Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/474 E. 2021/195 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/474
KARAR NO : 2021/195

DAVA : Tasarıma Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti, Men’i, Ref’i, Maddi ve
Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 20/11/2018
KARAR TARİHİ : 30/09/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/10/2021
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin uzun yıllardır özellikle gıda olmak üzere birçok alanda aktif olarak faaliyette bulunduğunu, birçok tanınmış markanın ve tasarımın sahibi olduğunu, müvekkilinin aynı zamanda faaliyetlerini markalaştırmış ve tasarımlarını tescil ettirmiş olduğunu, TPMK nezdinde ….. sayı ile tescilli “…. ” tasarımlarının sahibi olduğunu, …. (1) sayı ile tescilli “…..” isimli tasarımın gıda sektörü alanında gerek yurt içinde gerekse yurt dışında aktif ve yoğun şekilde kullanıldığını, müvekkilinin tescilli markası ve tasarımı tanınmış olup hatta slogan halinde olduğunu, bu durumda davalının müvekkiline ait tasarımı taklit ettiğini, davalının ürünlerinin müvekkiline ait ürünler zannedilip karışıklığa neden olacağının aşikar olduğunu, davaya konu her iki tasarımın birbirinin aynısı olduğunu, davalının eylemlerinin müvekkilinin tescilli tasarımına tecavüz oluşturduğunu maddi ve manevi zararlar verdiğini iddia ederek, davalının, müvekkilinin …. tescil numaralı tasarımına yönelik tecavüz ve haksız rekabetinin tespitini, men’ini, ref’ini, şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek en yüksek avans faizi ile, 5.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 26/04/2021 tarihli dilekçesi ile, 1.000,00 TL olan maddi tazminat talebini 42.785,48 TL’ye artırarak harcını yatırmıştır.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkili şirketin İstanbul Ticaret Odasına kaydolduğu 2015 yılından bu yana gıda tekstil alanında faaliyet gösteren köklü bir şirket olduğunu, müvekkili şirketin imal ettiği ürünlerin hali hazırda yurtiçinde ve yurtdışında tercih edilerek kullanıldığını, halihazırda davaya konu edilen ambalajının müvekkili tarafından kullanılmadığını, müvekkili adına anılan sicilde …. numarasıyla tescilli “ …” isimli şekil markasını tescilli olarak kullandığını, markanın bir şekil markası olup, dosyada mübrez tescil belgesinden bunun açıkça görüldüğünü, tescilli şekil markasının kullanılmasının davacının tasarımına tecavüz oluşturduğu iddiasının kabul edilemez olduğunu, “… ” isimli şekil markasının seçilerek kullanmasının nedeninin, İngilizce olan bu kelimenin Türkçe anlamının “…. ” şeklinde olması ve müvekkil şirketin yetkilisi olan ……. ‘in tüm sevenlerince bu lakap ile çağrılması sebebiyle iş bu lakabını yaşatmak isteği olduğunu, davacının tasarımı ile müvekkilinin şekil markasını ihtiva eden ambalajı arasında benzerlik bulunmadığını, müvekkilinin “…….” şekil markasını ihtiva eden tescilsiz tasarımı ile davacının tasarım tescili kıyaslandığında içerisinde yer alan “1” rakamı dışında görsel ve işitsel anlamda hiçbir benzerlik bulunmadığını, müvekkili markası üzerindeki vurgunun ……. harfi üzerinde yoğunlaştığını, ancak davacı markasının ise bir bütün halinde bakıldığında daha çok NO (NUMARA) ibareleri üzerinde yoğunlaştığını, bu durumun iki tasarımın görselinde ciddi farklılık oluşturduğunu ve davacı yan iddiaların haksız, mesnetsiz ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Dava, tasarıma tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, men’i, ref’i ile maddi ve manevi tazminatın tahsili taleplidir.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen kayıtlardan, …… tescil numaralı tasarımın, 26/09/2018 tarihinden itibaren 5 yıl müddetle davacı adına tescilli olduğu anlaşılmıştır.
6769 Sayılı SMK’nın 81/1. Maddesi ile, tasarım sahibinin izni olmaksızın bu kanun hükümlerine göre koruma kapsamındaki bir tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün aynısını veya genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzerini üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme yapmak için öneride bulunmak, ticari amaçla kullanmak veya bu amaçlarla bulundurmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak/, tasarım sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek, tasarım hakkını gasp etmenin tasarım hakkına tecavüz sayılan fiiller gösterilmiştir. Yine aynı maddenin devamında ise, başvuru, 65 inci maddeye göre tescil edilerek yayımlandığı takdirde, tescil sahibi, tasarım hakkına yönelik olarak bu maddede sayılan tecavüzlerden dolayı hukuk davası açma hakkına sahip olduğu, tecavüz eden, başvurudan ve kapsamından haberdar edilmişse başvurunun yayımlanmış olmasına bakılmayacağı, tecavüz edenin kötüniyetli olduğuna mahkeme tarafından hükmolunursa yayımdan önce de tecavüzün varlığı kabul edileceği ve koruma kapsamındaki tasarımın tescilli olduğuna ilişkin kaydın ürün, ambalaj veya fatura üzerine konulmamış olması, bu maddede sayılan fiilleri tasarım hakkına tecavüz olmaktan çıkarmayacağı belirtilmiştir.
6102 Sayılı TTKnın 54. Maddesi ile, haksız rekabete ilişkin bu kısım hükümlerinin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır. 55. Maddesinin 4. fıkrasında ise, iyi niyetle bağdaşmayan, haksız rekabete ilişkin eylemlere örnek olarak, başkasının malları, iş ürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almak gösterilmiş ve haksız rekabet halleri hüküm altına alınmıştır.
Taraf vekillerince deliller sunulduktan ve resen celbi gereken deliller de toplandıktan sonra dosyada bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, dosyanın tevdi olunduğu bilirkişi heyeti hazırlamış oldukları raporda sonuç olarak, davacı tarafa ait ….. numaralı tasarım ile dava dosyasına sunulan davalı tarafa ait ürün arasında kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, haliyle SMK m.81/1 a uyarınca davalı kullanımının davacıya ait …… tescil numaralı (1) nolu tescilli tasarıma tecavüz olarak değerlendirilebileceği, ürünlerin hitap ettiği tüketici kitlesinin çocuklar olması ve haliyle, davalı ürünlerinin davacının ürününe benzetilerek satın alınabileceği ve bu suretle iltibasa sebebiyet verebileceği, davalı kullanımının TTK m. 55/1-a-4 kapsamında haksız rekabet teşkil ettiği, davacının “No:1” tasarımına ait İTO kapsamında ve hak ihlal süresi gözetilerek yapılan hesaplamaya göre 2.454.919,55 TL lisans bedeli talep edebileceği, hesaplanan yıllık lisans bedelinin davalının 2018 net satışlarının %68 ‘ne isabet ettiğini ve davalının brüt ve net karının üstünde olduğunu, bu sebeple lisans bedeli üzerinden hesaplanan tazminatla ilgili olarak TBK’nın 50. Maddesi uyarınca takdiri indirim uygulanıp uygulanmayacağına dair takdirin Mahkemeye ait olduğu belirtilmiştir.
Davalı vekilinin bilirkişi kök raporuna itirazı üzerine dosya bir önceki bilirkişi heyetine tevdi edilmiş olup, hazırlanan ek raporda sonuç olarak, hesaplamanın davacının tercihi olan SMK 151/2-c kapsamında yapıldığını, davacının dava konusu ürününün satış tutarının, defter kayıtları üzerinden ne ise hesaplamaya o tutarın esas alındığı, hesaplanan bu tazminat tutarının davalının hesaplanan yıllık lisans bedeli davalının 2018 net satışlarının %68’e isabet etmekte ve davalının brüt ve net karının üstünde olduğundan, hesaplanan tazminatla ilgili olarak TBK’nın 50. maddesi uyarınca yapılacak indirim hususunda takdirinin Mahkemeye ait olduğu belirtilmiştir.
Davalı vekilinin bilirkişi ek raporuna da itirazı ve bu raporun hüküm kurulmaya elverişli olmadığının anlaşılması üzerine, dosyanın yeni bir Mali Müşavir bilirkişiye tevdiine karar verilmiş olup, mali müşavir bilirkişi ……. hazırlamış olduğu 19/03/2021 havale tarihli raporda sonuç olarak, davalı tarafın ticari defterlerinin sahipleri lehine delil vasfına haiz olduğu, davalı tarafın, dava tarihinden önceki dönemler dikkate alınarak yapılan incelemeler sonucunda, dava konusu ambalajın bulunduğu “……” markalı ürün satışından toplam 285.236,50 TL’nin satış hasılatı elde ettiği, davacı tarafından …… tescil numarası ile adına tescilli tasarımının, davalı tarafın haksız kullanımları nedeni ile davalı taraftan talep ettiği maddi tazminat seçimlik hakkı doğrultusunda emsal lisans sözleşmesi sunulmadığından, İTO’dan emsal davalar için gönderilen cevap yazıları dikkate alınarak, davalı tarafın dava konusu tasarıma yönelik satışlardan elde ettiği cironun %15’i üzerinden yapılan hesaba göre, davacı tarafa ödemesi gereken lisans bedelinin 42.785,48 TL olarak hesap edildiği belirtilmiştir.
