Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/443 E. 2019/445 K. 13.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/443 Esas
KARAR NO : 2019/445

DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/10/2017
KARAR TARİHİ : 13/12/2019

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
DAVA:İstanbul …… esas sayılı dosyasına sunulan dava dilekçesinden özetle; Davalının, müvekkiline ait ….. tanınmış markasını, esasen fiilen kullandığı mallara ilişkin olarak hiçbir hak ve yetkisi olmamasına rağmen ve müvekkilinden bu yönde yazılı bir izin almadan onunla herhangi bir sözleşme yapmadan, üstelik müvekkilinin işletmesi ile arasında ekonomik bir ilişkinin varlığını düşündürmek ve müvekkili ile ilgili sektördeki mevcut itibarından haksız şekilde faydalanma gayesiyle müvekkili faaliyet alanındaki mal ve hizmetlerle benzer nitelikte olan 9. Sınıftaki “gözlükler, güneş gözlükleri, lensler ve bunların kutuları, kılıfları, parçaları ve aksesuarları” ürünleri için iyi niyet kurallarına aykırı olacak şekilde TPE nezdinde….. sayı ile tescil ettirdiğinin tespit edildiğini, müvekkili tarafından iyi niyetli olarak davalı ile görüşülme yolu denenmişsede davalı anılan tescil sonrasında kötü niyetli eylemlerine devam ederek vekil eden ile gerçekleştiridği toplantıda, tescil tarihinden bu yana kullanmadığını beyan ettiği markanın vekil eden tarafından satın alınmaması halinde 3. Kişi konumundaki bir şirkete yüksek bir bedel karşılığında satılacağını beyan ettiğini, davalıya noterlik vasıtasıyla kötü niyetli olduğu gerekçeleriyle anılan markayı gerçek hak sahibi olan müvekkiline devretmesinin ihtar edildiğini ama herhangi bir cevap verilmediğini, davalı tarafından davaya koniu….. sayılı “…..” sözcük markasının tescil kapsamında yer almakta olduğu halde, ilgili hiçbir mal için en azından dava tarihinden geriye dönük olarak son 5 yıl içinde kullanılmadığının tespit edildiğini bu sebeplerle müvekkilinin maddi ve manevi tazminat hakları dahil tüm sair dava açma hakları saklı kalmak kaydıyla 9. Sınıftaki “gözlükler, güneş gözlükleri, lensler ve bunların kutuları, kılıfları, parçaları ve aksesuarları” malları bakımından TPMK nezdinde 05.09.2005 tarih ve….. sayıyla tescilli “…..” sözcük markasının kapsadığı tüm mallar bakımından 67679 sayılı SMK hükümleri çerçevesinde, kullanmama sebebiyle iptali ile sicilden terkinine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: İstanbul ……esas sayılı dosyasına sunulan cevap dilekçesinden özetle; öncelikle zamanaşımı, hak düşürücü süre ve yetkiye yönelik itirazlarının olduğunu, davacı tarafın dava dilekçesinde adreste de görüldüğü üzere müvekkilinin adresinin Küçükçekmece/İstanbul olduğunu, yargı yeri çevresine göre mevcut davanın Bakırköy Nöbetçi Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde açılması gerektiğini, mevcut davanın yetkisiz mahkemede açılmış olup davanın yetki yönünden reddini, esas yönden ise müvekkilinin uzun yıllardır ilk olarak ….. Optik devamında ….. Optik-… ticaret unvanı ile gözlük, lens ve bunların aksesuarları, güneş gözlükleri üzerine ticari faaliyetlerini devam ettirmekte olduğunu, müvekkilinin hem optik diye genel ad altında toplayabilecekleri gözlükleri güneş gözlükleri, lensler ve bunların aksesuar ve kutuları üzerine ticari faaliyetlerini sürdürmekte hem de bu alanda devren hak sahibi olduğu “…..” markasını ticari faaliyetlerinde kullandığını, müvekkili söz konusu markanın 9. Sınıf mal ve hizmetler grubunda tescilli şekilde sahibi iken davacı taraf söz konusu marka hakkında 9. Sınıf mal ve hizmetlerde TPE nezdinde tescilli şekilde hak sahibi olmadığını, “…..” markası hakkında 9. Sınıf mal ve hizmetler grubunda müvekkil tescilli şekilde hak sahibi iken davacı tarafın söz konusu marka hakkında böyle bir tescilinin mevcut olmadığını, davacı tarafından sunulan tescil kayıtların da da dava konusu ….. ibaresinin 9. Sınıfta tescilli şekilde bulunmadığını, bu sebeple asıl haksız kullanımın davacı tarafından yapıldığını ve iddiaların yasal dayanaktan yoksun ve yanıltıcı nitelikte olduğunu, dosyaya sundukları mali çıktılar ile markayı kullandıklarının sabit olduğunu, müvekkilinin markayı kullanmadığını beyan ettiği veya kötüniyetli şekilde markayı devretme beyanında bulunduğu iddialarının da tamamen mesnetsiz ve kötüniyetli olup taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, müvekkilinin söz konusu tescilli markasını ciddi şekilde ticari faaliyetlerinde fiili olarak kullandığını bu nedenlerle devir, lisans/kullanım hakkı devirleri, reklam faaliyetleri gibi hukuki kullanımların markanın kullanım biçimini oluşturacağı konusunda ne doktrinde, ne Yargıtay içtihatlarında ne de mevzuatta hiçbir şüphenin mevcut olmadığını, müvekkilinin söz konusu markayı hem kendisi fiili olarak kullanmış, hem de süreçte markanın reklam faaliyetlerini yürüttüğünü, markanın tanınırlığını ve marka değerini arttırıcı faaliyetlerde bulunduğunu, hem de sektörde bulunan diğer firmalara lisans devri yoluyla markayı kullanımını kesintisiz şekilde devam ettirdiğini, davacının ikame ettiği davanın tamamen haksız ve kötüniyetli olduğu, çelişkili ifadelerden ve sunmuş oldukları delillerden de anlaşıldığı üzere haksız olarak markanın tescilini boşaltarak hak kazanma amacı taşıdığı ve müvekkilin dava konusu markayı ciddi şekilde kullanarak ticari faaliyetlerine konu ettiğinin açık olduğunu, bu nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın reddini talep ettiklerini, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya İstanbul … Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin …… karar sayılı dosyasına yetkisizlik kararı verildiği, dosyanın yetkisizlik nedeniyle mahkememize geldiği ve yukarıdaki esasa kaydının yapıldığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İstanbul ….. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin …… sayılı dosyasındaki yargılama sırasında deliller toplanmış; Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davaya konu marka tescil belgeleri ve ilgili dosya evrakları celp edilmiştir.
Mahkememizce toplanan tüm deliller ve taraf iddiaları ışığında dosya davacı tarafın iddiaları, davalı tarafın savunmaları, davalı tarafın dosyaya ibraz ettiği delil ve belgeler, davalı tarafa ait kullanımlara ilişkin HMK’nın 278 madde gereği bilirkişi heyetine yetki verilerek davalı tarafın tescilli markayı dava tarihinden geriye doğru 5 yıl ciddi kullanımına yönelik tek tek tescil edilen emtialar üzerinde inceleme yapılmak suretiyle taraf iddia ve savunmaları da dikkate alınarak rapor tanzim etmek üzere dosya bir marka uzmanı, bir mali müşavir ve bir sektörden oluşacak heyete tevdi olunmuş, bilirkişiler düzenlemiş oldukları 09.08.2019 havale tarihli ayrıntılı ve gerekçeli raporlarından özetle,” davalı tarafın ticari defterlerinin sahipleri lehine delil vasfına haiz olmadığını, davalı tarafın adına tescilli ….. ibareli markasını, tescilli olduğu 9. Sınıfta sayılan “gözlükler, güneş gözlükleri, lensler ve bunların kutuları, kılıfları, parçaları ve aksesuarları” emtialarında ciddi kullanımın bulunmadığını, davalı tarafından dava dosyasına sunulan marka lisans sözleşmeleri karşılığında, düzenlenen fatura bulunmadığını, söz konusu sözleşmelerin hayata geçmediğinin tespit edildiği” hususları bildirilmiştir.
Davalı vekili 28.08.2019 tarihli bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesinden özetle; raporun oldukça yüzeysel sadece defterlerle sınırlı bir inceleme yapılmış olup diğer delillerin tamamen inceleme dışı bırakıldığını, raporda müvekkilinin defter kayıtlarındaki faturalarında “…..” ibaresi geçmediği için bunların değerlendirilmediğini, ancak dosyada görüleceği ve bilirkişilerce de tespit edilebileceği üzere müvekkilinin yıllardır gözlük üzerine faaliyet gösteren bir firma sahibi olduğunu, raporda verilen kanıların genel kanılar olup örnek kararlar ve hangi durumlarda üst mahkemece ciddi kullanım salıyıp sayılmadığı, hangi kriterlerle neden bu görüşün beyan edildiğinin açıklanmadığını, bu da raporu denetime elverişli olmaktan çıkardığnıı bu sebeplerle byeni bir heyetten rapor alınmasını aksi halde ek rapor alınmasını talep etmiştir.
Dava, markanın iptaline ve sicilden terkini talebine yöneliktir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı temel olarak davalıya ait markanın 3. Sınıftaki gözlükler, güneş gözlükleri… malları bakımından kullanılmama nedenine dayalı olarak iptalini talep etmiştir. SMK 9. Madde “Tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde haklı bir sebep olmadan tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından marka sahibi tarafından Türkiye’de ciddi biçimde kullanılmayan yada kullanımına beş yıl kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verilir” hükmünü haizdir. Markanın ayırt edici karakteri değiştirilmeden farklı unsurlarla kullanılması markanın sadece ihracat amacıyla mal veya ambalajlarda kullanılması ve markanın marka sahibinin izni ile kullanılması da marka sahibi tarafından kullanım olarak kabul edilir. 6769 sayılı SMK’nun 26. Maddesine göre ise kullanmama nedeniyle markanın iptali yetkisi Türk Patent Kurumuna aittir. Ancak bu hüküm SMK’nun 192/1 maddesi uyarınca kanunun yayım tarihinden itibaren 7 yıl sonra yürürlüğe girecektir. 6769 sayılı SMK’nun geçici 4. Maddesi uyarınca aynı kanunun 26. Madde hükmü yürürlüğe girene kadar iptal yetkisi anılan maddedeki usul ve esaslara göre mahkemeler tarafından kullanılır. 26. Maddenin yürürlüğe girdiği tarihte mahkemeler tarafından görülmekte olan iptal davaları mahkemeler tarafından sonuçlandırılır. Mahkemelerin bu madde hükmüne göre vermiş olduğu kararlar kesinleşmesinden sonra mahkeme tarafından kuruma resen gönderilir.
Ayrıntısı yukarıda açıklanan madde hükümleri gereğince kullanmama nedeniyle markanın iptaline ilişkin dosyaya bakma görevi mahkememize aittir.
Her ne kadar davalı yetki itirazında da bulunmuşsa da yetkili olarak gösterdiği Küçükçekmece’de Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesinin bulunmaması, söz konusu yerin bakımından mahkememizin yetki alanına girmesiyle yetki itirazı kabul edilmemiştir.
SMK’nun markanın kullanım külfetine ilişkin 9. Maddesi hem geçmişte tescil edilen markalar için hemde gelecekte tescil edilecek markalar için kullanma külfeti getirmiştir. Dolayısıyla davalıya ait markada kullanma külfeti altındadır. Markanın kullanımının SMK’nun 7. Maddesinin ikinci fırkasının a,b.c bentlerinde ön görülen modelde olmak üzere anılan maddenin 3. Fırkası ile 9. Maddenin 2. Ve 3. Fıkrasında açıklandığı şekilde gerçekleşmesi gerekmektedir.
Kullanmama nedenine dayalı iptal davası açabilmek için hak düşürücü bir süre bulunmamaktadır. Önemli olan dava tarihinden geriye doğru tescil anına kadar 5 yıllık sürenin dolmuş bulunmasıdır, bu nedenle dava süresindedir.
Davacı da tescilli markanın kapsamı ile aynı alanda ticari faaliyette bulunmaktadır. Bu nedenle iş bu davayı açmakta hukuki yararı vardır.
İptali istenen markanın kullanımının söz konusu markanın tescil edildiği mal ve hizmetler için pazar yaratmak yahut mevcut pazarı korumak amacıyla temel işlemine uygun olarak anılan ürünlerin ve hizmetlerin menşeini garanti edecek şekilde gerçekleşmesi icap etmektedir. Bu kullanımın markanın tüketiciye yahut son kullanıcıya ürün veya hizmetin menşeini bu ürün yada hizmetin diğer kaynaklardan gelenlerden ayırt etmesine izin verecek ve karıştırmaya mahal vermeyecek biçimde yalnızca ilgili teşebbüs nezdinde değil piyasaya ulaşacak ve belirli müşteri çevresi yaratacak şekilde ciddi olarak gerçekleşmelidir. Doğal afetler, savaş, ağır bir ekonomik buhran, ambargo, ithalat kısıtlamaları gibi durumlar markanın kullanılmaması için haklı bir neden olabilir ancak somut olayda davalının böyle bir iddia ve beyanı bulunmamaktadır.
Olumsuz vakıaların ispatının davacıya düşmemesine ilişkin genel hukuk ilkesi uyarınca yargılama konusu markayı tescilli olduğu 3. Ve 5. Sınıflarda kullandığını ispat yükü davalıdadır. Bir markayı kullanan ve ileride kullanmama sebebine dayalı iptal tehdidi ile karşılaşmak istemeyen basiretli tacir gibi hareket etmesi gerekli olan davalının kullanıma ilişkin kanıtları özenle saklaması gerekmektedir. Davalı kullanıma ilişkin kanıtları açık ve anlaşılabilir şekilde mahkemeye sunacaktır. Yoksa mahkeme veya davacı markanın kullanılmadığını ispatlamayacaktır. Markanın iptal müeyyidesinden kurtulabilmesi için tescil edildiği her bir emtia için bağımsız olarak ayrı ayrı kullanılması gerekir. Buna göre bir markanın bir ürün için kullanımının diğer bir ürün için kullanım sayılmaz.
Somut olayda davalının sunduğu delillerin ciddi kullanımı ispatlayacak mahiyette olmadığı bilirkişi raporu ile anlaşılmıştır.
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında dosyada toplanan tüm deliller ve bilimsel gerekçeye sahip ayrıntılı bilirkişi raporu karşısında davalı marka sahibinin söz konusu ” …..” markasını 9 Sınıfta tescilli olduğu “gözlükler, güneş gözlükleri, lensler ve bunların kutuları, kılıfları, parçaları ve aksesuarları” emtiaları yönünden kullanılmama nedeniyle iptaline ve sicilden terkinine, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının KABULÜ ile;
2-Davalının….. tescil numaralı “…..” ibareli markasının tescilli olduğu 9. Sınıfta yer alan “Gözlükler, Güneş Gözlükleri, Lensler ve bunların Kutuları, Kılıfları, Parçaları ve Aksesuarları” emtiaları yönünden kullanılmama nedeniyle iptaline ve sicilden terkinine,
3-Alınması gerekli 44,40 TL harçtan peşin yatırılan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 13,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 3.931,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvuru harcı ve 69,40 TL tebligat-müzekkere, 2.100,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.169,40 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde, yatıran tarafa iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/12/2019

Katip …

Hakim …