Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/84 E. 2019/312 K. 26.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/84
KARAR NO : 2019/312

DAVA TARİHİ : 20/02/2018
KARAR TARİHİ : 26/09/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 26/09/2019

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde tescilli olan ….. kod numaralı “……” tasarımının sahibi olduğunu, davalı tarafa, tescilli tasarımlarından kaynaklanan haklarına tecavüzlerinin durdurulması için Üsküdar …. Noterliğinin …. sayılı ihtarnamesinin gönderildiğini, ancak davalı tarafın üretime ve kulanıma devam ettiğini, Antalya ….. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ….. D.İş sayılı dosyası kapsamında davalıya ait fabrikada, davacı tarafa ait tescilli ürünlerin birebir benzerinin üretildiğinin tespit edilmiş olduğunu, davalı yanın söz konusu fiillerinin müvekkilinin tasarımdan doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini, ayrıca müvekkilinin kazanç kaybı yaşamasına neden olduğunu iddia ederek, tecavüz ve haksız rekabetin tespitini, durdurulmasını önlenmesini, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik 1.000,000 TL maddi ve 40.000,00 TL manevi tazminatın, haksız fiilin tespit edildiği 09.02.2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini ve Antalya ….. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ….. D. İş sayılı dosyası kapsamında sarf edilen toplam 1.126,30 TL’nin yargılama giderleri ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP ; Davalı vekili cevap dilekçesi ile, tespite konu bilirkişi raporunda sadece ürünlerin resimleri üzerinden karşılaştırma yapılmış olduğunu, teknik çizimler ve kesim yöntemleri bakımından kutuların karşılaştırılmadan rapor düzenlenmesinin yasaya aykırı olduğunu, ürünlerin birebir aynı olmadığını, müvekkilinin imal ettiği turta kutularının talep üzerine üretildiğini, bütün pastane ve bunun gibi yerlerde kullanıldığını, kesim şekilleri göz önüne alındığında ürünlerin anonimleştiğini, ürünlerin kesim ve katlama bölümlerinin, boğum ve bombe biçimlerinin davacının tescilli ürününden farklı olduğunu, markanın taklit olduğunu bilmeyen ve bilmesi de gerekmeyen kişinin söz konusu filleri gerçekleştirmesinin tecavüz oluşturmayacağını ve kusursuz olunması durumunda da men davası ve davadan kaynaklı tazminat davası açılamayacağını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Dava, tasarıma tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması, önlenmesi, maddi ve manevi tazminat taleplidir.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen kayıtlardan, ….. sayılı “……” ürün adlı tasarım tescil belgesinin, 03/06/2015 tarihinden itibaren 5 yıl süre ile davacı adına tescilli olduğu tespit edilmiştir.
Taraf vekillerince deliller sunulduktan ve resen celbi gereken deliller ile Antalya….. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …. D.İş sayılı dosyası fiziki olarak celbedildikten sonra dosyada bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, dosyanın tevdi olunduğu bilirkişi heyeti hazırlamış oldukları 08/05/2019 havale tarihli raporda sonuç olarak, dDavacı tarafın tasarımının ….. numarası ile Türk Patent nezdinde tescilli olduğu, davalı tarafın kullanımlarının ise herhangi bir tescile dayanmadığı, davalı tarafın dosyada sunulan kullanımlarının, davacının tescilli tasarımı ile ayniyet derecesine varan benzerlik içerdiği, karşılaştırmaya tabi tasarımların, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı izlenimde farklılık bulunmaması nedeni ile bilgilenmiş kullanıcıların tasarımları benzer olarak algılayacakları ve bu benzerliğin de bilgilenmiş kullanıcılar nezdinde iltibasa sebebiyet verdiği, davalı tarafın tescile dayanmayan bu kullanımlarının, davacı tarafın tescilli tasarımı ile yüksek düzeyde benzerlik içermesi nedeni ile davalının bu kullanımları ile davacı tarafın tescilli tasarımına tecavüz ettiği, davalı tarafın faaliyetlerinin, davacı tarafın faaliyetleri ile karıştırılmaya yol açmasına sebep olduğu nedeniyle haksız rekabet teşkil ettiği, davacı firma vekilinin dava içeriğinde beyan ettiği ciro düşüklüğü ile ilgili bir belgeye rastlanmadığı, yıllık gelir beyanı üzerinde yapılan inceleme neticesinde yıllık kazancının bir önceki yıla göre %85 arttığı, davalı firmanın yıllık gelir beyanı üzerinde yapılan inceleme neticesinde yıllık kazancının bir önceki yıla göre %148 arttığı, dosya içeriğinde taraflara ait satış-ciro-defter-belge bilgisi olmağı için sadece beyan edilmiş olan yıllık gelir üzerinde inceleme yapılabildiği belirtilmiştir.
6102 Sayılı TTKnın 54. Maddesi ile, haksız rekabete ilişkin bu kısım hükümlerinin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır. 55. Maddesinin 4. fıkrasında ise, iyi niyetle bağdaşmayan, haksız rekabete ilişkin eylemlere örnek olarak, başkasının malları, iş ürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almak gösterilmiş ve haksız rekabet halleri hüküm altına alınmıştır.
6769 Sayılı SMK’nın 81/1. Maddesi ile, tasarım sahibinin izni olmaksızın bu kanun hükümlerine göre koruma kapsamındaki bir tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün aynısını veya genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzerini üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme yapmak için öneride bulunmak, ticari amaçla kullanmak veya bu amaçlarla bulundurmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, tasarım sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek, tasarım hakkını gasp etmenin tasarım hakkına tecavüz sayılan fiiller gösterilmiştir. Yine aynı maddenin devamında ise, başvuru, 65 inci maddeye göre tescil edilerek yayımlandığı takdirde, tescil sahibi, tasarım hakkına yönelik olarak bu maddede sayılan tecavüzlerden dolayı hukuk davası açma hakkına sahip olduğu, tecavüz eden, başvurudan ve kapsamından haberdar edilmişse başvurunun yayımlanmış olmasına bakılmayacağı, tecavüz edenin kötüniyetli olduğuna mahkeme tarafından hükmolunursa yayımdan önce de tecavüzün varlığı kabul edileceği ve koruma kapsamındaki tasarımın tescilli olduğuna ilişkin kaydın ürün, ambalaj veya fatura üzerine konulmamış olması, bu maddede sayılan fiilleri tasarım hakkına tecavüz olmaktan çıkarmayacağı belirtilmiştir. Davalı vekili, tasarımın harcıalem olduğunu iddia etmişse de, herhangi bir hükümsüzlük davası bulunmadığı anlaşılmıştır.

Tüm dosya kapsamı, deliller, yukarıda değinilen bilirkişi raporu ve yasal düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde, davalı yan kullanımlarının davacının tescilli tasarımı ile ayniyet derecesine varan benzerlik içerdiği, davalı kullanımlarının herhangi bir tescile dayanmadığı, davaya konu tasarımların bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı izlenimde farklılıklar bulunmaması nedeniyle, tasarımları benzer olarak algılayabilecekleri ve bu kullanımın iltibasa sebebiyte verdiği ve davalının bu fiillerinin davacı tasarımına tecavcüz ettiği gibi aynı zamanda haksız rekabet de teşkil ettiği anlaşılmakla, davacının davasının kısmen kabulü ile, davalınnı davacı adına tescilli ….. sayılı tasarımdan doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabetinin tespitine, durdurulmasına ve önlenmesine, dosya kapsamına göre davalının bu eylemleri nedeniyle davacının isteyebileceği maddi tazminat tutarının tam olarak tesbiti mümkün olmadığından TBK. 50 ve 51. Maddeleri uyarınca tasarımın ve tecavüzün niteliğine göre 1.00,00 TL olarak taktirine , maddi tazminat tutarının bu miktar üzerinden kabulüne, yukarıda değinilen davalının eylemi, davacının tasarımdan doğan manevi haklarını da ihlal ettiğinden, tarafların ekonomik durumları, ihlalin niteliği, manevi tazminatın amacı ve hakkaniyet ilkesi gözetilerek, davacı yararına 5.000,00 TL manevi tazminat taktir edilmiş, davalıdan alınarak davacıya verilmesine fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin ise reddine karar verilmesi gerekmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE, davalının davacı adına tescilli ….. tescil nolu tasarımdan doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabet ettiğinin tespitine, durdurulmasına, önlenmesine,
1.000,00 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair manevi tazminat talebinin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan, 719,42 TL peşin ve 45,00 TL tamamlama harcının toplamı 764,42 TL harçtan, 341,55 TL ilam harcının mahsubu ile, 422,87 TL fazla harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 3.931,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince manevi tazminat yönünden hesaplanan 3.931,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince reddedilen manevi tazminat yönünden hesaplanan 3.931,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvuru ve 719,42 TL peşin olmak üzere toplam 755,32 TL harç giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 195,00 TL tebligat-tezkere, 2.250,00 TL bilirkişi ücreti ve değişik iş dosyasına yapılan 1.126,30 TL masraf olmak üzere toplam 3.571,30 TL yargılama giderinin, davanın kabul-red oranına göre 2.767,76 TL.’sinin, davalıdan alınarak davacyıa verilmesine, bakiyesinin üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı tarafından yapılan 20,00 TL yargılama giderinin, davanın kabul-red oranına göre 4,50 TL.’sinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiyesinin üzerinde bırakılmasına,
10-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
11-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup anlatıldı.26/09/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır