Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/371 E. 2021/3 K. 13.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/371 Esas
KARAR NO : 2021/3

DAVA : Tasarıma Tecavüz’ün Tespiti, Durdurulması, Men’i
DAVA TARİHİ : 29/08/2018

BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN 2019/206 ESAS, 2019/235 KARAR SAYILI DOSYASINDA

DAVA : Tasarıma Tecavüz’den Kaynaklanan Tazminat
DAVA TARİHİ : 14/06/2019
KARAR TARİHİ : 13/01/2021
K. YAZILDIĞI TARİH : 07/02/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Endüstriyel Tasarım’dan Kaynaklanan Tespit, Durdurulması, Men’i ve Tazminat talepli davanın yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ANA DOSYADA DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin tekstil sektöründe “…….” markası adı altında bayan konfeksiyon üreticisi olarak faaliyet gösterdiğini, tasarımları müvekkil tarafından yapılmış ve Türkiye’de ilk kez kamuya sunulmuş ve üretilmiş olan, “…….”, “……. “, “……. ” ve “……. ” adı ve koduyla satışa sunduğu ürünlerin, davalı şirket tarafından haksız olarak üretilmiş “……” markası adı altında satışı yapılmış ve bu suretle de müvekkilin tasarımların ihlal edilmiş olduğunu, bu nedenle davanın kabulünü, davalıların tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespitini, durdurulmasını, önlenmesini, davalı aleyhine verilecek mahkeme kararının masrafı davalıya ait olmak üzere, kamuya durulması için ülke çapındaki gazetelerinden birer tanesinde yayınlanmasını ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
ANA DOSYADA CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, öncelikle ürünlerin davacı taraf patentinde olmadığını ve birebir aynı kopyaları olmadığını, biraz esinlenme olduğunu, ……. D.İş dosyasından alınan bilirkişi raporu ile de sabit olduğunu, zaten bu rapor üzerine o dosyadaki ihtiyati tedbir talebinin reddedildiğini, müvekkili şirketin mezkur ürünlerin üretimini artık yapmadığını, hatta mezkur ürünlerden hiç kalmadığı için ürünleri satıştan kaldırmış olduğunu, …… markasının telif hakkı her ne kadar müvekkili …’ta ise de, bu markanın kullanım hakkını diğer müvekkil şirkete bıraktığını ve markanın fiilen diğer müvekkili ……. Tekstil tarafından kullanılmakta olduğunu, bu itibarla …’a yöneltilen işbu davanın husumetten reddine karar verilmesi gerektiğini, davanın müvekkili şirket açısından esastan reddini, müvekkili … açısından ise, husumetten reddini ve yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı tarafa tahmilini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DOSYADA DAVA : Davacı vekili birleşen dava dilekçesi ile, eldeki davanın daha önce açılan ve derdest olan Bakırköy …… Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin ……. esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini talep ettiklerini, müvekkilinin tekstil sektöründe “…….” markası adı altında bayan konfeksiyon üreticisi olarak faaliyet gösterdiğini, tasarımları müvekkili tarafından yapılmış ve Türkiye’de ilk kez kamuya sunulmuş ve üretilmiş olan, “……. “, “…… “, ” …… ” ve “…… ” adı ve koduyla satışa sunduğu ürünlerin, davalı şirket tarafından haksız olarak üretilmiş, “……” markası adı altında satışı yapılmış ve bu suretle de müvekkilin tasarımların ihlal edilmiş olduğunu, maddi tazminatın hesaplanmasına dair tercihlerini 6769 sayılı Kanun’un 151/2.a maddesine göre talep ettiklerini, davalının kaç adet üretim yaptığının belirlenmesi gerektiğini, hazır giyim sektöründe seri üretimin esas olduğunu ve ortalama olarak bir tasarımdan 2500-3000 adet kesim üretim yapıldığının bilindiğini, ürün başına kar ile 3000 üretim adedinin çarpılması halinde de mahrum kalınan karın bulunacağını, bu nedenle öncelikle davanın Bakırköy ….. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin ……. esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini, 30.000,00 TL manevi tazminat ile şimdilik 1.000,00 maddi tazminatın, delil tespitinin yapıldığı 07/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek değişik oranlardaki avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN DOSYADA CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin her yıl ortalama 500 çeşit elbise üretip/ürettirip satışa sunduğunu, davacı tarafın dilekçesinde belirttiği oranlarda satış miktarlarını yakalamanın müvekkili açısından olanaksız olduğunu, davacıya ait tasarımların patent haklarının kendilerine ait olmadığı gibi, piyasaya ilk sürenin de kendileri olmadığı hususu dilekçede belirtilen linkler incelendiği zaman ortaya çıkacağını, müvekkili firmanın üretmiş olduğu ürünlerin davacı firmadan değil, başkaca firmalardan esinlenerek, ilham alınarak tasarlanmış olduğunu savunarak; davanın belirsiz alacak davası olarak açılması sebebiyle usulden reddine, müvekkil … açısından davanın husumetten reddine, müvekkil ……. bakımından davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 19/06/2019 tarih, ……. esas, ……. karar sayılı kararıyla hukuki ve fiili irtibat nedeni ile dosyanın işbu dosya ile birleştirilmesine karar verilmiş ve dosyanın arasına alındığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davalı … adına kayıtlı …… numaralı markanın tescil belgeleri ve İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden davalı şirketin sicil kayıtları celp olunmuştur.
Mahkememizin ……. d.iş sayılı dosyası dosya içerisine alınmış, tetkikinde; talep edenin ……. Tekstil İth. İhr. San.ve Tic. Ltd. Şti., karşı tarafın ….. Tekstil San.ve Tic. Ltd. ŞT.i(……) olduğu, tespit sonucu bilirkişilerin13/03/2018 tarihli raporlarını sundukları görülmüştür.
Dosya davalıların davacının tescilsiz tasarımlarına tecacvüz veya haksız rekabet olup olmadığı, bu tasarımların ilk defa davacı tarafından kamuoyuna sunulup sunulmadığı hak sahibi olup olmadığına ilişkin rapor tanzim etmek üzere bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 13/05/2019 tarihli ayrıntılı ve gerekçeli raporlarında; “dava dosyasına tarafların ürünleri sunmadığı, daha önce aynı ürünler için açılan mahkemenin …… d.iş sayılı tespit dosyası için mahkeme kalemine bırakılan herhangi bir ürün de olmadığından değerlendirmelerin dosyaya sunulu ürün fotoğrafları, …… firmasının yayınladığı dava konusu ürünleri gösterir internet sayfalarındaki görseller ve değişik iş dosyasındaki rapordaki görseller üzerinden yapılabildiğini, incelemeler neticesinde taraflara ait tasarımların bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktıkları genel izlenim bakımından ayırt edilemeyecek derecede benzer oldukları, Türkiye’de söz konusu tasarımları ilk kamuya sunanın ise SMK m.59/f.2 anlamında “genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzerinin kopyalanarak alınması” durumunun söz konusu olabileceği kanaatine ulaşıldığı, davalıdan satın alınan dava konusu ürünlerin sipariş tarihinin 21/02/2018 olduğu ve davacının …… firmasına kestiği daha eski tarihli faturalarda kod noları ile yer alan ve ……. hesabında da daha önceki tarihlerde yayınlanan paylaşılan davaya konu tasarımları davacının, davalıdan daha önce kamuya sunduğu tespit edildiği, dava konusu elbise modellerinin-tasarımlarının davalı tarafından ya da başka bir fima işletme tarafından davacıdan daha önce kamuya sunulduğuna dair bir bilgiye ulaşılamadığı” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davalı vekilinin 27/05/2019 tarihli bilirkişi raporuna karşı itirazlarını sunduğu, dosyanın davalı itirazlarının değerlendirilmesi ve özellikle hak sahipliğine ilişkin delilleri değerlendirir ek rapor tanzim edilmesi açısından bilirkişi heyetine tevdiine karar verildiği görülmüş, bilirkişiler 09/08/2019 havale tarihli raporlarında; “…… D. İş sayılı dosya üzerinden alman, bilirkişi raporunda esinlenmeden söz edilmiş olmasına karşın; heyetlerince tasarımlar arasında bilgilenmiş kullanıcı nezdinde değerlendirme yapmış olup tasarımların (muhtelif yerlerde kullanılan dantel, güpür; baskı vs gibi detaylarda göz önünde bulundurularak) bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde ayırt edicilik derecesinde farklılık sağlamadığı, dosyaya sunulu belgeler incelendiğinde; davacı tarafın dava konusu ürünleri içeren faturalar üzerindeki tarihlerin ürünlerle ilgili en eski tarihler olması nedeniyle davacı tarafın ürünleri davalı taraftan daha önce piyasaya sunduğu, davalı tarafından itiraza konu olarak dosyaya sunulan internet adreslerinde yapılan incelemelerde görsellerden bazılarının yayınlanma tarihi tespit edilebilmiş olup; tespit edilen bu tarihlerin davalı işyerinde davaya konu ürünlerin tespitinden daha sonraki tarihler olduğu, bu nedenle davalının bu görsellerden esinlenemeyeceği, ilgili tasarımların kamuya ilk olarak kimler tarafından sunulduğu konusu yayınlanma tarihi tespit edilemeyen görsellerin uzman kişilerce yayınlanma tarihlerinin tespit edilmesi halinde tekrar değerlendirme yapılarak netleştirilebileceği” hususlarını rapor etmişlerdir.
Davalı vekili 21/08/2019 tarihli ek rapora karşı itiraz dilekçesi ile, söz konusu ek raporun 27/05/2019 tarihli dilekçeleri dikkate alınarak düzenlendiğini, ancak, rapor tarihinden 17 gün önce yani 22/07/2019 tarihli dilekçeleri ve eklerinde yer alan hususların göz ardı edilmiş olduğunu, raporun verilen görevle uyumlu olmadığını, söz konusu heyete ait raporların birbirinin aynı mahiyetinde olduğunu, ek rapor almaktaki amaç gözetilmeden, yeterli araştırma yapılmadan ve mahkemeye bilgi vermeden ek rapor tanzim edilmiş olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, dosyanın yeni bir heyete tevdi edilerek, yeni bir rapor alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce dosyanın mevcut bilirkişi heyetine bilişim uzmanı bilirkişinin eklenmek suretiyle davalıların itirazlarına konu siteler incelenerek hak sahipliği konusunda ve ürün örnekleri fiili olarak incelenerek benzerlik konusunda ek rapor tanziminin istenilmesine karar verilmiş, bilirkişiler 17/02/2020 havale tarihli ek raporlarında; “bilişim uzmanı tarafından dosyada bulunan linkler üzerinde yayınlanma tarihlerinin araştırılarak raporda belirttiği, https://www……com/…… linkinde paylaşılan modelin paylaşım tarihinin davalı taraf adresinde tespitinin yapıldığı 07.03.2018 tarihinden önceki bir tarih olduğu, davalının modelinin ön patının düğmeli çalışılması bakımından bu görseldeki modelden çok davacının 1 nolu tasarımına benzediği, bu linkin paylaşım tarihinin davacının 1 nolu tasarımının paylaşım tarihinden Önce olduğu ancak iş bu tasarımlarının bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim acısından birbirinden farklı olduğu, https://…….linkinde paylaşılan modelin paylaşım tarihinin davalı taraf adresinde tespitinin yapıldığı, 07.03.2018 tarihinden önceki bir tarih olduğu, davalının modelinin ön patının düğmeli çalışılması bakımından bu görseldeki modelden çok davacının 1 nolu tasarımına benzediği, bu linkin paylaşım tarihinin davacının 1 nolu tasarımının paylaşım tarihinden önce olduğu ancak iş bu tasarımlarının bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim açısından birbirinden farklı olduğu, https://…… linkinde paylaşılan modelin paylaşım tarihinin davalı taraf adresinde tespitinin yapıldığı, 07.03.2018 tarihinden önceki bir tarih olduğu, davalının 1 nolu tasarım modeli için işbu internet sitesinden de esinlenmiş olabileceği, bu linkin paylaşım tarihinin davacının 1 nolu tasarımının paylaşım tarihinden önce olduğu ve iş bu tasarımlarının bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim açısından birebir aynı olduğu, ortalama algıdaki tüketici kitlesince iltibasa ve aldatmaya yol ayacak şekilde taklit volu ile üretilmesi ile pivasaya sunulduğu, https://www……. com/…… linkinde paylaşılan modelin paylaşım tarihinin davalı taraf adresinde tespitinin yapıldığı 07.03.2018 tarihinden önceki bir tarih olduğu, davalının modelinin ön patının düğmeli çalışılması bakımından bu görseldeki modelden çok davacının 1 nolu tasarımına benzediği, bu linkin paylaşım tarihinin davacının 1 nolu tasarımının paylaşım tarihinden önce olduğu ancak iş bu tasarımlarının bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim açısından birbirinden farklı olduğu, davalı firmanın sunduğu internet sitelerinde paylaşılan diğer görsellerin paylaşım tarihlerinin davalı işyerinde davaya konu ürünlerin tespitinden daha sonraki tarihler olduğu, bu nedenle davalının bu görsellerden esinlenemeyeceği, davacı ve davalı tarafa ait numuneler üzerinden yapılan incelemeler neticesinde; taraflara ait tasarımların bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktıkları genel izlenim bakımından ayırt edilemeyecek derecede benzer oldukları, dosyaya sunulu belgeler incelendiğinde; davacı tarafın dava konusu ürünleri içeren faturalar üzerindeki tarihler incelendiğinde davacı tarafın ürünleri davalı taraftan daha önce piyasaya sunduğu, https:// ……. linkinde paylaşılan modelin paylaşım tarihinin davacının 1 nolu Tasarımı piyasaya sunuş tarihinden önce olması ve davacının tasarımı ile birebir aynı olması nedeni ile, davacının 1 nolu Tasarımı ile ilgili hükümsüzlük koşulu oluşabileceği” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davacı vekili 02/03/2020 tarihli bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesi ile; müvekkiline ait 1 no’lu tasarım hakkında hükümsüzlük koşullarının oluşabileceği yönünde hukuka aykırı bir değerlendirme yapılmış olduğunu, eldeki davanın konusunun müvekkili tasarımının yenilik ve ayırt ediciliği değil, davalının tasarım hakkına tecavüz eylemi oluşturduğunu, dolayısıyla eldeki davada tasarım hakkına tecavüz dışında, yenilik ve ayırt ediciliğine inceleme yapılmasının mümkün olmadığını, müvekkiline ait tasarımın hangi tarihte, müvekkiline ait internet sitesinde yayınlandığının bilirkişi tarafından tespit edilmeden rapor hazırlanmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, ………. gönderilerinde yer alan tarihin esas alınmasının mümkün olmadığını ve müvekkile ait tasarım ile ………. gönderisinde bulunan ürünün benzer olmadığını, müvekkilin tasarımı hakkında üretim aşamasında bilgi edilerek taklit edilmesinin muhtemel olduğunu ileri sürerek; hem bilirkişi raporuna karşı itirazlarını karşılar nitelikte ve hem de birleşen dosya kapsamında tazminat hesabı yapılabilmesi için dosyanın bilirkişiye tevdiini talep etmiştir.
Dosyanın SMK 151/2-a’ya göre belirlenen seçimlik hakka göre tazminat hesabının yapılması için SMM bilirkişisine tevdi edildiği, bilirkişinin 30/10/2020 tarihli ayrıntılı ve gerekçeli raporunda; “ana dava yönünden, davalı vekilinin kök rapora olan itirazlarının ve özellikle hak sahipliğine ilişkin delillerin değerlendirilmesi ile ilgili olarak tanzim edilen 09.08.2019 havale tarihli ek bilirkişi raporunda; tasarımların bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde ayırt edicilik derecesinde farklılık sağlamadığı, ilgili tasarımların kamuya ilk olarak kimler tarafından sunulduğu konusunda yayınlanma tarihi tespit edilemeyen görsellerin uzman kişilerce yayınlanma tarihlerinin tespit edilmesi halinde tekrar değerlendirme yapılarak netleştirilebileceği, birleşen dava yönünden, davalı şirket ticari defter ve belgelerini ibraz etmediğinden, davalı şirketin defter kayıtlarındaki davaya konu ürün satışları üzerinden tazminat hesabı yapılamadığı, ancak, takdiri Mahkemeye ait olmak üzere, 17.01.2020 tarihli bilirkişi raporunda davacının 1 nolu tasarımı ile ilgili hükümsüzlük koşulu oluşabileceği kanaatine varılmış olması da göz önünde bulundurularak, davacının davaya konu tasarımlarına ilişkin ürün satışları dikkate alınmak suretiyle, davalının davaya konu ürün satışlarının, davacının davaya konu tasarımlarına ilişkin ürün satışlarını %15 oranında olumsuz yönde etkilemiş olabileceği varsayımı ile, iki türlü hesaplama yapıldığı,
1-Davacının dört adet tasarımına ilişkin ürün satışları dikkate alınmak suretiyle, SMK md 151/2-a “Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin rekabeti olmasaydı, hak sahibinin elde edebileceği muhtemel gelir.” seçimlik hakkına göre, davacının davalıdan talep edebileceği maddi tazminat miktarının: 185.574,00 TL (Brüt Kar) x %15 = 27.836,10 TL olarak hesap edildiği,
2-Davacının 1 nolu tasarımı hariç, üç adet tasarımına ilişkin ürün satışları dikkate alınmak suretiyle, SMK md 151/2-a “Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin rekabeti olmasaydı, hak sahibinin elde edebileceği muhtemel gelir.” seçimlik hakkına göre, davacının davalıdan talep edebileceği maddi tazminat miktarının: 168.810,00 TL (Brüt Kar) x %15 = 25.321,50 TL olarak hesap edildiği, varsayıma dayalı %15 olumsuz yönde etkileme oranına göre yapılan hesaplamaya itibar edilmemesi halinde, maddi tazminat miktarının TBK 50 ve 51 çerçevesinde takdirinin Mahkemeye ait olduğu, talep edilen manevi tazminatın Mahkemenin takdirinde olduğu” hususlarını tespit ve rapor etmiştir.
Davacı vekili 11/11/2020 tarihli dilekçesi ile, birleşen dava yönünden belirsiz alacka davası hükümlerine göre 27.836,10 TL maddi tazminatın delil tespitinin yapıldığı 07/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek değişken oranlardaki avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesini içerir talep artırım dilekçesini sunmuş ve eksik harcını ikmal ettiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davaya ve birleşen davaya konu uyuşmazlığın temeli tescilsiz tasarıma tecavüz iddialarına dayanmaktadır. SMK’nun 55/4 maddesinde tasarımın bu kanun hükümleri uyarınca tescil edilmiş olması halinde tescilli tasarım ilk kez Türkiye’de kamuya sunulmuş olması halinde ise tescilsiz tasarım olarak korunacağı hükme bağlanmıştır. Böylelikle tasarım koruması açısından tescil esasına dayalı “tescilli tasarım” korumasının yanı sıra “kamuya sunma” esasına dayalı “tescilsiz tasarım ” koruması öngörülmüştür. Tescilsiz tasarımın oluşumunda, tescilli tasarım hakkını doğuran tescil işleminin yerini “kamuya sunma” fiili almaktadır. Yani bir tasarım ilk kez Türkiye’de kamuya sunulmuş ise tescilsiz tasarım olarak korunur. Kamuya sunma fiili ile birlikte tescilsiz tasarım hakkı kendiliğinden ortaya çıkar.
Yukarıda anılan bilgiler ışığında somut olayın değerlendirilmesinde; sunulan deliller ile alınan bilirkişi raporlarına göre (1) no adı altında belirlenen tescilsiz tasarımın ilk kez Türkiye’de davacı yanca kamuya sunulmuş olması şartını haiz olmadığı, söz konusu tasarımın aha önce kamuya sunulmuş olduğuna dair yapılan tespitler neticesinde söz konusu tasarımın tescilsiz tasarım korumasından yararlanamayacağı, ancak davaya konu diğer tasarımların koruma şartlarını taşıdığı ve davalı ürünlerinin bu tescilsiz tasarımlara ayniyet derecesinde benzerlik içerdiği ve bu şekilde tasarım hakkına tecavüz oluşturduğu ve bu yönden davanın ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar vermek gerektiği anlaşılmıştır.
Her ne kadar davalı … husumet itirazında bulunmuşsa da, marka hakkı kullanımının diğer şirkete bırakılması yönünden red sebebi olamayacağı ve söz konusu davalının aleyhine tespit yapılan ve tecavüze konu ürünlerin satışını yapan davalı firmanın yetkili ortağı olması nedeniyle husumetten davanın reddi cihetine gidilmemiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
ANA DOSYADA
Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile;
-Davalının davacıya ait olan ve dava dilekçesi ile mahkememizce alınmış 13/05/2019 tarihli ana rapor ve 17/01/2020 tarihli ek raporda (2), (3) ve (4) no adı altında belirtilen ve hem dava dilekçesinde hem de söz konusu ana ve ek raporda görsellerine yer verilen tescilsiz tasarımlarına tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespiti ile bu tecavüz ve haksız rekabetin durdurulmasına, önlenmesine, bu kapsamda tecavüz oluşturan ve tespit ve raporlar ile yine görsellerine yer verilen davalı yana ait ürünlere el konularak hüküm kesinleştiğinde imhasına,
-Dava dilekçesi ile mahkememizce alınmış 13/05/2019 tarihli ana rapor ve 17/01/2020 tarihli ek raporda (1) no adı altında belirtilen ve hem dava dilekçesinde hem de söz konusu ana ve ek raporda görsellerine yer verilen tasarım yönünden açılan davanın reddine,
-Hüküm özetinin masrafı davalılardan karşılanmak suretiyle karar kesinleştiğinde ülke çapında yayın yapan tirajı en yüksek 3 gazeteden birinde ilanına,
-Alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın davalılardan alınarak hazineye irad kaydına,
-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen talepler yönünden 5.910,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
-Davalı … kendilerini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen talepler yönünden 5.910,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
-Davacı tarafından bu dava nedeniyle yapılan 2.100,00 TL bilirkişi ücreti, 263,40 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 2.363,40 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre hesaplanan 1.772,55 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
-Davacı tarafından bu dava nedeniyle yatırılan 35,90 TL peşin harç, 35,90 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 71,80 TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZE AİT 2019/206 ESAS SAYILI DOSYA YÖNÜNDEN
Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile,
-25.321,50 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminatın 07/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine
-Alınması gereken 3.095,92 TL harçtan, alınan 529,41 TL peşin harç ve 458,30 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 2.108,21 TL harcın davalılardan alınarak hazineye irad kaydına,
-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine Göre kabul edilen maddi tazminat yönünden 5.910,00 TL vekalet ücreti takdirine, bu ücretin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine Göre kabul edilen manevi tazminat yönünden 5.910,00 TL vekalet ücreti takdirine, bu ücretin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
-Davalı … kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine Göre red edilen maddi tazminat yönünden 2.514,60 TL vekalet ücreti takdirine, bu ücretin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
-Davalı … kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine Göre red edilen manevi tazminat yönünden 5.910,00 TL vekalet ücreti takdirine, bu ücretin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
-Davacı tarafından bu dava nedeniyle yapılan 2.200,00 TL bilirkişi ücreti, 107,40 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 2.307,40 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre hesaplanan 1.808,12 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
-Davacı tarafından bu dava nedeniyle yatırılan 529,41 TL peşin harç, 44,40 TL başvurma harcı ve 458,30 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 1.032,11 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı.13/01/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