Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/80 E. 2019/307 K. 24.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/80
KARAR NO : 2019/307

DAVA : Markanın İptali
DAVA TARİHİ : 19/02/2018
KARAR TARİHİ : 24/09/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 08/10/2019

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin dünyanın önde gelen markalarından “……”, “…..”, “…..”, “….”, “….” ve “…..” markaları için üretim yapan en büyük 10 hazır giyim kuruluşu arasında yer aldığını, müvekkilinin …. Tekstil ismi ile faaliyetlerini sürdürmek istediğini, müvekkilinin kendi adı ile hareket etmek ve kurulu olduğu ve piyasada tanınmış olduğu “……” ve “…… Tekstil” ismi ile faaliyetini sürdürmek amacıyla söz konusu ibarelerin marka olarak tescili için TPMK’ya başvuruda bulunduğunu, ancak müvekkili başvurusunun davalı adına ….. sayı ile tescilli “……” ibareli markanın tescilli olması nedeniyle başvurularının reddedildiğini, ancak davalının ….. numaralı “……” markasını 25. Sınıfta “ayak giyişileri, ayakkabılar, terlikler, şandelctler” için kullanıldığını, diğer ürünler için kullanılmadığını savunarak, davalı adına ….. sayı ile tescilli …… markasının 25. Sınıfta yer alan “koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış iç-dış giysiler, çoraplar, fularlar, şallar, bandanalar, eşarplar, kemerler, baş giysileri: şapkalar, kasetler, bereler, tekkeler, kepler” ile 35. Sınıfta yer alan “müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için malların bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir) bakımından kullanılmaması nedeniyle kısmen iptalini talep ve dava etmiştir.
CEVAP ; Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin ….. numaralı “……” markasının 05, 18, 25, 35 sınıflar bakımından tescil olduğunu ve 10 yıllığına yenilendiğini, müvekkilinin 2005 yılından bu yana “……” markasını kullandığını ve kullanmaya devam ettiğini, müvekkilinin ayakkabı üretimi ve satımı yaptığını, yurtiçi ve yurtdışında fuarlara katıldığını, internet, katalog ve bunun gibi yöntemlerle kendi ürünlerinin tanıtımını yaptığını, markanın kullanıldığını, müvekkili faaliyetinin ayakkabı üzerine olduğunu, markamn 25 ve 35. sınıfta kullanıldığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davalı adına ….. sayı ile tescilli “……” markasının 25. Sınıfta yer alan “koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış iç-dış giysiler, çoraplar, fularlar, şallar, bandanalar, eşarplar, kemerler, baş giysileri: şapkalar, kasetler, bereler, tekkeler, kepler” ile 35. Sınıfta yer alan “müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için malların bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir) bakımından kullanılmama nedeni ile iptali taleplidir.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen kayıtlardan, ….. sayılı “……” ibareli markanın, 05, 18, 25 ve 35. Sınıflarda ilk defa 06/01/2005 tarihinde davalı adına tescil edildiği ve 06/01/2015 tarihinden itibaren 10 yıl müddetle yenilendiği anlaşılmıştır.
Taraf vekillerince deliller sunulduktan ve resen celbi gereken deliller de toplandıktan sonra dosyada bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, dosyanın tevdi olunduğu bilirkişi heyeti hazırlamış oldukları 20/05/2019 havale tarihli raporda sonuç olarak, davalı tarafın 25. Sınıfta sayılan; kemerler, ayak giysileri: ayakkabı, terlikler, sandaletler, emtialarına “nelik toptan satış faaliyetinde bulunduğu, ancak inceleme günü bilirkişilere sunulan ticari defter ve satış faturaları üzerinde, dava konusu …… markasına yönelik ayırt edici bir ibare kullanılmadığı, bu nedenle, davalı tarafın dava konusu markaya yönelik satışlarının tespit edilemediği, her ne kadar mali incelemelerde, markasal kullanım tespit edilememişse de, davalı tarafın dava tarihinden önceki 5 yıllık süre içerisinde katıldığı fuarlar, kataloglar ve internet sayfası üzerinde ki kullanımları dikkate alındığında, davalı tarafın 25. sınıfta sayılan; ayak giysileri: ayakkabılar, çizmeler, botlar, terlikler, patikler ve bunların parçaları, spor ayakkabıları ve bunların çivileri, ayakkabı parçaları yani pençeler, topuklar, konçlar, sayalar emtialarında markanın kullanıldığı, 25. sınıfta sayılan; Çoraplar, başlıklar, şapkalar, bereler, kepler, kasketler… Bebekler için bu sınıfa dahil özel eşyalar: Bebekler için tekstilden bezler, bebekler için tekstilden kundak bezleri, zıbınlar, naylon donlar, mama önlükleri (kağıt mama önlükleri hariç) Kemerler, pantolon askıları, jartiyerler… 35. sınıfta sayılan; Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmetleri yönünden kullanıma rastlanmadığı belirtilmiştir.
6769 Sayılı SMK’nın 9. Maddesi uyarınca, tescil tarihinden itibaren 5 yıl içinde haklı bir sebep olmadan tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından marka sahibi tarafından Türkiye’de ciddi biçimde kullanılmayan ya da kullanımına 5 yıl kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verilir. Mülga 556 Sayılı KHK’nın 14. Maddesinin Anayasa Mahkemesi’nce iptaline ilişkin gerekçeli kararın 06 Ocak 2017 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanması ile 6769 Sayılı SMK’nın 10 Ocak 2017 tarihinde yürürlüğe girmesi karşısında, 10/01/2017 tarihinden sonra açılan iptal davalarında, 5 yıllık sürenin hesabında aradaki bu günlük 4 günlük boşluk nedeni ile 6769 Sayılı SMK’nın yürürlüğünden önceki dönemde geçen sürenin de hesaba katılması gerekir. Zira 06/01/2017 tarihine kadar markanın kullanılmamasının bir yasal yaptırımı mevcuttur ve marka sahipleri de bunu bilmektedir. Türkiye’nin taraf olduğu Paris Sözleşmesi’nin 5/c maddesi ile TRIPS Anlaşmasının 19. Maddesinde de, markanın kullanılması koşulu düzenlenmektedir. Her ne kadar 6769 Sayılı kanunda, bir geçici madde ile 4 günlük boşlukla ilgili bir düzenlemeye yer verilmemiş ise de, 06/01/2017 tarihinden önceki kullanmama sürelerinin yok sayılması mümkün değildir. Sonuçta halen yürürlükteki yasal düzenlemeye göre tescilden itibaren 5 yıl kullanılmayan marka iptal edilir. SMK’nın 26. Maddesinin SMK önceki dönemde tescil edilmiş, fakat kullanılmayan markalar yönünden de uygulanması, kanunların geçmişe yürümeme ilkesine de aykırı değildir. Zira geçmişe etki yasağı mutlak olmayıp, hak sahiplerinin belirli bir hukuki duruma olan güveni objektif olarak haklı ise geçmişe etki yasağından söz edilemez. (Bakınız Uğur Çolak, Türk Marka Hukuku, 4. Bası, S.983 vd) Bu konuda henüz Yargıtay ilamına tesadüf edilememiş ise de, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nin yerleşik uygulaması da bu doğrultudadır.
Buna göre, yukarıda değinilen yasal düzenleme, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı deliller ile davacı talebi de gözetilerek, davanın kısmen kabulü ile, davalı adına tescilli ….. tescil nolu markanın “sadece tescilli olduğu 25. Sınıftaki “başlıklar, şapkalar, bereler, kepler, kasketler yönünden ve 35. Sınıftaki müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmetleri yönünden ” kullanmama nedeniyle iptaline, dava konusu edilen diğer emtia ve sınıflar yönünden marka tescili bulunmadığından karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar verilmesi gerekmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE, davalı adına tescilli ….. tescil nolu markanın “sadece tescilli olduğu 25. Sınıftaki “başlıklar, şapkalar, bereler, kepler, kasketler yönünden ve 35. Sınıftaki müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmetleri yönünden ” kullanmama nedeniyle iptaline,
Dava konusu edilen diğer emtia ve sınıflar yönünden marka tescili bulunmadığından karar verilmesine yer olmadığına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan, 44,40 TL ilam harcından, 35,90 TL peşin harcın mahsubu ile, 8,50 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 3.931,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davanın kısmen reddi sebebiyle, karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 3.931,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvuru ve 35,90 TL peşin olmak üzere toplam 71,80 TL harç giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 140,50 TL tebligat-tezkere ve 2.100,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.240,50 TL yargılama giderinin, davanın kısmen kabulü nedeniyle 1.120,25 TL.’sinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin üzerinde bırakılmasına,
7-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
8-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup anlatıldı.24/09/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır