Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/338 E. 2021/274 K. 14.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/338
KARAR NO : 2021/274

DAVA : Maddi-Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 23/10/2019
KARAR TARİHİ : 14/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/12/2021

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin TPMK nezdinde ….. tescil numaralı “…..” ibareli markanın maliki olduğunu, müvekkilinin “….” isimli marka ile …. ve …. üzerinden e-ticaret ile el örmesi, bikini ve bir takım tekstil ürünlerinin satışını yaptığını, müvekkilinin söz konusu markanın geliştirilmesi ve büyütülmesi amacıyla reklamlar ve yatırımlar yaptığını, müvekkilinin “….com” isimli internet sitesinde, “…..” isimli markanın …… internet sitelerinde küçük ev aletleri ticareti yapıldığı ve yapılan ticaret ile müşterilerin mağdur edildiğine ilişkin şikayetleri görüldüğünü, taraflarınca yapılan araştırma sonucu, müvekkilinin tescilli markasının davalı tarafından küçük ev aletleri ticareti için haksız ve izinsiz olarak kullanıldığının tespit edildiğini, internet ortamında “…..” ismini aratınca tonlarca şikayet görüntüsü ile karşılaşıldığını, bu nedenle müvekkilinin tescilli markayı kullanamaz hale geldiğini ve ticari itibarının zedelendiğini iddia ederek, şimdilik 100,00 TL maddi ve 20.000,00 TL manevi tazminatın, dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 30/10/2021 tarihli dilekçesi ile, 100,00 TL olan maddi tazminat talebini, 129.685,64 TL olarak artırıp, mevduata uygulanacak en yüksek faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiş ve harcını yatırmıştır.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin davacının satışa sunduğu ürünlerin benzerlerinin ticaretini veya pazarlamasıyla ilgili bir eylemi ve işleminin bulunmadığını, müvekkilinin “…..com” adlı internet sitesi üzerinden küçük elektrikli ev eşyalarının satışını yaptığını, davacının ticari iştigal alanıyla müvekkilinin bir ilgisinin bulunmadığını, müvekkiline karşı yapılan ticari arabuluculuk başvurusundan sonra hak iddia edilen “…..” isimli markanın müvekkili tarafından internet sitesinden kullanımına son verildiğini, davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin afaki olduğunu ve hukuki dayanağının bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davalının davacının tescilli “….” isimli markasını haksız ve izinsiz kullanması nedeniyle maddi ve manevi tazminat taleplidir.
Taraf vekillerince deliller sunulduktan ve resen celbi gereken deliller de toplandıktan sonra dosyada bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, dosyanın tevdi olunduğu bilirkişi heyeti hazırlamış olduğu 18/03/2021 havale tarihli raporda sonuç olarak, www….. com uzantılı alan adı üzerinde 02/03/2021 tarihi itibariyle “…..” ibareli herhangi bir kullanıma rastlanmadığı, Bakırköy …. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin …… Esas sayılı dosyası üzerinden tanzim edilen bilirkişi raporunda, davalı “….” markasını “……” isimli internet sitesinde kendisini tanıtmak için müstear ad olarak kullanıldığının tespit edildiği, ilgili kullanımların davalının da ikrarında olduğu, davacı yana ait markanın “online pazaryeri sağlama hizmetleri” bakımından tescilli olduğu göz önüne bulundurulduğunda, davalı yanın “online pazaryerinde” ilgili markayı müstear ad olarak kullanmasının davacı yana ait markadan kaynaklanan hakları ihlal eder mahiyette olacağı, ilgili kullanımların davacı yana ait markaya tecavüz teşkil eder mahiyette olduğu, davalının dava konusu dönemde e-ticaret yoluyla gerçekleştirmiş olduğu 12.687.462,10 TL tutarındaki cirosuna İTO tarafından bildirilen %15 oranındaki emsal lisans oranı uygulandığında, davacının dava tarihi itibariyle talep edebileceği lisans bedelinin 1.903.119,32 TL hesap edildiği, şayet emsal lisans bedeli alt sınırı olan %1 ve %2 emsal lisans bedeli oranları uygulanacak olursa, 126.874,62 TL ve 253.749,24 TL olarak hesap edildiği, ancak davacının dava konusu markayı tescil tarihinden önce 2016 yılında 8 adet satış faturası ile inşaat ve tekstil ürünleri satışında kullandığı, bunun dışında dava konusu markalı satışlarına ve markasının tanıtımına ilişkin faaliyetinin bulunmadığı, “…..” ibareli markasının tescil tarihinden, dava tarihine kadar olan dönemde de söz konusu markayı kullanmadığı ve şirket olarak faaliyet gösterdiği bu dönemdeki cirosunun çok düşük olduğu ve zarar ettiği, internet sitesi yoluyla yapmadığı, davalının “…. E-Ticaret” ticaret unvanı ile faaliyette bulunduğu, “……” ibareli markayı ilgili e-ticaret sitesinde müstear ad olarak kullandığı, kullanım süresinin kısa süreli 1 yıl olduğu ve bu sürede e-ticaret yoluyla elektrikli ev aletleri satışından sağladığı faaliyet kazancının toplam 52.567,82 TL olduğu hususları göz önüne alındığında, davacının talep edebileceği lisans bedelinin Mahkeme tarafından takdir edilmesinin uygun olacağı belirtilmiştir.
Dosya, taraf vekillerinin itirazlarını karşılar ve özellikle davalı marka kullanımının davacının aynı marka için tescil başvuru tarihinde önce olması da dikkate alınarak, tecavüz ve tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise özellikle markanın başka markaları taşıyan elektronik ürünleri satması da gözetilerek, sanal mağazadaki markanın katkısı değerlendirilerek istenebilecek maddi tazminat tutarını gösterir ek rapor tanzimi için dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş olup bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 09/08/2021 havale tarihli ek raporda sonuç olarak, davacı yana ait markanın “online pazaryeri sağlama hizmetleri.” bakımından tescilli olduğu göz önünde bulundurulduğunda, davalı yanın “online pazaryerinde” ilgili markayı müstear ad olarak kullanmasının, davacı yana ait markadan kaynaklanan hakları ihlal eder mahiyette olacağı görüşleri bakımından herhangi bir değişim olmadığı, dosyada bulunan evrak, mahalde yapılan incelemeler ve Bakırköy ….. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin ….. Esas sayılı dosyası üzerinden tanzim edilen bilirkişi raporu doğrultusunda; davaya konu “….” ibareli marka bakımından davacı yanın gerçek hak sahibi olduğu tespit edilmekle birlikte, davalı yanın dosya kapsamı dışında tescil tarihinden önce kullanımlarının olması halinde, söz konusu kullanımların davacı yanın gerçek hak sahipliğinden kaynaklanan haklarına tecavüz teşkil edeceği ve tazminat koşullarının oluşacağı yönünde olduğu, davalı marka kullanımının, davacının aynı marka için tescil başvuru tarihinden önce olması da dikkate alınarak, mali yönden yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda, davacının lisans seçeneğine göre, dava tarihi itibariyle talep edebileceği maddi tazminat miktarının 12.968.564,14 TLx%1= 129.685,64 TL olarak hesap edildiği, ayrıca davacı markasının süresinin yaklaşık 3 yıl olduğu ve söz konusu markasını 2016 yılında e-ticaret yoluyla olmayan 8 adet satış faturası dışında kullanmadığı, davalının kullanım süresinin yaklaşık 17 ay olduğu ve bu sürede e-ticaret yoluyla satışlarından sağladığı faaliyet kazancının toplam 54.591,75 TL olarak hesap edildiği hususları göz önüne alındığında, davacının talep edebileceği maddi tazminat miktarı olarak hesap edilen 129.685,64 TL üzerinden takdiri Mahkemeye ait olmak üzere, Borçlar Kanunu’nun 52. Maddesi kapsamında hakkaniyet indirimi yapılmasının uygun olacağı belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı deliller ve bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; …… tescil nolu “……” markanın 35. Sınıfta “online pazaryeri sağlama hizmetleri” sınıfında da davacı adına tescilli olduğu, tescilden önceki ilk kullanımın da davacı tarafından yapıldığı ve öncelikli kullanım hakkının davacıya ait olduğu, davalının “online pazaryerinde” bu markayı müstear ad olarak kullanmasının, davacıya ait markadan kaynaklanan hakları ihlal eder mahiyette olduğu anlaşılmıştır. Davacı vekili maddi tazminat talebini SMK 151/2-c bendine göre lisans seçeneğine göre istemiştir. Herhangi bir emsal lisans sözleşmesi sunmamıştır. Keza, kendisince marka online pazaryeri sağlama hizmetlerinde kullanılmamıştır. Davalı da, bu markayı internet mağazacılığı alanında sadece müstear ad olarak kullanmış olup, başka markalara ait ürün satışı yapmıştır. Bilirkişi raporunda belirtildiği üzere, kullanım süresi tam olarak tespit edilememiştir. Bilirkişi raporunda da değinildiği üzere, tazminat miktarı tam olarak hesaplanamamıştır. SMK’nun 151/3 maddesi uyarınca “Yoksun kalınan kazancın hesaplanmasında, özellikle sınai mülkiyet hakkının ekonomik önemi veya tecavüz sırasında sınai mülkiyet hakkına ilişkin lisansların sayısı, süresi ve çeşidi, ihlalin nitelik ve boyutu gibi etkenler göz önünde tutulur.” Davacı adına olan marka tescili 12/10/2018 tarihli olup, dava tarihi ise, 23/10/2019 tarihidir. Markanın tescil tarihi de gözetildiğinde, davalının elde ettiği kazançtan markanın katkısının çok az olduğunun kabulü gerekir. TBK 50, 51 ve özellikle “zarara hafif kusuruyla sebep olan tazminat yükümlüsü, tazminatı ödediğinde yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hakim, tazminatı indirebilir.” şeklindeki TBK’nun 52/2 maddesi gözetilerek, hakkaniyet gereği davacı yararına 20.000,00 TL maddi tazminat takdir edilmiştir. Davalının eylemi aynı zamanda davacının markadan doğan manevi haklarını da ihlal ettiğinden, ihlalin süresi, niteliği, markanın tescil tarihi, tarafların ekonomik durumu ve manevi tazminatın amacı gözetilerek davacı yararına 5.000,00 TL manevi tazminat takdir edilmiştir. Bu itibarla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE,
-Davalı tarafça davacı marka haklarına tecavüz nedeniyle 20.000,00 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi tazminatın, dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair taleplerin REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 44,40 TL harç ile 2.580,00 TL ıslah harcının toplamı 2.624,40 TL harçtan, 1.707,75 TL ilam harcının mahsubu ile, 916,65 TL fazla harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince kabul edilen maddi tazminat davası nedeniyle hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince kabul edilen manevi tazminat davası nedeniyle hesaplanan 5.000,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesinin 13/3 maddesi gereğince, reddedilen maddi tazminat davası nedeniyle hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince reddedilen manevi tazminat davası nedeniyle hesaplanan 5.000,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvuru, 44,40 TL peşin ve 2.580,00 TL ıslah harcının toplamı 2.668,80 TL harçtan, iade olunan 916,65 TL harcın mahsubu ile 1.752,15 TL harç giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 319,10 TL tebligat-tezkere ve 3.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.319,10 TL yargılama giderinin, davanın kabul-red oranına göre 554,32 TL’sinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin üzerinde bırakılmasına,
9-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
10-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup usulen anlatıldı.14/12/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır