Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/461 E. 2020/59 K. 21.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/461 Esas
KARAR NO : 2020/59

DAVA : Marka (Tecavüzün Giderilmesi ve Tasarım Hükümsüzlüğü İstemli)
DAVA TARİHİ : 09/11/2018
KARAR TARİHİ : 21/02/2020
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Tecavüzün Giderilmesi ve Tasarım Hükümsüzlüğü İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin … A.B.D’de kurulu ve yerleşik bir şirket olup giyim ve ayakkabı sektöründe faaliyet gösterdiğini, Müvekkilinin en eski markasının 25. Sınıftaki …. sayı ile tescilli “…” markası olduğunu, müvekkilinin, davalı …. Ayakkabı Pazarlama San. Ve Tic. Ltd. Şti, müvekkilinin markalarına tecavüz yaratan “…” ve “….” ibareli ürünlerin üretim ve pazarlamasını yaptığından haberdar olduğunu, davalının iş yerinden satın alınan ürünlere ilişkin fatura ve davalı tarafından üretilen ve satışa arz edilen “….” ve “…” ibareli ürünlerin görselleri, davalıya ait kartvizit, davalının işyeri görüntüsü dava dilekçesi ekinde sunulduğunu, müvekkili şirketinin TPE nezdinde tescilli müvekkili markaları ile yaratılacak her türlü iltibası ve iltibas suretiyle yol açılacak marka tecavüzü ve haksız rekabet eylemlerinin önlenmesini talep etme hak ve yetkisine sahip olduğunu, müvekkilinin yaptığı incelemeler neticesinde; davalı şirketin TPE nezdinde tescilli …. sayılı 1 ve 2 nolu tasarımlarının, müvekkili şirkete ait tescilli …. markalarına tecavüz teşkil ettiği ve yine davalı tarafından üretilen ve satışa arz edilen “… ” ve “….” ibareli ürünlerin, müvekkilinin markalarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespit edildiğini belirterek, davalı tarafından, işbu dava konusu mütecavüz kullanımları ve tescilli tasarım kullanımlarının müvekkilinin tescilli ve tanınmış markalarına iltibas suretiyle yaratılan marka tecavüzü ve haksız rekabet durumunun tespitine, davalının tespit edilecek marka tecavüzü ve haksız rekabet fiillerinin önlenmesine ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, davalının, müvekkilinin aleyhine marka tecavüzü ve haksız rekabet yaratan her türlü mal ve ürün, hizmet, tabela, ambalaj, ilan, reklam, yayın, broşür, afiş, kartvizit ve sair her türlü tanıtım malzemesi, basılı kağıt, fatura ve sair her türlü ticari evrak ile alan adları da dahil olmak üzere kullanımlarının önlenmesine, davaya konu mütecaviz kullanımlara ilişkin ürün, tabela, ilan, reklam, broşür, afiş. Kartvizit ve sair her türlü tanıtım malzemesinin; basılı kağıt, fatura ve sair her türlü ticari evrakın ve bu şekilde bastırılmış olan materyal ve benzeri vasıtaların hüküm kesinleştiğinde imhasına, davalıya ait … sayılı tasarım tescilinin 1 ve 2 nolu tasarımlar yönünden kısmen hükümsüzlüğünün tespitine, sicilden terkinine, marka hakkına tecavüz eden ve müvekkili aleyhine haksız rekabete sebebiyet veren davalı aleyhine verilen mahkeme kararının, masrafları davalıya ait olmak üzere Türkiye çapında yayınlanan tiraji en yüksek 3 gazeteden herhangi birinde yayınlanmasına, dava ile ilgili her türlü masraf ve yargılama giderlerinin, ürünlerin imhası ile ilgili masraflar ve imha sürecine kadar olacak süreçte ortaya çıkacak her türlü masrafların davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin bu markanın sahibi olmadığını ve müvekkili adına tescilli de olmadığını, müvekkilinin bu markayı sahibinin ya da adına yasal olarak tescil edilenin izni ve onayı ile kullanmakta olduğunu, davanın esası hakkında baştan hüküm vaz-ı anlamında ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğini, bu husus önemli bir içtihatı ilke olarak benimsendiğini, dava konusu mesele hakkında hüküm ve yargılamanın ve tahkikatın gerekliliği ve önemini baki kılan bir anlaşıla bu sonuca ulaşıldığını, burada esas gözetilecek olanın markanın tescilli olduğu sınıf hizmetinin yararlanıcılarının markalar arasında görsel, sesçil ve anlamsal farklılıklar ile müvekkili şirket malları üzerinde bulunan markanın ayırt edici baskın unsurlarının gözetilmesi olduğunu, bu husus göz önünde alındığında müvekkilinin kullandığı bu markanın davacı markası ile bu anlamda bir karışıklığa ya da bu markalar arasında bir iltibas tehlikesinin de bulunmadığının ortada olduğunu müvekkili kullanımının davacı markasının itibarına ve ayırt ediciliğine bir zarar vermesi söz konusu olmadığını, markalar bakımından ortalama tüketici kitlesi- hitap edilen tüketici kitleleri birbirinden farklı olduğunu, davacı markasının yer aldığı ürünler zaten alım gücük yüksek olan bir çevre içinde tüketilen ve bu manada ancak daha üst seviyedeki alışveriş noktalarında yer alabilen ve bu anlamda kendi koruma eşiklerini kendisini belirleyebildiği ve başkaca bir markanın bu anlamda bir etkisini sınırlayabildiği bir marka olduğunu belirtmiş ve işbu talebin niteliği bakımından, bir dava şartı olan öncelikle husumet itirazlarının dinlenerek davanın husumetten reddine, ayrıca sübut delilleri sunulmamış olan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Yargılama sırasında deliller toplanmış: Türk Patent ve Marka Kurumu’dan davaya konu tasarım ve marka tescil belgeleri ile ilgili dosya evrakları celp edilmiştir.
Mahkememizce toplanan tüm deliller ve taraf iddiaları ışığında dosya tespit edilen hukuk uyuşmazlığı ( davalının, davacı tarafa ait marka haklarına tecavüzü veya haksız rekabeti olup olmadığı ayrıca davalı adına tescilli … tescil nolu 1 ve 2 sayılı tasarımların hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin) hususlarında rapor tanzim etmek üzere bir marka, bir tasarım ve bir sektörden oluşacak bilirkişi heyetine dosya tevdii edilmiş, bilirkişiler düzenlemiş oldukları 17.12.2019 havale tarihli ayrıntılı ve gerekçeli raporlarında özetle; Davacının …. ve …. markalarının, özellikle spor ayakkabı emtiası yönünden toplumun ilgili kesimince tanınmış marka olduğunu, davacı tarafa ait …. ibareli …. numaralı marka tescilli başta olmak üzere “…” markaları ile dava dışı ….’e ait …. numaralı marka tescilinde ve … numaralı tasarım tescilinde yer alan ürün üzerinde konumlanmış amblem (logo-tasarım) arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, markaların, aynı emtiadan olan “ayakkabılar” üzerinde kullanıldığı, görsel, işitsel ve anlamsal olarak ortalama tüketici nezdinde karıştırılmaya neden olabileceği, davalının, davacının “….” markalarının ayırt edilmeyecek derecede benzerlerini, gerek spor ayakkabı ürünleri ve ambalajı üzerindeki, gerekse tescilli tasarımı üzerindeki kullanımının, davacının tanınmış markasına (… markaları) yakınlaştırılarak ve iltibasa neden olabilecek şekilde kullanım olarak değerlendirildiğini, davalının, markasal kullanımlarının, davacının özellikle “….” markaları yönünden marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturulabileceğini, davalının tescilli tasarımı üzerindeki markasal kullanımın, davacının markaları ile iltibas tehlikesine ve haksız yararlanmaya sebep olabileceği ancak tasarımların, başvuru tarihinde, tasarım olarak yenilik ve ayırt edicilik vasfını haiz olduğu hususlarını bildirmişlerdir.
Davalı vekilinin bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde özetle; bilirkişi raporu içeriğinde davalı tasarımlarının başvuru tarihinde yenilik ve ayırt edicilik vasfını haiz olduğu açıkca değerlendirilmiş olup, bu yönüyle müvekkiline ait tasarımların hükümsüzlüğünün talep edilmesinin usul ve yasa gereği mümkün olmadığını, müvekkiline ait tescilli tasarımın tek başına harf kullanımından oluşmamakta, “…” ibaresi ile birlikte amblem içerisinde kullanılmakta olduğunu, bu hususa bilirkişi raporunda yer verilmemiş olmasının açıkca raporun eksik inceleme ile düzenlendiğini ve hatalı değerlendirmeler içerdiğini ortaya koymakta olduğunu bu sebeplerle itirazları doğrultusunda bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasını talep etmiştir.
Dava; Davalının, davacı tarafa ait marka haklarına tecavüzü veya haksız rekabetin tespiti ve davalı adına tescilli …. tescil nolu 1 ve 2 sayılı tasarımların hükümsüzlüğü talebine yöneliktir.
SMK’nun 6/1 md’sinde nisbi red nedeni olarak düzenlenen karıştırma ihtimali, aynı kanunun 7/1 md’sinde marka hakkına tecavüz hali olarak yer almaktadır. SMK’nun 6/1 md’sine göre, önceki marka ile tescil başvurusu yapılan marka aynı ya da benzer ise sınıflar da aynı ya da benzer ise bu başvuru itiraz üzerine red edilir. SMK’nun 25/1 md’si gereğince hem 5.md’de yazılı mutlak red nedenleri , hem de 6.md’de yazılı nisbi red nedenleri birer hükümsüzlük nedenidir. Marka koruma kapsamına ilişkin SMK’nun 7/1-b md’sine göre ise, marka sahibi “tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerde aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılmasını engelleyebilir ve bu durum aynı zamanda marka hakkına tecavüz olarak nitelendirilmektedir.
Somut olayda; mahkememizce alınan rapor karşısında davalının ürünleri üzerinde kullandığı markanın şekil unsuru olarak davacı markası ile birebir aynı olduğu bu şekil unsurunun markaların ayırt edici unsuru olduğu ve mahkememizce yapılan değerlendirilmede de aynı emtialarda kullanılan ve şekil unsurları aynı olan markaların görünüş itibari ile ortalama tüketici nezdinde benzerliğinin ve karıştırılma ihtimalinin bulunduğu ve bu itibarla markaya tecavüzün hukuki koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
Markaya tecavüzün tespiti ile tecavüzün oluşturduğu belirlenen marka kullanımlarının yer aldığı ürün, tabela, ilan, reklam, broşür, afiş, kartvizit, basılı kağıt, ticari evrak ve her türlü tanıtım malzemesine el konularak imhasına karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde hükümsüzlük talebi yönünden yapılan değerlendirmede ise; her ne kadar davalı adına tescilli …. tescil sayılı tasarımın yenilik ve ayırd edicilik vasfına sahip olduğu belirlenmiş ise de; tasarım tescilinde yer alan görselde davacı markasının iltibas yaratacak benzerinin bulunması, davalının bu markayı kendi adına tescilinin marka olarak yapılması yasağını delen ve iyi niyetli olamayacak bir tescil olarak nitelendirilmesini zaruri kılmaktadır. Bilirkişilerce de tespit edildiği üzere; tasarımlar üzerindeki markasal kullanımların davacının markalarına yakınlaştırılmak sureti ile iltibas tehlikesine ve haksız yararlanmaya sebep olabileceği ve bir fikri mülkiyet hakkının yetkisiz kullanımını içerdiği anlaşılmıştır.
Bu nedenlerle davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davalının davacıya ait tanınmış “…” esas unsurlu markalardan doğan haklarına tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespitine, önlenmesine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına,
2-Tecavüz oluşturduğu belirlenen marka kullanımlarının yer aldığı ürün, tabela, ilan, reklam, broşür, afiş, kartvizit, basılı kağıt, ticari evrak ve her türlü tanıtım malzemesine el konularak imhasına,
3-Davacının davalı aleyhine açmış olduğu …. tescil numaralı tasarımın kısmi hükümsüzlüğü davasının KABULÜ ile;
4-Söz konusu …. nolu tasarımlar yönünden hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine,
5-Hüküm özetinin masrafı davalı taraftan karşılanmak suretiyle ulusal çapta yayın yapan tirajı en yüksek 3 gazeteden birinde ilanına,
6-Alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin yatırılan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 18,50 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 4.910,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 35,90 TL peşin harç, 2.400,00 TL bilirkişi ücreti ve 174,00 TL tebligat-posta masrafı vs.olmak üzere toplam 2.645,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı21/02/2020

Katip …

Hakim …