Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/456 E. 2020/260 K. 15.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/456
KARAR NO : 2020/260

DAVA : Markaya Tecavüzün Men’i, Ref’,i Maddi-Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 02/11/2018
KARAR TARİHİ : 15/10/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 11/11/2020

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin eğitim sektöründe faaliyet göstermekte olduğunu, eğitim camiası içinde herkesçe bilinen bir eğitim ve yayıncılık kuruluşu olduğunu, davalı tarafın müvekkiline markasal ibareleri işyerinde ve reklam panolarında büyük puntolarla yazarak ön plana çıkaran tanıtımlar yaptığını, müvekkili tarafından 41 ve 16. Sınıflarda gerçekleşen “…… ” ve “……. ” ibareli markaları kullanımını sonlandırması, aksi halde yasal yollara müracaat edileceği hususunda davalı tarafa ihtarname gönderdiğini, buna rağmen davalı tarafın marka tecavüzü eylemlerini sürdürmeye devam ettiğini, Şanlıurfa …. Asliye Hukuk Mahkemesinin ….. D.İş sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporu ile de söz konusu durumun sabit olduğunu iddia ederek, tecavüzün men ve ref’ini, davalının “……” ve “…….” ibarelerini içeren her türlü ürün, tabela, emtia, internet sayfası içeriği ve davalıya ait her türlü emtia, mecra, internet alanı ve sosyal medya hesaplarından söz konusu ibarelerin çıkartılmasına, bu mümkün değil ise internet alanlarına erişimin engellenmesine, ürünlerin toplatılıp imhasını, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik 10.000,00 TL maddi ve 20.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini ve verilecek hüküm özetinin ilanını talep ve dava etmiştir.
CEVAP ; Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin Şanlıurfa İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün izni ile unvanını 31/08/2018 tarihinde …… Eğitim Kursu olarak değiştirdiğini, müvekkilinin “……. ” adıyla sadece özel eğitim kursu olarak faaliyet gösterdiğini, davacı ile müvekkilinin faaliyet alanlarının aynı olmadığını, müvekkilinin davacı markasını kullanmadığını, logo ve yayınlarından faydalanmadığını, davacı taleplerinin tamamen karşılıksız maddi menfaat temin etmek amaçlı olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Dava, markaya tecavüzün men’i, ref’,i maddi-manevi tazminat ve verilecek hüküm özetinin ilanı taleplidir.
6769 Sayılı SMK’nın 29/1-b ve c maddeleri ile, marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği halde, tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmanın marka hakkına tecavüz oluşturduğu belirtilmiştir.
Celbedilen Şanlıurfa ……. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ……. D.İş sayılı dosyası incelendiğinde, dosyamız davacısı tarafından, dosyamız davalısı aleyhinde yapılan tespit talebi üzerine alınan bilirkişi raporunda sonuç olarak, karşı yan kullanımlarının tüketiciler zihninde tespit isteyen şirketten “…….” markasına ait hizmet satın aldıkları fikri oluşturacağı, aleyhinde tespit istenen işyeri sahibinin, tespit talep eden şirkete ait markayı yenilik ve ayırt edicilik unsuru olmaksızın kullandığından, potansiyel ortalama tüketici kitlesi tarafından iltibasa yol açacak nitelikte olduğu ve karşı yan fiillerinin marka hakkına tecavüz kapsamında değerlendirilebileceği belirtilmiştir.
Davalı yan adresinin Şanlıurfa ilinde bulunması nedeniyle maddi tazminat hesabı yönünden Şanlıurfa ……. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılmış ve hesap bilirkişisi tarafından hazırlanan 11/09/2019 tarihli raporda sonuç olarak, davalı tarafın ilk defa 18/01/2017 tarihinde ticari faaliyetine başladığını, davalı ticari faaliyetinin sadece “……” olduğunu, başkaca bir iştigal konusunun bulunmadığı, davalı yanın vergi mükellefiyetinin ilk defa 18/01/2017 tarihinde başlamış olması nedeni ile inceleme ve tespitlerin 18/01/2017 ile dava tarihi olan 02/11/2018 tarihi arasını kapsadığını, davalının dava tarihi esas alınarak geriye doğru vergi mükellefiyet başlangıç tarihine kadar sadece eğitim faaliyetinden elde ettiği toplam ciro tutarının 41.020,00 TL olduğu belirtilmiştir. Davacı vekili maddi tazminat talebini SMK 151/2-c bendi uyarınca lisans bedeli üzerinden tercih edilmiştir. Ancak emsal lisans sözleşmesi ibraz edememiştir. Bildirdiği kurumlara yazılan yazılardan da olumlu bir sonuç alınamamıştır. İstanbul Ticaret Odasına yazılan yazıya cevap da ise emsal ciro bedelinin tecavüze konu olan markadan elde edilen cironun %15’inin lisans bedeli olarak tespitinin mümkün olduğu bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı deliller birlikte değerlendirildiğinde; TPMK kayıtlarına göre “……” ve …….” ibareli markaların davacı adına tescilli olup davalının herhangi bir hakka dayanmaksızın markalarının tescilli olduğu eğitim öğretim sınıfında bu ibareleri tabelaları ve diğer ticaret evraklarında kullandığı, kullanımların bir kısmında belirtilen “……” ibaresinin ayırt edici nitelikte olmayıp “……..” ibaresinin ön plana çıkarıldığı bu haliyle davalının eyleminin 6769 Sayılı SMK’nın 29/1-b ve c maddeleri kapsamında davacı marka haklarına tecavüz teşkil ettiği anlaşılmıştır. Talimatla alınan bilirkişi raporuna göre davacının elde ettiği toplam ciro tutarının dava tarihine kadar olan dönem için 41.020,00 TL olup İTO cevabı yazısına göre markanın tanınmışlığı, kullanım biçimine göre bu cironun %15’inin lisans bedeli olarak kabul edilen istenebilecek maddi tazminat tutarının 6.153,00 TL olduğu anlaşılmıştır.
Buna göre davacının davasının kısmen kabulü ile davalının davacı adına tescilli “,…….” ve ……” ibareli marka haklarına tecavüzün men’ine ve ref’ine davalının “…….” ibarelerini içerir her türlü ürün, tabela, emtianın toplatılarak imhasına, davalının bu ibareleri internet alanı ve sosyal medya hesaplarından çıkarılmasını, çıkarmadığı takdirde erişimin engellenmesine, karar vermek gerekmiştir. Davacının maddi tazminat talebinin de kısmen kabulü ile yukarıda değinildiği üzere 6.153,00 TL yönünden kabulü gerekmiştir. Davalının yukarıda değinilen eylemi aynı zamanda davacının markadan doğan manevi haklarını da ihlal eder nitelikte olduğundan ihlalin niteliği ve süresi, tarafların ekonomik durumu ve manevi tazminatın amacı gözetilerek davacı yararına 5.000,00 TL manevi tazminat takdir edilmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacının davasının kısmen KABULÜNE, davalının davacı adına tescilli “…….” ve “……” ibareli marka haklarına tecavüzün men’ine ve ref’ine davalının “……” ibarelerini içerir her türlü ürün, tabela, emtianın toplatılarak imhasına, davalının bu ibareleri internet alanı ve sosyal medya hesaplarından çıkarılmasını, çıkarmadığı takdirde erişimin engellenmesine,
Toplam 6.153,00 maddi tazminatın dava tarihinden işleyecek ticari avans faizi ile birlikte, 5.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair tazminat taleplerinin reddine,
Karar kesinleştiğinde masrafı davalıya ait olmak üzere hüküm özetinin ülke çapında yayınlanan trajı en yüksek üç gazetenin birinde ilanına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan, 761,86 TL ilam harcından, 35,90 TL peşin ve 476,42 TL tamamlama harcının mahsubu ile, 249,54 TL bakiye karar harcının, davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 4.910,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince manevi tazminat yönünden hesaplanan 4.910,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince reddedilen maddi tazminat yönünden hesaplanan 4.910,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince reddedilen manevi tazminat yönünden hesaplanan 4.910,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL peşin ve 476,42 TL tamamlama olmak üzere toplam 512,32 TL harç giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 615,80 TL tebligat-tezkere, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 1.103,80 TL değişik iş dosyasına yapılan masraf olmak üzere toplam 2.719,60 TL yargılama giderinin, davanın kabul-red oranına göre 1.631,76 TL.’sinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin üzerinde bırakılmasına,
8-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
9-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup anlatıldı.15/10/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır