekkilinin müşterilerine satış yapamadığını ve şirketin maddi olarak büyük kayıplara uğradığını iddia ederek, davalı adına tescilli ……. tescil numaralı tasarımın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin uzun yıllardır Almanya’da ikamet etmiş ve …… firmasında kaynak ustası olarak çalıştığını, uzun yıllar kaynak işiyle uğraştığı için Türkiye’ye döndükten sonra da aynı işi devam ettirdiğini, dava konusu tasarımın müvekkili tarafından 8 yıl hem maddi, hem de büyük emekler ve büyük para harcayarak bulduğunu, müvekkilinin yanında çalışanların gizlilik ve rekabet yasağına uygun olmayan şekilde, müvekkilinden öğrendikleri sırları ve bilgileri izinsiz kullandıklarını, davacı tarafça müvekkilinin özgün üretimi olmadığını iddia ettiği ve hukuktan yoksun bu iddiasını kendi çıkarları doğrultusunda ispatlamaya çalıştığını, karşı tarafla tasarım tecavüzüne konu olan mahkememizin ….. esas sayılı dosyası ile dava açıldığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Asıl dava, tasarıma yönelik tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması, tazminat ve hüküm özetinin ilanı, birleşen dava ise tasarımın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini taleplidir.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen kayıtlardan, ……. tescil numaralı tasarımın, 31/12/2014 tarihinden itibaren 5 yıl müddetle davacı/birleşen dosya davalısı adına tescilli olduğu anlaşılmıştır.
6769 Sayılı SMK’nın 81/1. Maddesi ile, tasarım sahibinin izni olmaksızın bu kanun hükümlerine göre koruma kapsamındaki bir tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün aynısını veya genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzerini üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme yapmak için öneride bulunmak, ticari amaçla kullanmak veya bu amaçlarla bulundurmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, tasarım sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek, tasarım hakkını gasp etmenin tasarım hakkına tecavüz sayılan fiiller gösterilmiştir.
6102 Sayılı TTKnın 54. Maddesi ile, haksız rekabete ilişkin bu kısım hükümlerinin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır. 55. Maddesinin 4. fıkrasında ise, iyi niyetle bağdaşmayan, haksız rekabete ilişkin eylemlere örnek olarak, başkasının malları, iş ürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almak gösterilmiş ve haksız rekabet halleri hüküm altına alınmıştır.
6769 Sayılı SMK’nın 77 maddesi ile, tasarımın 55. maddenin birinci ve ikinci fıkralarında yer alan tanımlara uygun olmadığı, 56. ve 57. maddelerde belirtilen şartları taşımadığı, 58. maddenin dördüncü fıkrası ve 64. maddenin altıncı fıkrasının (c) bendi kapsamında olduğu, başvurunun kötüniyetle yapıldığı ve bir fikri mülkiyet hakkının yetkisiz kullanımını içerdiği ispat edilmişse, hak sahipliğinin başka kişiye veya kişilere ait olduğu ispat edilmişse, sonradan kamuya açıklanan aynı veya benzer nitelikteki bir tasarımın başvuru tarihi, tescilli bir tasarımın başvuru tarihinden önce ise tasarımın hükümsüzlüğüne karar verilebileceği belirtilmiştir. Aynı maddenin 2. bendinde ise, 64. maddenin altıncı fıkrasının (b) ve (ç) bentleri ile fikri mülkiyet haklarının yetkisiz kullanımı gerekçesiyle tasarımın bir kısmına ilişkin hükümsüzlük talebinin kabul edilmesi halinde, o kısmın tescili hükümsüz kılınacağı ve kısmi hükümsüzlük sonucunda tescilin devamı için, kalan kısmın koruma şartlarını sağlaması ve tasarım kimliğini muhafaza etmesi şart olacağı hususları belirtilmiştir.
Davacı vekilinin dava dilekçesindeki tespit talebi üzerine doysa resen seçilen tasarım uzmanı bilirkişiye tevdi edilerek, davalının davacının tescilli tasarımından doğan haklarına tecavüzü bulunup bulunmadığı hususlarda rapor tanzimi istenilmiş olup, bilirkişi tarafından hazırlanan 05/01/2021 havale tarihli raporda sonuç olarak, davacı tarafa ait ……. (1) ve (2) tescil numaralı tasarım ile davalı tarafın iş yerinde bulunan ürünler arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı ve bu sebeple benzer olarak algılandıkları bildirilmiştir.

Taraf vekillerince deliller sunulduktan ve resen celbi gereken deliller de toplandıktan sonra dosyada bilirkişi incelemesine karar verilmiş olup, dosyanın tevdi olunduğu bilirkişi heyeti hazırlamış olduğu 22/10/2021 havale tarihli raporda sonuç olarak, davacı tarafa ait ……. numaralı tasarım ile davalı tarafa ait “……. ” model
ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar
bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları,
davacı tarafa ait ……. (1) numaralı tasarım ile davalı tarafa ait “ …….” model ürün
arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar
bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları,
davacı tarafa ait ……. (l) ve (2) numaralı tasarım tescilleri ile dava dışı geçmiş tarihli
ürün görselleri arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin
farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları,
davacı tarafa ait ……. (l) ve (2) numaralı tasarım tescilleri ile benzer ürünlerin
başvuru tarihi olan 31.12.2014 tarihinden önce kamuya sunulduğu,
mevcut duruma göre ortada hükümsüz kılınmış bir tasarım tescili olmadığından, SMK
81/1 a uyarınca davalı kullanımının davacıya ait …. numaralı tescilli tasarıma
tecavüz oluşturacağı ve
mevcut duruma göre ortada hükümsüz kılınmış bir tasarım tescili olmadığından, davalının kullanımının TTK m. 55/1-a-4 kapsamında haksız rekabet teşkil edeceği,
tecavüzün ne şekilde giderileceği noktasında SMK m.149/1-d-e-f seçeneklerinden
herhangi birinin uygulanması mümkün olup, mevcut duruma göre nihai değerlendirme
ve takdirin Mahkemeye ait olduğu, tarafların incelenen ticari defterlerinin sahipleri lehine delil vasfına haiz olduğu,
davalı tarafın dava konusu tasarımlara yönelik tespit edilebilen ürün açıklamalarının “…… ” ve “……. ” olduğu, bu ürün açıklamalarına yönelik davalı tarafın satış
faturaları üzerinde yapılan incelemede, dava tarihinden önce satışının tespit edilemediği,
tespit edilen açıklamalara yönelik, dava tarihinden sonraki tarihe ait 1 adet fatura tespit
edildiği ve bu faturada “……. ” açıklaması ile 4.000 adet, “….. ” açıklaması ile
3.000 adet olmak üzere toplam 7.000 adet ürün satışı olduğu, Mahkeme tarafından davalı tarafından dava tarihinden sonra satışa sunulduğu tespit
edilen “…..” ve “……” açıklamalı ürün satış adetleri dikkate alınarak, davacı
tarafın yoksun kaldığı kazancın hesaplanmasını istemesi halinde, davacı tarafın yoksun
kaldığı muhtemel kazancın 2.100,00 TL olarak hesap edildiği, davacı tarafın maddi
tazminat talebinin Borçlar Kanununun 50. ve 51. Maddelerine göre belirlenmesi
hususunun Mahkemenin takdirine olduğu belirtilmiştir.
Dosyanın önceki bilirkişi heyetine tevdi edilerek, rapora itirazları karşılar ve birleşen Bakırköy ……. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin …… Esas sayılı dosyası yönünden de, dosya kapsamı deliller değerlendirilerek, dava konusu ……. tescil numaralı çoklu endüstriyel tasarımların her biri için ayrı ayrı olmak üzere, tescil başvuru tarihi itibariyle yeni ve ayırt edici nitelikte olup olmadıkları yönünden ek rapor tanzimi istenilmiş olup, heyet tarafından hazırlanan 02/03/2022 havale tarihli raporda sonuç olarak, asıl dava yönünden;
davacı tarafa ait ……. (l) numaralı tasarım ile davalı tarafa ait “…… ” model
ürünler arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin
farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları,
davacı tarafa ait ……. (2) numaralı tasarım ile davalı tarafa ait “…… ” model ürünler
arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar
bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları
tespit edilmiş ise de,
Birleşen Bakırköy …… Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin ……. esas sayılı
dosyası yönünden;
davacı tarafa ait ……. (l) ve (2) numaralı tasarım tescillerinin başvuru tarihi olan
31.12.2014 tarihi itibarı ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine
sahip olmadığı
hususu dikkate alındığında,
……. (1) ve (2) numaralı tasarım açısından hükümsüzlük şartlarının
gerçekleşmiş olduğu, dolayısıyla tasarımın yeniliğinin ortadan kalktığı kabul edildiğinde, asıl dosyada bu
tasarım tesciline dayalı olarak tecavüz iddiasında bulunulamayacağı ve davalı
kullanımının davacıya ait tasarım haklarını ihlal etmeyeceği” objektif iltibas koşullarının oluşmaması nedeniyle haksız rekabetin oluşmayacağı,
hükümsüzlük ve tecavüz noktalarında Mahkemenin aksi görüşte olma ihtimaline
binaen inceleme yapılmış olup, maddi tazminat hesabı yönünden, kök raporda yapılan
hesaplamaları değiştirecek bir husus bulunmadığı, davalı tarafından dava tarihinden sonra
satışa sunulduğu tespit edilen “….. ” ve “….. ” açıklamalı ürün satış adetleri
dikkate alınarak, davacı tarafın yoksun kaldığı kazancın hesaplanmasının istenmesi
halinde, davalı tarafın ticari defter ve belgeleri üzerinde tespit edilebilen toplam 7.000 adet ürün satışı nedeni ile davacı tarafın yoksun kaldığı muhtemel kazancın 2.100,00 TL olarak hesap edildiği, davacı tarafın maddi tazminat talebinin, Borçlar Kanununun 50. ve
51. Maddelerine göre belirlenmesi hususunun Mahkemenin takdirinde olduğu belirtilmiştir.
Öncelikle birleşen Bakırköy …… Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin ……. Esas sayılı dosyasında dava konusu edilen hükümsüzlüğe ilişkin talep yönünden yapılan değerlendirmede, dosya kapsamı deliller ve bilirkişi raporuna göre dava konusu ……. (l) ve (2) numaralı tasarım tescillerinin başvuru tarihi olan
31.12.2014 tarihi itibarı ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine
sahip olmadığı, davacı birleşen dosya davalısı vekilinin bu tasarımlara ilişkin itirazlarının esas itibariyle üretim tekniğine ilişkin olup, üretim tekniğinin tasarımla korunmadığı, tasarımla korumanın ürünün dış görünümü olması karşısında bu iddianın dinlenemeyeceği sonuç ve kanaatine varılarak davanın kabulü ile ……. (l) ve (2) numaralı tasarım tescillerinin hükümsüzlüğüne karar vermek gerekmiştir. Ayrıca ilan talep edilmiş ise de, hükümsüzlük kurum bülteninde ilan edildiğinden ayrıca ilana yer olmadığına karar verilmiştir.
Asıl dosya yönünden yapılan değerlendirmede ise, davalı ürününün davacı adına tescilli tasarım koruma kapsamında olduğu tespit edilmiş ise de, hükümsüzlük baştan beri sonuç doğuracağından ve hükümsüzlüğüne karar verilen tasarım tesciline dayalı olarak tecavüzden bahsedilemeyeceği gibi, haksız rekabetten de bahsedilemeyeceğinden davanın tümden reddi gerekmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-ASIL DOSYA YÖNÜNDEN;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 80,70 TL ilam harcından, 54,40 TL peşin harcın mahsubu ile, 26,30 TL bakiye karar harcının, davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince reddedilen tecavüz ve haksız rekabet davası nedeniyle hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,

4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesinin 13/2 maddesi gereğince, reddedilen maddi tazminat davası nedeniyle hesaplanan 1.000,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince reddedilen manevi tazminat davası nedeniyle hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan 2.100,00 TL yargılama giderinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
B-BİRLEŞEN BAKIRKÖY ….. FIKRI VE SıNAI HAKLAR HUKUK MAHKEMESI’NIN …… ESAS SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN;
1-Davacının davasının KABULÜNE, davalı adına tescilli ……. (1) ve (2) tescil nolu tasarımların hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine, ayrıca ilana yer olmadığına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 80,70 TL ilam harcından, 59,30 TL peşin harcın mahsubu ile, 21,40 TL bakiye karar harcının, davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 118,60 TL dava ilk masrafı ve 74,50 tebligat – tezkere masrafı olmak üzere toplam 193,10 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
C-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
D-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup usulen anlatıldı.26/05/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır