Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/172 E. 2021/73 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/172
KARAR NO : 2021/73

DAVA : Markaya Tecavüzün Tespiti, Önlenmesi
DAVA TARİHİ : 14/07/2020
KARAR TARİHİ : 18/03/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/03/2021

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacılar vekili dava dilekçesi ile, müvekkillerinin dünyanın çeşitli bölgelerinde en az yirmi şirketlerinin bulunduğunu, yıllardır temizlik ürünleri de dahil olmak üzere tüketim malzemeleri, kumaş ve ev bakımı ve temizliği, bebek bakımı vb.kişisel bakım gibi pek çok sahada faaliyet gösterdiğini, ev ve temizlik ürünlerinin ana ürünü olan müvekkillerinin ……” markaları ürünü uzun yıllardır dünya çapında üretip sattıklarını, bu ürünün Türkiye’de 1932 yılından beri tescilli olduğunu, müvekkillerinin tanınmışlığından haksız kazanç elde etmek isteyen kişilerce ürünlerinin taklit edildiğini, bu taklit fiilerine konu olan ambalajlarda ve bunlara ilişkin kalıplarda şişelerinin olduğunu, davalı tarafın müvekkillerinin tescilli “……” şişe şeklini birebir taklit ettiğini, ürettiğini ve sattığını, bu faaliyetin müvekkillerinin iş alanında iltibas oluşturduğunu iddia ederek, müvekkillerinin tescilli marka hakkına tecavüzün tespitini, önlenmesini, sonuçların ortadan kaldırılmasını ve hükmün ilanını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin kendisi tarafından çizimi yapılan kalıpları tanıtarak müşterilerine satan bir firma olmadığını, müşterilerin müvekkiline örnek kalıplar getirdiğini müvekkilinin de bu kalıplara uygun şekilde üretim yaptığını, davacı vekilinin iddia ettiği şekilde bir iltibasın söz konusu olmadığını, müvekkilinin pek çok firma için kalıp üretimi yaptığını, üretilen kalıpların müşterilerce pek çok sektörde kullanıldığını, bu nedenle müvekkilinin bir husumeti olmadığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Dosyanın 18/03/2021 tarihli duruşmasında davacı vekili söz alarak, dava konusu uyuşmazlık ile ilgili tarafların haricen sulh olduklarını, sulhun tasdiki ile sulh nedeniyle dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar verilmesini istediklerini, ayrıca davalı tarafa ait internet siteleri yönünden verilen ihtiyati tedbir kararının da kaldırılması taleplerinin bulunduğunu ve davalı yandan yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediklerini, davalı vekili de, tarafların sulh olduklarını ve kendilerinin de yargılama gideri ve avukatlık ücreti taleplerinin bulunmadığı yolunda beyanda bulunarak, taraf vekilleri beyanlarını imzaları ile onaylamışlar ve vekaletnamelerden taraf vekillerinin sulhe yetkilerinin bulunduğu ve talebin davayı sonlandırır nitelikte olduğu anlaşılmakla, taraflarca tanzim ve ibraz olunan 08/01/2021 tarihli sulh tasdikine, sulh nedeniyle dava konusuz kaldığından ayrıca esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, bu dosyadan ve eki olan Mahkememizin ……. Değişik İş sayılı dosyasında verilen ihtiyati tedbirin kaldırılmasına ve taraf vekillerinin beyanları nazara alınarak, yapılan yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına ve aynı sebeple vekalet ücreti takdirine yer olmadığına şeklinde karar vermek gerekmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Taraflarca tanzim ve ibraz olunan 08/01/2021 tarihli sulhun tasdikine, sulh nedeniyle dava konusuz kaldığından ayrıca esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Bu dosyadan ve eki olan mahkememizin ……. Değişik İş sayılı dosyasından verilen ihtiyati tedbirin kaldırılmasına, kaldırılması hususunun ilgili kurumlara bildirilmesine,
3-Her bir tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Harcın yeterliliğine, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
5-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
6-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı.18/03/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır