Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/235 E. 2020/174 K. 09.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/235 Esas
KARAR NO : 2020/174

DAVA : Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/07/2019
KARAR TARİHİ : 09/09/2020
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, Davacının markalarının Türk Patent ve Marka Kurumunda tescilli olduğu gibi uluslararası alanda da tanınmış marka olarak tescilli olduğunu, davacı şirketin tescilli marka ürünleri yanında; her türlü çanta, ayakkabı, aksesuar ve deri mamulü ürünlerin imal ve ticareti ile de iştigal ettiğini, davacı şirketin tescilli markalarının izinsiz bir şekilde kullanılması, ürünlerin satışa arz edilmesi, depolanması üzerine, davacı şirketin ihlalin tespit edilmesi için davalı hakkında İstanbul ……. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi tarafından ……. D.İş sayılı dosyasından verilen karar gereğince İstanbul …… İcra Müdürlüğü’nün …… sayılı dosyası ile yapılan tespit sonucu düzenlenen tespit, el koyma ve yediemin tutanağını dosyaya sunduklarını, bilirkişiler tarafından davalı …’a ait “…… Mh. …… Cad. …… No:…… K…..Kapı No: ….. Bayrampaşa/Zeytinburnu/İST.” adresinde yer alan isimsiz imalathane / depo / iş yerinde yapılan delil tespiti sonucunda;4185 adet ….. logolu/yazılı t-shirt, 1121 adet …… logolu/yazılı triko kazak, 190 adet …… logolu triko kazak cinsi eşya tespit edildiğinin, tespit sırasında bulunan bilirkişiler ile tespit edilen ürünlerde davacıya ait tescilli markaların birebir aynısının kullanıldığı ve ürünlerin orijinal olmadığı fikrine vardıklarını, tespit edilen ürünlere el konularak yediemine teslim edildiği iddia edilerek, İstanbul …… Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi tarafından ….. D.İş dosyası 28.06.2019 tarihli ara kararı ile el konulan ürünler hakkında ürünlerin muhafazasına devamına, Davalı eylemlerinin marka hakkına tecavüz eylemi ve haksız rekabet eylemi olduğunun tespitine, durdurulmasına, önlenmesine, giderilmesine, Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 163. Maddesine istinaden hızlı imhasına, depolama-sundurma ücretinin davalıya tahmiline, kararın ilanına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı adına usulüne uygun tebligat yapılmış, davaya cevap verilmediği anlaşıldığından davanın reddini istediği kabul edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Davacı vekili Marka tescil belgelerini, İstanbul ……. İcra Müdürlüğü’nün ……. sayılı dosyasından yapılan tespit sonucu düzenlenen 03.07.2019 tarihli Tespit ve El Koyma Tutanağını, İstanbul ……. Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi ……. D. İş sayılı dosyasına sunulu Bilirkişi Raporunu dosyaya ibraz ettiği görülmüştür.
Davalının davacıya ait markalardan doğan haklarına tecavüzünün olup olmadığı hususlarında rapor tanzim etmek üzere dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 12/06/2020 tarihli ayrıntılı ve gerekçeli raporlarında; “Davalı kullanımı ile davacının tescilli markaları arasında ayniyet olduğu, davalıya ait ürünler üzerinde Davacı adına tescilli ticari marka ve logoların orijinal ile ayırt edilemeyecek derecede benzer nitelikte kullanıldığı, ürünlerin kullanılmamış, satışa hazır taklit ürünler olduğu, tekstil emtiasının nihai alıcısı olan halkın yani ortalama tüketicinin davalının kullanımı ile Davacının tescilli markaları arasında ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimalinin mevcut olduğu, davalı adresinde tespit edilen ürünlerin sayısı, anılan ürünlerin düzeyinin düşük taklit ürünler olduğunun tespiti, söz konusu adreste herhangi bir vergi levhası, fiş, fatura, irsaliye vb. evrakların bulunmaması ve de Davacı tarafından tescilli Markalarının kullanımına yönelik izin verildiğine dair dosya içerinde herhangi bir belge de yer almaması bir arada değerlendirildiğinde Davalı eylemlerinin Davacının tescilli markalarından doğan haklarına tecavüz oluşturduğu ve davacı aleyhine haksız rekabet yaratıldığı” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Dava; davalının davacı markasına tecavüz ve haksız rekabetin tespiti talebine yöneliktir.
SMK’nun 6/1 md’sinde nisbi red nedeni olarak düzenlenen karıştırma ihtimali, aynı kanunun 7/1 md’sinde marka hakkına tecavüz hali olarak yer almaktadır. SMK’nun 6/1 md’sine göre, önceki marka ile tescil başvurusu yapılan marka aynı ya da benzer ise sınıflar da aynı ya da benzer ise bu başvuru itiraz üzerine red edilir. SMK’nun 25/1 md’si gereğince hem 5.md’de yazılı mutlak red nedenleri , hem de 6.md’de yazılı nisbi red nedenleri birer hükümsüzlük nedenidir. Marka koruma kapsamına ilişkin SMK’nun 7/1-b md’sine göre ise, marka sahibi “tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerde aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tkescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılmasını engelleyebilir ve bu durum aynı zamanda marka hakkına tecavüz olarak nitelendirilmektedir.
Somut olayda; mahkememizce alınan rapor karşısında davalının ürünlerinde ……” ve “……. ” esas unsurlu kullanımının işitsel, anlamsal, görsel olarak ayrı ayrı değerlendirilmesinde ve bütün olarak tetkikinde ortalama tüketici nezdinde karışıklığa mahal verecek derecede benzerlik ve aynılık içermekte olduğu, aynı emtialarda kullanılan markaların görünüş itibari ile ortalama tüketici nezdinde benzerliğinin ve karıştırılma ihtimalinin bulunduğu ve bu itibarla markaya tecavüzün hukuki koşullarının oluştuğu anlaşılmakla davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının davasının KABULÜ İLE; davalının davacıya ait “…… ” ve ” …… ” esas unsurlu markalarından doğan haklarına tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespitine, durdurulmasına, önlenmesine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, bu kapsamda tecavüze konu markaları taşıyan ürünlere el konularak masrafı davalı yanca karşılanmak suretiyle imhasına,
2-Hüküm özetinin masrafı davalı tarafça karşılanmak suretiyle ülke çapında yayın yapan tirajı en yüksek 3 gazeteden birinde ilanına,
3-Alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 10,00 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 4.910,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacının bu dava nedeniyle yapmış olduğu, 44,40 TL peşin harç, 44,40 TL başvurma harcı, 2.000,00 TL bilirkişi ücreti, 155,80 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 2.244,60 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Davacı vekilinin ve davalı asilin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/09/2020

Katip …
¸

Hakim …
¸