Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/494 E. 2019/60 K. 26.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/494
KARAR NO : 2019/60

DAVA : Tasarımın Hükümsüzlüğü, Sicil Terkin
DAVA TARİHİ : 03/12/2018
KARAR TARİHİ : 26/02/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 08/03/2019

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin 2012 yılından bu yana “….” şeklindeki tasarımı haviçikolata sunum ambalajları içerisinde bulunan ürünlerini, yurtiçi ve yurt dışında “…”, “….” ve “….” adları altında piyasaya sürdüğünü, ancak hal böyle iken davalı yanın müvekkiline göndermiş olduğu ihtarname ile TPMK nezdinde …. tescil numarası ile davalı adına kayıtlı bulunan şırınga şeklindeki özel tasarım çikolata sunum ambalajının, müvekkili tarafından “….” adlı üründe kullanıldığı ve bu kapsamda işbu tasarımın izinsiz ve haksız olarak kullanıldığından bahisle, davalı yanın tasarım haklarına tecavüz edildiğinin bildirildiğini, ancak davalı adına tescilli tasarımın eskiye dayalı olarak dünya genelinde satışa arz edilmiş olduğunu ve yeni olmadığını iddia ederek, davalı adına … sayı ile tescilli tasarımın hükümüzlüğünü ve sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile, iddia edildiğinin aksine müvekkilinin dava konusu ürünü kamuya ilk sunan firma olduğunu, müvekkiline ait tasarımın benzerbiz ve ayırt edici özellikte olduğunu, davacı yan ürünlerinin müvekkili markası ile açık iltibas yaratacak şekilde olduğunu ve davacı yanın kötü niyetli olarak işbu davayı ikame ettiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

Dosyanın Mahkememizce yapılan 26/02/2019 tarihli duruşmasında, davacı vekilinin göndermiş olduğu dilekçe ile, işbu dava konusu uyuşmazlık ile ilgili taraflar arasında sulh olunduğu vebu nedenle HMK’nın 123. Maddesi kapsamında davalarını geri aldıklarını, yapılan sulh kapsamında tarafların karşılıklı olarak vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığının bildirildiği görülmüş, duruşmada hazır davalı vekili de söz alarak, davacı yanın geri almasına bir itirazlarının olmadığını ve kendilerinin de yargılama gideri ve vekalet ücreti istemedikleri yolunda beyanda bulunarak, beyanını imzası ile onaylamakla, talebin davayı sonlandırır nitelikte olduğu anlaşıldığından, davacının davasını geri alması sebebi ile davanın açılmamış sayılmasına ve her bir tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerilerinde bırakılarak, vekalet ücreti takdirine yer olmadığına şeklinde karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacının davasını geri alması sebebi ile davanın açılmamış sayılmasına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan, 44,40 TL ilam harcından, 35,90 TL peşin harcın mahsubu ile, 8,50 TL bakiye karar harcının davacıdan tahsiline,
3-Her bir tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılarak, vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
4-Talep halinde kararın taraf vekillerine tebliğine,
5-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının davacıya iadesine,
Davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı.26/02/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır