Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/9 E. 2020/348 K. 25.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/9 Esas
KARAR NO : 2020/348

DAVA : Endüstriyel Tasarım (Tecavüzün Tespiti İstemli)
DAVA TARİHİ : 02/01/2019
KARAR TARİHİ : 25/12/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 29/12/2020
Mahkememizde görülmekte bulunan Endüstriyel Tasarım (Tecavüzün Tespiti İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle; Müvekkili şirket kendisine ait özgün tasarımları olan dekoratif metal dekorasyon ürünlerinin tasarımcısı, üreticisi ve sanatcısı olduğunu, müvekkilinin kendi tasarımı olan ve …… tescilli tasarımlarını yine kendisine ait tescilli ……. markasıyla kendisine ait www…….com ve www…….co internet siteleri, şirkete ait yurtiçi ve yurtdışı satış noktaları ve yurtdışı bayileri aracılığıyla tüm dünyada satışa sunduğunu, müvekkili şirket dava dilekçesindeki görsellerde yer alan ürünlerin 21/06/2018 tescil tarihli ……. referans numaralı ……. tasarım tescillerinin sahibi olduğunu, dava dilekçesinde görselleri bulunan müvekkili adına tescili olan ve davalı tarafından taklit edilerek üretimi ve satışı yapılan ürünler olduğunu, müvekkili kendisine ait tasarımları Türkiye’ de tescillemek amacıyla …….başvuru numarası ile 09/02/2017 tarihinde Türk Patent Enstitüsüne müracaat ettiğini, ve ”…….” isimli tasarımı 09/02/2017 tarihinden itibaren 5 yıl süreyle koruma altına aldığını, taraflarınca yapılan araştırmalar neticesinde müvekkille ait tasarımların, davalı şirkete ait www……com internet sitesi üzerinden müvekkilinin satış bedellerinin de üstünde bedellerle sattığı tespit edildiğini, dava dilekçesinde gösterilen resimlerde satılan taklit ürünler fiyatları ve ürün özelliklerinin görüldüğünü belirterek öncelikle dava konusu dekorasyon ürünlerinin üretim ve satışı devam ettiğinden telafisi imkansız zararların önüne geçilmesi maksadıyla söz konusu ürünlerin üretim ve satışının durdurularak ihtiyati tedbir kararı verilmesini, taklit ürünlerin üretim ve satışının durdurularak söz konusu tecavüzün men’i ve ref’ine karar verilmesini, söz konusu dekorasyon ürünlerinin bulunduğu davalıya ait stokta bulunan taklit ürünlerin imha edilmesine karar verilmesini, dava tarihinden itibaren uygulanacak ticari faiziyle birlikte; davalıya ait ticari defterlerin incelenip, davalı tarafından tasarımı müvekkile ait ürünlerden kaç adet satıldıysa bilirkişi raporu düzenlerek hesaplanması suretiyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya dava dilekçesi usulüne uygun yapıldığı, süresinde cevap dilekçesi sunmadığı, 07/10/2020 tarihinde verdiği dilekçe ile internet ortamında hoşuna giden duvar dekor görsellerini png yapıp kendi sitesine görsel olarak kopyaladığını, bu eylemi yaparken özellikle görselleri bir çok kişinin paylaştığı ve anonim olduğunu düşündüğü yerlerden aldığını, amacının bu işin halk nezdinde olumlu ve olumsuz neticesini almak olduğu için mali yönden girişimde bulunmadığını, ilerleyen günlerde bir takım kişilerin onu arayıp bazı görsellerin kendi tasarımları olduğunu beyan ettiklerini, bunlardan bir tanesinin de kendisini dava eden firma olduğunu, kendisinin de hangi görselin tescilli olduğunu belgelerlerse o görseli hemen siteden sileceğini beyan ettiğini, ama kendisine geri dönüş olmadığını, yayınladığı görsellerin satışını %98 saat modellerinden olduğunun onlarında 1 yıl zarfında toplamda 30 ve 40 adet net bilgiyi …… @gmail.com mail adresine gelen satışlardan araştırılabileceğini, konuya dava olan …….tescil nolu tasarımdan 1 adet sattığını onuda dava açın Av. …’ın aldığını, işin yürümeyeceğini anladığından zaten sistemi kapattığını beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Yargılama sırasında deliller toplanmış; Türk Patent ve Marka Kurumun’nda davaya konu tasarım tescil belgeleri ile ilgili dosya evrakları celp edilmiştir.
Mahkememizce toplanan tüm deliller ve taraf iddiaları ışığında dosya davacının tescilli ve tescilsiz tasarımlarına davalının tecavünün üolup olmadığı, tescilsiz tasarımların davacı tarafça davalıdan önce piyasaya arz edilip edilmediği, bu tasarımların koruma kapsamında olup olmadığı ve maddi tazminat koşularının oluşup oluşmadığı hususlarında rapor tanzim etmek üzere dosya bir tasarım, bir sektör ve bir bilişim uzmanı bilirkişiye tevdi olunmuş, bilirkişiler hazırlamış oldukları 28/11/2020 havale tarihli raporlarında özetle; “Bahsi geçen davalıya ait olduğu belirtilen “www…….com” alan adının kulanımda ve aktif olduğu, fakat internet web sitesinin güncel olarak kullanımda ve aktif olmadığı, alan adının whois (sahip) bilgileri kontrol edildiğinde bu alan adının 28.10.2016 tarihinin kayıt olunduğu ve site sahibinin whois(sahip) bilgilerinden incelendiğinde “…” davalıya ait olduğunu, dava konusu olan ilgili internet web sitesinin www…….com alan adı … adresinde güncel olarak açık ve faaliyette olmaması sonucunda ilgili alan adının ne zamandan itibaren aktif olarak kullanılmaya başlanılıp başlanılmadığını tespit edebilmek adına dünyanın en önde gelen web arşiv sistemi üzerinden 1 Nisan 2017 ile 20 Nisan 2019 arasında 41 kez arşivlendiği/yedeklendiği, bu arşivlerden sadece 15 Ağustos 2017 tarihli olan arşivin/yedeğinin ana sayfasının sağlıklı bir şekilde alınmış olduğu, fakat arşivlenen tarihte bulunan sitedeki mevcut alt linklerin yedeklenemediği bu sebeple alt sayfaların/linklerin açılmadığı tespit edilmiş olup bu nedenle ilgili internet sitesinde dava konusu ilgili ürün linklerinin kullanıldığı konusunda sağlıklı bir sonuca varılamadığı, davacıya ait olduğu belirtilen www…….com internet web sitesinde yer alan “…….”, “……”, “…..” isimli ürünler ve …….numaralı tasarım tescili ile davalıya ait olduğu iddia edilen ve görselleri dava dilekçesinde verilen ama taraflarına ulaşılmamış “…….”, “…….”, “…..” ve “……” isimli ürünlere ait görseller arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile ayniyet derecesinde benzer olarak algılandıkları” hususlarını bildirmişlerdir.
Mahkememizin 16.06.2020 tarihli ara kararı ile Dosyanın resen seçilecek hesap uzmanı mali müşavir bilirkişiye tevdi ile her iki tarafın defterlerinde inceleme yetkisi verilerek davalı tarafın davacıya ait ürünlerden kaç adet satıldığı, eğer satılmış ise istenilebilecek tazminat tutarının ne olduğu hususunda rapor tanziminin istenilmesine karar verilmiş ve dosya bilirkişiye tevdi olunmuş, bilirkişi hazırlamış olduğu 07/09/2020 havale tarihli raporunda özetle; “Davacı tarafın 2017 ve 2018 yıllarına ilişkin kayıtlar üzerinde yapılan incelemeler neticesinde davacının, davalının satışını yaptığı ve teknik bilirkişi raporunda aidiyet derecesinde benzerlik bulunduğu belirtilen ürünlerden davacının satışları neticesinde 2017 yılı faaliyet kârının 391.735,19 TL ortalama karlılık oranın ise %%7,5462 ve 2018 yılı faaliyet kârının 1.068.845,54 TL ortalama karlılık oranını ise %13, 2981 olduğunun tespit edildiğini, davalının defter ve satış bilgileri dosya içerisinde bulunmamakta olduğunu, davalı ile yaptığı telefon görüşmesinde ticari faaliyetinin olmadığını dolayısıyla da incelemeye sunacak defter belgesinin bulunmadığını sözlü olarak beyan ettiğini, davalının satış bilgilerine ulaşılamadığından, tarafınca davacının yoksun kaldığı kazancın tespiti mümkün olmadığını, bu nedenle TBK/50-51 maddeleri gereği maddi tazminat tutarının takdirinin mahkemeye ait olduğunu” bildirmiştir.
Dava; davacının tescilli ve tescilsiz tasarımlarına davalının tecavüzü olup olmadığı, tescilsiz tasarımların davacı tarafça davalıdan önce piyasaya arz edilip edilmediği, bu tasarımların koruma kapsamında olup olmadığı ve maddi tazminat taleplerine yöneliktir.
SMK’nun 55.md’sine göre tasarım, ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk malzeme veya yüzey dokusu gibi özelliklerinden kaynaklanan görünümüdür. Burada kanun koyucu patent ve faydalı modelden farklı olarak fonksiyona değil, görünüme koruma bahsetmiştir. Bu nedenle tecavüz iddiaları da ürünün “görünümü” nazara alınarak değerlendirilmelidir.
Bir tasarımın koruma kapsamı belirlenirken o tasarımın bilgilenmiş kullanıcı gözünde oluşturduğu genel izlenim ile bariz bir benzerlik gösteren bütün tasarımların birlikte dikkate alınması gerekir. Kıyaslanan tasarımlar arasında sadece küçük ayrıntılarda farklılık varsa tasarımların aynı olduğu kabul edilir. Yine bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim ile herhangi bir tasarımın böyle bir kullanıcı üzerinde oluşturduğu genel izlenim arasında genel bir farklılık varsa tasarım ayırd edici niteliğe sahip demektir. Burada, tasarım alanında, özellikle dikkat edilmesi gereker husus korumanın, görünüm, şekil, doku ve ergonomi gibi özelliklere hasredilmesidir. Tasarım hakkı ürün ve eşyaların teknik işlevini değil, dış görünümünü konu etmektedir.
Dosyanın tevdi edildiği bilirkişi raporunda, davacıya ait olduğu belirtilen www…….com internet web sitesinde yer alan “…….” isimli ürünler ve …….numaralı tasarım tescili ile davalıya ait olduğu iddia edilen ve görselleri dava dilekçesinde verilen ama taraflarına ulaşılmamış “…….”, “…… ” isimli ürünlere ait görseller arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile ayniyet derecesinde benzer olarak algılandıkları görüşüne mahkememizce de iştirak edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, mevcut delil durumu, alınan bilirkişi raporu ve yukarıda değinilen yasal düzenlemeler topluca değerlendirildiğinde; davacıya ait …….numaralı tasarım ile davalı kullanımı arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izleminde belirgin farklılıklar bulunmadığı ve bu sebeple benzer olarak algılandıkları, böylelikle davalı eylemlerinin davacının tasarımdan doğan haklarına tecavüzde bulunduğu anlaşılmakla, davalının davacı adına …….sayı ile tescilli ve tescilsiz tasarımlarından doğan haklarına tecavüzün ref’i ve men’ine karar vermek gerekmiştir.
Tecavüz sonucu davacının uğradığı zararın seçimlik hakkına göre hesaplanabilmesi için hesap uzmanı bilirkişiden alınan raporda, davalının defter ve satış bilgileri dosya içerisinde bulunmamakta olduğunu, davalı ile yaptığı telefon görüşmesinde ticari faaliyetinin olmadığını dolayısıyla da incelemeye sunacak defter belgesinin bulunmadığını sözlü olarak beyan ettiğini, davalının satış bilgilerine ulaşılamadığından, tarafınca davacının yoksun kaldığı kazancın tespiti mümkün olmadığını belirtilmiş olup, tecavüz fiilinin ağırlığının derecesi, davacının uğradığı zarar ve somut olayın özellikleri hep birlikte nazara alınarak BK 50-51. Maddelerine göre mahkememizce 10.000,00 TL tazminatın hakkaniyete uygun olduğu hukuki ve vicdani kanaatiyle davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:
1-Davacının davasının KABULÜ İLE;
2-Davalının davacıya ait ……. tescil numaralı ve dosyada mevcut 28.11.2019 havale tarihli bilirkişi heyet raporunda görsellerine yer verilen tescilsiz tasarımlara tecavüz ve haksız rekabetinin tespiti ile bu ürünleri üretim ve satışının durdurulmasına, davalı yedinde bulunan söz konusu tecavüz oluşturan ürünlerin karar kesinleştiğinde imhasına, BK. 50. 51. Maddeleri nazara alınarak 10.000,00 TL maddi tazminatın, dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 683,10 TL harçtan peşin yatırılan 170,78 TL harcın mahsubu ile bakiye 512,32 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine Göre kabul edilen tasarım tescilinin tespit davası yönünden 5.900,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine Göre kabul edilen maddi tazminat davası yönünden 5.900,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 170,78 TL peşin harç, 44,40 TL başvuru harcı, 3.400,00 TL bilirkişi ücreti ve 187,70 TL tebligat/posta masrafı olmak üzere toplam 3.802,88 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Davacının yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/12/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır