Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/62 E. 2022/47 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/62
KARAR NO : 2022/47

DAVA : Markanın Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 30/10/2018

– BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN 2019/48 ESAS SAYILI DOSYASI –

DAVA : Markanın İptali
KARAR TARİHİ : 01/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/03/2022
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, 04.02.2011 başvuru tarihli “…….” markasının, topluluk markası olarak tüm Avrupa Birliği ülkelerinde müvekkili adına tescilli olduğunu, müvekkili tarafından yürütülen yoğun pazarlama ve tanıtım faaliyeti sonucunda markanın iş alanında 2011 yılından itibaren önemli bir paya sahip ve tanınmış marka özelliğini haiz olduğunu, müvekkili şirketin hakim ortağı ve yetkilisi olan ……’in, şirket bünyesinde ticaret yaptığı ürünlerin Türkiye’de imalatını düşündüğü dönemde davalı taraf yetkilileri ile tanıştığını, müvekkilinin ticaretini yaptığı ürünlerin kendisine ait olan “…….” markasıyla üretimi konusunda davalı tarafla anlaşma sağladığını ve “…….” markalı ilk numuneleri 18.03.2011 tarihinde davalı tarafa gönderdiğini, müvekkili şirket ve davalı tarafın birlikte Almanya dahil çeşitli fuarlara katıldığını, müvekkili şirkete ait “…….” markalı ürün kataloglarının fuarda dağıtıldığını, davalı tarafın 2015 yılı sonuna kadar sipariş üzerine müvekkili şirkete ait “…….” markası altında fason iş yapmasına rağmen, müvekkili şirketin izni ve bilgisi olmadan 28.03.2011 tarihinde yaptığı başvuruyla “…….” markasını Türkiye’de kendisi adına tescil ettirdiğini, davalı tarafın müvekkili şirketin Türkiye’de kendi markasıyla bir başka şirket ile çalışmasına engel olmak adına kötü niyetli bir tescil yaptırdığını, “…….” markasının müvekkili şirkete ait olduğunu ve davalı tarafın markayla tanışmasının müvekkili şirket sayesinde olduğunu ve davalının söz konusu eyleminin müvekkilinin markadan doğan haklarını ihlal ettiğini iddia ederek, davalı adına tescilli …… tescil numaralı “…….” ibareli markanın hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
CEVAP ; Davalı vekili cevap dilekçesi ile, “…….” markasının davacı tarafça değil, müvekkili şirketçe yaratılmış bir marka olduğunu, müvekkilinin davacı ile iş yapmış olmasının, yalnızca davacının müvekkili şirketi yurt dışında temsil etmesinden ibaret olup, başkaca hiçbir suretle birlikte iş yapmalarının, müvekkilinin davacının üreticisi olmasının söz konusu olmadığını, müvekkilinin marka tescil başvurusunun 28.03.2011 tarihli olduğunu, davacının işbu davayı 30.10.2018 tarihinde ikame ettiğini, davacının dava hakkının zamanaşımına uğradığını, davacının müvekkilinin markasının tescil edildiğini 2011 yılından bugüne değin bildiğini, bunun yanında davacının 2016 yılında müvekkilinin markasını kullanmak için müvekkiline bir mail gönderdiğini, müvekkilinin kabul etmemesi üzerine “…….” markasının kendisi adına tescili için başvuru yaptığını, 2 yıllık zamanaşımının dolduğunu, davacı tarafın haksız bir intiba uyandırmak için unvanına “…….” ibaresini eklediğini, oysa şirket unvanında “…….” ibaresinin olmadığını, Türkiye’de tescilinden önce de ürünlerin davacıya “…….” ismi ile gönderildiğini, sonraki süreçte müvekkili şirketin “…….” markasını Türkiye’de de kullanmaya karar vermesi üzerine tescil işlemlerini gerçekleştirdiğini, Türkiye’de yayınlanan internet sitesinde de …… firmasının mülkiyetinde olan ürün fotoğraflarını kullandıklarını, RVS-Türkiye’nin müvekkiline ait “…….” markasını kullanamayınca, “…….” isimli yeni bir marka başvurusu denediğini, bu denemenin de akim kaldığını ve ve dava konusu markanın Türkiye’de ve Avrupa’da tanınmış bir marka olmadığını, 2011 yılından başlayarak 2016 yılı ortasına kadar olan dönemde davacı yanın ürün portföyünün tamamen müvekkili şirket tarafından üretilen ürünlerden ibaret olduğunu; nitekim davacının bu döneme ait referanslarının tamamen müvekkili tarafından üretilen ürünlerin satıldığı yerler olduğunu, siparişlerin sayıca az ve küçük tutarlı ürünlerden ibaret olduğunu ve marka yaratılmasına katkı sağlayacak boyutta işler olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
BİRLEŞEN DAVA : Birleşen mahkememizin …… Esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesi ile, “…….” markasının topluluk markası olarak tüm Avrupa Birliği ülkelerinde müvekkili adına tescilli olduğunu, müvekkili tarafından yürütülen yoğun pazarlama ve tanıtım faaliyeti sonucunda “…….” markasının tanınmış marka haline getirildiğini, müvekkilinin ticaretini yaptığı ürünlerin kendisine ait olan “…….” markasıyla üretilmesi üzerine davalı tarafla anlaşma sağlandığını ve müvekkilinin “…….” markalı ilk numuneleri 18/03/2011 tarihinde davalı tarafa gönderdiğini, ancak anlaşma sağlandıktan sonra davalı tarafn “…….” markasını müvekkil şirketin izni ve bilgisi olmadan kötü niyetli olarak 28/03/2011 tarihinde yaptığı başvuruyla kendi şirketi adına tescil ettirdiğini, ancak davalı adına kayıtlı …… “…….” markasının, tescil kapsamındaki 06, 11 ve 35. sınıflarda SMK’nın 9/1 maddesi bağlamında ciddi bir biçimde kullanılmadığını idida ederek, davalı adına …… sayılı markanın iptalini ve sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN CEVAP : Birleşen mahkememizin …… Esas sayılı dosyasında davalı vekili cevap dilekçesi ile, davacı yanın daha evvel 30.10.2018 tarihinde İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nde …… Esas sayılı dosyası ile aynı talep ve sonuçlar ile dava açtığını ve dosyada yetkisizlik kararı üzerine dosyanın Mahkememize gönderilerek ….. Esas numarasına kaydolduğunu, ancak dosyanın yetkili mahkeme olan mahkemeniz nezdinde kaydolmasına rağmen, davacı tarafın usule aykırı bir tavırla işbu davayı müvekkili şirkete karşı ikame ettiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Asıl dava, davalı adına tescilli …… tescil numaralı “…….” ibareli markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini, birleşen dava ise, davalı adına tescilli …… tescil numaralı markanın kullanmama nedeniyle iptali ve sicilden terkini taleplidir. Dosyada bilirkişi incelemesi yapılmış, tanıklar dinlenmiştir.
Davanın başta, İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nde açıldığı ve Mahkemece 21/09/2019 Tarih, ….. Esas ve ….. Karar sayılı kararı ile yetkisizlik kararı verildiği ve dosyanın bu suretle Mahkememize intikal ettiği anlaşılmıştır.
6769 Sayılı SMK’nın 25. Maddesinde hükümsüzlük koşulları belirtilmiş olup, belirtilen madde ile, 5. veya 6. maddede sayılan hallerden birinin mevcut olması halinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verilir. Menfaati olanlar, Cumhuriyet Savcıları veya ilgili kamu kurum ve kuruluşları markanın hükümsüzlüğünü mahkemeden isteyebilir. Marka hükümsüzlük davası, dava tarihinde sicilde marka sahibi olarak kayıtlı kişilere veya hukuki haleflerine karşı açılır. Markanın hükümsüzlüğü davalarında Kurum taraf gösterilmez. Bir marka, 5. maddenin birinci fıkrasının (b), (c) ve (d) bentlerine aykırı olarak tescil edilmiş olup da kullanım sonucunda tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından hükümsüzlük talebinden önce ayırt edici nitelik kazanmışsa hükümsüz kılınamaz. Hükümsüzlük halleri, markanın tescil edildiği bir kısım mal veya hizmete ilişkin bulunuyorsa, sadece o mal veya hizmet yönünden kısmi hükümsüzlüğe karar verilir. Marka örneğini değiştirecek biçimde hükümsüzlük kararı verilemez. Marka sahibi, sonraki tarihli bir markanın kullanıldığını bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde bu duruma birbirini izleyen beş yıl boyunca sessiz kalmışsa, sonraki tarihli marka tescili kötüniyetli olmadıkça, markasını hükümsüzlük gerekçesi olarak ileri süremez. 6. maddenin birinci fıkrası uyarınca açılan hükümsüzlük davalarında 19. maddenin ikinci fıkrası hükmü def’i olarak ileri sürülebilir. Bu durumda kullanıma ilişkin beş yıllık sürenin belirlenmesinde dava tarihi esas alınır. Hükümsüzlüğü istenen markanın başvuru veya rüçhan tarihinde, davacının markası en az beş yıldır tescilli ise davacı ayrıca, söz konusu başvuru veya rüçhan tarihinde 19. maddenin ikinci fıkrasında belirtilen şartların yerine getirildiğini ispatlayacağı belirtilmiştir.
6769 Sayılı SMK’nın 9. Maddesi uyarınca, tescil tarihinden itibaren 5 yıl içinde haklı bir sebep olmadan tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından marka sahibi tarafından Türkiye’de ciddi biçimde kullanılmayan ya da kullanımına 5 yıl kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verilir. Mülga 556 Sayılı KHK’nın 14. Maddesinin Anayasa Mahkemesi’nce iptaline ilişkin gerekçeli kararın 06 Ocak 2017 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanması ile 6769 Sayılı SMK’nın 10 Ocak 2017 tarihinde yürürlüğe girmesi karşısında, 10/01/2017 tarihinden sonra açılan iptal davalarında, 5 yıllık sürenin hesabında aradaki bu günlük 4 günlük boşluk nedeni ile 6769 Sayılı SMK’nın yürürlüğünden önceki dönemde geçen sürenin de hesaba katılması gerekir. Zira 06/01/2017 tarihine kadar markanın kullanılmamasının bir yasal yaptırımı mevcuttur ve marka sahipleri de bunu bilmektedir. Türkiye’nin taraf olduğu Paris Sözleşmesi’nin 5/c maddesi ile TRIPS Anlaşmasının 19. Maddesinde de, markanın kullanılması koşulu düzenlenmektedir. Her ne kadar 6769 Sayılı kanunda, bir geçici madde ile 4 günlük boşlukla ilgili bir düzenlemeye yer verilmemiş ise de, 06/01/2017 tarihinden önceki kullanmama sürelerinin yok sayılması mümkün değildir. Sonuçta halen yürürlükteki yasal düzenlemeye göre tescilden itibaren 5 yıl kullanılmayan marka iptal edilir. SMK’nın 26. Maddesinin SMK önceki dönemde tescil edilmiş, fakat kullanılmayan markalar yönünden de uygulanması, kanunların geçmişe yürümeme ilkesine de aykırı değildir. Zira geçmişe etki yasağı mutlak olmayıp, hak sahiplerinin belirli bir hukuki duruma olan güveni objektif olarak haklı ise geçmişe etki yasağından söz edilemez. (Bakınız Uğur Çolak, Türk Marka Hukuku, 4. Bası, S.983 vd) Yüksek Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 12/11/2020 tarih ve 2020/1133 Esas 2020/5023 Karar sayılı ilamı da bu doğrultudadır.
Taraf vekillerince deliller sunulduktan ve resen celbi gereken deliller de toplandıktan sonra dosyada bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyetinden rapor ve itirazlar üzerine ek raporlar alınmıştır. HMK’nın 282. Maddesi uyarınca “hakim, bilirkişinin oy ve görüşünü diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirir.” Mahkememizce bilirkişi raporları diğer tüm delillerle birlikte değerlendirilmiştir.
Asıl dosya yönünden yapılan değerlendirmede; dosya kapsamı deliller, bilirkişi raporu, patent kayıtları ve tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde, davalı şirket ile davacı şirket arasında marka tescil başvurusundan önce de süre gelen ticari ilişki bulunduğu, dava konusu ……. markasını taşıyan ürünlerin davalı şirket tarafından Türkiyede üretilip Avrupada davacı şirket tarafından satış ve pazarlama işlerinin yapıldığı, davalı tarafça dosyaya sunulan ve davacı tarafça itiraz edilmeyen fuar görsellerine göre taraf şirketlerin birlikte yurt dışı fuarına katıldıkları, davalı şirketin dava konusu ……. markası ile 2010 yılındaki fuara katıldığı, fuar tanıtım görsellerinde davacı şirketin ise davalı şirketin Almanya, Hollanda ve Belçika temsilcisi olarak gösterildiği, dinlenen tanık beyanlarına göre de dava konusu markanın davalı şirketin Avrupa satışları için davalı tarafça tasarlandığı, davacı şirket yetkilerinin bu durumu bildiği, marka tescilinin 18.05.2012 tarihinde kesinleştiği, dava tarihine kadar davacı tarafça buna ses çıkarılmadığı sonuç vc kanaatine varılmıştır . Buna göre, davalının marka tescilinde kötü niyeti bulunmadığı gibi, markanın gerçek hak sahibinin davacı olmayıp davalı olduğu, ayrıca 5 yıllık sessiz kalma yoluyla hak kaybı (hak düşürücü süre) geçtikten sonra eldeki davanın açıldığı görülmekle davacının davasının reddine karar verilmiştir.
Birleşen mahkememizin …… Esas sayılı dosyası yönünden yapılan değerlendirmede; davalı şirket adına tescilli markanın kurum kayıtlarına göre 18.05.2012 tarihinde tescil edildiği, bu tarihten dava tarihine kadar olan süreçte 5 yıllık sürenin geçtiği görülmüştür. Dosya kapsamı deliller ve mahallinde davalı ticaret kayıtlarını inceleyen bilirkişi rapor ve ek raporuna göre dava konusu davalı markasının “Drenaj Kanalı, Yer
Süzgeci, Yağ Ayırıcı (Tutucu), Üst Izgara, Hijyen Paspası, Slot (Armut) Tipi Atık Su Toplama Kanalı,
Çıkış Kutusu, Sifon, Kollektör, Rogar Kapağı, Duş Kanalı, Sürekli Su Toplama Kanalı, Bakım Kapağı,
Vantuzlu Açma Aparatı” emtialarında ciddi ve kesintisiz olarak kullanıldığı,
Kullanıma konu edilen “Drenaj Kanalı, Yer Süzgeci, Yağ Ayırıcı (Tutucu), Üst Izgara, Slot (Armut)
Tipi Atık Su Toplama Kanalı, Rogar Kapağı, Duş Kanalı, Sürekli Su Toplama Kanalı, Bakım Kapağı,”
emtiasının tek tek incelenmesinde 2011 yılındaki emtia listesine göre: 06. Sınıfta “Havalandırma,
ısıtma, kanalizasyon, telefon, yeraltı elektrik ve iklimlendirme tesisatları için havalandırma kanalları, menfezler, menfez kapakları, borular, baca şapkaları, menhol (baca) kapakları, ızgaralar, saklama, muhafaza etme, depolama amaçlarıyla yapılmış metalden malzemeler ve araçlar,” emtiasına karşılık
geldiği “Sifon, Kollektör”, ürünlerinin ise 2011 yılındaki emtia listesine göre 11. Sınıfta “sıhhi tesisat,
vitrifiye.” emtiasına karşılık geldiği,
Kullanım ispatı yapılan emtiadan “hijyen paspasının” Yapıldığı malzemeye göre 20, 19 veya 17. Sınıfa, “çıkış kutusu” emtiasının 09. Sınıfta yer aldığı, “vantuzlu açma aparatı” isimli ürünün ise 07. Sınıfta yer almakla dava konusu …… tescil numaralı ……. markasının tescil kapsamı
dışında kaldığı,
davalının fiilen kullandığı ve kullanımı ispat ettiği mallar dışında kalan 06. Sınıfta “Değerli olmayan
maden cevherleri. Adi metaller ile bunların alaşımları ve yarı mamülleri. Metalden mamül kapılar ve pencereler, kepenkler, jaluziler, bunların kasaları ve aksamları. Elektrik için olmayan madeni kablolar,
teller. Hırdavatçı (nalburiye) eşyası. Madeni para kasaları. Metalden mamul demiryolu malzemeleri.
Madeni iskele babaları ve şamandıraları, madeni dubalar, deniz taşıtları için çapa demirleri. Döküm işleri için madeni kalıplar (makine parçası olanlar hariç). Adi metallerden veya bunların alaşımlarından
yapılmış sanat eserleri. Madeni direkler. Kaldırma, yükleme ve nakil için madeni paletler, madeni halatlar, yük kaldırma ve taşımada kullanılan madeni askılar, bağlar, kolonlar, kuşaklar, bantlar ve
şeritler, metal araç çekme halatları.”
11. sınıfında “Aydınlatma cihazları (taşıtlar, iç ve dış mekanlar için aydınlatma armatürleri). Isıtma ve
buhar üretme tesisatı için cihazlar(Katı, sıvı, gaz yakıtlı ve elektrikli sobalar, kuzineler dahil).
İklimlendirme ve havalandırma cihazları. Soğutucular ve dondurucular. Pişirme, kurulama ve
kaynatmada kullanılan (kişisel bakım amaçlı olanlar dahil) elektrikle ve gazla çalışan aletler, makineler
ve cihazlar (çamaşır kurutma makineleri, saç kurutucuları ve el kurutma cihazları dahil). vitrifiye. Su
yumuşatma cihazları, su arıtma cihazları, su arıtma tesisatı, atık arıtma tesisatı. Tıbbi amaçlı olmayan
elektrikli alt yaygıları ve elektrikli battaniyeler, ısıtıcı yastıklar, elektrikli veya elektriksiz ayak ısıtıcıları,
sıcak su torbaları (termoforlar). Akvaryumlar için filtreler ve filtre-motor kombinasyonları. Sanayi tipi
pişirme, kurutma ve soğutma tesisatı. Pastörize ve sterilize edici makineler.”
35. Sınıfında “Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler (Ticari ve reklam amaçlı sergi
ve fuarların organizasyonu hizmetleri dahil). Büro hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili
danışmanlık, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri (ithalat-ihracat acente hizmetleri dahil). Ticari ve
sınai ürünler için eksperlik hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri.
Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi
hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir).”
Mal ve hizmetleri bakımından kullanımın ispatlanamadığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile markanın bu mal ve hizmetler yönünden kullanmama nedeniyle iptaline karar vermek gerekmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-ASIL DOSYA YÖNÜNDEN:
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 80,70 TL ilam harcından, 35,90 TL peşin harcın mahsubu ile, 44,80 TL bakiye karar harcının, davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
B-BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN 2019/48 ESAS SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE, davalı adına tescilli …… tescil nolu markanın tescilli olduğu
06. Sınıfta “Değerli olmayan
maden cevherleri. Adi metaller ile bunların alaşımları ve yarı mamülleri. Metalden mamül kapılar ve
pencereler, kepenkler, jaluziler, bunların kasaları ve aksamları. Elektrik için olmayan madeni kablolar,
teller. Hırdavatçı (nalburiye) eşyası. Madeni para kasaları. Metalden mamul demiryolu malzemeleri.
Madeni iskele babaları ve şamandıraları, madeni dubalar, deniz taşıtları için çapa demirleri. Döküm
işleri için madeni kalıplar (makine parçası olanlar hariç). Adi metallerden veya bunların alaşımlarından
yapılmış sanat eserleri. Madeni direkler. Kaldırma, yükleme ve nakil için madeni paletler, madeni
halatlar, yük kaldırma ve taşımada kullanılan madeni askılar, bağlar, kolonlar, kuşaklar, bantlar ve
şeritler, metal araç çekme halatları.”
11. sınıfında “Aydınlatma cihazları (taşıtlar, iç ve dış mekanlar için aydınlatma armatürleri). Isıtma ve
buhar üretme tesisatı için cihazlar(Katı, sıvı, gaz yakıtlı ve elektrikli sobalar, kuzineler dahil).
İklimlendirme ve havalandırma cihazları. Soğutucular ve dondurucular. Pişirme, kurulama ve
kaynatmada kullanılan (kişisel bakım amaçlı olanlar dahil) elektrikle ve gazla çalışan aletler, makineler
ve cihazlar (çamaşır kurutma makineleri, saç kurutucuları ve el kurutma cihazları dahil). vitrifiye. Su
yumuşatma cihazları, su arıtma cihazları, su arıtma tesisatı, atık arıtma tesisatı. Tıbbi amaçlı olmayan
elektrikli alt yaygıları ve elektrikli battaniyeler, ısıtıcı yastıklar, elektrikli veya elektriksiz ayak ısıtıcıları, sıcak su torbaları (termoforlar). Akvaryumlar için filtreler ve filtre-motor kombinasyonları. Sanayi tipi
pişirme, kurutma ve soğutma tesisatı. Pastörize ve sterilize edici makineler.”
35. Sınıfında “Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler (Ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri dahil). Büro hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili danışmanlık, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri (ithalat-ihracat acente hizmetleri dahil). Ticari ve
sınai ürünler için eksperlik hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri.
Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi
hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve
benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir).”
emtia ve hizmetler yönünden KULLANMAMA NEDENİYLE İPTALİNE, sair emtialar yönünden ise davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 80,70 TL ilam harcından, 44,40 TL peşin harcın mahsubu ile, 36,30 TL bakiye karar harcının, davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,

3-Davanın kısmen kabulü nedeniyle, karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davanın kısmen reddi nedeniyle, karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 88,80 TL harç giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 61,00 TL yargılama giderinin, davanın kabul – red oranına göre 30,50 TL’sinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin üzerinde bırakılmasına,
C-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
D-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup usulen anlatıldı.01/03/2022

Katip …

e-imzalıdır
Hakim …

e-imzalıdır