Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/207 E. 2019/346 K. 17.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/207
KARAR NO : 2019/346

DAVA : Endüstriyel Tasarım (Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/04/2018
KARAR TARİHİ : 17/10/2019
Mahkememizde görülmekte bulunan Endüstriyel Tasarım (Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili Büyükçekmece …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ….. esas sırasına tevzi olunan dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin yatak, baza ve koltuk takımları başta olmak üzere her çeşit ev tekstili ürünlerinin üretimini ve gerek yurtiçinde gerekse yurtdışında satışını yapmakta olduğunu, müvekkili şirket tarafından geliştirilen tasarımların …….. sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamında korunması, tasarımlara karşı yapılan tecavüz fiillerinin önlenmesi ve haksız şekilde gerçekleştirilen tescillerin hükümsüzlüğüne karar verilmesi Müvekkil Şirket’in ticari başarısının devamlılığı için hayati önem arz etliğini, müvekkil Şirketin Türk Patent ve Marka Kurumu (TPMK) nezdindc ….. tescil numarası ile, 6 (“Başlık”), ….. tescil numarası ile 2 (“Baza”), …… tescil numarası ile 3 (“Baza ve Yatak”), …. tescil numarası ile 8 (’’Yatak”), ….. tescil numarası ile 1 (“Baza ve Başlık”), …. tescil numarası ile 10 (“Yatak”), ….. tescil numarası ile 2 (Baza ve Başlık”) ve ….. tescil numarası ile 4, (“Yatak”) sıralarda tescilli bulunan tasarımlar ile ayırt edilemeyecek kadar benzer ürünlerin, davalı şirket tarafından üretildiğini ve işbu ürünlerin davalı Şirkete ait “https://ww…….com” adresli web sitesi ve çeşitli kataloglarda yayınlandığı tespit edildiğini, müvekkili şirketin bahse konu tasarımlan taklit edilerek üretilen ürünlerin tespiti üzerine, söz konusu ürünlerin üretimine bir an önce son verilmesi, halihazırda üretilmiş olan ürünlerin imha edilmesi ve katalog ile web sitesinden kaldırılmaları gerektiğini, aksi halde haksız rekabet ve tasarım tecavüzü sebebiyle ortaya çıkabilecek her türlü zarann kendileri tarafından tazmin edileceği yönündeki ihtarlarının Beyoğlu …., Noterliğinin …. sayılı ihtarnamesi ile 21.02.2018 tarihinde davalı şirkete gönderildiğini, söz konusu ihtarnameye cevaben davalı Şirket tarafından hazırlanarak taraflarına Kadıköy ….. Noterliği aracılığıyla gönderilmiş olan … yevmiye numaralı ihtarnamede, söz konusu tasarımların TPMK nezdinde….. sicil numarası İle tescilli olduğu belirtilmiş ve müvekkil şirkete ait tasarımların haksız kullanımının sonlandırılmayacağı belirtildiğini, davalı şirketin ihtarnamede belirttiği….. tescil numaralı sicil üzerinden TPMK Sicili nezdinde gerçekleştirilen sorgulamalar neticesinde, müvekkili şirket tarafından 03.03.2015 tarihinde, …. sicil numarası ile 4. sırada tescil ettirilmiş olan ve Davalı Şirketin web sitesi ile kataloglarında kullanmak suretiyle satışa sunduğu “Yatak Baza Başlığı” tasarımına ait herhangi bir tescil bulunmadığı tespit edildiğini, davalı Şirketin söz konusu tasarımı, iddialarının aksine tescilsiz şekilde kullanmakla olup, bu kullanımın müvekkili şirketin ilgili tasarımına tecavüz teşkil etmekte olduğunu, ihtilafa konu müvekkili şirketin tasarımları ile davalı şirket tasarımları incelendiğinde, SMK’nın md. 56 hükmü uyannea ayırt edilemeyecek kadar benzer oldukları ve genel tüketici nezdinde iltibasa yol açacakları hususunda herhangi bir şüphe bulunmadığını, bu nedenle davalı Şirket tasarım tescilinin hükümsüzlüğüne, müvekkili şirketin TPMK nezdinde ….. tescil numarası ile 4. (“Yatak”) sırada tescilli bulunan tasarımına tecavüz teşkil eden fiillerinin tespiti, men’i ve refine, davalı Şirket ürünlerinin toplatılmasına, satışının ve gerek web sitesinde gerekse kataloglarda kullanılmasının engellenmesine ve imhasına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Büyükçekmece …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ….. esas, ….. karar sayılı kararıyla dava dilekçesinde görevli mahkemenin Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi olarak gösterildiğini, Büyükçekmece de Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi olmadığından ve HSYK kararlarına göre Bakırköy Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden dosyanın Bakırköy Hukuk Mahkemeleri’ne gönderilmesine karar verilmekle dosya mahkememizin yukarıdaki esas sırasına kaydı yapılmıştır.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin tescilsiz olarak kullandığı hiçbir ürün bulunmadığını ve davacının ….. tescil numaralı tasarımına tecavüz teşkil eden herhangi bir fiili olmadığını, davacı şirketin ….. tescil numaralı tasarımına tecavüz teşkil eden fiile müvekkilin hangi tasarımının sebep olduğunu ve ref davasının zamanaşımına tabi olması bakımından bu tecavüz fiilinin ne zaman gerçekleştiğini açıklığa kavuşturmadan müvekkil şirketi ilham ettiğini, müvekkili şirketin davaya konu tasarımlan Türk Patent ve Marka Kurumu (TPMK) nezdinde 12.07.2017 tarihinde tescil ettirdiğini, müvekkili şirketin dava konusu tasarımı yenilik ve ayırt edicilik kriterlerine sahip olduğunu ve Müvekkilin ayrıntılarıyla düşünülmüş çalışmaları, uzun sürece yayılan uğraşları ve ciddi yatırımları sonucu, seçenek özgürlüğünü kullanarak meydana getirdiği işbu tasarımların hükümsüzlüğü müvekkilinin emeklerinin ziyanına ve ciddi hak kaybına sebep olacağını, her iki şirketin tasarımları arasında ayrıntılardaki benzerlikler dışında genel görünüm itibariyle kullanıcılar nezdinde gözle görülür farklılıklar mevcut olduğunu, aynı ürünleri üreten firmaların tasarımlarında zorunlu olarak bir takım benzerlikler olması olağan sayılması gerektiğini, bu durum yabancı hukukta “……” şeklinde ifade edilen yaratıcılıkta daralmış tasarım alanının bir sonucu olarak kaçınılmaz olduğunu, kullanmakta olduğu ürünlerin hepsi tescilli ürünler olan müvekkili şirketin, yasal tasarım tescilinden kaynaklanan haklarını hukuka uygun şekilde kullandığını belirtmiş ve haksız açılmış davanın reddine, davacı hakkında kötü niyet tazminatına bükmediImesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Yargılama sırasında deliller toplanmış; davacı tarafa ait ….., ….., ……, …., ….., …., ….. tescil nolu tasarım tescil belgeleri ve davalı tarafa ait….. tescil nolu tasarım tescil belgesi Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan celp olunmuştur.
Mahkemece 11/12/2018 tarihli ara karar ile dosya, dosyadaki deliller, taraf beyanları değerlendirilerek davalı tarafın, davacı adına tescilli tasarımına tecavüzün olup olmadığı, tasarım tescillerinin hükümsüzlük koşullarının bulunup bulunmadığına dair bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 06/03/2019 havale tarihli ayrıntılı ve gerekçeli raporlarında özetle; “davacı tarafa ait ….. ve …… numaralı tasarım tescili ile davalı tarafa ait üründe yer alan yatak başı arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davacı tarafa ait …..numaralı tasarım tescili ile davalı tarafa ait….. numaralı tasarım tescili arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davacı tarafa ait ….. numaralı tasarım tescili ile davalı tarafa ait….. numaralı tasarım tescili arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davacı tarafa ait ….. numaralı tasarım tescili ile davalı tarafa ait….. numaralı tasarım tescili arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davacı tarafa ait ….-10 numaralı tasarım tescili ile davalı tarafa ait http://www…….com adresinde yer alan ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davacı tarafa ait …. ve ….- numaralı tasarım tescilleri ile benzerlik gösteren ürünlere davalı tarafa ait http://www…….com adresinde tespit edilemediği, davalı tarafa ait….. numaralı tasarım tescilinde yer alan 3, 4 ve 6 numaralı tasarımların başvuru tarihleri olan 12.07.2017 tarihinden önce kamuya sunuldukları ve koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olmadıkları” hususlarını tespit etmişlerdir.
Davalı vekili 27/03/2019 tarihli dilekçesi ile, bilirkişi raporunda belirtildiği üzere yatak başlığı vc karyola/yatak tasarımlarının temel geometrik oranların ve yüzey özellikleri ile farklılaşmakta ve ayırt edici nitelik kazandığını, bilirkişiler tarafından eksik inceleme yapıldığını, tasarımların üst kenarlarının, ana materyallerinin oldukça farklı olduğunu, davacı tarafın tasarımı ile müvekkillerine ait tasarımın ayrı ayrı tescil edilebileceğini, bu tasarımlar üzerinde ufak çaplı değişiklikler yapılabildiği, tasarımlarının her firmanın olmazsa olmaz ürünü olduğunu, üründe daha fazla çeşitliliğe gidilmesinin ürünün doğası gereği mümkün olmadığını, bu nedenle bilirkişi raporunun dikkate alınmadan mahkemece takdir edilmesini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı veilinin itirazlarının değerlendirilmesi açısından dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 23/08/2019 havale tarihli ayrıntılı ve gerekçeli ek raporlarında özetle; “davacı tarafa ait …..-numaralı tasarım tescili ve davalı tarafa ait internet sitesinde yapılan incelemede tek farkın davacı tasarım tescilinde yer alan dilim sayısının diğer üründen bir adet fazla olması olduğunu, bu farkın tasarımın bütüncül algısı içinde küçük ayrıntı olarak algılandığını, tasarıma ayırt edici nitelik kazandırmadığını, davacı tarafa ait …..-numaralı tasarım tescili ve davalı tarafa ait…..-numaralı tasarım tescili arasında yapılan incelemede tasarımları oluşturan bütün öğelerin benzer biçim, oran ve yerleşimde olduğunu, tasarımlar arasında bulunan tek farkın davacı tarafa ait tasarım tescilinde yer alan kapitone sayısının diğer üründen az olması olduğunu, bu farkın tasarımın bütüncül algısı içinde küçük ayrıntı olarak algılandığını, tasarıma ayırt edici nitelik kazandırmadığını, davacı tarafa ait …..- numaralı tasarım tescili ve davalı tarafa ait…..- numaralı tasarım tescili arasında yapılan incelemede tasarımlarda yer alan yatak başı her iki tasarımda da köşeleri yuvarlatılmış plaka üzerinde üst kenardan aşağı daralarak inen ters yamuk formunda yüzeyi desenli ikinci bir öğe ile oluşturulduğunu, bu öğe ve bazalar üzerinde yer alan desenin farklı olduğunu, tasarımlar arasında tek farkın desen olduğunu, bu farkın tasarımın bütüncül algısı içinde küçük ayrıntı olarak algılandığını, tasarıma ayrıt edicilik nitelik kazandırmadığını, davacı tarafa ait …..-numaralı tasarım tescili ve davalı tarafa ait…..- numaralı tasarım tescili arasında yapılan incelemede tasarımlarda yer alan yatak başı her iki tasarımda da iki adet yüzeyi yatay konumlanmış dördgen desenlerden oluşan yastığın merkezde iki adet daire öğe ile arkada yer alan plakaya bağlanması ile oluşturulduğunu, bazalar üzerinde yer alan desen benzer, deseni oluşturan birimlerin oranlarının farklı olduğunu, tasarımlar arasında tek farkın birim oranı olup, bu farkın tasarımın bütüncül algısı içinde küçük ayrıntı olarak algılandığını, ayırt edici nitelik kazandırmadığını, davacı tarafa ait ….- numaralı tasarım tescili davalı tarafa ait internet sitesi arasında yapılan incelemede tasarımların yan yüzeyleri benzer oranlarda bölündüğünü, yüzey desenlerinin birbiri ile benzer olduğunu, bu nedenle tasarımlar arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde farklılıklar bulunmadığını, bu sebeple benzer olarak algılandıkları sonucuna varıldığı” hususlarını tespit etmişlerdir.
Davalı vekili 16/09/2019 tarihli dilekçesi ile, aynı ürünleri üreten firmaların tasarımlarında zorunlu olarak birtakım benzerliklerin olağan sayılması gerektiğini, bu durumun da yabancı hukukta “….” şeklinde ifade edilen yaratıcılıkta daralmış tasarım alanının bir sonucu olarak kaçınılmaz olduğunun göz önünde bulundurulduğunu, bahsedilen farklılıklar ndeeniyle davacı tarafın tasarımlarıyla davalı tarafın tasarımlarının ayrı ayrı tescil edilebileceğini, netice itibariyle eksik ve hatalı bilirkişi raporunun taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, hükme esas teşkil edebilecek mahiyette bulunmadığının da açık olduğunu, rapora itirazlarının kabulü ile yeni bir bilirkişiden tekrar rapor alınmasını talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; somut olayda mahkememizce özellikle tartışılması gereken husus davalıya ait tescilli tasarım ile davacıya ait daha önce kamuya arz edilen ürünlerin benzer olup olmadıkları, bu bağlamda davalı adına tescilli tasarımın “yeni” ve “ayırd edici” özelliklere sahip olup olmadığıdır. Tasarımda önemli olan teknik ve bilimsel yönden ziyade, görünüm, şekil, doku ve ergonomi gibi özelliklerdir ve temel itibariyle koruma bu “görünüm” için değerlendirilmektedir. SMK’nun 44/1 md’si açıkça tasarımın görünüme ilişkin olduğunu düzenlemiştir. Burada kastedilen nihai tüketici nezdinde algılanan “dış” görünüştür. Tasarım hakkı SMK 55/1 gereğince ürün ve eşyaların teknik işlevini değil tescil şartlarına uyan görünümünü konu etmektedir. Bu “dış” görünüşün hukuki korumadan yararlanması için yeni ve ayırd edici özelliklere sahip olması gerekmektedir. Davaya konu olayda mahkememizce alınan rapor ve ek raporda davalı adına tescilli tasarım ile davacının daha önce kamuya arz ettiği ürünün yukarıda açıklanan kriterler ışığında “dış görünüş” itibariyle bilgilenmiş kullanıcı nezdinde benzer olarak algılandıkları anlaşılmıştır. Davalının itirazlarının genel itibarı ile benzerliklerin ürünün işlevi dolayısıyla yaratıcılığın mecburi olarak daralmasından kaynaklandığı yönünde olduğu; ancak baza ve yatak şeklinde olan ürünlerde tasarım özgürlüğünün bulunduğu, sektördeki tasarım özgürlüğü alanının dar olmadığının göstergesi olarak tüketici nezdinde birbirinden tamamen farklı konumlanacak ve farklı zevklere hitap edecek genişlikte ürün yelpazesinin hemen her satış noktasında sunulması gerçeği olduğu, davalının mevcut tasarım özgürlüğü çerçevesinde başka bir görünüm tercih etme imkan ve hürriyetine sahipken neredeyse birebir denecek derecede davacı tasarımlarını taklit ettiği, bu itibarla davalı tarafından ibraz edilen bilirkişi raporlarındaki tesbitlere mahkememizce de iştirak edildiği ve bu nedenle davalı adına tescilli davaya konu tasarımların yeni ve ayırd edici niteliklerinin bulunmadığının kabulü gerektiği anlaşıldığından hükümsüzlük ve tecavüzün men’i davaları yönünden davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının davasının KABULÜ ile;
-Davalı tarafa ait….. tescil numaralı tasarım tescilinde yer alan ……numaralı tasarımların hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine,
-Davalı tarafın davacıya ait tescilli ….., ….. ve …. tescil numaralı tasarımlara tecavüzünün tespitine, men’ine ve refine; bu kapsamda bilirkişi raporu ile benzer olarak algılandığı belirlenen davalı yan ürünlerin ve bu ürünlerin yer aldığı kataloglara el konularak imhasına, söz konusu ürünlerin davalı yana ait http://www…….com isimli internet adresinden satışının yapılmasının engellenmesine,
2-Alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 3.931,00 TL ücret takdirine, bu ücretin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvurma harcı, 35,90 TL peşin harç, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti, 200,90 TL tebligat-posta masrafı vs. olmak üzere toplam 3.272,70 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/10/2019
Katip …

Hakim …