Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/28 E. 2019/331 K. 10.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/28
KARAR NO : 2019/331

DAVA : Marka, Maddi-Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 21/01/2019
KARAR TARİHİ : 10/10/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/10/2019

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin 25, 26 ve 35 sınıflara dahil olan ürünlerin “…..” markası altında ve 36 sınıfa dahil olan ürünlerin “…..” markası altında müvekkili adına tescilli olduğunu, ancak hal böyle iken, davalı tarafından taklit ürünlerin satışı yapılmak suretiyle müvekkili marka haklarının ihlal edildiğini ve maddi manevi zararlara uğrattığını iddia ederek, belirlenecek marka sahteciliği yoluyla elde edilmiş karın hesaplanması suretiyle belirlenecek maddi tazminat tutarının davalıdan alınmasını ve 5.000,00 TL manevi tazminatın ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik 1.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesi ile, müvekkilinin ürünlerini “…..” markası ile pazarlamayı düşündüğünü, bu bağlamda logoların dizaynı ve hazırlanması için merkezi Almanya’da bulunan ….. Ajans ile irtibata geçtiğini ve 21/08/2017 tarihinde Çin’de faaliyet gösteren çengelli iğne firmasına logolu iğne siparişi verdiğini, davacının ……ve Tic.Ltd.Şti’nin açılışından bir gün sonra ve ürünlerini “….” markası ile piyasaya sunacaklarını bile bile “…. ” markasının tescili için başvuru yaptığını, davacının o güne kadar hiçbir surette kullanmadığı bir markayı sırf kendi kullanımlarını engellemek amacıyla kendi adına tescil ettirdiğini, davacının kötü niyetli olarak hareket ettiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

06/12/2018 tarih ve 7155 sayılı Kanunun 20. Maddesi ile, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen 5/A maddesi uyarınca, TTK’nın 4. Maddesi ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalarda, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
Dava, maddi ve manevi tazminatın davalıdan tahsiline ilişkin olup, TTK’nın 4. Maddesinde, ticari davalar düzenlenmiştir. Tarafların sıfatı ve uyuşmazlığın niteliğine göre dava, TTK 4 maddesi anlamında ticari davalardandır. Dosyanın tetkikinden, davacı yanın dava şartı olarak kabul edilen ve yukarıda belirtilen yasa gereğince arabulucuya gitmeden işbu davanın açıldığı ve bu durumun ön inceleme duruşmasındaki davacı vekilinin beyanı ile de sabit olduğu anlaşılmakla, davacının davasının dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiştir. Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacının davasının dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan, 102,47 TL peşin harçtan, 44,40 TL ilam harcının mahsubu ile, 58,7 TL fazla harcın, karar kesinleştiğine ve talebi halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 3.931,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
6-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup anlatıldı.10/10/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır