Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/130 E. 2018/253 K. 05.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/130 Esas
KARAR NO : 2018/253

DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/08/2017
KARAR TARİHİ : 05/07/2018
KARAR YAZMA TARİHİ : 18.07.2018

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ….nolu “….” marka başvurusu yaptığını, ancak davalı firmanın sınıfsal ve işaret bakımından benzerlik ileri sürdüğü markalarına dayanarak itiraz etmesi sonucunda başvuru emtialarından 6, 19 ve 37. sınıflarda markanın reddedildiğini ve müvekkiline sadece 40. sınıfta marka verildiğini belirterek, kendilerinin önceye dayalı hakkı bulunduğunu, davalının markalarının tescil edildiği tarihten önce marka hakkının zaten gerçekleştiğini, 556 sayılı KHK’nın 7/son ve 8/3 ile TRIPS sözleşmesinin hükümleri uyarınca öncelikleri bulunduğunu ileri sürerek, davalı markalarının ….’nın 6, 19 ve 37. sınıf emtiada hükümsüzlüğüne, sicilden terkinini, hükümsüzlük ve terkin kararlarının gazetede ilanına ve TPE nezninde yaptıklar….dosyamızdaki markalarının tescilini, yargılama gideri ve avukatlık ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini istemiştir.
Ayrıca ek olarak, hükümsüzlük kararının ilanına, kendi markalarının da bu sınıflarda tesciline karar verilmesini istemiştir.
İkinci dilekçesinde de karşı tarafın usulü itirazlarının reddinin gerektiğini, üstün hak sahibi olduklarını savunmuştur.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; HMK’nın 6. maddesi uyarınca davanın yetkili mahkemede açılması gerektiğini, 3. kişilerin marka sahibine karşı açacağı davalarda yetkili mahkemenin, marka sahibinin bulunduğu yer mahkemesini yetkili olduğunu, dolayısıyla öncelikle İstanbul Bakırköy FSHHM’nin yetkili olması nedeniyle, öncelikle dosyanın yetkisizlik kararı ile buraya gönderilmesini ilk itiraz olarak talep etmiştir.
Öte yandan, müvekkilinin marka tescil tarihleri dikkate alınarak davanın zaman aşımına uğradığını, karşı tarafın uzun süre sessiz kaldığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İzmir FSHHM si Bakırköy FSHHM sinin yetkili olduğundan bahisle yetkisizlik kararı vermiş karar kesinleştikten sonra, süresi içinde mahkememize gönderilmiş esasa alınmak suretiyle yargılama yapılmıştır.
Davalı tarafa ait ticaret sicil kaydı celp edilmiş, marka kayıtları celp edilmiş davalıya ait…. sayılı markanın ….+ şekil ibaresi 06,07,19,20,37 sınıfta 19.11.2007 tarihinde sicile kaydedildiği …. ibaresinin 06,07,19,37 sınıfta 25.09.2008 tarihinde marka sicile kaydedildiği, ….sayılı markanın 06,07,19,37 sınıfta 13.12.2010 tarihinde sicile kaydedildiği,….+ şekil markasının 06,07,19,37 sınıfta 02.11.2012 tarihinde sicile kaydedildiği, …. şekil markasının 42,45,35 sınıfta 16.05.2016 tarihinde sicile kaydedildiği, celp edilen kayıtlardan anlaşılmıştır.
Dosyaya celp edilen kayıtlar ve mahkememizin …. esas ….karar sayılı kararı incelenmiş mahkememiz kararında …. ibaresinin 1995 tarihinde ticaret siciline davacı tarafından kaydedildiği, üstün hak sebebiyle davacı tarafın markaya tecavüze yönelik haksız rekabete yönelik davasının reddine karar verildiği, dosyadaki kayıtlardan anlaşılmıştır.
Dosyaya ibraz edilen kayıt ve belgelerin değerlendirilmesi söz konusu olup HMK 266 mad gereği özel ve teknik bilgiyi gerektiren bir husus ortadan olmadığından bilirkişi incelemesi yapılmamış, deliller incelenmek suretiyle karar verilmesi gerekmiştir.
Dosyaya ibraz edilen taraf delilleri, marka tescil kayıtları, mahkememizin …sayılı dosya ve deliller dikkate alındığında dava üstün hak sebebine dayalı marka hükümsüzlüğüne ilişkin olup, üstün hak sahipliği tescilsiz bir markanın işaretin, ticaret unvanının, eskiye dayalı kullanım yoluyla işaret ve unvan üzerinde hak sahibi olan kimsenin markayı tescil ettirenin tescil başvurusunun engelleme veya tescil gerçekleşmiş ise hükümsüzlüğü talepte bulunma yetkisidir. Bir markanın gerçek sahibinin eskiye dayalı kullanımı var ise tescil sahibine karşı üstün hak sahibinin korunması sağlanmaktadır. Bir markayı ilk defa tanıtan kimse o markanın gerçek sahibidir açıklayıcı etkiye sahip olan tescile karşı üstün ve öncelik hak sahibidir. 6769 SMK düzenlemesinde 25. Maddede hükümsüzlük halleri ve talebinin düzenlemiştir. Marka sahibi sonraki tarihli bir markanın kullanıldığını bildiği veya bilmesi gerektiği halde bu duruma birbirini izleyen 5 yıl boyunca sessiz kalmış ise sonraki tarihli marka tescili kötü niyetli olmadıkça markasını hükümsüzlük gerekçesi olarak ileri süremez. Yeni yasaya göre markanın sicile tescilinden itibaren dava açma süresi 5 yıl olup kötü niyeti ispat edilemediği sürece hükümsüzlük davaları 5 yıllık hak düşürücü süreye tabidir.
Davalıya ait…. sayılı ….. esas unsurlu markalar dikkate alındığında tescil tarihinden itibaren dava tarihi 15.08.2017 tarihinde hükümsüzlük davası açmak için hak düşürücü süre dolmuş olup, … sayılı marka ve…. sayılı marka yönünden hak düşürücü süre dolmasa bile davalı tarafın daha önceki tescilli markaları dikkate alındığında buna uygun seri marka yaratma hakkı olup …. sayılı marka yönünden de tescilli sınıflar açısından davacı tarafın bir üstün hakkı olmadığından marka hükümsüzlük şartları oluşmadığından ve hak düşürücü süre dolduğundan davalı tarafın kötü niyeti de ispat edilemediğinden yerinde olmayan davacı tarafın davasının reddine karar vermek gerekli ve yerinde görülmüştür.

HÜKÜM:
Davalıya it …. sayılı markaların tescil tarihinden itibaren 5 yıllık yasal hak düşürücü süre dolmuş olup ….sayılı marka seri marka niteliğinde olup daha önceki markalar ayönelik tescil ettirme hakkı loduğundan …. sayılı markanın tescilli sınıflarında davacıtarafın üstün hak sahipliği söz konusu olmadığından yerinde olmayan davacı tarafın davasının reddine,
2- 35,90 TL karar harcından peşin yatan 31,40 TL’ nin mahsubu ile bakiye 4,50 TL harç tahsil sınırı altında kaldığından harç konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan 3.145,00 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili, davalı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Artan avans giderinin taraflara iadesine,
Dair İlgili Hukuk Dairesinde kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. . 05/07/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır