Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/282 E. 2020/272 K. 20.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/282
KARAR NO : 2020/272

DAVA : Markanın Hükümsüzlüğü, Sicilden Terkin
DAVA TARİHİ : 11/09/2019
KARAR TARİHİ : 20/10/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 10/11/2020

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin güvenlik ve eğitim sektöründe yenilikçi çözümleriyle 2007 yılında … ticaret unvanı ile kurulduğunu ve kurulduğu günden bu yana “…. Güvenlik” markası ile ticaretini sürdürmekte ve bu isimle piyasada tanınmış marka olma konumunda olduğunu, Davalı ile müvekkilinin işbu dönemde tanıştığını ve davalıya 2017-2018 yıllarında müvekkili tarafından hizmet verildiğini, davalının müvekkilin markasını bu dönemde gördüğünü, davalının ticaret unvanında “…” ismi geçmediği gibi, internet sitelerinde, tüm verdiği iş ilanlarında … Grup, … Holding isimlerini ve logolarını kullandığını, buna rağmen sırf müvekkilinin profesyonel iş becerisini kullanmak için “….” adı altında ilkokul mezunları ile sitelere hizmet vererek müvekkilinin tanınmış markasına tecavüz ettiğini, müvekkilinin “… güvenlik” markasının gerçek hak sahibi olduğunu, ancak buna rağmen davalının …. kod numarası ile “… Güvenlik Eğitim ve Koruma” markasını kendi adına tescil ettirdiğini ve bu durumun müvekkili haklarını ihlal ettiğini iddia ederek, … kod numarası ile davalı yan adına tescilli bulunan “… Güvenlik Eğitim ve Koruma” ibareli markanın müvekkiline ait ticaret unvanı ile aynı olduğunun tespitine, … kod numarası ile davalı yan adına tescilli bulunan “… Güvenlik Eğitim ve Koruma” ibareli markanın hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini ve karar özetinin ilanını talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi, tensip tutanağı ve ön inceleme duruşma gün ve saatinin davalıya tebliğine ilişkin çıkartılan davetiyenin yapılamadan iade edildiği, bunun üzerine İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünden davalının tebliğe yarar açık adresinin sorulduğu ve aynı adresin bildirilmesi üzerine, Tebligat Kanunu’nun 35. Maddesine göre davalıya tebligat yapıldığı anlaşılmıştır. Davalı davaya cevap vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davalı adına … kod numarası ile tescilli bulunan “… Güvenlik Eğitim ve Koruma” ibareli markanın davacıya ait ticaret unvanı ile aynı olduğunun tespiti, davalı adına … sayı ile tescilli markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini ve verilecek hüküm özetinin ilanı taleplidir.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen kayıtlardan, … sayılı “… GÜVENLİK EĞİTİM VE KORUMA” ibareli markanın, 45. sınıfta 07/12/2018 tarihinden itibaren 10 yıl müddetle davalı adına tescilli olduğu anlaşılmıştır.
6769 Sayılı SMK’nın 25. Maddesinde hükümsüzlük koşulları belirtilmiş olup, belirtilen madde ile, 5. veya 6. maddede sayılan hallerden birinin mevcut olması halinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verilir. Menfaati olanlar, Cumhuriyet Savcıları veya ilgili kamu kurum ve kuruluşları markanın hükümsüzlüğünü mahkemeden isteyebilir. Marka hükümsüzlük davası, dava tarihinde sicilde marka sahibi olarak kayıtlı kişilere veya hukuki haleflerine karşı açılır. Markanın hükümsüzlüğü davalarında Kurum taraf gösterilmez. Bir marka, 5. maddenin birinci fıkrasının (b), (c) ve (d) bentlerine aykırı olarak tescil edilmiş olup da kullanım sonucunda tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından hükümsüzlük talebinden önce ayırt edici nitelik kazanmışsa hükümsüz kılınamaz. Hükümsüzlük halleri, markanın tescil edildiği bir kısım mal veya hizmete ilişkin bulunuyorsa, sadece o mal veya hizmet yönünden kısmi hükümsüzlüğe karar verilir. Marka örneğini değiştirecek biçimde hükümsüzlük kararı verilemez. Marka sahibi, sonraki tarihli bir markanın kullanıldığını bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde bu duruma birbirini izleyen beş yıl boyunca sessiz kalmışsa, sonraki tarihli marka tescili kötüniyetli olmadıkça, markasını hükümsüzlük gerekçesi olarak ileri süremez. 6. maddenin birinci fıkrası uyarınca açılan hükümsüzlük davalarında 19. maddenin ikinci fıkrası hükmü def’i olarak ileri sürülebilir. Bu durumda kullanıma ilişkin beş yıllık sürenin belirlenmesinde dava tarihi esas alınır. Hükümsüzlüğü istenen markanın başvuru veya rüçhan tarihinde, davacının markası en az beş yıldır tescilli ise davacı ayrıca, söz konusu başvuru veya rüçhan tarihinde 19. maddenin ikinci fıkrasında belirtilen şartların yerine getirildiğini ispatlayacağı belirtilmiştir.
Yine SMK’nın 6/1 hükmü uyarınca, tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvurunun reddedileceği belirtilmiştir.
Dosya kapsamı deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı şirket ana sözleşmesinin 07/12/2007 tarihinden beri özel güvenlik hizmetleri ve eğitim ve sair alanlarda faaliyet göstermek üzere tescilli olup unvanının “…” şeklinde olup dosyaya ibraz edilen ticari evraklara göre bu tarihten beri “… özel güvenlik eğitim kurumları” ibaresi ile markasal olarak kullanımının bulunduğu ve böylece ibare üzerinde öncelikli gerçek hak sahibi olduğu halde davalı tarafça davacının ticari unvanı ve markasal kullanımı ile aynı olacak şekilde ” … güvenlik eğitim ve koruma” olarak davacının ticari faaliyet alanı ile aynı olacak emtia ve hizmet sınıflarında tescil edildiği gibi, farklı sınıflarda dahi ” … güvenlik eğitim ve koruma” şeklinde davacının unvanı ve ticari faaliyeti ile aynı olması karşısında, tescilin SMK’nun 6/3 kapsamında öncelikli hak sahipliği, 6/6 maddesi kapsamında başkasına ait ticaret unvanını içermesi ve 6/9 maddesi kapsamında kötü niyetli olması karşısında davanın kabulü ile davalı adına olan markanın tescilli olduğu tüm sınıflar yönünden hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar vermek gerekmiştir. Hükümsüz kılınan marka sicilden terkin edilip, kurum bülteninden yayınlanacağından ayrıca ilana yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacının davasının KABULÜNE, davalı adına olan … tescil nolu markanın hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine ayrıca ilana yer olmadığına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan, 54,40 TL ilam harcından, 44,40 TL peşin harcın mahsubu ile, 10,00 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 4.910,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 88,80 TL dava ilk masrafı ve 207,00 TL tebligat-tezkere masrafı olmak üzere toplam 295,80 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
6-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup usulen anlatıldı.20/10/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır