Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/114 E. 2023/34 K. 16.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/114
KARAR NO : 2023/34

DAVA : Markaya Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti, Önlenmesi, Unvan
Terkini, Tazminat
DAVA TARİHİ : 28/06/2013
KARAR TARİHİ : 16/02/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 17/02/2023

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhinde açılan davanın, Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili …… Üniversitesi’nin, …….. tarihinde kurulmuş bir vakıf üniversitesi olduğunu, bu müvekkilinin yazılı ve görsel basında birçok habere konu olduğunu, alanında maruf hatta tanınmış bir unvana ve markaya sahip olduğunu, diğer müvekkili …… Hizmetleri A.Ş.’nin ise gerek ticari unvanı gerekse ticari markası olan …….. Koleji olarak eğitim alanında faaliyet gösterdiğini, davalının firma sicil bilgilerindeki ticari faaliyetleri incelendiğinde “öğrenci seçme sınavlarına hazırlık dershaneleri lise giriş sınavlarına hazırlık dershaneleri, okul öncesi eğitim anaokulu ilköğretim ve lise eğitim kurumları açmak ve işlemek bilgisayar yabancı dil muhasebe ve benzeri konularda özel eğitim kurumları açmak ve işletmek” olarak yer aldığını, dolayısıyla müvekkilleri ile davalının ticari faaliyetleri ile örtüştüğünü, birbirlerinde yakın faaliyetler olup, tüketici, veli, öğrenci ve halk tarafından karıştırılma ve özellikle birbirleriyle bağlantılı izlenimi verdiğini, müvekkillerinin markalarına yapılan tecavüzün bilinçli, kasıtlı, yoğun ve ısrarlı kötü niyetle yapıldığını, davalının, müvekkillerinin “……..” ibareli unvanları ve tescilli, tescilsiz markalarını kullanmalarından çok daha sonra kurulmuş bir işletme olduğunu, davalının marka ve ticari unvan seçerken sınırsız sayıda olanağı varken tanınmış ve maruf olmuş müvekkillerine ait unvan ve tescilli, tescilsiz markalarına benzer marka ve unvan seçmesinin kasıtlı ve kötü niyetli bir davranış olduğunu iddia ederek, müvekkilleri adına tescilli “……..” ibareli markaya yönelik tecavüz ve haksız rekabetin tespitini ve önlenmesini, davalı ticari unvanından “……..” ibaresinin terkinini, tecavüz teşkil eden tanıtım materyallerine el konularak imhasını, şimdilik her bir davacı için 50.000,00 TL olmak üzere toplam 100.000,00 TL maddi tazminat ile her bir davacı için 50.000,00 TL olmak üzere toplam 100.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili ile verilecek hüküm özetinin ilanını talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili, 10/12/2021 tarihli dilekçesi ile, maddi tazminat talebini her bir davacı için 1.500.000,00 TL olmak üzere toplam 3.000.000,00 TL tutarında artırarak, bu ve manevi tazminat yönündeki talebinin marka ihlal tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile tahsilini içerir ıslah dilekçesi sunduğu görülmüştür.
CEVAP ; Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkili şirketin 2004 yılında, dava tarihinden 8 yılından daha önce kurularak faaliyetlerine başladığını, müvekkili şirketin kurulduğundan bu yana, ticaret unvanını sadece işletmesine ilişkin işlemleri yaparken ve bu işlemlerle ilgili senet ve diğer evrakları imzalarken kullandığını, müvekkilinin dava konusu ticaret unvanını, reklamlarda, basılı evraklarında, tüm tanıtıcı materyaller de dahil olmak üzere hiçbir mecrada kullanmadığını, müvekkili şirketin “……..”, “…….. DERSHANELERİ”, “ÖZEL …….. DERSHANELERİ” ve “…….. DERSHANESİ” ibareli markaların kullanım hakkını bu markaların sahibi olan dava dışı …… Eğitim ve Ticaret Limited Şirketi’nden sözleşme ile alındığını, diğer bir deyişle müvekkilinin söz konusu markaları bu markaların tescilli sahibi olan dava dışı şirketin yazılı izni ile kullandığını, davacıların beyanlarının kötü niyetli olduğunu, davacı tarafın iddia ve taleplerinin hakkın kötüye kullanılmasını teşkil ettiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 01/10/2014 Tarih, ……. Esas ve ….. Karar sayılı kararı ile, “İspatlanamayan davanın reddine” dair verilen karar, davacılar vekilinin temyiz talebi üzerine, Yargıtay …… Hukuk Dairesi’nin 28/11/2017 Tarih, ….. Esas ve ……. Karar sayılı ilamı ile, “Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacıların “……..” ibareli markalarının tescilli olduğu eğitim ve öğretim hizmetleri sınıfı yönünden ayırt ediciliği zayıf bir ibare olduğu ve davalının kullanımının davacıların markalarına tecavüz etmeyeceği belirtilmişse de; “……..” ibaresinin eğitim ve öğretim hizmetleri sınıfı yönünden tanımlayıcı nitelikte bir marka olarak kabulü mümkün değildir. Davacıların “……..” ibareli markalarının eğitim ve öğretim hizmetleri sınıfında tescilli olduğu, davalının “…….” ibaresini markasal olarak kullandığı, davalının kullandığı “……” ibaresinin markaya herhangi bir ayırt edicilik katmadığı anlaşılmaktadır. Bu itibarla, mahkemece davalı kullanımının davacılara ait “……..” ibareli markalarla ortalama tüketiciler nezdinde iltibasa neden olacağı gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. Ayrıca yerel mahkemece davalı şirketin ticaret unvanının tescili üzerinden çok uzun süre geçmesi sebebiyle sessiz kalma sebebiyle hak kaybının kabulüyle unvan terkini talebinin reddine karar verilmiş ise de; davalı şirketin tescil tarihinde ve halen kurucuları olan şahısların benzer şirketlerine karşı “……..” tanıtıcı işaretinin haksız kullanıldığı iddiasıyla aralarında halen devam eden davaların varlığı sebebiyle sessiz kalma nedeniyle hak kaybından ve MK’nin 2. maddesine aykırılıktan söz edilemeyeceğinden bu istem yönünden de davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış” gerekçesi ile mahkememiz kararı bozularak, dosya mahkememize iade edilmiştir. Mahkememizce usul ve yasaya uygun Yargıtay bozma ilamına uyularak bu doğrultuda yeniden yargılama yapılmıştır. Davacıların tazminat seçeneği olan lisans seçeneğine göre isteyebileceği maddi tazminat tutarının tespiti için gerekli araştırmalar yapılarak bilirkişi raporları aldırılmıştır.
Avcılar Vergi Dairesi Müdürlüğüne yazı yazılarak, ……. vergi sicil nolu …… Ltd Şti’ye ait 2004 yılından 2012 yılına kadar 2004 ve 2012 yılları dahil vergi beyanlarına esas bilançolardan birer sureti celp edilerek, dava ve cevap dilekçeleri, yargıtay bozma ilamı ve dosyaya gelecek mali kayıtları incelenmek suretiyle davacının isteyebileceği tazminat tutaranı gösterir rapor tanzimi için dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından hazırlanan 24/04/2019 tarihli raporda sonuç olarak, davalı taraf, dava konusu markayı, hukuka uygun bir şekilde, lisans sözleşmesi kapsamında kullanmış olsaydı, davacı tarafından dava dosyasırla sunulan …… adlı dergi de tespit edilen başlangıç bedellerinin ortalaması alınarak, şube başına yıllık 275,000,00 TL lisans bedeli ödeyeceği, davalı tarafın, 16 farklı şube de faaliyet gösterdiği, her şube de dava konusu markanın kullanıldığının kabul edilmesi halinde, ödenmesi gereken yıllık lisans bedelinin 4.400.000,00 TL olarak hesap edildiği, Gelir İdaresi tarafından dava dosyasına gönderilen 2004-2007 yıllık beyanlar üzerinden tespit edilen, davalı tarafın yıllık satış ciroları üzerinden hesap edilen ……. Bedelinin 1.882.537,79 TL olduğu ve davacı tarafın maddi tazminat talebinin Borçlar Kanununun 50. ve 51. Maddelerine göre belirlenmesi hususunun mahkemenin takdirinde olduğu belirtilmiştir.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden ……. Kurumları Ltd. Şti’nin (……. sicil nolu) nevi ve unvan değişikliğine dair ticaret sicil kayıtları, Bakırköy Vergi Dairesi’nden daha önce Avcılar Vergi Dairesi mükellefi iken Bakırköy Vergi Dairesi’ne nakli yapılan …… vergi kimlik numaralı …….. Eğitim Kurumları Ltd. Şti’nin 2008, 2009,2010,2011 ve 2012 yıllarına ait A:Kurumlar Vergisi Beyannameleri, B: KDV Beyannameleri ve C:Stopaj Beyannamelerinden birer sureti celp edilerek, dosyanın ekleri ile birlikte rapor tanzim eden …… ‘e tevdi ile dosyadaki deliller, gelen vergi dairesi kayıtları değerlendirilip davacının talebinin lisans bedeline ilişkin olmak suretiyle davalının elde ettiği gelirlere göre lisans bedelinin hesaplanıp buna göre davacının isteyebileceği maddi tazminat miktarını gösterir rapor tanzimi istenilmiş olup, bilirkişi tarafından hazırlanan 07/12/2020 havale tarihli ek raporda sonuç olarak, Mahkeme tarafından verilen görev kapsamında, davalı tarafın elde ettiği gelirler dikkate alınarak yapılan lisans bedeli hesabında, davalı tarafın, davacı tarafa ödemesi gereken lisans bedelinin 13.685.492,95 TL (2004-2012 dönemi arası satış cirosunun Vo15 i), Royalty Bedelinin ise 6.386.563,38 TL. (2004-2012 dönemi arası satış cirosunun %7 si ), olarak hesap edildiği, davalı tarafın mali tablolarında görülen kazancı dikkate alındığında, sebep olabileceği, hesaplanan bedellerin davalı tarafın mahvına kök raporda, davacı tarafından dava dosyasına sunulan ……. adlı dergide yayınlanan veriler üzerinden hesaplama yapılarak, davacı tarafın talep edebileceği lisans bedelinin 4.400.000,00 TL. olarak hesap edildiği, yine kök raporda ……. bedeli hesabı yapılırken 2004-2007 dönemi mali verileri dava dosyasına sunulduğundan, bu veriler üzerinden beyan dilekçesinde 2008-2012 (2012 6 edilmesini talep ettiği, ek raporumuz hesaplama yapıldığı, ancak davacı taraf vekili, aylık) dönemlerinin de, …… hesabına dahil içerisinde davalı tarafın mali tabloları dikkate alınarak hazırlanan tabloda görüleceği üzere, 2004-2012 (2012 6 aylık) dönem için 6.386.563,38 TL. …… Bedeli hesap edildiği, davacı tarafın manevi tazminat talebinin Borçlar Kanununun 50. ve 5 1. Maddelerine göre belirlenmesi hususunun mahkemenin takdirinde olduğu, belirtilmiştir.
Davalı vekilinin tazminata dair bilirkişi raporuna itirazları ciddi görüldüğünden dosya resen seçilen bilirkişi heyetine, dosya kapsamı deliller, önceki raporlar, Yargıtay bozma ilamı ve davacının tazminat seçeneği olan lisans seçeneği de gözetilerek dava tarihi itibarıyla davacının isteyebileceği maddi tazminat tutarını gösterir rapor tanzimi için tevdi edilmiş, heyet tarafından hazırlanan 14/10/2021 tarihli raporda sonuç olarak,
, değerlendirme ve hesaplama
sonucunda, davacının tazminat seçeneği olan lisans seçeneğine göre, dava tarihi itibarıyla
isteyebileceği maddi tazminat tutarının 2.002.636,74 TL olarak hesap edildiği belirtilmiştir.
Bilirkişi raporuna itirazlar üzerine, dosya itirazları karşılar ve özellikle her bir davacı yönünden ayrı ayrı talep bulunduğundan her bir davacının isteyebileceği maddi tazminatı gösterir ek rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, heyet tarafından hazırlanan 20/04/2022 tarihli ek raporda sonuç olarak, taraf itirazlarının değerlendirilmesi sonucunda, kök rapordaki inceleme,
değerlendirme ve hesaplamalarda ilave veya değişikliği gerektiren bir husus bulunmadığı,
her bir davacının isteyebileceği maddi tazminat tutarı yönünden yapılan
incelemede;
davacı ……. ’nin isteyebileceği maddi tazminat
tutarının 1.401.845,72 TL,
diğer davacı …….. Hizmetleri A.Ş.’nin isteyebileceği maddi tazminat tutarının
600.791,02 TL,
olarak hesap edildiği belirtilmiştir.
Maddi tazminat hesabı yönünden dosyadaki raporlar arasında önemli fark bulunduğundan zorunu olarak bu çelişkinin ve farkın giderilmesi için dosya kapsamı deliller, Yargıtay bozma ilamı, önceki raporlar ve gerektiğinde yeniden incelenecek ticari defterlere göre davacıların tazminat seçeneği olan lisans seçeneğine göre isteyebilecekleri maddi tazminat tutarını ve özellikle her bir davacı yönünden ayrı ayrı belirtilmek suretiyle rapor tanziminin istenmesine, ayrıca raporda önceki raporlara katılma veya katılmama sebeplerini açıklar rapor tanzimi için dosya mahkememizce resen seçilen bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler eğitimci …… , marka vekili …… ve mali müşavir ……. tarafından hazırlanan 25/10/2022 havale tarihli raporda sonuç olarak, Yargıtay ……. Hukuk Dairesi’nin 28.11.2017 tarihli …… Esas ve …… Karar sayılı kararının davalı kullanımının markasal nitelikte olduğu ve ortalama tüketiciler nezdinde iltibasa neden alacağı yönünde olduğu, yerel Mahkeme tarafından Yargıtay bozma ilamına uyulduğu, davacı yanın tazminat talebinin 556 sayılı KHK’nin 66/2-c bendi (Marka hakkına tecavüz edenin, markayı bir lisans anlaşması ile hukuka uygun şekilde kullanmış olması halinde ödemesi gereken lisans bedeline göre,) kapsamında olduğu, 4 Yıllık lisans bedelinin, başlarıgıç tutarı üzerinden hesaplanması durumunda 800.000 TL, yüksek bedel üzerinden hesaplanması durumunda 8.000.000 TL olduğu ve takdirinin Mahkemeye ait olduğu, davalı tarafın ilgili yıllar Kurumlar Vergisi Beyannamelerindeki mali tablolarda yer verilen tutarlar üzerinden ve İTO tarafından sunulan veriler üzerinden yapılan hesaplama sonucunda 13.685.492,96 TL Lisans Bedeli ve 6.386.563,38 TL Royalti Bedeli hesaplandığı ve takdirinin Mahkemeye ait olduğu, Lisans Bedelinin Amerikan ve ……. Kolejlerine ilişkin örnekler üzerinden belirlenmesi durumunda %6 oranı kullanılacak ve hesaplanan tutar 5,474,197,16 TL olacak olup, takdirinin Mahkemeye ait olduğu, davacı tarafın maddi ve manevi tazminat talebinin kabulü veya reddine ilişkin takdirinin Mahkemeye ait olduğu belirtilmiştir. İTO tarafından bildirilen oran genelde markanın özelliğine göre değişebileceğinden ve farazi bir oran olduğundan itibar edilmemiştir. Benzer büyüklükteki …… Koleji ve ……. Kolejleri markaları yönünden gelirin %6’sının lisans bedeli olması yönündeki emsal lisans sözleşmeleri dosya kapsamıyla uyumlu görüldüğünden bilirkişi raporunda belirtilen bu orana göre olan 5.474,197,16 TL maddi tazminat yeterli ve dosya kapsamıyla uyumlu görülmüştür.
Buna göre, tüm dosya kapsamı deliller, TPMK kayıtları, Ticaret Sicil kayıtları ve bilirkişi raporları ile uyulan Yargıtay bozma ilamı birlikte değerlendirildiğinde; davacıların unvanlarının ve önceki tarihli markalarının ayırt edici unsuru”……..” ibaresi olup, Yargıtay bozma ilamında belirtildiği üzere bu ibarenin eğitim ve öğretim hizmetleri sınıfı yönünden tanımlayıcı nitelikte bir marka olarak kabulü mümkün değildir. Davacıların “……..” ibareli markalarının eğitim ve öğretim hizmetleri sınıfında tescilli olduğu, davalının “…… ……..” ibaresini markasal olarak kullandığı, davalının kullandığı “…….” ibaresinin markaya herhangi bir ayırt edicilik katmadığı anlaşılmaktadır. Bu itibarla, davalı kullanımının davacılara ait “……..” ibareli markalarla ortalama tüketiciler nezdinde iltibasa neden olacağı gözetilerek marka haklarına tecavüz teşkil ettiğinden , bu talep yönünden davanın kabulü gerekmiştir. Dava ve olayın gerçekleştiği tarih itibarıyla SMK yürürlüğe girmediğinden davalının bu eylemi aynı zamanda TTK 54 ve devamı maddeleri anlamında haksız rekabet teşkil ettiğinden haksız rekabete ilişkin talep yönünden de davanın kabulü gerekmiştir. Davalı şirketin tescil tarihinde ve halen kurucuları olan şahısların benzer şirketlerine karşı “……..” tanıtıcı işaretinin haksız kullanıldığı iddiasıyla aralarında halen devam eden davaların varlığı sebebiyle sessiz kalma nedeniyle hak kaybından ve MK’nin 2. maddesine aykırılıktan söz edilemeyeceğinden davalı tarafın bu yöndeki savunmasına itibar edilmemiştir. Yukarıda belirtilen son bilirkişi raporuna göre davacıların isteyebileceği toplam maddi tazminat tutarının lisans seçeneğine göre 5.474,197,16 TL olduğu anlaşılmakla, taleple bağlılık kuralı gereği her bir davacı yönünden 1.500,000,00 TL olmak üzere toplam 3.000,000,00 TL maddi tazminatın tahsiline karar vermek gerekmiştir. Maddi tazminat dava tarihine kadar olan dönem için hesaplandığından dava tarihinden itibaren tarafların sıfatına göre ticari faiziyle birlikte tahsile karar vermek gerekmiştir. Davalının eylemi aynı zamanda davacıların markadan doğan manevi haklarını da ihlal ettiğinden ihlalin niteliği, süresi, tarafların ekonomik durumu ve manevi tazminatın amacı gözetilerek her bir davacı için 50.000,00 TL olmak üzere toplam 100.000,00 TL manevi tazminatın, dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Davalı şirketin başlangıçta ……. Eğitim Kurumları Limited Şirketi olarak aleyhine dava açıldığı, tahkikat aşamasında unvan değişikliği yaptığı, en son ……. Kurumları A.Ş olarak tescilinin yapıldığı anlaşılmakla, davacıların davalı ticaret unvanının terkini talebi yönünden dava konusuz kaldığından, karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. Ancak, davanın açıldığı tarihteki haklılık durumuna göre bu talep yönünden de yargılama gideri ve avukatlık ücreti davalı tarafa yükletilmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacıların marka haklarına tecavüz ve haksız rekabete ilişkin davalarının kabulüne, davalının davacılar adına tescilli “……..” esas unsurlu markalardan doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabetinin tespitine, önlenmesine, davalıya ait “……..” ibaresini taşıyan katalog, broşür, tabela ve her türlü tanıtım evrakına el konularak imhasına,
2-Her bir davacı için 1.500,000,00 TL olmak üzere toplam 3.000,000,00 TL maddi tazminatın, dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Her bir davacı için 50.000,00 TL olmak üzere toplam 100.000,00 TL manevi tazminatın, dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
4-Karar kesinleştiğinde masrafı davalı tarafa ait olmak üzere hüküm özetinin ülke genelinde yayınlanan triajı yüksek bir gazete ile ilanına,
5-Davacıların davalı ticaret unvanının terkini talebi yönünden dava konusuz kaldığından, karar verilmesine yer olmadığına,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 211.761,00 TL ilam harcından, 2.970,00 TL peşin ve 49.526,00 TL ıslah harcının mahsubu ile, 159.265,00 TL bakiye karar harcının, davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince tecavüz davası nedeniyle hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince kabul edilen maddi tazminat davası yönünden hesaplanan 241.000,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
9-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince kabul edilen manevi tazminat davası yönünden hesaplanan 16.000,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
10- Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince konusuz kalan ticaret unvanı terkini davası yönünden hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
11-Davacılar tarafından yapılan 52.517,15 TL harç gideri, 619,40 TL tebligat – tezkere masrafı ve 7.300,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 60.436,55 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
12-Davalı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
13-Karar kesinleşiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
14-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 15 gün süre içerisinde Yargıtay Hukuk Dairesi nezdinde Temyiz kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup usulen anlatıldı.16/02/2023
Katip ……
e-imzalıdır

Hakim …..
e-imzalıdır