Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/220 E. 2022/71 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/220
KARAR NO : 2022/71

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 01/09/2020
KARAR TARİHİ : 17/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/03/2022

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin marka ve tasarım haklarına önem veren, kendi sektöründe tanınmış, sürekli tasarımlar geliştiren ve bu tasarımların üretimlerini yapan bir şirket olduğunu, bu bağlamda müvekkilinin TPMK nezdinde …… tescil numaralı “……. ” ibareli markasının 28. sınıfta ” …..” mal ve hizmet sınıfında tescil ettirdiğini, ayrıca …. tescil numaralı “…… ” ibaresinin de 28. Sınıfta müvekkili adına tescilli olduğunu, davalının ise müvekkilinin marka haklarını ve yetkilerini ihlal eden eylem ve tutumlarda bulunduğunu, davalının TPMK’ya ….. tescil numaralı “…..” ibareli marka için “…… ” mal ve hizmet sınıflarında tescil başvurusunda bulunduğunu, müvekkiline ait bu marka sebebiyle piyasadaki talebinin sürekli artmasını fırsat bilen davalının, “…. ” ismi ile “……. ” oyununu birebir kopyalayarak ürettiğini ve piyasaya sürdüğünü, davalının bu eylemlerinin müvekkilinin markadan doğan haklarını ihlal ettiğini iddia ederek, şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın, tespit tarihi olan 09/07/2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte, 40.000,00 TL manevi tazminatın, tespit tarihi olan 09/07/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini ve verilecek hüküm özetinin ilanını talep ve dava etmiştir.
CEVAP ; Davalı vekili cevap dilekçesi ile, davacının iddialarının gerçek dışı olduğunu, davacı tarafından müvekkilinin marka tescil başvurusuna ilişkin itirazın kurumca incelendiğini, ancak söz konusu itirazın reddedildiğini, dava konusu oyunun Arge çalışmalarına konu olabilecek bir oyun olmadığını, dijital ortamlarda uzun süredir oynanan bir oyun olduğunu, hal böyle olunca da müvekkilinin söz konusu dijital oyunu kutu oyunu haline getirdiğini ve bu kapsamda kendi marka başvurusunu yaptığını, davacı yanın kullanmış olduğu markanın “…. ” ibareli olup, müvekkili markası ile hiçbir benzerlik taşımadığını, bu nedenle de davacının tazminat taleplerinin haksız ve mesnetsiz olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Dava, marka haklarına tecavüz ve haksız rekabet nedeniyle maddi ve manevi tazminat ile verilecek hüküm özetinin ilanı taleplidir. Taraf delilleri toplanarak bilirkişi incelemesi yapılmıştır. Uyuşmazlığın niteliğine göre davacı vekili yapılan ihtar üzerine arabuluculuk son tutanağını ibraz etmiştir.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen kayıtlardan, …. ve …… tescil numaralı “…….” esas unsurlu markaların 28. emtia ve hizmet sınıfı yönünden davacı adına, …… tescil numaralı “……” ibareli markanın 28.emtia ve hizmet sınıfı yönünden davalı adına tescilli olduğu anlaşılmıştır.
Dosya arasına alınan ve işbu davaya dayanak yapılan Bursa …… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ….. Değişik İş sayılı dosyasında bilirkişi vasıtasıyla mahallinde yapılan inceleme sonucu alınan bilirkişi raporunda sonuç olarak, “….” oyununda kullanılan işaretin kötü niyet taşıdığı ve iddia sahibi firmaya ait önceki tarihli “……” işaretinin 6769 Sayılı SMK’nun markalarla ilgili kısmı açısından tecavüz ettiği, “….” oyununun iddianamede belirtildiği gibi …… Ltd.Şti. tarafından değil, şüpheli ….. tarafından üretildiği ve “…….” ifadesinden farklı bir işaret olmasından dolayı marka ihlalinin söz konusu olmadığı belirtiliştir.

Taraf vekillerince deliller sunulduktan ve resen celbi gereken deliller de toplandıktan sonra dosyada iddia ve savunmaların değerlendirilmesi açısından bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, dosyanın tevdi olunduğu bilirkişi hazırlamış olduğu 21/01/2022 havale tarihli raporda sonuç olarak, marka hakkına tecavüz yönünden; mal ve hizmet sınıfı açısından
aynılık söz konusu ise de, davacının “….” ibareli markası ile davalı markası arasındaki yazımsal ve şekilsel olarak iltibasa yol açabilecek bir benzerliğinin söz konusu olmadığı, davacının “……” markası ile ise; her ne kadar davalı markasında da “sıkışan
parçayı kurtar” ibaresi söz konusu ise de, bu ibarenin hem harcıalem bir ibare olması hem de
markanın asli unsuru olmaması, markanın asli unsurunun “……. ” olması dikkate
alındığında, iltibasa yol açacak bir benzerliğin bulunmadığı, haksız rekabet yönünden; davacı oyununun kuralları ile blok
sayısı ve platform sayısı ve oynanış şekli aynı ise de daha önce oluşturulan oyunun kurallarının
kutu oyunu halinde getirildiği oyun kurallarının davacı tarafından geliştirilmemesi, oyun
seviyelerinin de “480” olduğu dikkate alındığında, oyun kuralları yönünden haksız rekabetin söz
konusu olmadığı, oyun kutularının tasarımlarının farklı oldukları ve oyunların kapalı kutu
içerisinde alındığı dikkate alındığında, oyun kutuların dış görünüşü ile ürün alıcıları arasında
karışıklığa sebep olmayacağı, zira her iki oyun marka ve isimlerinin farklı olduğu, her ne kadar
oyun kutusu içinde yer alan 3 kitapçık renkleri ile platform ve blok renkleri aynı ise de, renklerin ancak tüm konseptte iltibas sırasında nazarı itibare alınacağı ve ürün alıcıları nazarında renklerin
ürün alıcısının tercihlerine etkisinin olmayacağı, bu çerçevede takdiri Mahkemeye ait olmak kaydıyla, haksız rekabet durumunun da söz konusu olmadığı belirtilmiştir. Bu rapor dosya kapsamı ve deliller ile uyumlu olduğundan itibar edilmiştir. Davacı vekili değişik iş dosyasında alınan rapor ile bu rapor arasında çelişki bulunduğunu beyan etmiş ise de, değişik iş dosyasında bilirkişi raporunun hasımsız tespit talebi üzerine alındığı, davalı tarafın değişik iş dosyasında hasım olmadığı ve kendisine raporun tebliğ edilmediği, haliyle dosyanın üzerinden çelişki doğacak mahiyette bir rapor olarak kabulü mümkün olmamıştır. Kaldı ki iltibas hususunda HGK.kararı gereği nihai değerlendirmenin mahkemeye ait olduğundan yeniden rapor alınmamıştır.
Dosya kapsamı deliller, Türk Patent Kayıtları ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; taraf markaları arasında mal ve hizmet sınıfı açısından
aynılık söz konusu ise de, davacının “…..” ibareli markası ile davalı markası arasındaki yazımsal ve şekilsel olarak iltibasa yol açabilecek bir benzerliğinin söz konusu olmadığı, davacının “…..” markası yönünden ise her ne kadar davalı kullanımında da “sıkışan
parçayı kurtar” ibaresi söz konusu ise de, bu ibarenin hem harcıalem bir ibare olması hem de
markanın asli unsuru olmaması, markanın asli unsurunun “…….” olması dikkate
alındığında, iltibasa yol açacak bir benzerliğin bulunmadığı anlaşılmakla davacının marka haklarına tecavüze ilişkin talebi yönünden davanın reddi gerekmiştir.
Davacının haksız rekabete yönelik talebine gelince; bilirkişi raporunda belirtildiği üzere, davacı oyununun kuralları ile blok
sayısı ve platform sayısı ve oynanış şekli aynı ise de daha önce oluşturulan oyunun kurallarının
kutu oyunu halinde getirildiği, oyun kurallarının davacı tarafından geliştirilmemesi, oyun
seviyelerinin de “480” olduğu dikkate alındığında, oyun kuralları yönünden haksız rekabetin söz
konusu olmadığı, oyun kutularının tasarımlarının farklı oldukları ve oyunların kapalı kutu
içerisinde alındığı dikkate alındığında, oyun kutuların dış görünüşü ile ürün alıcıları arasında
karışıklığa sebep olmayacağı, zira her iki oyun marka ve isimlerinin farklı olduğu, her ne kadar
oyun kutusu içinde yer alan 3 kitapçık renkleri ile platform ve blok renkleri aynı ise de, renklerin ancak tüm konseptte iltibas sırasında nazarı itibare alınacağı ve ürün alıcıları nazarında renklerin
ürün alıcısının tercihlerine etkisinin olmayacağı, bu çerçevede haksız rekabet durumunun da söz konusu olmadığı anlaşılmakla davacının haksız rekabete dayalı talebi yönünden de davanın reddi gerekmiştir. Bu itibarla aşağıda ki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin yatırılan 700,18 TL harçtan, 80,70 TL ilam harcının mahsubu ile, fazla alınan 619,48 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesinin 13/2 maddesi gereğince reddedilen maddi tazminat davası nedeniyle hesaplanan 1.000,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince reddedilen manevi tazminat talebi yönünden hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
7-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup usulen anlatıldı.17/03/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır