Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/267 Esas
KARAR NO : 2020/20
DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/08/2019
KARAR TARİHİ : 17/01/2020
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, 30/04/2019 tarnihinde yazdığı dilekçeye TPMK’dan kumuyu ilgilendiren, tarihi ve kültürel değerler bakımından halka mal olmuş diğer işaretlerin 6769 sayılı SMK’nun 5/ğ maddesi uyarınca marka olarak tescil edilemeyeceğinin yazdığını, …… başvuru nolu …….’a ait …… adlı markanın SMK’ya aykırılık içerdiğini, marka görselinin içinde 732 yılında ….. Devleti’nin başı…….’ın kardeşi …..’in ölümü üzerine anıt olarak diktirdiği taşta (….) kullanılan teke simegesinin bulunduğunu, bu simgenin markanın ayırt edici unsuru niteliğinde olduğunu, görselin içine serpiştirilen öbür teke simgelerinin de birebir biçimleriyle …… yazıtlarında yer aldığını, söz konusu bu simgelerin Türkoloji ve Türk Dili ve Edebiyatı bölümlerinde sıklıkla kullanılmakta olup eski Türkçe’nin simgesi olarak görüldüğünü, buna karşın tarihi ve halka mal olmuş 1300 yıllık bu simgelerin marka olarak tescil edilmiş olduklarından kendisinin ve dil bilimcilerince kullanıldığında marak tecavüzü olarak değerlendirildiğini, marka sahibinin marka hakkını kötüniyetli olarak kullanmasından dolayı markaya itiraz etmelerinin kaçınılmaz olduğunu, SMK 5/ğ maddesine göre tescil edilemeyeceğini, başvurulması durumunda reddedileceği bildirilen markanın tescilinin iptalini talep ve dava etmiştir.
Yargılama sırasında deliller toplanmış; ……. adına …… sayıyla kayıtlı markaya ilişkin belgeler …ndan celp olunmuştur.
6769 Sayılı SMK’nın 156/2 Maddesi ile, …’nun bu kanun hükümlerine göre aldığı bütün kararlara karşı açılacak davalarda ve Kurumun kararlarından zarar gören üçüncü kişilerin Kurum aleyhine açacakları davalarda görevli ve yetkili mahkemenin, Ankara Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemeleri olduğu, yine aynı Kanunun 172/son bendi ile, Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Dairesinin kararları Kurumun nihai kararları olduğu ve bu kararlara karşı, kararın bildirim tarihinden itibaren iki ay içinde Ankara Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde dava açılabileceği belirtilmiştir.
Yukarıda değinilen yasal düzenlemelere göre, …’na karşı açılacak davalarda görevli ve yetkili Mahkemenin Ankara Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemeleri olduğu, işbu davalara bakmakta Mahkememizin yetkisiz olduğu anlaşılmakla, davanın yetki yönünden reddine, Mahkememizin yetkisizliğine ve karar kesinleştiğinde ve süresinde talep halinde dosyanın yetkili Ankara Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Dava dilekçesinin mahkememizin yetkisizliği nedeniyle usulden reddine, talep halinde dosyanın görevli ve yetkili Ankara Nöbetçi Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
2-6100 sayılı HMK’nun 20.maddesi gereğince taraflardan birinin yetkisizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi takdirde mhakememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtaratına,
3-HMK’nun 20bmaddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın yetkili Ankara Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesiene tevzi edilmek üzere Ankara Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne gönderilmesine,
4-Mahkememizce verilen yetkisizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderinin değerlendirilerek HMK’nun 331/2 maddesince bir karar verileceğinin ihtarına,
5-Harç, masraf ve vekalet ücretinin HMK’nun 323/1-ğ ve 331/2 maddesi gereğince yetkili mahkemesince değerlendirilmesine,
Davacının yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/01/2020
Katip …
Hakim …