Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/402 E. 2019/12 K. 24.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/402
KARAR NO : 2019/12

DAVA :Tasarımın Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 08/06/2015

KARAR TARİHİ : 24/01/2019
KARAR YAZIM TARİHİ :04/02/2019

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin madeni mutfak eşyaları sektöründe faaliyet gösteren bir firma olduğunu ve TPMK nezdinde …. sayı ile tescilli endüstriyel tasarımın sahibi olduğunu, müvekkilinin söz konusu tasarım tescilindeki 1 numaralı kaşık tasarımının piyasada tercih edilen kaşık modeli olduğunu, ancak davalı tarafından müvekkilinin hak sahibi olduğu kaşık tasarımının birebir aynısının ve benzerinin üretildiği, satıldığı, pazarlandığı hususunda duyum alındığını, bunun üzerine Mahkememizin ….D.İş sayılı dosyası ile yapılan delil tespitinde, davalı yan işyerine gidildiğinde, müvekkili adına tescilli kaşık tasarımının yoğun bir şekilde satışının yapıldığının görüldüğünü ve davalı yanın bu kullanımının müvekkili haklarına tecavüz teşkil ettiğini iddia ederek, tecavüzün durdurulmasını, önlenmesini, piyasadaki yahut davalı nezdindeki taklit ürünlerin ve bunların üretimine yarayan alet ve makinelerin imhasını, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik 1.000,00 TL maddi ve 20.000,00 TL manevi tazminatın, dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini ve hükmün ilanını talep ve dava etmiştir.
CEVAP ; Davalı vekili cevap dilekçesi ile, tespit dosyasında alınan bilirkişi raporuna itirazlarını sunduklarını, müvekkilinin …. tescil numarası ile kayıtlı ürünü üretmediğini, tespit anında var olan ve müvekili tarafından belirli bir sayıda satışa sunulan ürünün tespit talebinde bulunan firmadan 10 yıl önce tescili yapılan ve piyasada sürekli var olan bir üründen (İstanbul) ürettiğini, tespitte müvekkilinin iş yerinde var olduğu tespit edilen 16 kutu ürün ve altı adet açıkta sergilenen ürüne bakılınca tespit isteyen firma tarafından üretilen ürünlere gerek çay kahve kaşıkları bir bütün olarak değerlendirilince benzemediği, gerek kullanılan malzeme gerek esneklik gerekse doku ve şekil bakımından farklılıklarının olduğunu, …. markalı ürünü müvekkili tarafından üretilmediğini, müvekkiinin ürettiği ve sattığı her ürünün barkodlu olduğu, barkodların 8 ile başladığını, türkiye de 7 ile başlayan bir barkodun olmadığını, tespite konu ürünün 19 Nisan 2005 tarihinde İtalya da marka olarak tescillendiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen Mahkememizin ….Esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesi ile, Bakırköy …. FSHHM nin …. Esas sayılı dosyasında müvekkili aleyhine keşif yapıldığını, bu dosyada alınan rapora itirazda bulunduklarını, müvekkilinin… sayılı tescile konu ürünü üretmediğini, tespit sırasında müvekkilinin iş yerinde bulunan ürünlerin müvekkili tarafından belirli sayıda satışa sunulan ürünün tespit talebinde bulunan firmadan on yıl önce tescili yapılan ve piyasada sürekli var olan bir üründen ürettildiğini, tespite konu ürünün 19 nisan 2015 tarihinde İtalya da marka olarak tescilli olduğunu, müvekkilinin davalının ürününü taklit etmediğini, davalının tasarımının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davalı vekili cevap dilekçesi ile, davacı tarafın dava dilekçesinde hangi tasarımın hükümsüzlüğünü talep ettiğini belirtmediğini, davacının başka firmalara ait ürünleri taklit ettiği iddiasının müvekkilinin tasarımlarının yenilik ve ayırt edicilik unsurlarını ortadan kaldırmadığını, bu davanın davalının müvekkilinin tasarımına tecavüzünün anlaşılmasının ardından taraflarınca başlatılan hukuki süreçten sonra açıldığını ve bu durumun da müvekkili davasını sürüncemede bırakmak amacı ile açıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkememizce verilen … Esas, …. Karar sayılı ve 10/05/2016 tarihli “Asıl dava yönünden endüstriyel tasarım hükümsüz sayılmakla hükümsüzlük kararı geçmişe etkili olup, yerinde olmayan asıl davanın reddine, Mahkememizin birleşen …. Esas sayılı dosya yönünden açılan hükümsüzlük talepli davanın kabulü ile davalı tarafa ait … sayılı çoklu endüstriyel tasarımın yenilik ve ayırt edicilik vasfı olmadığından hükümsüzlüğüne, TPE kayıtlarından terkin edilmesine” dair kararı, davacı-birleşen dosya davalısı vekilinin temyizi üzerine dosya Yargıtay … Hukuk Dairesine gönderilmiş ve Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin …. Esas, ….Karar sayılı ve 08/05/2018 tarihli ilamı ile “Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, asıl davada davacı – birleşen davalı vekilinin asıl davaya yönelik temyiz itirazlarının reddi gerekir. Birleşen davaya yönelik temyiz itirazlarına gelince, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, birleşen davada davalı vekilinin aşağıdaki bent dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. Ancak, görüşüne başvurulan bilirkişi heyetince …. sayılı çoklu tasarım tescil belgesinin 2 numaralı tasarımın yenilik ve ayırt edicilik özelliklerine sahip olmadığı belirlendiği halde, mahkemece 1 numaralı tasarım bakımından da hükümsüzlüğe karar verilmesi doğru görülmemiş” gerekçesi bozularak iade olunmakla, Mahkememizce bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen …. Esas, …. Karar sayılı ve …. tarihli kararı, asıl dava yönünden davacı-birleşen dosya davalısının temyiz itirazları Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin …. Esas, …. Karar sayılı ve 08/05/2018 tarihli ilamı ile onanarak kesinleşmiş olduğundan, asıl dava yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar verilmesi gerekmiştir.
Yargıtay bozma ilamında da belirtildiği üzere, Mahkemece yapılan yargılama sonunda birleşen dava yönünden davalı tarafa ait …. sayı ile tescilli tasarım tescil belgesinin her iki tasarım yönünden de hükümsüzlüğüne karar verilmiş ise de; dosyada alınan ek bilirkişi raporu ile, karşı dava ile ilgili yapılan inceleme sonucu hazırlanan rapor ile, davacı-birleşen dosya davalısı adına ….numaralı tasarım tescilinin başvuru tarihi olan 12/08/2010 tarihi itibarı ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olmadığı, esasen sadece (2) numaralı tasarımın dava konusu olduğu anlaşılmakla , birleşen Mahkememizin ….Esas sayılı dosyasında davacının davasının kabulü ile, birleşen davalı adına tescilli olan …. sayılı çoklu tasarım tescil belgesinin sadece 2 numaralı tasarım yönünden yenilik ve ayırt edicilik özelliklerine sahip olmaması nedeniyle hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
ASIL DAVA YÖNÜNDEN :
1-Mahkememizin 10.05.2016 tarih ve…. esas, …. karar sayılı kararı asıl dava (… esas) yönünden kesinleştiğinden asıl dava yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına,
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN :
1-Birleşen mahkememizin …. Esas sayılı dosyasında davacının davasının KABULÜNE, birleşen bu dosyada dava konusu olup birleşen davalı adına tescilli olan …. sayılı çoklu tasarım tescil belgesinin sadece 2 numaralı tasarım yönünden yenilik ve ayırt edicilik özelliklerine sahip olmadığından hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan, 44,40 TL ilam harcından, 27,70 TL peşin harcın mahsubu ile, 16,70 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsiline,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan, 3.931,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 59,50 TL dava ilk masrafı, 145,00 TL tebligat-tezkere ve 1.100,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1304,50 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
6-Gider Avansından kalan miktarın 6100 Sayılı yasanın 333 maddesine göre karar kesinleşince davacıya iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere, açıkça okunup anlatıldı.24/01/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır