Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/343 E. 2020/124 K. 08.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/343 Esas
KARAR NO : 2020/124

DAVA : Marka (Resmi Makamlarca Açılan Hükümsüzlük İstemli)
DAVA TARİHİ : 30/10/2019
KARAR TARİHİ : 08/07/2020

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Resmi Makamlarca Açılan Hükümsüzlük İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketinin 1949 yılından bu yana faaliyet gösteren dünyanın en büyük hazır giyim markalarından olduğunu, müvekkili şirketine ait …… markasının dünyaca tanınmış bir marka olduğunu, davalı tarafın bu prestiji kötüye kulanarak görsel, sessel ve biçimsel benzerliğe dayanarak markasını oluşturarak; müvekkili şirket üzerinden piyasadan pay edinmeye çalıştığını, davalı tarafın …… markasıyla iltibas yaratacak şekilde markasını birebir aynı oluşturduğunu, kötü niyetli tescil hususunun tartışmasız olduğunu bu nedenlerle davalının …… nolu …… markasının gerçek hak sahipliği ve kötü niyetli tescil nedeniyle hükümsüzlüğüne, aksi bir karar halinde ise …… nolu …… markasının kullanmama nedeniyle iptaline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmiş, cevap dilekçesi sunulmamış, bu suretle davanın reddini istediği kabul edilmiştir.
Davacı vekilinin 09.04.2020 tarihli dilekçesi ve 08.07.2020 tarihli celsedeki beyanları ile, tarafların dosyada karar verilmeden uzlaşmış olduklarını, taraflar arasında imzalanan marka devir ve sulh sözleşmesini ekte sunduklarını, davaya konu markanın davacıya devredildiğini, işbu davada tarafların sulh olması nedeniyle, öncelikle vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyanla, sulh sözleşmesini tasdiki ile dosyada karar verilmesine yer olmadığında hüküm kurulmasını talep etmiştir.
Dava, markanın hükümsüzlüğü talebine yöneliktir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraf vekillerinin vekaletnamesinde sulhe yetkisinin bulunduğu ve talebin davayı sonlandırır nitelikte olduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin beyanları nazara alınarak, davacı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, aynı sebeple vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, davada sulh nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Tarafların sulh olduğu ve davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından karar verilmesine yer olmadığına,
2-Alınması gereken 54,50 TL peşin harç, 54,50 başvuru harcının davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Her bir tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına ve vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
4-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı 08/07/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır