Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/196 E. 2022/85 K. 29.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/196
KARAR NO : 2022/85

DAVA : Markaya Tecavüzün Tespiti, Önlenmesi, Tazminat
DAVA TARİHİ : 30/04/2018
KARAR TARİHİ : 29/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/03/2022
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin 26/12/1994 tarihinde kurulmuş ve tekstil alanında uzun yıllardır faaliyet gösteren bir şirket olduğunu, müvekkili şirketin ticaret unvanında yer alan “…….” ibaresini tekstil alanında ürettiği emtialar üzerinde marka olarak kullandığını, müvekkilinin söz konusu ibareyi meşhur ve maruf ettiğini, müvekkilinin kendi çabaları ile meşhur ettiği markasının TPMK nezdinde tescil ……. tescil numaraları ile tescil ettirdiğini, ancak hal böyle iken, müvekkili adına tescilli olan “…….” markasının, davalıya ait iş yerinde satışının gerçekleştirildiğini ve bu satışın müvekkilinin bilgisi ve izni olmadan yapıldığının tespit edildiğini, bu hususun tespiti için mahkememizin ….. D.İş sayılı dosyasında delil tespiti ikame edildiğini, müvekkili şirket ile davalı arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığını ve davalının bu şekildeki kullanım ve eylemlerinin müvekkilinin tescilli markasından doğan haklarını ihlal ettiğini iddia ederek, müvekkilinin tescilli markasına yönelik tecavüzün tespitini, önlenmesini, tecavüz teşkil eden ürünlerin imhasını, şimdilik 25.000,00 TL maddi ve 25.000,00 TL itibar tazminatının davalıdan tahsili ile delil tespiti dosyasında yapılna yargılama giderlerinin de davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmış ve dava ile ilgili cevap dilekçesi sunulmamış ise de, davalı vekili bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesi ile, davaya konu markaların müvekkiline ait olmayıp ceza dosyasında yargılanın diğer sanıklardan birine ait olduğunu, hazırlanan rapor ve rapora konu görsellerin müvekkili ile bir ilgisi bulunmadığını, davacının iddialarının haksız ve dayanıksız olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davalının davacı adına tescilli “…….” ibareli markaya yönelik tecavüzün tespiti, önlenmesi, tecavüz teşkil eden ürünlerin imhası ile maddi ve itibar tazminatı taleplidir.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen kayıtlardan, …… tescil numaralı “…….” esas unsurlu markaların davacı adına tescilli olduğu anlaşılmıştır.
6769 Sayılı SMK’nın 29/1-b ve c maddeleri ile, marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği halde, tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmanın marka hakkına tecavüz oluşturduğu belirtilmiştir.
Davaya dayanak edilen Mahkememizin ……. D.İş sayılı dosyasında mahallinde yapılan tespit sonucu alınan bilirkişi raporunda sonuç olarak, aleyhine tespit istenenin adresinde yer alan “…… ” isimli mağazada 30.11.2017 tarihinde yapılan keşif sırasında yaklaşık 1000-1200 parça adet ürüne rastlandığı, tespit edilen ve numunesi alınan bayan giyim ürünlerinin iç ve/veya dış etiketlerinde; ……., …….. (kalp şekli içinde) by ……. ve ….. şeklinde, tespit isteyenin 25. sınıfta tescilli markalarındaki “…….+ŞEKİL” ayırt edici işaretini (……. şeklinde okunmakta, algılanmaktadır) aynen ihtiva eder şekilde ve 223 adet üründe tespit isteyenin “…….” ayırt edici işaretinin “T” harfini içermese de, “…….” markasal kullanımın mevcut olduğu, tespit edilen kullanımların, tespit isteyenin markalarının 25. sınıftaki tescili kapsamında olduğu belirtilmiştir.
Taraf vekillerince deliller sunulduktan ve resen celbi gereken deliller de toplandıktan sonra dosyada bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, dosyanın tevdi olunduğu bilirkişi heyeti hazırlamış olduğu 25/06/2019 havale tarihli tarihli raporda sonuç olarak, davalı tarafça, davacı tarafın tescilli markalarının, dosya kapsamından anlaşıldığı üzere davacıların izni veya hukuki bir dayanak olmaksızın etek, gömlek, bluz, tişört, yelek, dış giyim emtialarında kullanıldığı, davacının tanınmış markası olan “…….+ŞEKİL” markasının, davalı tarafın kullanımlarını gerçekleştirdiği etek, gömlek, bluz, tişöri, yelek ve dış giyim emtialarında tescilli olduğu, davacının “…….+ŞEKİL” hakim unsurlu markasının birebir aynı şekilde ve ” ……” şeklinde nihai tüketici nezdinde iltibasa sebebiyet verecek şekilde taklit edilerek kullanıldığı anlaşılmakla, davalı yan kullanımlarının davacı açısından marka tecavüzüne ve haksız rekabete sebebiyet verdiği, dosya arasında davacının tazminat hesabı tercihi yöntemi ile paralel emsal lisans sözleşmesinin yer almaması ve davalı yana ait mali verilerin bulunmaması nedeni ile hesaplama yapılamadığı belirtilmiştir.
Dosya önceki bilirkişi heyedine tevdi edilerek, davacının tercih hakkına göre ve ibraz edilen sözleşmeler de değerlendirilerek, isteyebileceği maddi tazminat tutarını gösterir ve yerinde elde edilen ve ihlal oluşturulduğu anlaşılan tekstil emtiarının zarar verilmeden etiketleri vs. belgelerin sökülmesi suretiyle aykırılığın giderilmesinin mümkün olup olmadığı, imhasının gerekip gerekmediği yönnüden ek rapor tanzimi istenilmiş olup, heyet tarafından hazırlanan 25/02/2020 havale tarihli ek raporda sonuç olarak, davacı yanın ibraz ettiği sözleşmelerden, emsal lisans bedeli anlaşılamaması sebebiyle, davacı yanın maddi tazminat talebi tutarının hesaplanamadığı ve davalı nezdinde bulunan emtiaların üzerindeki etiketlerin sökülerek aykırılıkların giderilebileceği belirtilmiştir.
Rapora itirazlar ve özellikle tespit sırasında ve ceza mahkemesi dosyasında tespit edilen ürünlerin sayısı, davalı işletmesinin hacmi, ibraz edilen lisans sözleşmeleri, keza benzer olayda Mahkememizin ……. Esas sayılı dosyasına ibraz edilen bilirkişi raporu gözetilerek, davacının isteyebileceği maddi tazminat tutarını gösterir önceki bilirkişi heyetinden ek rapor tanzimi istenilmiş olup, bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 11/01/2021 havale tarihli ikinci ek raporda sonuç olarak, 18/12/2008 tarihli ……. Mağazacılık Tekstil San.ve Tic.A.Ş. ve …… Tekstil ve Giyim San.Tic.Ltd.Şti arasında akdedilen Franchise Sözleşmesinde tescilli “…….” ve “……” markalarının kullanımına onay verildiği, ancak marka kullanım bedellerine yer verilmediği, 20/07/2011 tarihli ……. ve ……. Mağ.Hiz.A.Ş. arasında akdedilen Franchise Sözleşmesinde, tescilli “…….” ve “……. ” markalarının kullanımına onay verildiği, ancak marka kullanım bedellerine yer verilmediği, …. ve ……. arasında akdedilen lisans sözleşmesi, ……. Mağazacılık Teks.San.ve Tic.A.Ş.’nin …… logosu ve tv dizisiyle bağlantılı olan lisans mülkiyetini lisans sahibi olarak kullanımına ilişkin olup, “…….” ibareli markanın kullanımına ilişkin olmadığı tespit edildiği, …… ve ……. arasında akdedilen lisans sözleşmesinin, ……. Mağazacılık Teks. San.ve Tic.A.Ş.’nin ….. ve bununla bağlantılı olan lisans mülkiyetini lisans sahibi olarak kullanımına ilişkin olup, “…….” ibareli markanın kullanımına ilişkin olmadığının tespit edildiği, 01/06/2016 tarihli …… ……. İletişim Tasarım Reklam Tic.Ltd.Şti. ve “…….” arasında akdedilen lisans sözleşmesinde “…….” ibareli markanın kullanınıma ilişkin herhangi bir emareye rastlanmadığı, 04/02/2014 tarihli …… ve – “…….” arasında akdedilen emtia sözleşmesinde “…….” ibareli markanın kullanımına ilişkin herhangi bir emareye rastlanmadığı, …… Yayın San.ve Tic.Ltd.Şti. ve “…….” arasında akdedilen lisans sözleşmesinde “…….” ibareli markanın kullanınıma ilişkin herhangi bir emareye rastlanmadığı, Mahkememizin ……. Esas sayılı dosyasına ibraz edilen bilirkişi raporu ile değerlendirmeye esas alınmış olan 20.07.2011 tarihli davacı taraf ……. Mağazacılık Tekstil San.ve Tic.A.Ş. ile ……. Mağ.Hiz.A.Ş. arasında 20.07.2011 tarihinde imzalanmış olan sözleşme ve ilgili rapor ve davalı yanın tespit edilen kullanımları birlikte değerlendirildiğinde, davalı taraf, davacı ile lisans sözleşmesi imzalamış olsaydı, sözleşmenin bu maddeleri doğrultusunda, davacı tarafa faaliyette bulunduğu dönem süresince yıllık 1.954.32 USD aylık ise 162,86 USD lisans bedeli ödemesi yapmasının gerekeceği belirtilmiştir.
Dosya önceki bilirkişi heyetine tevdi edilerek, davalının incelenecek ticari defterlerine göre dava konusu markadan elde ettiği cironun da tespit edilerek, itirazları karşılar lisans seçeneğine göre istenebilecek maddi tazminat tutarını gösterir ek rapor tanzimi istenilmesine karar verilmiş olup, heyet tarafından hazırlanan 01/09/2021 havale tarihli üçüncü ek raporda sonuç olarak, davalı yanın mahkememize tanzim etmiş olduğu kesin mehilli ara kararı akabinde ,
dosyaya yalnıca 2019 yılına ait defter bilgilerini sunulduğu, yalnızca 2019 yılı defter bilgilerine
ulaşılabilecek e-defter beyan sistemi şifrelerini dosyaya iletmiş olması, diğer
yıllara ilişkin herhangi bir veri dosyaya arz edilmemiş olması nedeni ile yeni bir hesaplama
yapılabilme ihtimali olamadığı belirtilmiştir.
Tazminat hesabı yönünden rapor hüküm kurmaya elverişli olmadığından ve davacı vekili ısrarla itiraz ettiğinden, dosya tüm ekleri ile birlikte yeniden seçilen bilirkişi heyetine tevdi edilerek, dosya kapsamı deliller, önceki raporlar, ibraz edilen emsal lisans sözleşmeleri, markanın bilinirliği ve sektör uygulamaları dikkate alınarak, dava tarihi itibariyle davacının lisansa göre olan tazminat seçeneğine de gözetilerek isteyebileceği maddi tazminat tutarını gösterir rapor tanzimi istenilmesine karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 22/02/2022 havale tarihli raporda sonuç olarak, franchise sözleşmesine göre yıllık 1.934,52 USD, değişik iş dosyasında tespit edilen
ürünler toplam satışı üzerinden yapılan hesaplama yönünden 12.609,67 TL, piyasa
uygulamalarında sabit lisans bedeli % 35 oranın içinde dahil edilerek yapılan hesaplamada 14.334,08 TL tazminat hesap edildiği belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı deliller ve bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; davalı tarafça, davacı tarafın tescilli markalarının, davacıların izni veya hukuki bir dayanak olmaksızın etek, gömlek, bluz, tişört, yelek, dış giyim emtialarında kullanıldığı, davacının tanınmış markası olan “…….+ŞEKİL” markasının, davalı tarafın kullanımlarını gerçekleştirdiği etek, gömlek, bluz, tişöri, yelek ve dış giyim emtialarında tescilli olduğu, davacının “…….+ŞEKİL” hakim unsurlu markasının birebir aynı şekilde ve “…….” şeklinde nihai tüketici nezdinde iltibasa sebebiyet verecek şekilde taklit edilerek kullanıldığı anlaşılmakla davalının davacı marka haklarına tecavüzünün tespiti, önlenmesine ve giderilmesine dair davasının kabulü gerekmiştir. Davalı vekili süresinde olmayan beyanlarında taklit ürünlerin ele geçirilen iş yerinin müvekkiline ait olmadığını belirtmiş ise de, davalının huzuru ile yapılan tespit işleminde “söz konusu ürünler sahte ürünler değildir. Piyasada ihracat fazlası diye bilinen birinci kalite olarak adlandırılan orjinal ürünlerdir. Bu nedenle ben de sahte ürünleri satmıyorum. Sadece ihracat fazlası olan ikinci el ürünleri satıyorum.” şeklindeki beyanı ile, iş yerini ve ürünleri sahiplendiği anlaşılmakla sonradan yapılan bu savunmaya itibar edilmemiştir. Bilirkişi raporlarıyla ürünlerin orjinal olmadığı veya ikinci el olmadığı sahte olarak davacı markası ve markasına benzer şekilde “…… ” şeklinde ürün etiketlerinde kullanım olduğu sabittir. Bilirkişi raporu ile etiketlerin sökülmesi sebepleri ihlalin giderilebileceği belirtildiğinden öncelikle ihlalin bu şekilde giderilmesine karar vermek gerekmiştir.
Davacının tazminat taleplerine gelince; davacının SMK 151/2-c bendi uyarınca olan lisans tercihi gözetilerek işletmenin hacmi, ürünlerin sayısı ve sektör uygulaması gözetilerek emsal lisans sözleşmesi yapılmamış ise de, en son tanzim edilen bilirkişi raporuyla istenebilecek maddi tazminat tutarının 14.334,08 TL olduğu belirtilmiş olmakla bu tutar yönünden maddi tazminat talebinin kabulü gerekmiştir. Davacının itibar tazminatı talebine gelince; davacı markası tanınmış marka statüsünde olup, bilirkişi raporlarına yansıyan ve dosyada mevcut fotoğraflardan da görüleceği üzere davacının tanınmış markasını kapsayan ürünlerin kalitesiz ürünlerle birlikte kötü şekilde piyasaya arz etmesi karşısında SMK 150/2 maddesi anlamında davacı yararına itibar tazminatı koşullarının da oluştuğu ancak bunun miktarının ne olduğu belirlenmesi mümkün olmamakla birlikte TBK 50 ve 51 maddeleri uyarınca ihlalin süresi, ürünlerin sayısı, davalı işletmesinin büyüklüğü gözetilerek davacı yararına 15.000,00 TL itibar tazminatı takdir edilmiştir. İtibar tazminatı da maddi tazminatın bir parçası olduğundan tazminat talebi yönünden davacı ve davalı yararına tek vekalet ücreti takdir edilmiştir. Yine davacı netice-i talebinde faiz bulunmadığından faize hükmedilmemiştir. Bu itibarla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE, davalının tekstil ürünlerinde “…….” ve benzeri şekilde “…… ” markasını kullanması şeklindeki eyleminin davacı adına tescilli “…….” esas unsurlu marka haklarına tecavüz teşkil ettiğinin tespitine ve önlenmesine, davalı ürünlerinde “…….” ve “……..” etiketlerinin sökülmek suretiyle tecavüzün giderilmesine,
2-Toplam 14.334,08 TL maddi tazminat ve 15.000,00 TL itibar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair talebin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 2.003,86 TL ilam harcından, 853,88 TL peşin harcın mahsubu ile, 1.149,98 TL bakiye karar harcının, davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince kabul edilen tecavüz davası nedeniyle hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince kabul edilen maddi tazminat davası nedeniyle hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince reddedilen maddi tazminat davası nedeniyle hesaplanan 7.375,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvuru ve 853,88 TL peşin olmak üzere toplam 889,78 TL harç giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 392,90 TL tebligat – tezkere masrafı, 5.100,00 TL bilirkişi ücreti ve Mahkememizin …… D.İş sayılı dosyasında davacı tarafından yapılan 1622,50 TL yargılama gideri olmak olmak üzere toplam 7.115,40 TL yargılama giderinin, davanın kabul-red oranına göre hesaplanan 5.194,24 TL’sinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin üzerinde bırakılmasına,
9-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
10-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/03/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır