Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/9 E. 2020/232 K. 30.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/9 Esas
KARAR NO : 2020/232

DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/01/2018
KARAR TARİHİ : 30/09/2020
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, müvekkilinin ticaret unvanı olarak da kullandığı “…….” markasının tescilli ve gerçek hak sahibi olduğunu, müvekkilinin ……. markasını özellikle 13/12/2004 tarihli …… tescil numaralı, 18,25 ve 35.sınıfta, 02/02/2005 tarihinde …… tescil numaralı 5,43,42,41,40,38,37,35,28,26,24,23,16,14,10,09 sınıflarda, ……. GG+şekil markasını ise 25/02/2005 tarihinde, ……. tescil numarası ile 18,25 ve 35.sınflar için, ayrıca ……. markasını da 03/04/2009 tarihinde …… tescil numarası ile 3,5,42,41, 40,38,37,35,28,26,25,24,23,18,16,14,10,09,43.sınıflar için tescil ettirdiğini, müvekkilinin tanınmış bir marka olduğunu, yurt dışında da tanındığını, davalının ise daha önceden 8,11 ve 21.sınıflarda tescil ettirdiği ….. tescil numaralı ……. markasının ise Bakırköy ……. FSHHM’nin ……E.K sayılı kararı ile hükümsüz kılındığı, kararın 08,11,21.sınıfın bazı alt sınıflarında kısmen kesinleştiğini, 21.sınıfın bazı alt kısımlarının yargılamasının ise devam ettiğini, davalının aynı markayı kötü niyetli olarak tescil ettirdiğini, söz konusu …. tescil numaralı davalı markasının müvekkili markası ile ayniyet oluşturacak şekilde bulunduğunu, davalının tescilinin kötü niyetli olduğunu, müvekkilinin markasının tanınmış olduğundan geniş anlamda koruma sağladığını belirterek davalıya ait …… tescil numaralı ……. markasının hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini ve bu markanın dava sonuna kadar 3. kişilere devrinin önlenmesi bakımından ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiştir.
CEVAP; Davalı vekili, müvekkilinin ……. ibaresi üzerindeki haklarının …… numaralı ……. markasının 8,11 ve 21.sınıflardaki tesciline ve 2006 yılı ve öncesinde gerçekleşen kullanımlarına dayandığını, davacının tanınmışlık iddiasının 2006 yılı itibariyle incelenmesi ve değerlendirilmesi gerektiğini, müvekkilinin moda sektörü ile bir alakası bulunmadığını, mutfak eşyaları üretimi yaptığını, kötü niyetli tescil ididasının mesnetsiz olduğunu, eskiye dayalı hak sahipliğine dayalı hükümsüzlüğün sadece moda sektörü yönünden ileri sürülebileceğini, markalar arasında iltibas bulunmadığını, müvekkilinin 1993 yılından beri şirketleştiğini, 35 yıldır mutfak eşyaları ürettiğini, dolayısıyla davanın zamanaşımı ve her halükarda zımni muvafakat nedeniyle reddi gerektiğini, dava dilekçesinde bahsedilen dava sonucunda verilen kararın henüz kesinleşmediğini, Yargıtay bozmasından geçtiğini, ancak mahkemenin bozma sonrası davacı delillerini toplamadan ve inceleme yapmadan bozmaya aykırı bir şekilde kabul kararı verdiğini ve dosyanın halen Yargıtay’da bulunduğunu, tedbir kararına itiraz ettiklerini ve bilirkişi incelemesi talep ettiklerini bildirerek davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Yargılama sırasında deliller toplanmış; Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davaya konu marka tescil belgeleri ile ilgili dosya evrakları celp edilmiş, mahkememizin …… esas sayılı dosyası Yargıtay’dan döndüğünde dosya içerisine alınmıştır.
Mahkememizce toplanan tüm deliller ve taraf iddiaları ışığında dosya davalı adına tescilli …… numaralı markanın tanınmışlık, gerçek hak sahipliği, benzerlik, iltibas, karıştırma ihtimali ve kötüniyet sebepleriyle hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında rapor tanzim etmek üzere dosya bir marka vekili bilirkişiye tevdi olunmuş, bilirkişi hazırlamış olduğu 01.04.2020 havale tarihli raporunda özetle; ”
Davacı tarafa ait ……. ibareli markanın tanınmış marka olduğu, davalı tarafın markasının farklı sınıfta tescilli olmasına karşın, tanınmış marka olan davacı yanın ilgili markası ile birebir mahiyette olan ibarenin davalı adına tescil edildiği sınıflarda kullanımı halinde davalı yanın haksız yarar sağlayabileceği ve davacı yana ait markayı sulandırabileceği, davacı adına tescilli tanımış marka ile davalı adına tescilli markanın ayniyet derecesinde benzer olduğu , davalı yanın, adına tescilli ……. kod numaralı “…….” ibareli markanın kullanımı ile davacı adına tescilli “…….” ibareli markanın tanınmışlığından haksız yarar elde edebileceği, davalı yanın “…….” İbareli marka kullanımının davacı adına tescilli tanınmış markanın itibarına zarar verebileceği, davacı yanın “…….” ibaresi bakımından gerçek hak sahibi olduğu, davalı yanın davacı ile arasında Bakırköy ……. FSHHM’nin …… Esas sayılı dosyası üzerinden davalı yana ait ……. kod numaralı 08 / 11 / 21. Sınıflarda tescilli ……. ibareli markanın hükümsüzlüğü talepli dava devam eder iken; aynı sınıflarda ve aynı ibare ile tescil müracaatına konu edilmiş olan işbu dava konusu ……. kod numaralı ……. ibareli marka tescil başvurusunun kötüniyetli olarak değerlendirilebileceği, bu nedenlerle davalı adına tescili …… kod numaralı marka bakımından hükümsüzlük şartlarının oluştuğu” hususlarını bildirmiştir.
Davalı vekilinin bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde özetle; Bilirkişi raporunda davacıya ait tescilli markanın tanınmış marka kriterlerini ihtiva ettiğinin belirtildiğini, ancak yapılan incelemede bu sonuca nasıl varıldığının bilirkişi raporundan anlaşılamamakta olduğunu, raporda kitabi bilgi verilmekle dosya kapsamında bir değerlendirme yapılmamış olduğunu, raporda tarihler kapsamında inceleme yapılmamış ve doğrudan davacının adına tescilli markaların tanınmış olduğuna kanaat getirildiğini, bu yönüyle raporun hatalı olduğunu, kötüniyetli tescil iddiasının mesnetsiz olduğunu, bilirkişi raporunun da dosyaya vakıf olmaksızın hazırlandığının göstergesi olduğunu bu nedenlerle itirazların kabulüne, bilirkişi heyetine sektör bilirkişisi eklenerek yeni bir marka bilirkişisiyle beraber yeni rapor alınmasına, aksi takdirde sektör bilirkişi dahil edilerek ek rapor alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davalı adına tescilli ……. numaralı markanın tanınmışlık, gerçek hak sahipliği, benzerlik, iltibas, karıştırma ihtimali ve kötüniyet sebepleriyle hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığına yöneliktir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; SMK’nun 25.md’si hükümsüzlük hallerini düzenlemektedir. Buna göre 5.md’deki mutlak red; ve 6.md’deki nisbi red sebepleri hükümsüzlük sebebidir.
SMK’nun 6/1 md’sine göre, tescil başvurusu yapılan bir markanın tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.
Karıştırılma ihtimali ortalama tüketicilerin her iki işaret arasında bir şekilde bağlantı kurmasıdır. Eğer mal veya hizmetin aynı işletmeden ileri geldiği yönünde bir algılama ortaya çıkıyor, yani bir işletmeye ait mal veya hizmet başka bir işletmeye ait mal veya hizmet ile karıştırılıyor ve bu nedenle satın alınıyor ise doğrudan karıştırma ihtimali; eğer mal veya hizmetin markası birbirinden ayırd ediliyor ancak bunların aynı işletmenin markaları olduğu ya da bu mal veya hizmetin aralarında ekonomik bağlantı bulunan işletmelerden geldiği biçiminde bir algılama oluşuyor ise bu halde de dolaylı karıştırma ihtimalinden söz edilecektir.
Somut olayda davacının markasının esas unsurunun ” ……. ” olması sebebiyle davacı ve davalı markaları arasında kıyaslama yapılmış ve bilirkişinin davacı adına tescilli tanımış marka ile davalı adına tescilli markanın ayniyet derecesinde benzer olduğu , davalı yanın, adına tescilli …… kod numaralı “…….” ibareli markanın kullanımı ile davacı adına tescilli “…….” ibareli markanın tanınmışlığından haksız yarar elde edebileceği, davalı yanın “…….” İbareli marka kullanımının davacı adına tescilli tanınmış markanın itibarına zarar verebileceği yönündeki tespitine mahkememizce de aynen iştirak edilmiştir. Zira davacı tarafa ve hükümsüzlük talebine konu davalı tarafa ait markaların asli ve ayırd edici unsuru olan “…….” ibaresi ile “…….” ibaresi tamamen aynıdır.. Taraf markalarının işitsel ve kelime kıyaslamasında davalının “…….” markası ile davacıya ait “…….” tanınmış markasının ayniyet derecesinde benzerlik içerdiği hakimliğimizce de mütalaa edilmiştir. Burada, ortalama tüketici nezdinde benzerlik yüksek orandadır ve bu nedenle mal ve/veya hizmetler arasındaki düşük orandaki benzerlik halinde bile karıştırma ihtimalinden söz edilmesi gerekecektir. Davacı markasının tanınmış markası olmasından dolayı davacıya ait markanın tescilli olmadığı sınıflar yönünden de korunması gerektiği anlaşılmıştır. Bu durumda bir çok tescilli sınıfta tescilli davacı “……. ” esas unsurlu markası ile davalıya ait “…….” markaları aynı sınıfta olmasalar bile davacının markasının tanınmış marka olması sebebiyle benzerlik ve karıştırma ihtimalinin bulunduğu kanaatine varılarak davanın kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının KABULÜ ile;
2-Davalı tarafa ait …… tescil numaralı markanın hükümsüzlüğüne, karar kesinleştiğinde sicilden terkinine,
3-Alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin yatırılan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 18,50 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4- Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 4.910,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından bu dava nedeniyle yapılan 35,90 TL peşin harç, 35,90 TL başvuru harcı, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 205,00 TL tebligat/posta masrafı olmak üzere toplam 1.276,80 TL TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı30/09/2020
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır