Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/330 E. 2019/348 K. 17.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/330
KARAR NO : 2019/348

DAVA : Markaya Tecavüzün Önlenmesi, Tazminat
DAVA TARİHİ : 11/07/2018
KARAR TARİHİ : 17/10/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 06/11/2019
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, davalının ….AVM isimli satış mağazasında, müvekkilinin şirketin tanınmış “……” markasını izinsiz olarak 35. Sınıfta yer alan mağazacılık alanında kullandığını, davalının kullandığı marka ile müvekkili markasının karıştırılma ihtimali yaratacak kadar benzer olduğunu, davalı yanın müvekkilinden herhangi bir izin alınmaksızın “…….” markasını mağaza ismi olarak kullandığını, “…….” markasının …. ve … tescil numaraları ile müvekkili adına tescilli olduğunu, ve davalı kullanımının tecavüz teşkil ettiğini iddia ederek, markaya tecavüzünün önlenmesini ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik 10.000,00 TL tazminatın, dava tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmişir.
CEVAP ; Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkili tarafından yasal marka tesciline dayalı kullanımın söz konusu olduğunu, müvekkili marka kullanımının 07, 11 ve 21. Sınıfta tescilli markalarına dayalı olarak yapmakta olduğu satış işlemi olduğunu, bu nedenle davacının marka tesciline tecavüzün söz konusu olamayacağını, davacı tarafından dava dışı diğer müvekkili ……. Mutfak firmasına, kardeş şirketlerineve bayilerine karşı dava açıldığını ve bu durumun davacının kötü niyetinin bir göstergesi olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davalı yan fiillerinin davacının marka haklarına tecavüz oluşturduğunun tespiti ile tazminat taleplidir.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen kayıtlardan, …… sayılı “…….” ibareli markanın, 16, 24, 27, 35, 38 ve 41. Sınıfta 07/05/2004 tarihinden itibaren, …. sayılı “…….” ibareli markanın, 20, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 35 ve 37. Sınıfta 11/04/2011 tarihinden itibaren 10’ar yıl müddetle davacı adına tescilli olduğu, …… sayılı “……. ” ibareli markanın 35. Sınıfta,… sayılı aynı ibareli markanın aynı sınıfta, …. sayılı “……. ” ibareli markanın aynı sınıfta, …. sayılı “…..” ibareli markanın 07, 08, 11 ve 21. Sınıfta 05/02/2015 tarihinden itibaren, “…….” ibareli markanın 07, 08, 11 ve 21. Sınıfta 14/07/2014 tarihinden itibaren 10’ar yıl müddetle davalı adına tescilli olduğu ve süresi bitenlerin süresinde yenilendiği anlaşılmıştır.
6769 Sayılı SMK’nın 29/1-b ve c maddeleri ile, marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği halde, tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmanın marka hakkına tecavüz oluşturduğu belirtilmiştir.
Taraf vekillerince deliller sunulduktan ve resen celbi gereken deliller de toplandıktan sonra dosyada bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, dosyanın tevdi olunduğu bilirkişi heyeti hazırlamış oldukları 19/06/2019 tarihli raporda sonuç olarak, dava konusu mağazada tespit edilen “…….” markalı mutfak-züccaciye emtialarının, davalı şirketin kardeş şirketi olduğunu belirttiği dava dışı ……. Mutfak Eşyaları Ambalaj İnşaat İmalat San.ve Tic.Ltd.Şti.’nin 8 ve 21. sınıflarda tescilli “…….” ibareli markalarının kapsamında olduğunun tespit edildiği, Avm’de bulunan davalıya ait mağazanın faaliyetinde başka marka altında herhangi bir ürün satışına rastlanmadığı ve tespit edilen “…….” ibareli davalı marka kullanımının hukuka aykırı bir kullanım olarak değerlendirilemeyeceği ve davacının 35. Sınıfta tescilli “…….” ibareli markasına-markalarına tecavüz veya haksız rekabet teşkil etmeyeceği belirtilmiştir.
Yüksek Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin yerleşik içtihatlarında belirtildiği üzere, ticari bir malı üreten bir işletmenin ürettiği malı satmasının, işin doğası gereği ve ticari faaliyetinin zorunlu bir sonucu olması, mal üreten işletmenin, aynı zamanda o malı satmak için ayrıca 35. Sınıfta da markasını tescil ettirmesine gerek olmaması karşısında, mahallinde yapılan incelemede, davalının kendisi ve grup şirketlerinin ürettiği ürünler dışında başka marka altında herhangi bir satışının söz konusu olmaması, buna ilaveten unvanını da kullanmasının mümkün olması karşısında, davalının davacı marka haklarına tecavüzü söz konusu olmadığından, davacının davasının reddine karar vermek gerekmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin alınan 170,78 TL harçtan, 44,40 TL ilam harcının mahsubu ile, 126,38 TL fazla harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 3.931,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 32,00 TL yargılama giderinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
7-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup anlatıldı.17/10/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır