Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/45 E. 2020/143 K. 10.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/45 Esas
KARAR NO : 2020/143

DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/01/2019
KARAR TARİHİ : 10/07/2020

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin …. tescil no.lu “……” ambalaj deseni markasına,…… tescil nolu markasına, …… tescil nolu, ….. tescil nolu markasına sahip olduğunu, ayrıca TPMK nezdinde ….. nolu gofret ambalaj deseni tasarımını tescil ettirdiğini, davalının TPMK nezdinde …… no ile tescilli “……” markasını haksız ve kötüniyetli olarak tescil ettirdiğini: marka görsellerindeki benzerliğin iltibasa yol açtığını ve haksız kazanç sağlama maksadı taşıdığını ileri sürülerek davalıya ait 28.03.2018 tarihli ve …… no ile tescilli “…… ” markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Dosyanın Bakırköy ….. FSHHM’de …… esas sayılı dosya ile bu dosyanın birleştirilmesi gerektiğini, …… ifadesinin davalı şirketin yöneticisi İmad Nasif’in lakabı olduğunu, müvekkili şirket adına tescilli pek çok markanın bulunduğunu; taraf markaları arasında benzerliğin bulunmadığını; markalar arasında görsel, işitsel ve anlamsal farklılığının açık olduğunu, davacının ……. markasının tanınmış olmadığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Yargılama sırasında deliller toplanmış; Türk Patent ve Marka Kurumun’dan davaya konu davacı ve davalıya ait marka tescil belgeleri ile ilgili dosya evrakları celp edilmiştir.
Mahkememizce toplanan tüm deliller ve taraf iddiaları ışığında dosya davalı adına tescilli markanın üzerinde davacının sunulan deliller ışığında önceki hak sahipliğinin bulunup bulunmadığı, taraf markaları arasında benzerlik ve karıştırılma ihtimalinin olup olmadığı ve kötüniyetli tescilin koşullarının oluşup oluşmadığı yönünde rapor tanzim etmek üzere dosya bir marka vekiline tevdi olunmuş, bilirkişi düzenlemiş olduğu 29.05.2020 havale tarihli raporunda özetle; “Davacının…. nolu ambalaj deseni markası tescilinin, davalının …… nolu ambalaj deseni markasının tescilinden önce olduğunu, davacının aynı ambalaj desenini ayrıca ….. no ile tasarım olarak da tescil ettirdiğini, bu tasarım tescilinin de davacının …… nolu marka tescil başvurusundan önce olduğunu, tarafların dava konusu tescilli markaların aynı ürün sınıfında tescilli olduğunu ve aynı tüketici kesimine hitap ettiğini, ilgili ürünün ortalama tüketicisinin algısı dikkate alındığındı, davacının …. nolu ambalaj deseni markası ile kıyaslandığında davalının …… nolu ambalaj deseni markasının SMK m.6/1 anlamında kırıştırılma ihtimaline yol açabileceğini, davalının …… nolu ambalaj deseni markası açısından hükümsüzlük şartının oluştuğu” hususlarını bildirmiştir.
Davalı vekilinin 30.06.2020 tarihli rapora yönelik itiraz dilekçesinde özetle; rapordaki aleyhe olan tüm hususları reddettiklerini, davacı markası ile müvekkil markasıişitsel, kavramsal ve görsel açıdan benzerlik olmadığını, davanın temelsiz olduğunu, kısıtlı ve dar kapsamlı bilirkişi incelemesine itiraz edip dosyanın yeniden tarafsız bilirkişilerce incelenmek üzere rapora gönderilmesini mahkeme aksi kanaatte ise ek rapor için tekrardan bilirkişiye tevdine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; Davalı adına tescilli markanın davacı markası ile karıştırılma ihtimali nedeniyle hükümsüzlüğüne yöneliktir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; SMK’nun 25.md’si hükümsüzlük hallerini düzenlemektedir. Buna göre 5.md’deki mutlak red; ve 6.md’deki nisbi red sebepleri hükümsüzlük sebebidir.
SMK’nun 6/1 md’sine göre, tescil başvurusu yapılan bir markanın tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.
Karıştırılma ihtimali ortalama tüketicilerin her iki işaret arasında bir şekilde bağlantı kurmasıdır. Eğer mal veya hizmetin aynı işletmeden ileri geldiği yönünde bir algılama ortaya çıkıyor, yani bir işletmeye ait mal veya hizmet başka bir işletmeye ait mal veya hizmet ile karıştırılıyor ve bu nedenle satın alınıyor ise doğrudan karıştırma ihtimali; eğer mal veya hizmetin markası birbirinden ayırd ediliyor ancak bunların aynı işletmenin markaları olduğu ya da bu mal veya hizmetin aralarında ekonomik bağlantı bulunan işletmelerden geldiği biçiminde bir algılama oluşuyor ise bu halde de dolaylı karıştırma ihtimalinden söz edilecektir.
Somut olayda; yukarıda anılan ilkeler ışığında yapılan değerlendirmede taraf markalarının ” …… ” ve “…… ” şeklindeki ibarelerinin yanı sıra ambalaj tasarımı biçiminde şekil unsurlarını da içerdiği, kıyaslamanın kelimeler ile birlikte desen, şekil, pozisyon, renk, ölçek, çizgi, figür ve fon gibi unsurlarla birlikte yapılmasının gerekli olduğu, bu hali ile bir bütün olarak taraf markalarının daha çok çocuklara hitap ettiği hususu da nazara alınarak ekonomik bağlantılı işletmelerden geldiği biçimde algı oluşturduğu, aynı zamanda davacının söz konusu marka için tescilli tasarımının bulunduğu, davalının seçenek serbestisi içerisinde olmasına karşı markasını davacı markasına ve tasarımına yaklaştırmasının hukuk düzenince korunamayacağı ve hükümsüzlük koşullarının oluştuğu kanaatiyle davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının KABULÜNE, davalı yana ait …… tescil numaralı markanın hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine,
2-Alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin yatırılan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 10,00 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine gör 4.910,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından bu dava nedeniyle yapılan 44,40 TL başvuru harcı, 44,40 peşin harç, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, 117,00 TL tebligat/posta masrafı olmak üzere toplam 1.206,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/07/2020
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır