Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/211 E. 2020/183 K. 11.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/211 Esas
KARAR NO : 2020/183

DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/06/2019
KARAR TARİHİ : 11/09/2020

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle: Türk Patent nezdinde,…….. tescil numaralı “……” ibareli markanın müvekkili adına tescilli olduğunu, davalının dava konusu ……. tescil numaralı “…… ” markasının müvekkilinin tescilden doğan haklarını ihlal ettiğini, iltibas tehlikesi yarattığını, davalı kullanımlarının ortalama tüketici kitlesini yanılttığını, dava konusu marka ile müvekkilinin markalarının aynı benzer mal ve hizmetlerde tescilli olduğunu, karşılaştırmaya tabi markaların karıştırılma tehlikesi olduğunu, davalının müvekkilinin bilinirliğinden faydalandığını, dava konusu markanın asli unsurunun “……” olduğunu diğer unsurların tali nitelikte olduğunu, müvekkiline ait “……” ibareli markanın yakın arkadaş, davalı adına tescilli “. ……” ibareli markanın çok yakın arkadaş anlamına geldiğini, ibarelerinin anlamlarının aynı olduğunu, davalının “……” markasını kötü niyetle tescile konu ettiğini, davalı yanın haksız kazanç elde etmeye çalıştığını bu sebeplerle davalıya ait ……. tescil numaralı “,……..” ibareli markanın 31. Sınıfta tescilli hizmetler bakımından hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinini, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekilinin dilekçesinde özetle: Müvekkiline ait markanın, davacıya ait markaya benzemediğini, karşılaştırmaya tabi markalar arasında iltibas tehlikesinin olmadığını, müvekkiline ait markanın şekil görsel, kelime, renk, amblem, işaret, fon ve yazı tipi bakımından davacıya ait marka ile farklı olduğunu, davacı tarafın ürünlerinin sadece ……. ve ……. isimli marketlerde satışının yapıldığını, müvekkilinin ise yurt dışına ve iç piyasada veteriner ve seçkin petshoplara satış yaptığını, bu nedenle hitap edilen kitlenin farklı olduğunu, müvekkiline ait markanın davacının seri markası olarak anlaşılmasının mümkün olmadığını, köpek sahibi ve bilinçli tüketicilerin algısının dikkate alınması gerektiğini, ilgili kesim nezdinde karıştırma ihtimalinin bulunmadığını, müvekkilinin kötü niyetli olmadığını, kendilerinin ihracat yaptığını, marketlerde satılan ürünlerden haberdar olmak gibi bir zorunluluklarının olmadığını, haksız yarar sağlamadığını, müvekkilinin dürüstlük kuralına, ticari örf ve adetlere uygun olarak tescilli markasına dayanarak kullanımda bulunduğunu, bu sebepler ile davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Yargılama sırasında deliller toplanmış; Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davaya konu marka tescil belgeleri ile ilgili dosya evrakları celp edilmiştir.
Mahkememizce toplanan tüm deliller ve taraf iddiaları ışığında dosya davalı tarafa ait ……. tescil numaralı markanın davacı yana ait markalar ile aralarında iltibas, benzerlik ve karıştırılma ihtimali iddialarıyla hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında rapor tanzim etmek üzere dosya bir marka bilirkişisine tevdi olunmuştur, bilirkişi düzenlemiş olduğu 13/03/2020 havale tarihli raporunda özetle;” davalı adına tescilli “…… ” ibareli ……. tescil numaralı markanın, davacı yan adına tescilli “……” ibareli…….. tescil numaralı marka ile benzerlik arz ettiğini, markaların hitap ettiği ortalama tüketici kitlesinin algısı göz önünde bulundurulduğunda davalı yan adına tescilli markanın 31. Sınıfta tescilli olduğu “İşlenmemiş tarım ve bahçecilik ürünleri, tohumlar, ormancılık ürünleri, canlı hayvanlar (kuluçkalık yumurtalar, döllenmiş yumurtalar dahil), canlı ve kurutulmuş bitkiler ve otlar, hayvan yemleri, malt (insan tüketimi için olmayan), evcil hayvanlar için alta serilen maddeler; kedi kumu” emtiaları bakımından ve 35. Sınıfta tescilli olduğu müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için işlenmemiş tarım ve bahçecilik ürünleri tohumlar, ormancılık ürünleri, canlı hayvanlar (kuluç kalık yumurtalar, döllenmiş yumurtalar dahil), canlı ve kurutulmuş bitkiler ve otlar, hayvan yemleri, malt (insan tüketimi için olmayan), evcil hayvanlar için alta serilen maddeler; kedi kumu mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler, parakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir) hizmetleri bakımından kullanılmasının davacı adına tescilli markayı çağrıştıracağı ve nihai tüketici nezdinde iltibasa sebebiyet vereceğini, hükümsüzlüğü koşullarının oluştuğunu, davalının marka başvurusu esnasında ve sonrasında kötü niyetli olduğuna ilişkin dosyada mübrez delil olmadığından değerlendirme yapılamadığı, konu hakkındaki nihai takdirin mahkemeye ait olduğu” hususlarını bildirmiştir.
Davalı vekilinin bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesinde: Bilirkişi raporunun hükme esas alınmayarak, öncelikle yeni bir bilirkişi heyeti oluşturularak rapor tanzim ettirilmesine, bu talebin kabul görülmemesi halinde ek rapor alınmasına, bu talepleri de kabul görmemesi halinde davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; Davalı adına tescilli markanın davacı markası ile karıştırılma ihtimali nedeniyle hükümsüzlüğüne yöneliktir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; SMK’nun 25.md’si hükümsüzlük hallerini düzenlemektedir. Buna göre 5.md’deki mutlak red; ve 6.md’deki nisbi red sebepleri hükümsüzlük sebebidir.
SMK’nun 6/1 md’sine göre, tescil başvurusu yapılan bir markanın tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.
Karıştırılma ihtimali ortalama tüketicilerin her iki işaret arasında bir şekilde bağlantı kurmasıdır. Eğer mal veya hizmetin aynı işletmeden ileri geldiği yönünde bir algılama ortaya çıkıyor, yani bir işletmeye ait mal veya hizmet başka bir işletmeye ait mal veya hizmet ile karıştırılıyor ve bu nedenle satın alınıyor ise doğrudan karıştırma ihtimali; eğer mal veya hizmetin markası birbirinden ayırd ediliyor ancak bunların aynı işletmenin markaları olduğu ya da bu mal veya hizmetin aralarında ekonomik bağlantı bulunan işletmelerden geldiği biçiminde bir algılama oluşuyor ise bu halde de dolaylı karıştırma ihtimalinden söz edilecektir.
Somut olayda davacının markasının “……” olması sebebiyle davacı ve davalı markası arasında kıyaslama yapılmış ve bilirkişinin her iki markanın benzer olduğu, davalı markasının davacı adına tescilli markayı çağrıştıracağı ve nihai tüketici nezdinde iltibasa sebebiyet vereceği yönündeki tespitine mahkememizce de aynen iştirak edilmiştir. Zira davacı tarafa ve hükümsüzlük talebine konu davalı tarafa ait markaların asli ve ayırd edici unsuru olan “……” ibaresi benzerdir. Hükümsüzlük koşullarından bir diğeri de benzer olan markaların aynı mal ve/veya hizmet sınıflarına ait olmasıdır. Buna karşın davacı markasının tescilli olduğu sınıf ile davalı markasının tescilli olduğu sınıf (31.sınıf) aynıdır ve bu itibarla hükümsüzlük koşullarından aynı mal ve/veya hizmet sınıfında olmak koşulunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Bu durumda 6769 sy.SMK’nun 6/1 md’si ve 25.md’si gereği hükümsüzlük koşullarının tamamının gerçekleşmiş olduğu kanaatiyle davacının davasının 31. Sınıfta tescilli olduğu “İşlenmemiş tarım ve bahçecilik ürünleri, tohumlar, ormancılık ürünleri, canlı hayvanlar (kuluçkalık yumurtalar, döllenmiş yumurtalar dahil), canlı ve kurutulmuş bitkiler ve otlar, hayvan yemleri, malt (insan tüketimi için olmayan), evcil hayvanlar için alta serilen maddeler; kedi kumu” emtiaları bakımından ve 35. Sınıfta tescilli olduğu müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için işlenmemiş tarım ve bahçecilik ürünleri tohumlar, ormancılık ürünleri, canlı hayvanlar (kuluç kalık yumurtalar, döllenmiş yumurtalar dahil), canlı ve kurutulmuş bitkiler ve otlar, hayvan yemleri, malt (insan tüketimi için olmayan), evcil hayvanlar için alta serilen maddeler; kedi kumu mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler, parakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir)” hizmetleri bakımından hükümsüzlüğüne karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar davacı dava dilekçesinde karıştırma ihtimali ile birlikte kötüniyet iddialarına dayanmışsa da; bu iddiayı somut olayda kabulünü gerektirecek ölçüde bir delil sunamamıştır. Bu durumda, yanlızca karıştırma (SMK 6/5) yönünden açılan davanın kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM:
1-Davacının davasının KABULÜNE, davalı yana ait ……. tescil numaralı markanın 31. Sınıfta tescilli olduğu “İşlenmemiş tarım ve bahçecilik ürünleri, tohumlar, ormancılık ürünleri, canlı hayvanlar (kuluçkalık yumurtalar, döllenmiş yumurtalar dahil), canlı ve kurutulmuş bitkiler ve otlar, hayvan yemleri, malt (insan tüketimi için olmayan), evcil hayvanlar için alta serilen maddeler; kedi kumu” emtiaları bakımından ve 35. Sınıfta tescilli olduğu müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için işlenmemiş tarım ve bahçecilik ürünleri tohumlar, ormancılık ürünleri, canlı hayvanlar (kuluç kalık yumurtalar, döllenmiş yumurtalar dahil), canlı ve kurutulmuş bitkiler ve otlar, hayvan yemleri, malt (insan tüketimi için olmayan), evcil hayvanlar için alta serilen maddeler; kedi kumu mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler, parakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir)” hizmetleri bakımından hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine,
2-Alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin yatırılan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 10,00 TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 4.910,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından bu dava nedeniyle yapılan, 44,40 peşin harç, 44,40 başvuru harcı, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 192,00 TL tebligat/posta masrafı olmak üzere toplam 1.280, 00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/09/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır