Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/290 E. 2021/103 K. 15.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/290
KARAR NO : 2021/103

DAVA : Markaya Tecavüzün Kaldırılması, Haksız Rekabetin Tespiti, Men’i,
Maddi Tazminat
DAVA TARİHİ : 05/07/2018
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZ 2019/88 ESAS SAYILI DOSYASI

DAVA : Markanın Hükümsüzlüğü, Sicilden Terkin
DAVA TARİHİ : 01/03/2019
KARAR TARİHİ : 15/04/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 20/04/2021
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin gayrimenkul sektöründe faaliyet gösterdiğini, ülke çapında yüksek ihale bedelli projeler devam ettirdiğini, müvekkilinin TPMK nezdinde …….. tescil numaralı “……… ibareli markanın 36 ve 37.sınıflarda sahibi olduğunu, müvekkilinin “………. ” kelimesini içeren elliye yakın marka tescili ve projelerinin mevcut olduğunu, müvekkilinin tescilli markaları ile “……… ” temalı gayrimenkul projelerini gerçekleştirdiğini, müvekkilinin geliştirmekte olduğu gayrimenkul projesine “………. ” ismini vermek için planlamalar yaptığını, bu çalışmalar sırasında müvekkilinin markasına davalılar tarafından tecavüz edildiğini, bu markanın haksız şekilde kullanıldığını, yapılan tespitler ile davalıların birlikte “……… ” isminde bir gayrimenkul projesi inşa ettiklerini, satışlar gerçekleştirdiklerini, www……… com sitesinde de müvekkilinin markasının iltibas ve taklit yolu ile haksız kazanç sağlandığını, bu eylemlerin müvekkilinin marka haklarına tecavüz ve oluşturduğunu iddia ederek, müvekkilinin “…….. ” markasına yapılan tecavüzün kaldırılmasını, haksız rekabetin tespitini, men’ini, 50.000,00 TL maddi tazminatın tahsilini ve hüküm özetinin ilanını talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı ………. İnşaat Taahhüt ve Mühendislik Limited Şirketi vekili cevap dilekçesi ile, davacı tarafın yasa ve hukuka aykırı iddialarını kabul etmediklerini, müvekkilinin “……..” markasını ……. Mah. ……… Sok. No:20 Küçükçekmece/İSTANBUL adreresinde inşa ettiği gayrimenkul projesinde 2013 tarihinden beri kullandığını, TPMK’da yapmış oldukları sorgulamalar neticesinde davacının dava konusu markayı 2014 tarihinden itibaren koruma altına aldığının görüldüğünü, bu araştırma sonucu müvekkilinin gerçek hak sahipliğinin açıkça ortaya çıktığını, bu nedenle haksız rekabet iddiasını da kabul etmediklerini, markaya tecavüz ve haksız rekabet iddialarının dayanağının bulunmadığını savunarak müvekkili aleyhine açılan davanın reddini talep etmiştir.
Davalılar …….. İnşaat San.ve Dış.Tic.A.Ş ile ……. İnş.Tur.San.Tic.Ltd.Şti.’ye usulüne uygun tebligat yapıldığı, ancak davaya herhangi bir cevap vermedikleri anlaşılmıştır.
BİRLEŞEN DAVA : Birleşen Mahkememiz …….. Esas sayılı dosyasında davacı vekili dilekçesi ile, “……… ” markasının 2013 tarihinden bu yana müvekkili tarafından kullanılmakta olduğunu, ancak tescil edilerek korumasının sağlanmadığını, davalının söz konusu markayı kullandığı hususunun, kendilerine göndermiş olduğu 2018 senesinde öğrendiklerini, “……… ” adlı markanın müvekkilinin ihdas ederek ve kullanarak piyasada maruf hale getirdiğini, bu nedenle markanın gerçek hak sahibinin müvekkili olduğunu, ancak hal böyle iken, davalının ……… markasını ……….. Park olarak tescil ettirerek kullanmasının ve bunla da yetinmeyerek müüvekkili ve ortaklarına karşı markaya tecavüz ve haksız rekabet davası açmasının kötü niyetli olduğunu iddia ederek, davalı adına ……… sayılı “……….. Park” ibareli markanın hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN CEVAP : Birleşen Mahkememiz ………. Esas sayılı dosyasında davalı vekili cevap dilekçesi ile, davacının müvekkilinin dava konusu “……….. Park” markasını, “………..” ismini koyduğu inşaat projesinde haksız ve hukuka aykırı tecavüz teşkil etmesi nedeniyle, davacı hakkında Mahkememizin ……….. Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, davacının işbu davada haklı gerekçeleri olmaması nedeniyle müvekkiline karşı huzurdaki davayı açtığını, davacının söz konusu marka bakımından öncelik hakkının bulunduğunu ve bu markayı meşhur ve maruf hale getirdiğini iddia etmekte ise de, bu durumun somut olaylar zinciri ve hukuki anlamda herhangi bir haklılığının bulunmadığını ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Asıl davada uyuşmazlık konusu, markaya tecavüzün kaldırılması, haksız rekabetin tespiti, men’i, maddi tazminatın tahsili ve hüküm özetinin ilanı taleplidir. Birleşen davada uyuşmazlık konusu ise; markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini taleplidir.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen kayıtlardan dava konusu ……… tescil nolu “……….. PARK” ibareli markanın 36 ve 37. emtia sınıflarında 17/11/2014 tarihinden itibaren 10 yıl müddetle davacı adına tescilli olduğu anlaşılmıştır.
6769 Sayılı SMK’nın 29/1-b ve c maddeleri ile, marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği halde, tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği halde, tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmanın marka hakkına tecavüz oluşturduğu belirtilmiştir.
6102 Sayılı TTKnın 54. Maddesi ile, haksız rekabete ilişkin bu kısım hükümlerinin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır. 55. Maddesinin 4. fıkrasında ise, iyi niyetle bağdaşmayan, haksız rekabete ilişkin eylemlere örnek olarak, başkasının malları, iş ürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almak gösterilmiş ve haksız rekabet halleri hüküm altına alınmıştır.
6769 Sayılı SMK’nın 25. Maddesinde hükümsüzlük koşulları belirtilmiş olup, belirtilen madde ile, 5. veya 6. maddede sayılan hallerden birinin mevcut olması halinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verilir. Menfaati olanlar, Cumhuriyet Savcıları veya ilgili kamu kurum ve kuruluşları markanın hükümsüzlüğünü mahkemeden isteyebilir. Marka hükümsüzlük davası, dava tarihinde sicilde marka sahibi olarak kayıtlı kişilere veya hukuki haleflerine karşı açılır. Markanın hükümsüzlüğü davalarında Kurum taraf gösterilmez. Bir marka, 5. maddenin birinci fıkrasının (b), (c) ve (d) bentlerine aykırı olarak tescil edilmiş olup da kullanım sonucunda tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından hükümsüzlük talebinden önce ayırt edici nitelik kazanmışsa hükümsüz kılınamaz. Hükümsüzlük halleri, markanın tescil edildiği bir kısım mal veya hizmete ilişkin bulunuyorsa, sadece o mal veya hizmet yönünden kısmi hükümsüzlüğe karar verilir. Marka örneğini değiştirecek biçimde hükümsüzlük kararı verilemez. Marka sahibi, sonraki tarihli bir markanın kullanıldığını bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde bu duruma birbirini izleyen beş yıl boyunca sessiz kalmışsa, sonraki tarihli marka tescili kötüniyetli olmadıkça, markasını hükümsüzlük gerekçesi olarak ileri süremez. 6. maddenin birinci fıkrası uyarınca açılan hükümsüzlük davalarında 19. maddenin ikinci fıkrası hükmü def’i olarak ileri sürülebilir. Bu durumda kullanıma ilişkin beş yıllık sürenin belirlenmesinde dava tarihi esas alınır. Hükümsüzlüğü istenen markanın başvuru veya rüçhan tarihinde, davacının markası en az beş yıldır tescilli ise davacı ayrıca, söz konusu başvuru veya rüçhan tarihinde 19. maddenin ikinci fıkrasında belirtilen şartların yerine getirildiğini ispatlayacağı belirtilmiştir.
Yine SMK’nın 6/1 hükmü uyarınca, tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvurunun reddedileceği belirtilmiştir.
Taraf vekillerince deliller sunulduktan ve resen celbi gereken deliller de toplandıktan sonra dosyada bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, dosyanın tevdi olunduğu bilirkişi heyeti hazırlamış olduğu 12/12/2018 havale tarihli raporda sonuç olarak, “‘www……..com isimli alan adının 15.03.2013 tarihinde kayıt ettirildiği, söz konusu web sitenin ana sayfasında ve anasayfanın üst menü başlıkları altında “………’’ ibaresinin birçok yerde kullanıldığı gözlemlendiği, güncel arama motoru yönlendirmelerinde siteye erişimde en çok kullanılan anahtar kelimelerin sırasıyla “…….” ve “…………” isimli sözcükler olduğu, ……. arama motoru üzerinden “…………”’ isimli ibarenin aratılması sonucunda üst sıralarda çıkan web sayfalar içerisinde www……..com adlı web sitenin ilk sayfanın ikinci sırasında yer aldığı tespit edildiği, ayrıca davacının cevaba cevap dilekçesi içerisinde paylaştığı http://www……com/………/ isimli URL adresinde ‘‘……….. Park’’ ibaresinin kullanıldığı gözlemlendiği, söz konusu ibarenin anılan web sayfada ilk ne zaman kullanıldığına ilişkin yapılan web arşiv kaydı incelemeleri neticesinde; “……….. Park” ibaresinin www………com/….. adlı URL adresinde 27.08.2018 tarihinde kullanıldığı, ancak bu tarihten önceki arşiv kayıtlarında (en yakın 01.05.2018 tarihli arşiv kaydı) “……….. Park” ibaresi yerine “………….” ibaresinin kullanılmış olduğu tespit edildiği, markanın öncelikli kullanım savunmaları dışarıda tutularak, davalı tarafça, davacının tescilli markasıyla ayıtlcdilemeyecek kadar benzer markanın, aynı sınıfla ve halkla karıştırılma ihtimali yaratacak şekilde kullanıldığı belirtilmiştir.
Davalı vekilinin bilirkişi raporuna itirazı üzerine dosya yeni bir sınai mülkiyet uzmanına tevdi edilmiş olup, bilirkişi hazırlamış olduğu 24/11/2020 havale tarihli raporda sonuç olarak, davalı/karşı davacı ……… İnşaat’ın 2013 yılından başlayarak “……….. Park” ibaresini tescilsiz olarak markasal kabul edilecek biçimde kullandığı ve bu ibare-marka üzerinde gerçek (eskiye dayalı) ve öncelikli hak sahibi olduğu, …….. İnşaat, …….. ibaresi-markası üzerinde gerçek hak sahibi olduğu için asıl davada, davalı …….. İnşaat’ın “……….. Park” ibaresini kullanmasının davacı ……… Gayrimenkul’ün tescilli marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil etmeyeceği ve karşı davada, davacı …….. İnşaat’ın, davalı ……… Gayrimenkul’e ait ……… tescil nolu “……….. Park” markasının 37. sınıfta tescilli olduğu “İnşaat hizmetleri, inşaat araç – gereçlerinin ve iş makinelerinin kiralanması hizmetleri” yönünden kısmi hükümsüzlüğünü talep edebileceği belirtmiştir.
Davacı vekilinin rapora itirazı üzerine dosya önceki bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi hazırlamış olduğu 23/03/2021 havale tarihli ek raporda sonuç olarak, davalı/karşı davacının üstün hak sahibi olduğuna dair tespit, dosyaya sunulan ve tarih içermeyen basılı katalog ve 01/09/2013 tarihli fatura baz alınarak yapılmadığını, üstün hak sahibi olmaya ilişkin tespit dosyasındaki mevcut delillere göre yapıldığını, “……..” ibaresinin ilk defa davalı/karşı davacıya ait www………com isimli sitede 15/03/2013 tarihinde kayıt ettirildiği ve markasal olacak şekilde kullanılmaya başlandığı, internet sitesinde yer alan e-kataloğun dosyada yer alan basım tarihi belli olmayan katalog ile aynı olduğu, 16/08/2013 tarihli Seri/Sıra No:A-……… olan faturada www. ……..com, …….. katalog, …………..1. Baskı, …….. insert 2. Baskı, ………..com, ………..net, …….. hosting 1 yıl kira bedeli şeklinde kullanımın yer aldığı, 13/11/2014 tarihli Seri/Sıra No:……… olan faturada …….. Küp Bloknot 500’lü 1000 adet, …….. Kalem 2000 adet şeklinde kullanımın yer aldığı, 13/11/2014 tarihli Seri/Sıra No: ……… olan faturada …….. Nisan/Ekim Hosting ibarelerinin yazılı olduğu, 09/15 Kasım 2014 tarihli Para Haftalık Ekonomi Dergisinin 34. Sayfasında …….. İstanbul şeklinde kullanımın yer aldığı göz önüne alındığında; davalı/karşı davacı …….. İnşaat’ın kullanımının, davacı/karşı davalı ……… Gayrimenkul’ün ……….. Park marka tescili için başvuru tarihi olan 17.11.2014 tarihinden daha eskiye dayalı markasal nitelikte tescilsiz bir kullanım olduğu, gerçek (eskiye dayalı) ve öncelikli hak sahibinin davalı/karşı davacı …….. İnşaat olduğu belirtilmiştir.
Dosya kapsım deliller, birleşen davacı adına olan internet alan adı ve sitesi ile dosya kapsamı ile uyumlu olan bilirkişi raporu ve ek raporuna göre davalı/karşı davacı …….. İnşaat Limited Şirketi tarafından davacı-davalı ……… A.Ş tarafından marka tescil başvrusundan önce 2013 yılından başlayarak “……….. Park” ibaresinin tescilsiz olarak markasal kabul edilecek biçimde kullandığı ve bu ibare-marka üzerinde gerçek (eskiye dayalı) ve öncelikli hak sahibi olduğu, …….. İnşaat, ……….. Park İstanbul ibaresi-markası üzerinde gerçek hak sahibi olduğu için asıl davada, davalı …….. İnşaat’ın ve bu şirketle birlikte aynı inşaat projesinde diğer davalı şirketlerin “……….. Park” ibaresini kullanmasının davacı ……… Gayrimenkul’ün tescilli marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil etmeyeceği anlaşılmakla asıl dava yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Birleşen dosya yönünden ise ; ……… tescil nolu “……….. Park” markasının 37. sınıfta tescilli olduğu “İnşaat hizmetleri, inşaat araç – gereçlerinin ve iş makinelerinin kiralanması hizmetleri” yönünden …….. İnşaat Limited Şirketinin eskiye dayalı gerçek hak sahipliği bulunduğundan bu emtialar yönünden davanın kısmen kabulü ile kısmi hükümsüzlüğe karar vermek gerekmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere ;
A-ASIL DOSYA YÖNÜNDEN ;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince peşin yatırılan 853,88 TL harçtan, 59,30 TL ilam harcının mahsubu ile, 794,58 TL fazla harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak, vekili bulunan davalı …….. İnşaat Taahhüt ve Mühendislik Ticaret Limited Şirketi’ne verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince tarifenin 13/4 maddesi de gözetilerek reddedilen maddi tazminat talebi yönünden hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak, vekili bulunan davalı …….. İnşaat Taahhüt ve Mühendislik Ticaret Limited Şirketine verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı …….. İnşaat Taahhüt ve Mühendislik Ticaret Limited Şirketi tarafından yapılan 97,40 TL yargılama giderinin, davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
B-BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN ………. ESAS SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN :
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE, davalı adına tescilli ……… tescil nolu markanın tescilli olduğu 30.sınıftaki “inşaat hizmetleri, inşaat araç-gereçlerinin ve iş makinelerinin kiralanması hizmetleri” yönünden hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine, sair emtia ve hizmetler yönünden davanın reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 59,30 TL ilam harcından, 44,40 TL peşin harcın mahsubu ile, 14,90 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davanın kısmen reddi sebebiyle, karar tarihininde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvuru ve 44,40 TL peşin olmak üzere toplam 88,80 TL harç giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 84,00 TL yargılama giderinin, davanın kabul-red oranına göre 42,00 TL’sinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
C-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
D-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı.15/04/2021

Katip ……..
e-imzalıdır

Hakim ……..
e-imzalıdır