Davalı vekili benzer tasarıma ilişkin Ankara Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nde hükümsüzlük davası bulunduğunu ve sonucunun beklenmesi gerektiğini belirtmiş ise de, Ankara ……. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin …… Esas sayılı dosyasında verilen kararın tetkikinden, YİDK kararının iptali ile ……. tescil nolu markanın hükümsüzlüğüne ilişkin olup, dosyamızdaki davanın ise, tasarım tescilinden doğan haklara tecavüz ve haksız rekabete ilişkin olması sebebi ile, konular farklı olduğundan bekletici mesele yapılmamıştır.
Tüm dosya kapsamı deliller ve bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafa ait …… (1) numaralı “no:1” ibare ve görselini taşıyan tasarım ile dava dosyasına sunulan davalı tarafa ait “…….” isimli ür6ava tarihi itibariyle dava konusu tasarımın kullanıldığı ürün satışından elde ettiği toplam satış hasılatının 285.236,50 TL olduğu bildirilmiştir. Davacı taraf emsal lisans sözleşmesi ibraz etmemiştir. Keza, re’sen de yapılan araştırmada emsal lisans sözleşmesi bulunamamıştır. Bilirkişi ……. tarafından hazırlanan raporda benzer dosyalarda İTO’ya yazılan yazılara verilen cevaplarda cironun %15’inin lisans bedeli olabileceği belirtilerek, nihayetinde TBK 50 maddesi uyarınca takdiri mahkemeye bırakmıştır.
6098 sayılı TBK’nun 51 maddesi uyarınca “Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını gözönüne alarak belirler.
Tazminatın irat biçiminde ödenmesine hükmedilirse, borçlu güvence göstermekle yükümlüdür.”
Aynı yasanın 52. Maddesi uyarınca “Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir.
Zarara hafif kusuruyla sebep olan tazminat yükümlüsü, tazminatı ödediğinde yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hâkim, tazminatı indirebilir.”hükmü yer almaktadır. Bu yasa hükümleri de gözetildiğinde, emsal lisans sözleşmesi ibraz edilmemiş olması karşısında, dava konusu tasarımın niteliği ve ihlalin niteliğine göre lisans bedelinin takdiren cironun %5’i oranında olabileceği sonuç ve kanaatine varılarak elde edilen 285.236,50 TL tutarındaki cironun %5’i olan 14.261,82 TL maddi tazminat takdir edilmiştir. Davalının eylemi aynı zamanda davacının tasarımdan doğan manevi haklarını da ihlal ettiğinden, ihlalin niteliği, süresi, manevi tazminatın amacı ve tarafların ekonomik durumuna göre, davacı yararına 5.000,00 TL manevi tazminat takdir edilmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE,
2-Davalının davacı adına tescilli …… tescil nolu ambalaj tasarımından doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabetinin tespitine, men’ine, ref’ine, davalıya ait bu tasarımın aynısı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerlerini ihtiva eden tüm ambalaj ve ürünlerin toplatılmasına,
3-Toplam 14.261,82 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yine 5.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine
4-Fazlaya dair talebin REDDİNE,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 1.315,80 TL ilam harcından, 35,90 TL peşin harç ve 713,60 TL ıslah harcının toplamı 749,50 TL harcın mahsubu ile, 566,30 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince kabul edilen tecavüz davası yönünden hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince kabul edilen maddi tazminat yönünden hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince manevi tazminat yönünden hesaplanan 5.000,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,

9-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince reddedilen maddi tazminat talebi yönünden hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvuru, 35,90 TL peşin ve 713,60 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 785,40 TL harç giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
11-Davacı tarafından yapılan 314,00 TL tebligat-tezkere masrafı ve 3.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.314,00 TL yargılama giderinin, davanın kabul-red oranına göre 1.335,83 TL’sinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin üzerinde bırakılmasına,
12-Davalı tarafından yapılan 62,00 TL tebligat-tezkere masrafı ve 1.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.062,00 TL yargılama giderinin, davanın kabul-red oranına göre 633,91 TL’sinin. davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiyesinin üzerinde bırakılmasına,
13-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgililerine iadesine,
14-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı.30/09/2021
Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır