Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/224 E. 2022/94 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/224
KARAR NO : 2022/94

DAVA : Markanın Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 16/05/2018

– BİRLEŞEN İSTANBUL 2.FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ’NİN
2019/104 ESAS SAYILI DOSYASI –

DAVA : Markanın Kullanmama Nedeniyle İptali
DAVA TARİHİ : 08/04/2019
KARAR TARİHİ : 31/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 06/04/2022

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin aralarında …….. Elektronik San.ve Tic.A.Ş., …….. San.ve Tic.A.Ş., Linens Pazarlama A.Ş gibi şirketlerin de bulunduğu yaklaşık elli adet grup şirketin arasında bulunduğunu ve 1980’li yıllarda başlayan faaliyeti ile bünyesinde barındırdığı dev perde ve ev tekstili üretim tesisleri, pazarlama şirketi ve dünyaca ünlü markaları ile ev tekstilinin lider kuruluşları arasında yerini aldığını, müvekkilinin bu faaliyetlerini TPMK nezdinde usulünce tescilli bulunan markaları ve tanıtma vasıtaları ile sürdürdüğünü, bu bağlamda müvekkilinin TPMK nezdinde “…….. ” esas unsurlu birçok marka tescili bulunduğunu, davalı tarafın müvekkili şirketin markalarının kullanımı ile açıkça iltibas yaratacak şekilde çok benzer “……” ibareli markanın 07, 08, 11 ve 21. sınıflarda TPMK nezdinde …….. sayı ile tescilli olduğunu, davalı şirketin adına önceki tarihlerde tescilli markaların varlığının, dava konusu markanın müvekkiline ait markalar ile benzer olmadığı sonucunu doğurmayacağını, müvekkilinin tescilli markası ile davalının tescilli markasının emtia bazında da benzerlik arz ettiğini, davalının bu marka tescilinin müvekkilinin markadan doğan haklarını ihlal ettiğini iddia ederek, davalı adına tescilli …….. tescil numaralı markanın hükümsüzlüğünü talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin “………” markası ile 1960 yılından bu yana mutfak ve ev eşyaları sektöründe faaliyet gösteren bir firma olduğunu, müvekkilinin TPMK nezdinde tescilli birçok markası bulunduğunu, müvekkiline ait marka tescili ile davacı tarafın dayanak markaları arasında iltibasın söz konusu olmadığını, bununla birlikte davacı tarafa ait markalar ile müvekkilinin marka tescilinin aynı emtiaları da içermediğini, müvekkilinin uzun süreli kullanımı nedeniyle züccaciye alanında “………” ibaresi için üstün bir hakkı bulunduğunu ve önceki marka tescilleri nedeniyle “………. ” ibaresi üzerinde müktesep hakkı bulunduğunu, davacı tarafın iddialarının haksız ve mesnetsiz olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA : Birleşen İstanbul ……… Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin ……… Esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin 1960 yılında bakır ve alüminyum hammaddesiyle imalata başladığını, imalatta sahip olduğu deneyimler sayesinde 1996 yılında yanmaz ve yapışmaz mutfak ürünleri sektörüne hızlı bir giriş yapıp, kısa zamanda kendini kabul ettirdiğini, “……… MUTFAK” olarak kalitesini bir kademe daha arttırarak yoluna devam ettiğini, yurt içi ve yurt dışında yatırımlar yaptığını, “………” markasının züccaciye sektöründe bilinen ve tercih edilen bir marka haline geldiğini, TPMK nezdinde “………” ibareli tescilli birçok markasının bulunduğunu, müvekkili firmanın 21. sınıfta “………” esas unsurlu marka tescillerinin sahibi olduğunu, davalının ise 24. sınıf ev tekstili açısından “………” ibareli markalarının bulunduğunu, davalı yanın müvekkilinin başvurularına itiraz ettiğini ve aralarında altmışa yakın dava bulunduğunu, davalı yanın müvekkilinin tescilli markalarından …….. sayılı “…….. ” ibareli markasının kendi markaları ile iltibas yarattığı iddiası ile hükümsüzlüğü istemli mahkememizin …….. esas sayılı dosyası ile dava açtığını iddia ederek, davalı adına tescilli …….. tescil nolu “……… ibareli markaların kullanmama nedeniyle iptalini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN CEVAP : Birleşen İstanbul ……… Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin ……… Esas sayılı dosyasında davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkili şirketin …….. Tekstil bünyesinde yer alan perde ve ev tekstil üretim tesisleri, pazarlama şirketi ve dünyaca ünlü markaları ile ev tekstilinin lider kuruluşlarından olduğunu, müvekkilinin ana faaliyet konusunun perde ve ev tekstili ürünleri üretimi ve pazarlaması olduğunu, müvekkili şirketin faaliyetlerini adına tescilli bulunan “………” markaları ile sürdürdüğünü, ……… tescil nolu “………” ibareli markalarını dava dışı …….. Turizm İnş.Tar.Ürünler ve Otomotiv San. Tic.İth.İhr.A.Ş.’den devir alarak TPMK nezdinde kendi adına kayıt altına aldırdığını, müvekkili şirketin uzun süre kullanımları ile tüketiciler nezdinde belirli bir ayırt edicilik seviyesine ulaştırdığını, muhtelif tarihlerde tescilli “………” markasının sahibi olduğunu, davacı yanın iddiasının aksine kullanılmama nedeni ile iptal edilen markaların kötü niyetli olarak mahkememizin ……… esas sayılı davasında alınan rapordan 15 gün önce davayı kazanabilmek adına değil, ticari hayatın olağan akışı içinde değerlendirilebilecek sebepler ile davalı müvekkili şirket tarafından önce 1 yıllık süre ile lisans sözleşmesi kapsamında üretime konu yapıldığı ve kullanıldığını, ardından da devir alındığını, davacının iddialarının haksız ve dayanıksız olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE :
Asıl dava, davalı adına tescilli …….. tescil numaralı markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini, birleşen dava ise, davalı adına tescilli ……… tescil nolu “……… ibareli markaların kullanmama nedeniyle iptali ve sicilden terkini taleplidir.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen kayıtlardan, …….. tescil numaralı “………” esas unsurlu markaların davacı adına, asıl dosyada hükümsüzlüğü talep edilen …….. tescil numaralı “……..” ibareli markanın 07, 08, 11 ve 21.emtia ve hizmetler sınıfı yönünden 24/02/2012 tarihinden itibaren 10 yıl müddetle davalı adına tescilli olduğu anlaşılmıştır.
6769 Sayılı SMK’nın 25. Maddesinde hükümsüzlük koşulları belirtilmiş olup, belirtilen madde ile, 5. veya 6. maddede sayılan hallerden birinin mevcut olması halinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verilir. Menfaati olanlar, Cumhuriyet Savcıları veya ilgili kamu kurum ve kuruluşları markanın hükümsüzlüğünü mahkemeden isteyebilir. Marka hükümsüzlük davası, dava tarihinde sicilde marka sahibi olarak kayıtlı kişilere veya hukuki haleflerine karşı açılır. Markanın hükümsüzlüğü davalarında Kurum taraf gösterilmez. Bir marka, 5. maddenin birinci fıkrasının (b), (c) ve (d) bentlerine aykırı olarak tescil edilmiş olup da kullanım sonucunda tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından hükümsüzlük talebinden önce ayırt edici nitelik kazanmışsa hükümsüz kılınamaz. Hükümsüzlük halleri, markanın tescil edildiği bir kısım mal veya hizmete ilişkin bulunuyorsa, sadece o mal veya hizmet yönünden kısmi hükümsüzlüğe karar verilir. Marka örneğini değiştirecek biçimde hükümsüzlük kararı verilemez. Marka sahibi, sonraki tarihli bir markanın kullanıldığını bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde bu duruma birbirini izleyen beş yıl boyunca sessiz kalmışsa, sonraki tarihli marka tescili kötüniyetli olmadıkça, markasını hükümsüzlük gerekçesi olarak ileri süremez. 6. maddenin birinci fıkrası uyarınca açılan hükümsüzlük davalarında 19. maddenin ikinci fıkrası hükmü def’i olarak ileri sürülebilir. Bu durumda kullanıma ilişkin beş yıllık sürenin belirlenmesinde dava tarihi esas alınır. Hükümsüzlüğü istenen markanın başvuru veya rüçhan tarihinde, davacının markası en az beş yıldır tescilli ise davacı ayrıca, söz konusu başvuru veya rüçhan tarihinde 19. maddenin ikinci fıkrasında belirtilen şartların yerine getirildiğini ispatlayacağı belirtilmiştir.
6769 Sayılı SMK’nın 9. Maddesi uyarınca, tescil tarihinden itibaren 5 yıl içinde haklı bir sebep olmadan tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından marka sahibi tarafından Türkiye’de ciddi biçimde kullanılmayan ya da kullanımına 5 yıl kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verilir. Mülga 556 Sayılı KHK’nın 14. Maddesinin Anayasa Mahkemesi’nce iptaline ilişkin gerekçeli kararın 06 Ocak 2017 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanması ile 6769 Sayılı SMK’nın 10 Ocak 2017 tarihinde yürürlüğe girmesi karşısında, 10/01/2017 tarihinden sonra açılan iptal davalarında, 5 yıllık sürenin hesabında aradaki bu günlük 4 günlük boşluk nedeni ile 6769 Sayılı SMK’nın yürürlüğünden önceki dönemde geçen sürenin de hesaba katılması gerekir. Zira 06/01/2017 tarihine kadar markanın kullanılmamasının bir yasal yaptırımı mevcuttur ve marka sahipleri de bunu bilmektedir. Türkiye’nin taraf olduğu Paris Sözleşmesi’nin 5/c maddesi ile TRIPS Anlaşmasının 19. Maddesinde de, markanın kullanılması koşulu düzenlenmektedir. Her ne kadar 6769 Sayılı kanunda, bir geçici madde ile 4 günlük boşlukla ilgili bir düzenlemeye yer verilmemiş ise de, 06/01/2017 tarihinden önceki kullanmama sürelerinin yok sayılması mümkün değildir. Sonuçta halen yürürlükteki yasal düzenlemeye göre tescilden itibaren 5 yıl kullanılmayan marka iptal edilir. SMK’nın 26. Maddesinin SMK önceki dönemde tescil edilmiş, fakat kullanılmayan markalar yönünden de uygulanması, kanunların geçmişe yürümeme ilkesine de aykırı değildir. Zira geçmişe etki yasağı mutlak olmayıp, hak sahiplerinin belirli bir hukuki duruma olan güveni objektif olarak haklı ise geçmişe etki yasağından söz edilemez. (Bakınız Uğur Çolak, Türk Marka Hukuku, 4. Bası, S.983 vd) Yüksek Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 12/11/2020 tarih ve 2020/1133 Esas 2020/5023 Karar sayılı ilamı da bu doğrultudadır.
Taraf vekillerince deliller sunulduktan ve resen celbi gereken deliller de toplandıktan sonra dosyada bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, dosyanın tevdi olunduğu bilirkişi hazırlamış olduğu 28/03/2019 havale tarihli raporda sonuç olarak, davalının 7. sınıfın tamamını ve 11. sınıfta “ısıtma ve buhar üretme tesisatı için cihazlar (katı, sıvı, gaz yakıtlı ve elektrikli sobalar, kuzineler dahil)., Pişirme, kurulama ve kaynatmada kullanılan elektrikle ve gazla çalışan aletler, makineler ve cihazlar (elektrikli ve ısıtma yöntemi ile çalışan çamaşır kurutucuları, saç kurutucuları ve el kurutma cihazları dahil)” mallarında kısmi hükümsüzlük şartlarının oluştuğu belirtilmiştir.
Taraf vekillerinin rapora itirazı üzerine dosyada itirazları karşılar ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, dosyanın tevdi olunduğu önceki bilirkişi tarafından hazırlanan 04/09/2019 havale tarihli ek raporda sonuç olarak, davacı tarafın ıslah talebi kabul edilip, dava aşamasında devir alınan markalar dikkate alınacaksa, davalının 7. sınıfın tamamı ve 11. sınıfta “Isıtma ve buhar üretme tesisati için cihazlar (Katı, sıvı, gaz yakıtlı ve elektrikli sobalar, kuzineler dahil)., Pişirme, kurulama ve kaynatmada kullanılan elektrikle ve gazla çalışan aletler, makineler ve cihazlar (elektrikli ve ısıtma yöntemi ile çalışan çamaşır kurutucuları, saç kurutucuları ve el kurutma cihazları dahil)” mallarında kısmi hükümsüzlük şartlarının oluştuğu, davacı tarafın ıslah talebi kabul edilmeyip, dava aşamasında devri alınan markalar dikkate alınmayacaksa; davalı markasında SMK md.6 kapsamında yapılan iltibas değerlendirmesinde “vazo” malında kısmi hükümsüzlük şartları oluştuğu belirtilmiştir.
Fethiye Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılarak, birleşen dosya yönünden dava konusu markaların önceki sahibi dava dışı …….. Turizm İnşaat Tarımsal Ürünler ve Otomativ San.Tic.İth.İhracaat A.Ş adresinde, resen seçilecek biri sınai mülkiyet uzmanı ve biri de mali müşavir bilirkişi marefetiyle ticari defterler ve evraklar incelenerek, marka devir tarihi olan 23-03/2018 tarihinden geriye doğru 5 yıllık süre içerisinde ……. sayılı “………”, …….. sayılı “………” ve …….. sayılı “………” ibareli markaların tescilli oldukları her bir emtia yönünden ciddi kullanım olup olmadığınına dair rapor tanzimi istenilmesine karar verilmiş olup, aldırılan bilirkişi raporunda sonuç olarak, 16.11.2020 tarihinde dava dışı …….. Tur İnşaat Tarım Üretim ve Oto.San.Tic.İth.İhr. ………. ve ……… Mali Müşavirlik ortaklık ofisinde dava dışı şirketin bilirkişi heyetine verilen görev kapsamında davaya konu dönemlere ait inceleme gerçekleştirildiğini, yapılan inceleme kapsamında ibraz edilen faturalarda, 23.03.2013 ile 23.03.2018 arasında davaya konu …….. tescil numaralı “………” ibareli markaların kullanımının görülemediği, kullanımın “……… ” ibareli faturalar kapsamında gerçekleşmiş olup, faturalarda yer alan ticaret unvanının …….. Tur İnşaat Tarımüretim Ve Oto San. Tic.İth.İhr.A.Ş. olarak kullanıldığı belirtilmiştir.
Davacı birleşen davalı vekili önceki rapora ısrarla itiraz ettiğinden ve bizzat davacı birleşen dosya nedeniyle, davalı …….. Teks’in marka kullanımı değerlendirilmediğinden, dosya resen seçilen yeni bir bilirkişi heyetine tevdi edilerek, davacı-davalı …….. Teks A.Ş.’in ticari kayıtları da incelenerek ve önceki raporlar da değerlendirilmek suretiyle, esas dosya yönünden davalı adına olan …….. tescil nolu markanın hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığı, birleşen İstanbul ………. FSHHM’nin …… Esas sayılı dosyası yönünden ise dava konusu ………. tescil nolu markaların tescilli oldukları her bir emtia yönünden ciddi kullanımının olup olmadığı ve kullanmama nedeniyle iptal koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin rapor tanzimi istenilmiş olup, heyet tarafından hazırlanan 13/07/2021 havale tarihli raporda sonuç olarak, birleşen davada, davalı tarafın ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan incelemede, ………
tescil numaralı “………” ibareli marka yönünden, markanın tescilli olduğu 7. sınıfta “Doğrama için kullanılan
elektrikli aletler, Elektrikli süpürgeler” ve 11. sınıfta “Pişirme, kurulama ve kaynatmada kullanılan (kişisel
bakım amaçlı olanlar dahil) elektrikle çalışan aletler, makineler ve cihazlar” emtialarındaki davalı
kullanımlarının yıllık ciro üzerindeki payının çok düşük olduğu, tespit edilen kullanımların ciddi kullanım
olarak kabul edilemeyeceği; ……. ve ………. tescil numaralı markalar yönünden, birleşen dava
tarihinden önceki dönemde kullanımının bulunmadığı; bu nedenlerle, davalı …….. adına tescilli olan
……. tescil sayılı markaların kullanmama sebebiyle iptalleri koşullarının
oluştuğu, birleşen davada, yukarıdaki tespit ve varılan sonuç üzerine davaya mesnet ilgili markaların tescilli
olduğu mal ve hizmetlerde ciddi kullanımının olmadığı anlaşıldığından, davacı ……… ’in asıl davada
işbu markalara dayanarak benzerlik sebebiyle davalının …….. no.lu markasının hükümsüzlüğünü
talep edemeyeceği,
asıl davada; davalı ……… Mutfak’ın …….. tescil nolu “………” ibareli markası bakımından;
önceki tarihli marka tescilleri sebebiyle 8. sınıfta “Değerli madenlerden olanlar dahil çatallar, kaşıklar,
bıçaklar ve kesme, doğrama, soyma amaçlı elektrikli olmayan kesici mutfak aletleri. Kesici ve dürtücü silahlar. Makine, cihaz ve taşıt onarımı, inşaat, ziraat, bahçecilik ve ormancılıkla ilgili elle çalışan
(motorsuz) aletler” ve 21. sınıfta “Bu sınıfa dâhil elektrikle çalışmayan ev ve mutfak gereçleri, çamaşır
mandalları, kap-kacak, vazolar (değerli metalden olanlar dahil)” emtiaları yönünden müktesep hakka
sahip olduğu, asıl davada; davalının …….. tescil no.lu markasının, müktesep hakkının bulunduğu mütalaa
edilen yukarıda belirtilen sınıflardaki emtialar-alt sınıflar dışında, davacının eski tarihli ve asli unsuru “………”
olan markaları ile karıştırılma ve bağlantı kurulma ihtimaline sebep olup olmadığı yönünden yapılan
inceleme neticesinde, davalı markasının 11. sınıfta yer alan “Aydınlatma cihazları” bakımından, davacı
markasında yer alan ev dekorasyonu ürünlerini kapsayan 35. sınıfa dahil olan 20. sınıf emtiaları ve direkt
olarak 20. sınıfta tescilli davacı markaları olan …….. sayılı ,……… sayılı
ve ………. sayılı markaları ile benzer
olduğu, “aydınlatma cihazlarının” davalı adına tescilli mutfak gereçlerinden ziyade davacı adına tescilli ev
dekorasyonu emtialarına daha yakın olduğu, ilgili ürünlerde bahse konu markalar ile yapılacak olan
kullanımların nihai tüketici nezdinde karışıklığa sebebiyet verebileceği, bu nedenle davalının ……..
tescil no.lu markasının 11. sınıfta yer alan “Aydınlatma cihazları (taşıtlar, iç ve dış mekanlar için
aydınlatma armatürleri)” emtiaları bakımından hükümsüzlük şartlarının oluştuğu, dava konusu …….. nolu marka tescilinin kötü niyetli olduğuna ilişkin heyet tarafından kanaat
oluşmadığı belirtilmiştir.
Taraf vekillerinin son bilirkişi raporuna itirazları üzerine, itirazları karşılar mahiyette önceki bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, dosyanın tevdi edildiği bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 01/03/2022 havale tarihli ek raporda sonuç olarak, tarafların kök rapora itirazlarının incelenmesi neticesinde, kök raporda ulaşılan kanaat ve sonuçtan dönülmesini gerektiren bir durumun tespit edilemediği belirtilmiştir. Bu rapor ve ek rapor dosya kapsamıyla uyumlu görüldüğünden itibar edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı deliller ve bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; birleşen davada, davalı tarafın ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan incelemede, ……..
tescil numaralı “………” ibareli marka yönünden, markanın tescilli olduğu 7. sınıfta “Doğrama için kullanılan
elektrikli aletler, Elektrikli süpürgeler” ve 11. sınıfta “Pişirme, kurulama ve kaynatmada kullanılan (kişisel
bakım amaçlı olanlar dahil) elektrikle çalışan aletler, makineler ve cihazlar” emtialarındaki davalı
kullanımlarının yıllık ciro üzerindeki payının çok düşük olduğu, tespit edilen kullanımların ciddi kullanım
olarak kabul edilemeyeceği; …….. ve ……. tescil numaralı markalar yönünden, birleşen dava
tarihinden önceki dönemde kullanımının bulunmadığı; bu nedenlerle, davalı ……… adına tescilli olan
……. tescil sayılı markaların kullanmama sebebiyle iptalleri koşullarının oluştuğu sonuç ve kanaatine varılmıştır. Bu itibarla birleşen davanın kabulü ile dava konusu markaların kullanmama nedeniyle iptaline karar vermek gerekmiştir.
Birleşen davada, yukarıdaki tespit ve varılan sonuç üzerine davaya mesnet ilgili markaların tescilli
olduğu mal ve hizmetlerde ciddi kullanımının olmadığı anlaşıldığından, davacı ………’in asıl davada
işbu markalara dayanarak benzerlik sebebiyle davalının …….. no.lu markasının hükümsüzlüğünü
talep etmesi mümkün değildir. Asıl davada; davalı ……… Mutfak’ın …….. tescil nolu “………” ibareli markası bakımından;
önceki tarihli marka tescilleri sebebiyle 8. sınıfta “Değerli madenlerden olanlar dahil çatallar, kaşıklar,
bıçaklar ve kesme, doğrama, soyma amaçlı elektrikli olmayan kesici mutfak aletleri. Kesici ve dürtücü silahlar. Makine, cihaz ve taşıt onarımı, inşaat, ziraat, bahçecilik ve ormancılıkla ilgili elle çalışan
(motorsuz) aletler” ve 21. sınıfta “Bu sınıfa dâhil elektrikle çalışmayan ev ve mutfak gereçleri, çamaşır
mandalları, kap-kacak, vazolar (değerli metalden olanlar dahil)” emtiaları yönünden müktesep hakka
sahip olduğu, asıl davada; davalının …….. tescil no.lu markasının, müktesep hakkının bulunduğu belirtilen edilen ve yukarıda bahsi geçen sınıflardaki emtialar-alt sınıflar dışında, davalı markasının 11. sınıfta yer alan “Aydınlatma cihazları” bakımından, davacı
markasında yer alan ev dekorasyonu ürünlerini kapsayan 35. sınıfa dahil olan 20. sınıf emtiaları ve direkt
olarak 20. sınıfta tescilli davacı markaları olan …….. sayılı , …… sayılı
ve …….. sayılı markaları ile benzer
olduğu, “aydınlatma cihazlarının” davalı adına tescilli mutfak gereçlerinden ziyade davacı adına tescilli ev
dekorasyonu emtialarına daha yakın olduğu, ilgili ürünlerde bahse konu markalar ile yapılacak olan
kullanımların nihai tüketici nezdinde karışıklığa sebebiyet verebileceği, bu nedenle davalının ……..
tescil no.lu markasının 11. sınıfta yer alan “Aydınlatma cihazları (taşıtlar, iç ve dış mekanlar için
aydınlatma armatürleri)” emtiaları bakımından hükümsüzlük şartlarının oluştuğu, davalının tescilinden kötü niyetinin bulunmadığı anlaşılmakla asıl davanın bu emtialar yönünden kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-ASIL DOSYA YÖNÜNDEN;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE, davalı adına tescilli …….. tescil nolu markanın tescilli olduğu 11. sınıftaki “aydınlatma cihazları(taşıtlar, iç ve dış mekanlar için aydınlatma armatürleri)” emtiaları bakımından hükümsüzlüğüne, sair emtia ve hizmetler yönünden talebin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 80,70 TL ilam harcından, 35,90 TL peşin harcın mahsubu ile, 44,80 TL bakiye karar harcının, davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davanın kısmen kabulü nedeniyle, karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davanın kısmen reddi sebebiyle, karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 71,80 TL harç giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 385,60 TL tebligat – tezkere masrafı ve 3.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.385,60 TL yargılama giderinin, davanın kabul-red oranına göre 1.692,80 TL’sinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan 2.684,90 TL yargılama giderinin, davanın kabul-red oranına göre 1.342,45 TL’sinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiyesinin üzerinde bırakılmasına,
B-BİRLEŞEN İSTANBUL 2.FIKRI VE SıNAI HAKLAR HUKUK MAHKEMESI’NIN 2019/104 ESAS SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN;
1-Davacının davasının KABULÜNE, davalı adına tescilli …….. tescil nolu markaların kullanmama nedeniyle iptaline,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 80,70 TL ilam harcından, 44,40 TL peşin harcın mahsubu ile, 36,30 TL bakiye karar harcının, davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 88,80 TL dava ilk masrafı ve 36,00 TL tebligat – tezkere masrafı olmak üzere toplam 124,80 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
C-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
D-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup usulen anlatıldı.31/03/2022

Katip ……..
e-imzalıdır

Hakim ……..
e-imzalıdır