Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/353 E. 2018/335 K. 13.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ 2018/353 Esas, 2018/335 Karar No.

ESAS NO : 2018/353
KARAR NO : 2018/335

DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/12/2013
KARAR TARİHİ : 13/11/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 11/12/2018

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açıla ndavanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kurulduğu 1989 tarihinden itibaren acentelik sözleşmesi gereğince, sigorta acenteliği faaliyetini yürüttüğünü, TPE nezdinde ” …” adını marka olarak tescili için başvuruda bulunduğunu, TPE tarafından ….. pazarlama A.Ş. ….. ….. markasının tescilli olması sebebiyle reddedildiğini, ancak davalının… ismiyle ilgili kullanımının bulunmadığını ve davalı şirketin iştigal alanının sirgortacılık olmadığını, 556 sayılı KHK’nin 14. maddesi gereğince markanın 5 yıl süre ile kullanılmadığından dolayı sigortacılık sınıfına ilişkin 36.sınıftaki hizmetler yönünden iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP ; Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkili şirketin tanınmış marka olması sebebiyle davacının markanın hükümsüzlüğünü talep etmekte hukuki yararının bulunmadığını, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, ayrıca tescil tarihinden itibaren uzunca süre sessiz kaldığı, bu nedenle davacının hak kaybına uğradığını, müvekkilinin “Hisar” markasını kullandığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasındaki itilaf konusu, … tescil nolu “hisar” markasının 36.sınıf yönünden 556 SY KHK 14.maddesi gereğince markanın kullanılmaması sebebiyle tescil koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkindir.
Bakırköy ….. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nce yapılan yargılama sonucunda, Mahkemenin …. Esas, …. Karar sayılı ve 10/06/2015 tarihli kararı ile, “TPE nezdinde davalı adına tescilli … tescil nolu markanın 556 sayılı KHK’nin 14.maddesi gereğince kullanmama sebebiyle 36.sınıftaki emtialar yönünden kaza, hayat, yangın, sağlık, deniz sigortası hizmetleri, sigorta araştırma hizmetleri, hayat sigortası istatistikleri hizmetleri, aktüelya hizmetleri, sigorta konusunda bilgilendirme hizmetleri, finansal ve parasal hizmetler, bankacılık hizmetleri, finansal yönetim hizmetleri, finansal analiz hizmetleri, finansal sponsorluk hizmetleri, finansal konularda bilgilendirme hizmetleri, faktoring, mal satın alma, alacak toplama organizasyonları hizmetleri, lizing finansal kiralama hizmetleri, taksitle alış veriş kartları düzenleme hizmetleri, para değişim hizmetleri yönünden markanın iptaline, diğer taleplerin reddine” dair verilen karar, davalı vekilinin temyiz talebi ile Yargıtay ….. Hukuk Dairesi’ne gönderilmiş ve Yargıtay ….. Hukuk Dairesi’nin… Esas, … Karar sayılı ve 29/05/2018 tarihli ilamı ile, “Dava, kullanmama sebebiyle marka hükümsüzlüğü istemine ilişkin olup mahkemece verilen kısmen kabul kararı davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce onanmıştır. Ancak karar tarihinden sonra 06.01.2017 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesi’nin 14.12.2016 gün ve…. Esas ve … Karar sayılı kararı ile 556 sayılı KHK’nın 14. maddesi iptal edilmiştir. Anayasa Mahkemesi’nin sözü geçen iptali kararı, kazanılmış hakları etkilememek kaydı ile derdest davalarda da dikkate alınacağından anılan iptal kararı değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi için yerel mahkeme hükmünün bozulması gerektiğinden Dairemizin 04.05.2016 tarihli … Esas … Karar sayılı onama ilamının kaldırılarak, yukarıda anılan gerekçeyle mahkeme kararının davalı yararına bozulmasına” karar verilerek dosya Bakırköy …… FSHHM’nin kapanması nedeniyle Mahkememize iade edilmiş olmakla, Mahkememizce bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Davaya dayanak yapılan 556 sayılı KHK’nın 14. Maddesi, Anayasa Mahkemesinin…. Esas, ….. Karar sayılı ilamıyla 14.12.2016 tarih ve 06.03.2017 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanan hükmü ile iptal edilmiş olup, yeni 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanu’nun 10.01.2017 tarihinde yürürlüğe girdiğinden, dava tarihi itibariyle dava konusu uyuşmazlığa uygulanması söz konusu olmayıp, dava konusu mülkiyeti sınırlandırmaya ilişkin bir nedene dayılı olup, yasal boşluğu hakim tarafından doldurulması da söz konusu olmadığından ve yasal dayanak ortadan kalktığından, dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
H Ü K Ü M :
1-Davanın reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan, 35,90 TL ilam harcından, 24,30 TL peşin harcın mahsubu ile, 11,60 TL bakiye karar harcının davacıdan tahsiline,

3-Dava açılış tarihindeki haklılık durumuna göre, davacı tarafından yapılan 52,35 TL dava harçları, 200,00 TL tebligat-tezkere gideri ve 1.800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.052,35 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan, 3.145,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine
6-Gider Avansından kalan miktarın 6100 Sayılı yasanın 333 maddesine göre karar kesinleşince taraflara iadesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere, taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, açıkça okunup anlatıldı.13/11/2018

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır