Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/328 E. 2019/341 K. 16.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/328
KARAR NO : 2019/341

DAVA : Maddi-Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 19/02/2019
KARAR TARİHİ : 16/10/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/10/2019

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizce yapılan incelemesi sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile, davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin tescilli “…..” markasının birebir kullanılarak davalı tarafından aynı sınıfta …… sayı ile “……” olarak tescil ettirildiğini, davalı tescilinin kötü niyetli olduğunu ve davalı yanın söz konusu eylemlerinin müvekkili haklarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini iddia ederek, davalı adına tescilli markanın hükümsüzlüğünü, tescilin kötü niyetli olduğunun, tecavüz ve haksız rekabetin tespitini, men ve ref’ini, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik 10.000,00 TL maddi ve 25.000,00 TL manevi tazminatın, tecavüzün vuku bulduğu tarihten itibaren uygulanacak ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini ve verilecek hüküm özetinin ilanı talepli olarak açılan Mahkememizin ….. Esas sayılı dosyasında, tazminat talepleri ile ilgili dava tefrik edilerek işbu esasa kaydı yapılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin hiçbir firmanın itibarından faydalanmadığı gibi, hiçbir firmanın itibarından faydalanmasına da ihtiyacının bulunmadığını, müvekkilinin icra ettiği ticari faaliyetlerini TPMK himaseyinde korunur mahiyette müvekkili adına tescilli markasını kullandığını ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
06/12/2018 tarih ve 7155 sayılı Kanunun 20. Maddesi ile, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen 5/A maddesi uyarınca, TTK’nın 4. Maddesi ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalarda, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
Dava, maddi ve manevi tazminatın davalıdan tahsiline ilişkin olup, TTK’nın 4. Maddesinde, ticari davalar düzenlenmiştir. Tarafların sıfatı ve uyuşmazlığın niteliğine göre dava, TTK 4 maddesi anlamında ticari davalardandır. Dosyanın tetkikinden, davacı yanın dava şartı olarak kabul edilen ve yukarıda belirtilen yasa gereğince arabulucuya gitmeden işbu davanın açıldığı anlaşılmakla, davacının davasının dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Arabulucuya müracaat edilmeden davanın açılması nedeniyle, davacının davasının dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine,
2-Peşin alınan harcın yeterliliğine, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 3.931,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Karardan bir suretinin taraf vekillerine tebliğine,
6-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgisine iadesine,
Evrak üzerinde yapılan inceleme neticesinde, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, karar verildi.16/10/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır