Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/295 E. 2019/448 K. 13.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/295 Esas
KARAR NO : 2019/448

DAVA : Marka (Manevi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 05/07/2018
KARAR TARİHİ : 13/12/2019
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Manevi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin özellikle “……” ve “……” markaları olmak üzere, yazı veya şekil markası ve tasarımlara ilişkin TPMK nezdinde koruma sağlayacak şekilde birden fazla kendi adına tescilinin bulunduğunu, müvekkili adına tescil edilmiş olan marka ve tasarımların üretim ve lisans verme yetkisi münhasıran müvekkiline ait olduğu halde davalı tarafından hukuka aykırı olarak üretildiğini ve taklit ürünlerin davalı tarafından satışa sunulduğunu, buna istinaden Bakırköy …. FSHCM’nin …… Esas sayılı dosyasında yargılama yapılarak, davalının suçunun sabit görüldüğünü ve hakkında mahkumiyet kararı verildiğini ve davalı yanın bu fiillerinin müvekkilini zarlara uğrattığını ve itibarını zedelediğini iddia ederek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, 4.000,00 TL manevi ve 1.000,00 TL itibar tazminatının, 03/09/2014 tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanmak sureti ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne göre tebligat yapıldığı, herhangi bir cevap sunmadığı ve duruşmalara katılmadığı anlaşıldı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Yargılama sırasında deliller toplanmış: Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davaya konu marka tescil belgeleri ve ilgili dosya evrakları celp edilmiştir.
Bakırköy …. Fikri ve Sınai Haklar Ceza MAhkemesinin ….. esas sayılı dosyasının tüm uyap kayıtları celbedilmiş ve Marka Hakkına Tecavüz suçundan Mahkemece yapılan yargılama neticesinde davalı hakkında mahkumiyete karar verilerek hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı ve kararın itiraz edilmeden kesinleştiği anlaşılmıştır.
Ceza dosyasında, bilimsel ve denetime açık olduğundan hükme esas alınan marka uzmanı bilirkişi raporunda dava dosyası kapsamında bulunan tüm bilgi, belge, Türk Patent Enstitüsü Markalar Dairesi Başkanlığının müşteki adına tescilli onaylı marka tescil belgesiyle birlikte ve suça konu ürünlerin orjinal ürünlerle yapılan kıyaslamada marka sahibinin izni olmaksızın, markaların tescilli olduğu emtia grubu içinde yer alan sanıktan ele geçirilen orjinal olmayan ürünün (oyuncak bebek) şapkası üzerinde şikayetçi “…… Yapım Yayın San. Ve Tic. Ltd. Şti” adına ….. numara ile tescilli markanın aynen kullanılmak suretiyle iktibas yoluyla taklit edildiğini, söz konusu taklit ürünlerin, dış görünüş itibariyle topluca bıraktığı genel izlenimle, sıradan ve orta kültür düzeyindeki tüketiciler tarafından ilk bakışta orjinalinden kolayca ayırt edilemeyecek derecede birebir uygunluk teşkil ettiğine, bu şekliyle orjinalleriyle iltibas(karıştırılma) yarattığına ve böylece aldatıcı benzerliğe yol açtığını, eylemin müşteki adına tescilli markaların iktibas yolu ile taklit edilerek kullanılan sanıktan ele geçirilen adli emanet ürünlerde 556 sıyılı KHK’nın 4128 sayılı kanunla eklenen 61/A maddesinin ve 5833 sayılı Kanunla değişik 3. Maddesinde belirtilen hükümlerine göre marka hakkına tecavüz sayılan fiili işlendiği” hususlarını bildirilmiştir.
Gerek olay tarihinde yürürlükte bulunan 556 Sayılı KHK, gerekse dava tarihinde yürürlükte bulunan SMK’nın 149/1-ç ve 150. Maddeleri uyarınca davacı marka hakkına tecavüz nedeniyle manevi tazminat talep edebilir. Manevi tazminat miktarının belirlenmesi, TBK 58. Maddesi çerçevesinde Hakimin takdir yetkisindedir. Bu yetki kullanılırken olayın oluş şekli, ele geçen taklit ürün miktarı, ihlal süresi, sayısı, tarafların ekonomik ve sosyal konum ve durumları dikkate alınmalıdır. Dava konusu olayda ele geçen ürün sayısı, eylemin gerçekleştirildiği tarih, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve manevi tazminatın amacı gözetildiğinde, davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, takdiren 3.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline, davacı vekili haksız fiil tarihinden itibaren bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı ile birlikte tahsilini talep etmiş ise de, uyuşmazlığın niteliğine göre bu miktarın ticari avans faizi ile birlikte (mevduata uygulanan en yüksek faiz oranını geçmemek kaydı ile) tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Davacının itibar tazminatı talebine gelince, hakka konu ürünün (oyuncağın) kötü denebilecek şekilde üretilerek satışa sunulması gözetildiğinde, davacının itibar tazminatı da talep edebileceği anlaşılmakla, davacının markası ve ürününün tanınmışlık düzeyi, ihlalin ağırlığı ve elde edilen ürün sayısı gözetilerek, itibar tazminatı talebinin de kısmen kabulü ile 500,00 TL itibar tazminatının tahsiline, fazlaya dair taleplerin ise reddine karar verilmesi gerekmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile;
2-3.000,00 TL manevi tazminatın ve 500,00 TL itibar tazminatının 03/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Alınması gereken 239,85 TL harçtan peşin yatırılan 85,39 TL harcın mahsubu ile 153,69 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 3.500,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 35,90 başvuru harcı ve 109,70 TL tebligat-müzekkere gideri olmak üzere toplam 145,60 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 101,92 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde, yatıran tarafa iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/12/2019
Katip …

Hakim …