Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/154 E. 2019/466 K. 24.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/154
KARAR NO : 2019/466

DAVA : Sözleşmenin Feshi
DAVA TARİHİ : 06/05/2019
KARAR TARİHİ : 24/12/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 08/01/2020

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin tamamen kendi gayretleri ile çalışarak, araçlarda kullanılmak üzere ….. isimli ürünü bulduğunu ve bu ürünün üretimi konusunda davalı ile anlaşma yaptıklarını, ancak bugüne kadar davalının müvekkiline hiçbir ödemede bulunmadığını, davalının üretim karşılığında müvekkiline olan edimlerini yerine getirmediğini, davalı yanın sözleşmeye aykırı davranması nedeniyle müvekkilinin sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiğini iddia ederek, taraflar arasında düzenlenen 10/02/2017 tarihli Fikri ve Sınai Mülkiyet Hakları Sözleşmesinin feshini talep ve dava etmiştir.
CEVAP ; Davalı vekili dava dilekçesi ile, sözleşmenin feshinin tek taraflı irade beyanı ile mümkün olduğunu ve dava konusu sözleşmenin hali hazırda tarafların karşılıklı iradesi ile feshedilmiş olduğunu, bu nedenle davanın açılmasında hukuki bir yarar bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Dava, taraflar arasında düzenlenen 10/02/2017 tarihli Fikri ve Sınai Mülkiyet Hakları Sözleşmesinin feshi taleplidir. Taraflarca karşılıklı olarak çekilen ihtarnameler ile sözleşmenin feshedildiği hususu tartışmasızdır.

Yüksek Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin ….. E, ……. K. Sayılı ilamı ve aynı Dairenin ….. E, ….. K sayılı ilamlarında belirtildiği üzere; akdin feshine ilişkin irade beyanı tek taraflı bozucu yenilik doğuran haklardan olup karşı tarafın kabulüne bağlı olmaksızın karşı tarafa ulaşması ile sonuç doğuracağından bu andan itibaren taraflar arasındaki sözleşme ilişkisi sona erer. Feshin haklı olup olmaması ise sadece fesih nedeniyle uğranılan zararların tazmini bakımından önemlidir. Dava tarihi itibariyle eda davası açılmasının mümkün olduğu hallerde ayrıca tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığı gibi, davacının tespite dair bir talebi de bulunmamaktadır. Bu itibarla, davacının davasının hukuki yarar dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacının davasının hukuki yarar dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine,
2-Peşin alınan harcın yeterliliğine, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 3.931,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
6-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup anlatıldı.24/12/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır