Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/475 E. 2019/192 K. 23.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/475
KARAR NO : 2019/192

DAVA : Tanıma Ve Tenfiz
DAVA TARİHİ : 20/11/2018
KARAR TARİHİ : 23/05/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 19/06/2019

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, davalı yanın “….” ve “….” ibareli ürünlerinin müvekkillerinin sırasıyla “…” ve “….” markaları ve ürünlerinden taklit edilmesi nedeniyle müvekkilleri aleyhinde yaratılan marka tecavüzü ve haksız rekabetin tespiti için 24 Ekim 2012 tarihinde davalı şirkete karşı Paris Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde dava açıldığını ve işbu dava sonucunda, …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 20 Kasım 2014 tarihli ve … sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilerek, davalının “….” ibareli ürünlerinin müvekkili …. adına kayıtlı “….” markaları aleyhinde marka tecavüzü ve tüm müvekkilleri aleyhinde de haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, davalının “…” ibareli ürünlerinin müvekkili Soremartec adına kayıtlı “…” markaları aleyhinde marka tecavüzü ve tüm müvekkilleri aleyhinde de haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine ve davalının marka tecavüzü fiilleri nedeniyle müvekilleri …. ve Soremartec şirketlerine tazminat olarak 10.000 Avro, haksız rekabet teşkil eden fiilleri nedeniyle de tüm müvekkilleri adına tazminat olarak toplam 16.000 Avro ödemesine ve ayrıca Fransız Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 700. Maddesi uyarınca da, davalı tarafından müvekillerine tazminat olarak toplam 4.000 Avro ödenmesine hükmedildiğini, söz konusu kararın davalı şirkete 13/03/2015 tarihinde tebliğ edildiğini ve davalının kararı süresi içerisinde istinaf etmemesi nedeniyle kararın kesinleştiğini, söz konusu kararın gereğinin yerine getirilmesi için davalı şirkete iyi niyetli olarak mektuplar gönderildiğini, ancak davalı şirket tarafından bu mektuplara tarihinde olumsuz cevaplar verildiğini ve davalının işbu karara konu tazminat miktarını müvekkillerine ödememek konusunda ısrar ettiğini, bu nedenle davalı şirket aleyhinde yasal yollardan takibe başlayabilmek için …. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilerek kesinleşen 20 Kasım 2014 tarihli ve …. sayılı kararın tazminata ilişkin kısmının Mahkeme tarafından tenfizini talep etmek zorunlu doğduğunu iddia ederek, …. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilerek kesinleşen 20/11/2014 tarih ve …. sayılı kararın tazminata ilişkin kısmının, MÖHUK’un 50 ve devamı maddeleri uyarınca tenfizine, kararda hükmedilmiş bulunan 30.000 Avronun, karar tarihinden itibaren işletilecek olan ticari faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Duruşmadaki beyanında ise, taleplerinin yabancı mahkeme ilamının tazminata ilişkin kısmının tenfizine dair olduğunu, ayrıca tahsil hükmü oluşturulması talepleri bulunmadığını bildirmiştir.
CEVAP ; Davalı vekili cevap dilekçesi ile, mahkeme kararı objektif esas ve değerlere uygun bir gerekçeyle tesis edilmediğini, söz konusu yerel mahkeme kararının yetersiz ve yanlı olduğunu, tamamen kendi vatandaşı ve ülkesi firmalarını korumak saikiyle hareket ettiğini, hakkaniyete uygun delil toplanmadığını ve objektif bir değerlendirme yapılmadığı hususunun aşikar olduğunu, mahkeme gerekçesinde, “….” ve “….” adlı ürünlerinin detaylı özelliklerini karşılaştırmasına ve farklılıkları bulunduğu hususu açık olduğunu ve mahkeme de bu farklılıkların bulunduğunu gerekçesinde kabul ettiğini, tüketicinin yanılacağı şeklinde subjektif değerlendirmesi yanılgıyı ve yanlılığı ortaya koyduğunu ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili ikinci cevap dilekçesinde ise, yabancı mahkeme ilamının aynı zamanda haksız rekabete ilişkin de olduğunu, müvekkilinin savunma hakkının kısıtlandığını ve davaya Türk Hukukunun uygulanmadığını beyanla, davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, Paris Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilerek kesinleşen 20/11/2014 tarih ve …. sayılı kararın tazminata ilişkin kısmının MÖHUK’un 50 ve devamı maddeleri uyarınca tenfizi taleplidir.
Davacı vekili tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının aslını ve onaylı tercümesini ibraz etmiştir. Kararın tetkikinden, Fransa Paris Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 20 Kasım 2014 tarih ve …. dosya nolu kararı ile davalının davacının marka ve fikri haklarını Fransa sınırlarında ihlal ettiğinden, (ürünleri ile Fransa’daki fuara katıldığından) bahisle tecavüzün tespitine ve men’ine ve tazminata karar verildi, kararın yabancı ülke mevzuatına göre kesinleştiği, yargılama sırasında davalıya usulen tebligat yapılıp, davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği, kararın Fransa’da meydana gelen sınai hakkın ihlaline ilişkin olarak verilmiş olması karşısında, karar içeriğinden ve başlığından bu davada davalının vekille temsil olunup haklarının korunduğu, Türk kamu düzenine bir aykırılığın söz konusu olmayıp, MÖHUK 54. Maddesinde aranan koşulları taşıdığı görülmüştür.
Davalı vekili her ne kadar yabancı mahkeme ilamının yetersiz ve yanlı olduğunu savunmuş ise de, MÖHUK’un 54/c. maddesi hükmüne göre tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının Türk kamu düzenine açıkça aykırı olmaması, yabancı kararın elde edilmesinde uygulanan yabancı hukukun Türk kamu düzenine aykırılığının incelenmesi esasen söz konusu olmaması, tenfiz kararı verecek hakimin yabancı hakimin bu karara hangi kanunu, nasıl uyguladığını inceleme yetkisine sahip bulunmaması karşısında davalı savunmalarına itibar edilmeyerek davanın kabulü ile, MÖHUK 54. Maddesine öngörülen koşulları taşıyan yabancı mahkeme kararının tenfizine karar vermek gerekmiştir. Davacı vekili ayrıca tahsile ilişkin talebi bulunmadığını bildirdiğinden, tahsil yönündne karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. Yüksek Yargıtay … Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatı gereği, yabancı mahkeme ilamlarının tenfizine ilişkin davalar, tespit davası hükmünde olup, matbu harca tabi olduğundan, maktu harç alınarak, keza davacı yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacıların tenfize ilişkin davasının KABULÜNE, taraflar arasındaki Fransa …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 20 Kasım 2014 tarih ve …. sayılı kararının tazminata ilişkin kısmının MÖHUK 50 ve devamı maddeleri uyarınca TENFİZİNE,
2-Davacının tahsile ilişkin talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 35,90 TL harç ile 3.092,00 TL tamamlama harcı toplamı 3.127,90 TL harçtan, alınması gerekli 44,40 TL ilam harcının mahsubuna, fazla alınan 3.083,50 TL harcın, karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 3.931,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 71,80 TL dava ilk masrafı ve 246,00 TL tebligat-tezkere masrafı olmak üzere toplam 317,80 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Talep halinde kararın taraf vekillerine tebliğine,
7-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup anlatıldı.23/05/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır