Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/46 E. 2018/329 K. 08.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/46
KARAR NO : 2018/329

DAVA : Marka (Manevi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 02/02/2018
KARAR TARİHİ : 08/11/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/11/2018
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; müvekkilinin … esas unsurlu markanın sahibi olduğunu, davalı taraf adına tescillli …. ….. ibareli markanın müvekkilininin …… esas unsurlu markalarına benzer olduğunu, davalının davacı markasına tecavüzün tespit ve menine, davalının müvekkilinin marka hakkına tecavüz teşkil eden fiillerinin önlenmesine ve durdurulmasına, davalının …. ibareli markayı ürünlerinde ,iş yeri evraklarında ve reklamlarında, internet ortamında ,web sitesinde kullanmasının önlenmesine, www……com web sitesine erişimin engellenmesine, …. ibareli markayı taşıyan ürünlere el konulmasına, bu ürünlerin masrafı davalıdan alınmak üzere etiketlerinin sökülmesine, bu şekilde tecavüzün giderilmesi mümkün değilse ürünlerin imhasına, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 20.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı adına tescilli …. nolu …. ibareli markanın hükümsüzlüğüne, karar kesinleştiğinde sicilden terkinine,yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP ; Davalı cevap dilekçesinde özetle, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davaya bakmakla yetkili mahkemenin Gaziantep mahkemesi olduğunu, müvekkilinni ve davacının markaları arasında tüketiciyi yanıltıcı bir benzerlik bulunmadığını, müvekkil firmanın marka hakkı sahibi olup, davalının markasına tecavüz etmediğini, tüm talepler yönünden davanın reddine ,yargılama gideri ve ücreti vekaletin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davalı yanın markaya tecavüzünün tespiti, men’i, davalının davacıya ait markaya tecavüzün teşkil eden fiillerinin durdurulması, önlenmesi, durdurulması, davalının “….” ibareli markayı ürünlerinde ve her türlü tanıtım materyallerinde ve internet ortamında, web sitesinde kullanmasının önlenmesi, www……com isimli web sitesine erişimin engellenmesi, …. ibareli markayı taşıyan ürünlere el konulması, bu ürünlerin masrafı davalıdan alınmak üzere etiketlerinin sökülmesi, bu şekilde tecvüzün giderilmesi, mümkün olmaması halinde imhası, davalı adına ….. sayılı “….” ibareli markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini ile 20.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili taleplidir.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen kayıtlardan, … sayılı ve “….” ibareli markanın, 18 ve 25. sınıflarda 11/12/2014 tarihinden itibaren 10 yıl müddetle davalı adına tescilli olduğu, ….sayılı “…” ibareli, …. sayılı “…” ibareli, …. sayılı “…. ” ibareli, …. ve …. sayılı ….. ” ibareli ve rodi ibaresini havi birçok markanın davacı adına tescilli olduğu tespit edilmişitir.
Dava dilekçesinde, dosyadaki deliller, web siteleri, google, facebook kayıtları da dikkate alınarak, davalının marka kullanım ihlallerinin tespiti açısından bilirkişi incelemesi yaptırılması talep edildiğinden, bu hususların tespiti açısından dosyada bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, dosyanın tevdi olunduğu Bilgisayar Mühendisi bilirkişinin davalıya ait www……com isimli internet sitesi üzerinde yapmış olduğu inceleme sonucu hazırlamış olduğu 16/02/2018 tarihli raporda sonuç olarak, internet sitesinde çeşitli bay/bayan tekstil ürünlerinin satışının yapıldığı, site üzerindeki …. ibareli logoda “…. ” kıssmında arka fon olarak yeşil rengin kullanıldığı, böylece logoda… yazılı kısmın ayrı bir şekilde okunabilmesinin sağlandığı, sitedeki iletişim sayfasında …. isminin yanı sıra, ….. Grup ve …. isimli iki ayrı işletme adına daha yer verildiği, ancak bunların tümünün adreslerinin aynı olduğu, sitenin en alt kısmında (footer) …. ibareli logonun yer aldığı, BTK Site Sorgu Sistemi ve uluslararası whois servisleri üzerinden, …..com alan adının aidiyeti araştırıldığında, alan adının ….. ve ….. Ltd.Şti adına 19/12/2014 tarihinde tescil edilmiş olduğu, sitenin yer ve erişim sağlayıcısının ….. Teknolojileri A.Ş olduğu, … isimli firmanın sitenin tasarımını yapan bilişim firması olduğu ve sitenin gerçek sahibinin ve içerik sağlayıcısının ise site üzerinde belirtilen firmalar olduğu yolunda görüş belirtildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre iş bu dava 6769 SMK. da düzenlenen markaya yönelik tecaüzün tespiti ve menine yönelik olup dava marka hakkına yönelik tecavüzün tespiti ve menine yönelik olup sınai mülkiyet kanunu 7 maddesi bu kanunla sağlanan marka koruması tescil yolu ile elde edilir. Marka tescilinden doğan haklar münhasıran sahibine aittir. Marka sahibinin izinsiz olarak yapılması halinde aşağıdaki fiilerin önlenmesini talep etme hakkı vardır;
a-Tescilli marka ile aynı olan bir işaretin, tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması
b-Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetler ile aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması,
c-Aynı,benzer veya farklı mal veya hizmetlerde olmasına bakılmaksızın tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve Türkiye’de ulaştıdığı tanınmışlığı düzeyi nedeniyle markanın itibarından haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikte herhangi bir işaretin haklı bir sebep olmaksızın kullanılması
Aşağıdaki belirtilen durumlar işaretin ticaret alanında kullanılması halinde 2. Fıkra hükmü uyarınca yasaklanabilir:
a-işaretin mal veya ambalaj üzerine konulması,
b-işaretin , işareti taşıyan malların piyasaya sürülmesi, tesil edilebileceğinin teklif edilmesi, bu amaçlarla stoklanması veya işaret altında hizmetlerin sunulması ya da sunulabileceğinin teklif edilmesi ,
c-işareti taşıyan malın ithal veya ihraç edilmesi
ç-işaretin,teşebbüsün iş evrakı veya reklamlarında kullanılması
d-işareti kullanan kişinin işareti kullanımına ilişkin haklı veya meşru bağlantısı olmaması şartı ile işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yataracak şekilde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimlerde kullanılması,
e-işaretin ticari unvan ya da işletme adı olarak kullanılması
f-işaretin hukuka uygun olmayan şekilde karşılaştırmalı reklamlarda kullanılması
Bunun yanında kanunun 29. Maddesi marka sahibinin izni olmaksızın 7. Maddede belirtilen biçimlerde markayı kullanmak marka sahibinin izni olmaksızın markayı veya ayırt edilmeyecek kadar benzerini kullanmak suretiye markayı taklit etmek , markayı veya ayırt edilemeyceek kadar benzerini kullanılmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği halde tecavüz yolu ile kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak dağıtmak başka bir şekilde ticaret alanından çıkarmak ithal işlemine tabi tutmak ihraç etmek ticari amaç ile elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak marka sahibi tarafından lisans yolu ile verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları 3. Kişilere devretmek markaya tecavüz olarak kabul edilmiştir.
Somut olayda davaya konu… VE …. isimlerinin arasında benzerlik olduğu her iki şirketin aynı iş kolunda faaliyet göstermesi, her iki ibarenin fonetik benzerliği açısından ayırt edici karakterini zedeleyebileceği ve tüketicilerin karşısında iltibasa yol açabileceği kanaatine varılmış olup söz konusu kullanımın markaya yönelik tecavüz olduğunun tespiti ve menine karar vermek gerekmiştir.Manevi tazminat yönünden ise davacı taraf yönünden piyasada belirli bir şekilde tanıtım müşteri nezdinde kabul gören ürününün davalı taraf tarafından haksız rekabet teşkil edecek şekilde izinsiz kullanımın, davacı taraf yönünden manevi hakın ihlali niteliğinden söz konusu ürünlerin piyasaya sunuluş şekli tarafların dosyaya yansıyan deliller ve davalının ticari konumu hakkaniyet gereği 1.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili davacıya ödenmesine fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine ve tecavüzün durdurulması hususları yönünden kullanıma rastlanmadığından, bu hususlar konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, hükmün ilanına karar vermek gerekli ve yerinde görülmüştür.
Davalı marka hükümsüzlüğü talebi yönünden ise Dosyaya ibraz edilen marka kayıtları, tarafların sunmuş olduğu deliller,dikkate alındığında dava ; markaya yönelik benzerlik nedeniyle hükümsüzlüğe ilişkin olup 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 4. maddesi marka bir teşebbüsün mallarının ve hizmetlerinin diğer teşebbüsün mallarından ve hizmetlerinden ayırt edilmesinin sağlanması ve marka sahibine sağlanan korumanın konusunun açık ve kesin olarak anlaşılmasını sağlayabilecek şekilde sicilde gösterilebilir olması şartı ile kişi adları dahil sözcükler, şekiller, renkler harfler ,sayılar sesler ve malların veya ambalajların biçimi olmak üzere her tür işaretten oluşabilir. 5 maddede marka tescilinin mutlak red nedenleri sayılmış, ç bendinde aynı veya aynı türdeki mal veya hizmetler ile ilgili olarak tescil edilmiş ya da daha önceki tarihte tescil başvurusu yapılmış, marka ile aynı veya ayırt edilemeycek kadar benzer işaretler marka olarak tescil edilmez, 6. Madde de tescil başvurusu yapılan bir markanın tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı veya benzerliği kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali dahil karşıtırılma ihtimali varsa itiraz üzerinde başvuru red edilir”. hükmü düzenlenmiştir.
Karıştırma ihtimali ortalama tüketicilerin her iki işaret arasında bir şekilde bağlantı kurmasıdır. Başka bir anlatım ile halkın söz konusu mal ve hizmetleri aynı ya da bağlantılı işletmelerden geldiğini düşünme tehlikesidir. Hem markanın hem de mal veya hizmetlerin aynı olması durumunda marka hakkının ihlali söz konusu olmaktadır. Karıştırma ihtimalinden söz edilebilmesi için öncelikle tescil başvurusuna konu veya tescil edilmiş marka ile daha önce tescil edilmiş ve tescil başvurusu yapılmış markanın kapsadığı hizmetlerin aynı ya da benzer olması gerekmektedir. Eğer bu mal ve hizmetler aynı ya da benzer ise bu kez markaların aynı ya da benzer olup olmadıkları incelenecektir. Karıştırma ihtimali hem marka, hemde sınıf bakımından benzerlik gerektirdiğinden iki markanın tescil edildikleri, tescil başvurusunda bulunulduğu ya da kullanıldığı mal ve sınıfların ne kadar birbirine benzer ise karıştırılma ihtimalinin ortaya çıkmaması için markaların da o oranda birbirinden farklı olması gerekecektir. Markalar arasında sözcük, harf karakteri, şekil, grafik gibi renk unsurlarında hiçbir fark yok ise markalar arasında ayniyetten söz edilir. Eğer bu unsurlardan birinde küçük fark var ise benzer markalardan söz edilir. Markalar arasında karıştırma ihtimali incelenirken her bir unsura göre değil bir bütün olarak iki markanın bıraktığı genel global izlenimin markanın bütünüyle bıraktığı etki dikkate alınır.
AB Adalet Mahkemesi (CJEU ) uygulamalarında karıştırma ihtimalinin belirlenmesinde bir takım ilkeler mevcuttur. Uygulamalara göre karıştırma ihtimali ilgili tüm faktörler dikkate alınmak suretiyle marka veya işaretler birer bütün olarak değerlendirilmeli bu değerlendirme yapılırken uyuşmazlık konusu mal veya hizmetin talep edebilecek durumdaki ortalama tüketici gözü ile bakılmalı ortalama tüketicinin detayları incelemeden markayı bir bütün olarak algılayacağı gözönünde bulundurulmalı markadaki ayırt edici ve egemen unsurların bıraktığı genel intibaya göre görsel ve işitsel ve kavramsal anlamda karıştırma ihtimali bulunup bulunmadığı tartışılmalıdır.
Markalar arasında daha az derecedeki benzerlik mal veya hizmetler arasında daha çok benzerlik ile dengelenebilir. Bunun tersi de mümkündür. Ayrıca eğer önceki markanın ayırt ediciliği kendiliğinden çok yüksek ise veya kullanım sonucunda yüksek ayırt edicilik sağlanmış ise karıştırılma ihtimali de çok yüksek olacaktır. Salt çağrıştırma ihtimalinin varlığı karıştırma ihtimalini de mevcut olduğunun kabulü için yeterli değildir. Önceki markanın tanınmışlığı da tek başına karıştırılma ihtimalinin varlığı için yeterli değildir. Eğer her iki marka arasında çağrıştırma ,tüketicide bu markayı taşıyan ürünlerin aynı ya da ekonomik olarak bağlantılı işletmelerden kaynaklandığı yolunda bir kanaate yol açacak nitelikte ise, bu durumda karıştırma ihtimalinin bulunduğu düşünülmelidir. Markalar arasında görsel , işitsel,kavramsal benzerlik bulunup bulunmadığı her iki markanın asli ve tali unsurları ile birlikte bütünü itibariyle bıraktığı izlenimler bakımından benzerlik olup olmadığı çağrıştırma söz konusu olup olmadığı, markaların ait oldukları mal veya hizmetlerin hitap ettiği tüketici kitlesinin eğitim ve toplumsal durumu, markaların tescilli oldukları malın ya da hizmetin değeri , buna bağlı olarak alıcının mal almaya gittiğinde harcadığı zaman kriterleri dikkate alınarak ortalama düzeydeki tüketici gözü ile karıştırma ihtimali mevcut olup olmadığı tespit edilecektir.
Somut olayda davacı tarafa ait tescilli… markası dikkate alındığında davalı tarafa ait …. markaların asli unsuru… markasından ibaret olup, davalı tarafın bir kısım sözcükler ekleyerek kullanmak suretiyle ürettiği kelimeler bir bütün halinde bakıldığında davacı markasının tanınmışlığından yararlanmaya yönelik ayırt edicilik sağlamayan ortalama tüketici nezlinde seri marka imajı yaratan bir kullanım olup markaların aynı işletmeden gelen benzer marka imajı uyandırdığından karıştırılma ve benzetme ihtimali söz konusu olup sınıfsal olarakta davalı markalarının davacı markası sınıfı kapsamında kaldığından davalıya ait …. markasının hükümsüzlüğüne kayıtlardan terkinine karar vermek gerekli ve yerinde görülmüştür.

HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Gerekçelerle;
1-Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile,
2-Davalının… …. ibareli markayı kullanma suretiyle davacının marka hakkına tecavüzünün tespitine, tecavüzün meni ve giderilmesi, durdurulması hususları yönünden kullanıma rastlanmadığından, bu hususlar konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davacının manevi tazminat talebinin kabulü ile 1.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz oranı ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
4-Davalı adına TPMK da tescilli bulunan … nolu …. ibareli markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan, 341,55 TL peşin harçtan, 68,31 TL ilam harcının mahsubu ile, 273,24 TL fazla harcın, karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan, 3.145 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince manevi tazminat yönünden hesaplanan, 1.000 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince reddedilen manevi tazminat yönünden hesaplanan, 1.000 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 382,65 TL dava ilk masrafı, 159,00 TL tebligat-tezkere ve 450,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 991,65 TL yargılama giderinin, davanın kabul-red oranına göre 396,66 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince, taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
10-Gider avansından kalan miktarın 6100 sayılı yasanın 333 maddesine göre karar kesinleşince davacıya iadesine,
Kararın taraflara tebliğinden itibaren ilgili Hukuk Dairesinde iki hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar, açıkça okunup anlatıldı. 08/11/2018

Katip ….
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır