Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/135 E. 2019/439 K. 11.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/135
KARAR NO : 2019/439

DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/04/2019
KARAR TARİHİ : 11/12/2019
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin 1994 yılından bu yana ….. AVM markasıyla perakende sektöründe kaliteli hizmet verdiğini, tüketicilerine her türlü ev eşyası, mobilya, teknolojik araç gereçlerin teminini sağladığını,davalının ….. Mağazaları ve ….. Avm isimli markasını kullandığını, markayı müvekkili şirket ile aynı alanda kullanabilmek için Türk Patent Enstitüsü nezdinde …… ve ……. başvuru numarası ile tescil ettirdiğini, davalının da müvekkili şirket gibi ev gereçleri sattığını, bu durumun haksız rekabet teşkil ettiğini, müvekkili şirket ile davalı şirket markalarının ortalama tüketiciler tarafından karıştırılabilecek kadar benzediğini/aynı olduğunu, davalı tarafın kötüniyetli şekilde müvekkili şirketin bilinirliğinden faydalanmak istediğini, aynı markayı kurum nezdinde tescil etmek istediğini, google arama motoruna davalının kullanmak istediği marka olan ….. Mağazaları yazıldığında dahi müvekkili şirkete ait mağazaların çıkmadığını, davalının eylemlerinin haksız rekabet niteliğinde olduğunu, davalının müvekkilinin yıllardır kullanmakta olduğu marka ile müvekkili şirketin bilinilriğinden yararlanmak istediğini, bu durumun davalının kötüniyetini ortaya koyduğu gibi aynı zamanda Türk Ticaret Kanunu uyarınca haksız rekabet teşkil ettiğini, açıklanan nedenlerle davalı tarafın …… ve ….. başvuru numaralı tescilli markaların iptali ile haksız rekabetin tespitine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, huzurdaki davada SMK’na göre davalının yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğunu, yetki itirazlarının kabulü ile yetkisizlik kararı verilmesini, müvekkili şirket ortaklarından …..’nın 07/07/1988 tarihinden itibaren “…..” unvanını ve markasını kullanarak, halı, mobilya, perde, beyaz eşya, züccaciye, ev tekstili, küçük elektronik ev aletleri toptan ve perakende ticareti konusunda 12/05/2008 tarihine kadar faaliyette bulunduğunu, işletme devri ile birlikte …..’ya ait “…..” markasının kullanımından doğan hakların müvekkili şirkete devrolduğunu, davacı tarafın müvekkili şirketin davacı şirketten sonra “…..” ibareli markaları kullanmaya başladığı yönündeki iddiaların asılsız ve kötüniyetli olduğunu,davacı şirketin ….. ibaresi geçen …..başvuru numaralı …… avm ve …… başvuru numaralı ….. ibareli marka tescil başvuruları yaptığını, ancak marka bültenindeki markalara müvekkili firmanın yaptığı itirazlar sonucu marka başvurularının reddedildiğini, müvekkili firmanın ….. ibareli markaları davacı şirketten çok daha önce kullanmaya başladığını, hak elde ettiğini, davacının huzurdaki dava ile kendisine kötüniyetli olarak haksız menfaat sağlamaya çalıştığını, öncelikle yetki itirazlarının kabulü ile yetkisizlik kararı verilmesini, davacının davasının tüm taleplerinin reddini talep etmiştir.
Bursa Ticaret Odası’ndan davalı …… Gereçleri ve Dayanıklı Tüketim Malzemeleri İmalat Pazarlama Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine ait sicil dosya fotokopisi ve Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davalıya ait …… tescil ve ….. tescil numaralı markalara ilişkin ilgili evraklar celp olunmuştur.
Dava; Markanın hükümsüzlüğü ve haksız rekabet tespiti talebine yöneliktir.
Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 156/3 Maddesi gereğince, 3. kişiler tarafından sınayi mülkiyet hakkı sahibine karşı açılacak davalarda yetkili mahkeme, davalının yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinin olduğu, yetki itirazında bulunan davalı adresinin, dava dilekçesinde, Ticaret Odası kayıtları ve TPMK kayıtlarından da anlaşılacağı üzere Yıldırım/BURSA da bulunduğu ve bu ilçenin Mahkememiz yetki alanı dışında kaldığı, Bursa Adliyesi yargı alanı içerisinde bulunduğu, davalı vekilinin süresinde yetki itirazında bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu bağlamda davalı vekilinin cevap dilekçesinde müvekkilinin yerleşim yeri adresinin Bursa olduğunu ve yetkisizlik kararı verilmesi beyanının HMK 19/2 anlamında yetkili mahkemeyi bildirmiş kabul edilmelidir. Zira dava dilekçesinde davalının yerleşim yeri “Bursa” olarak yer almakta ve dosya münderecatına göre tarafların ikametleri mahkememizce her zaman tesbit edilebilmektedir.
Yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın mahkememizin yetkisizliği nedeniyle usulden reddine, SMK’nın 156/5 Maddesi uyarınca Mahkememizin yetkisizliğine, kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın yetkili Bursa Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Mahkememizin yetkisizliği nedeniyle dava dilekçesinin usulden reddine, dosyanın talep halinde yetkili ve görevli Bursa Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
2-6100 sayılı HMK’nun 20.maddesi gereğince taraflardan birinin yetkisizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi takdirde mhakememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtaratına,
3-HMK’nun 20bmaddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın yetkili Bursa Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesiene tevzi edilmek üzere Bursa Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne gönderilmesine,
4-Mahkememizce verilen yetkisizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderinin değerlendirilerek HMK’nun 331/2 maddesince bir karar verileceğinin ihtarına,
5-Harç, masraf ve vekalet ücretinin HNMK’nun 323/1-ğ ve 331/2 maddesi gereğince yetkili mahkemesince değerlendirilmesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/12/2019

Katip …

Hakim …