Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/64 E. 2019/444 K. 12.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/64
KARAR NO : 2019/444

DAVA : Markaya Tecavüz v e Haksız Rekabetin Tespiti, Men’i, Hükümsüzlük
DAVA TARİHİ : 19/02/2019
KARAR TARİHİ : 12/12/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/01/2020

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin ……. tescil numaralı “…… Su” markasının sahibi olduğunu, ilgili markanın müvekkili tarafından temizlik malzemeleri alanında kullanıldığını, davalının kullanımlarından ilk olarak 2016 yılında haberdar olduklarını ve ihtarname ile davalı yanı ihtar ettiklerinin, akabinde davalı tarafın …… numaralı “…….” markasını tescil ettirdiğini, davalı tarafın öncelikle “…… …..” şeklindeki kullanımları ile müvekkili markasına tecavüz ettiğini, akabinde ise marka tescili alarak tecavüzü sürdürdüğünü, markalar arasında iltibas tehlikesinin bulunduğunu, davalı tarafın müvekkili ile benzer ambalaj kullanımlarında da bulunduğunu ve bu kullanımların haksız rekabet yarattığını, davalının kötü niyetli olduğunu, müvekkili markasının asli unsurunun “…… su” ibaresi olduğunu, davalının internet sitesinde yaptığı kullanımlarda da sadece …… su ibaresini kullandığını iddia ederek, marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin tespitini, men’ini, giderilmesini, davalının “…… su” ibaresini taşıdığı tüm ürün ambalajlarının, reklam vasıtalarının, basılı tüm evrak ve kağıtlarının toplatılarak imhasını ve verilecek hüküm özetinin ilanını talep ve dava etmiştir.
CEVAP ; Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkili markasının asli unsurunun “……” ibaresi olduğunu ve tescilli markanın seri marka niteliğinde olduğunu, kendilerine ait dava konusu markanın davacı markası ile karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını, “…… Su” ibaresinin jenerik marka hükmünde olduğunu ve ayırt edicilik vasfının bulunmadığını, müvekkilinin kötü niyetli bir hareketinin olmadığını, tescile dayalı olarak kullanımlarda bulunduğunu ve bu nedenle taleplerin yersiz olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Dava, markanın hükümsüzlüğü, markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, men’i, giderilmesi ve verilecek hüküm özetinin ilanı taleplidir.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen kayıtlardan, ….. sayılı “…… su®” ibareli markanın, 03. Sınıfta 03/06/2014 tarihinden itibaren 10 yıl müddetle davacı adına tescilli olduğu,….. sayılı ” …….” ibareli markanın, aynı sınıfta 10/01/2017 tarihinden itibaren 10 yıl müddetle davalı adına tescilli olduğu anlaşılmıştır.
6769 Sayılı SMK’nın 29/1-b ve c maddeleri ile, marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği halde, tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmanın marka hakkına tecavüz oluşturduğu belirtilmiştir.
6102 Sayılı TTKnın 54. Maddesi ile, haksız rekabete ilişkin bu kısım hükümlerinin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır. 55. Maddesinin 4. fıkrasında ise, iyi niyetle bağdaşmayan, haksız rekabete ilişkin eylemlere örnek olarak, başkasının malları, iş ürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almak gösterilmiş ve haksız rekabet halleri hüküm altına alınmıştır.
6769 Sayılı SMK’nın 25. Maddesinde hükümsüzlük koşulları belirtilmiş olup, belirtilen madde ile, 5. veya 6. maddede sayılan hallerden birinin mevcut olması halinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verilir. Menfaati olanlar, Cumhuriyet Savcıları veya ilgili kamu kurum ve kuruluşları markanın hükümsüzlüğünü mahkemeden isteyebilir. Marka hükümsüzlük davası, dava tarihinde sicilde marka sahibi olarak kayıtlı kişilere veya hukuki haleflerine karşı açılır. Markanın hükümsüzlüğü davalarında Kurum taraf gösterilmez. Bir marka, 5. maddenin birinci fıkrasının (b), (c) ve (d) bentlerine aykırı olarak tescil edilmiş olup da kullanım sonucunda tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından hükümsüzlük talebinden önce ayırt edici nitelik kazanmışsa hükümsüz kılınamaz. Hükümsüzlük halleri, markanın tescil edildiği bir kısım mal veya hizmete ilişkin bulunuyorsa, sadece o mal veya hizmet yönünden kısmi hükümsüzlüğe karar verilir. Marka örneğini değiştirecek biçimde hükümsüzlük kararı verilemez. Marka sahibi, sonraki tarihli bir markanın kullanıldığını bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde bu duruma birbirini izleyen beş yıl boyunca sessiz kalmışsa, sonraki tarihli marka tescili kötüniyetli olmadıkça, markasını hükümsüzlük gerekçesi olarak ileri süremez. 6. maddenin birinci fıkrası uyarınca açılan hükümsüzlük davalarında 19. maddenin ikinci fıkrası hükmü def’i olarak ileri sürülebilir. Bu durumda kullanıma ilişkin beş yıllık sürenin belirlenmesinde dava tarihi esas alınır. Hükümsüzlüğü istenen markanın başvuru veya rüçhan tarihinde, davacının markası en az beş yıldır tescilli ise davacı ayrıca, söz konusu başvuru veya rüçhan tarihinde 19. maddenin ikinci fıkrasında belirtilen şartların yerine getirildiğini ispatlayacağı belirtilmiştir.
Yine SMK’nın 6/1 hükmü uyarınca, tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvurunun reddedileceği belirtilmiştir.
Taraf vekillerince deliller sunulduktan ve resen celbi gereken deliller de toplandıktan sonra dosyada bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, dosyanın tevdi olunduğu bilirkişi heyeti hazırlamış oldukları 20/11/2019 havale tarihli raporda sonuç olarak, “…… Su” ibareli “…… su®” görselini içerir ….. tescil numaralı markanın mal ve hizmet sınıflandırmasına ilişkin tebliğin 03. sınıfında davacı adına tescilli olduğu, “ …… ” ibareli görselini içerir ….. tescil numaralı markanın mal ve hizmet sınıflandırmasına ilişkin tebliğin 03. sınıfında davalı adına tescilli olduğu, taraf markalarının asli unsurlarının farklı olmasına karşın, davacı tarafın markasının zayıf marka olarak değerlendirilemeyeceği, davacı yana kullanım konusu yapılan emtialar bakımından ayırt ediciliği yüksek olan markanın davalı yana ait dava konusu markada birebir olarak yer alması nedeni ile markalar arasında iltibas riskinin mevcut olduğu, bu nedenle markaların ve tescil edildiği emtianın benzer olması nedeni ile davalı tarafın ….. tescil numaralı markasının tüm emtia bakımından hükümsüz kılınması gerekeceği ve davalı tarafın tescilli markasının ve dosya içerisinde sunulan kullanımlarının davacı tarafın markasına tecavüz teşkil ettiği belirtilmiştir.
Dava dilekçesi, deliller, yukarıda değinilen yasal düzenleme ve alınan bilirkişi raporu topluca değerlendirildiğinde, davacı maraksı “…… su”, davalı markası ise “….” olup, taraf markalarının asli unsurlarının her ne kadar farklı ise de, davacı taraf markasının zayıf marka olarak değerlendirilemeyeceği, davacı yanın kullanım konusu yapılan emtialar bakımından ayırt ediciliği yüksek olan markanın, davalı yana ait dava konusu markada birebir olarak yer alması nedeni ile markalar arasında iltibas riskinin mevcut olduğu ve bu durumda da SMK’nın 6/1 uyarınca markaların ve tescil edildiği emtianın benzer olması karşısında davalı tarafın ….. tescil numaralı markasının tüm emtia bakımından hükümsüz kılınması gerektiği ve davalı tarafın tescilli markasının ve kullanımlarının davacı tarafın markasına tecavüz ve aynı zamanda haksız rekabet teşkil ettiği anlaşılmakla, davacının davasının kabulüne, davalı adına tescilli …… tescil nolu markanın hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine, davalının davacı adına tescilli “…… su” esas unsurlu marka haklarına tecavüzün ve haksız rekabetin tespitine, men’ine, giderilmesine, davalının “…… su” ibaresinin taşındığı tüm ürün ambalajlarının, reklam vasıtalarının, basılı tüm evrak ve kağıtlarının toplatılarak imhasına ve masrafı davalıdan karşılanarak karar kesinleştiğinde hüküm özetinin traji en yüksek bir gazete ile ilanına, davacının tazminat talepleri yönünden ise dosya tefrik edildiğinden, bu dosyada tazminatla ilgili kara verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacının tazminat talepleri yönünden dosya tefrik edildiğinden bu dosyada karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davacının tefrik edilen tazminat talebi dışındaki davasının KABULÜNE, davalı adına tescilli ….. tescil nolu markanın hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine, davalının davacı adına tescilli “…… su” esas unsurlu marka haklarına tecavüzün ve haksız rekabetin tespitine, men’ine, giderilmesine, davalının “…… su” ibaresinin taşındığı tüm ürün ambalajlarının, reklam vasıtalarının, basılı tüm evrak ve kağıtlarının toplatılarak imhasına,
Masrafı davalıdan karşılanarak karar kesinleştiğinde hüküm özetinin traji en yüksek bir gazete ile ilanına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 597,72 TL harçtan, 44,40 TL ilam harcının mahsubu ile, 553,32 TL fazla harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 3.931,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 88,80 TL dava ilk masrafı, 106,50 TL tebilgat-tezkere ve 2.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.195,30 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
6-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup anlatıldı.12/12/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır